Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/728 E. 2020/228 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/728
KARAR NO : 2020/228

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 26/07/2018
KARAR TARİHİ : 20/02/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/03/2020
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; Davalı şirketin 24/05/2018 tarihli Yönetim Kurulu’nda almış olduğu sermaye artırımına ilişkin kararın afaki iyi niyet kurallarına ve esas sözleşmeye aykırı olmasından ötürü davacı pay sahipleri adına vekaleten işbu davanın ikame edilmesinin zaruri olduğunu, davalı şirket yönetim kurulunun almış olduğu 24/05/2018 tarihli ve …… sayılı yönetim kurulu kararının objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, Yönetim Kurulunun …..’de yayınlanan 27/06/2018 tarihli kararından anlaşılacağı üzere davalı şirketin sermayesini 72.500.000,00 TL’den 100.000.000,00 TL’ye çıkarttığını, bu 27.500.000,00 TL’lik artırımın, 10.738.650,52 TL’lik kısmı ”geçmiş yıl karlarından”, 11.735.945,40 TL’lik kısmı ”özel fonlardan”, 5.025.404,08 TL’lik kısmı ise ”enflasyon düzeltme farklarından” oluştuğunu, ancak sermaye artırım kararının gerekçesinin belli olmadığını, müvekkili pay sahiplerinin 2002 yılından bu yana tek kuruş kar almadığı şirketteki paylarının, bu şekilde yapılan sermaye artışları ile sistematik bir şekilde kötü niyetli olarak günden güne eritildiğini, 07/07/2014 tarihinde yapılan Ertelenen Genel Kurul Toplantısı’nda alınan karın dağıtılmasına ilişkin 5 numaralı kararın mahkemece iptal edildiğini, yine 25/05/2015 tarihli Erteleme Genel Kurul Toplantısında alınan 5 nolu ”Şirket Karının Kullanım Şeklinin Belirlenmesi Kar ve Kazanç Paylarının Dağıtımının Kararlaştırılmasına dair” kararın Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E ve …. sayılı ilamı ile iptal edildiğini, davalının sermaye artışına gerekçe hiçbir gerekçede sunmadığını kararın iptalinin gerektiğini, bu sebeplerle iptali talep olunan 24/05/2018 tarihli ve …… sayılı Kararı’nın icrasının, davalı şirketin kayıtlı sermaye sistemine geçişine izin veren 21/04/2015 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Kararının iptaline ilişkin Bakırköy …. ATM’nin …… Esas sayılı dosyası sonuçlanıncaya kadar İhtiyati Tedbir Kararı marifetiyle durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Yasal hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddi gerektiği, davacıların teminat yatırmadan huzurdaki davaya devam edilemeyeceğini, müvekkili şirketin geçerli bir genel kurul kararına istinaden kayıtlı sermaye sistemine geçtiğini, yönetim kurulu sermaye artışı kararı almaya yetkili olduğunu, sermaye artışının tamamı iç kaynaklar kullanılarak bedelsiz gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin daha evvelki sermaye artışlarının yargı denetiminden geçtiğini, sermaye artışında pay sahiplerinin zarara uğratılması amacının söz konusu olmadığından sermaye artışına dair yönetim kurulu kararının iptal edilemeyeceğini, yönetim kurulu kararında sermaye artışına gidilmesinin gerekçelerinin etraflıca açıklandığını, sermaye artışının tamamen mevzuat gereği zorunluluktan ve şirket menfaatleri ile ticari gereklilikler gibi objektif nedenlerle yapıldığını, müvekkili şirketin son 7 yılda muazzam bir büyüme ve gelişme kaydettiğini, yapılan sermaye artışının büyüme ve karlılığın sürdürülebilir olması için şart olduğunu, müvekkilinin güçlü ve yüksek sermaye yapısına sahip olmasının yasal ve ticari zorunluluklardan kaynaklandığını, müvekkili şirketin faaliyette bulunduğu sektör itibariyle de yüksek nakit sermayeye sahip olmak zorunda olduğunu, yönetim kurulu kararının icrasının geriye bırakılmasını gerektirecek yasal ve maddi sebepler söz konusu olmadığını, bu sebeplerle yasal hak düşürücü süre içinde açılmayan davanın esasa girilmeden usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: 21.04.2015 tarihli 2014 yılına ait Olağan Genel Kurul Toplantısı Toplantı Tutanağı, 21.04.2015 tarihli 2014 yılına ait Olağan Genel Kurul Toplantısı Muhalefet Şerhi, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. ve Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi ….. esas sayılı dosya örnekleri, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosya örneği, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLER VE GEREKÇELENDİRİLMESİ:
Dava, 24/05/2018 tarihli ve …… sayılı Yönetim Kurulu Kararı’nın butlanı, aksi takdirde ise iptaline karar verilmesi ve icranın geri bırakılması istemlerinden ibarettir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilindiği üzere anonim şirket yönetim kurulu kararlarının yokluk ve butlanının tespiti istenebilmekle birlikte, iptali talep edilememektedir (TTK m. 391). Buna istisna ise, kayıtlı sermaye sistemine geçmiş anonim şirketlerde yönetim kurulunun sermaye artırımı ve bununla bağlantılı esas sözleşme değişikliği kararla-rının iptali talep edilebilmektedir (TTK m. 460/5, SerPK m. 18/6).
Davacılar, yönetim kurulunun iç kaynaklardan sermaye artırımı kararı almasının, davacı pay sahibinin kar payı alma hakkını engellediğini ileri sürerek, yönetim kurulu kararının geçersizliğine karar verilmesini talep etmektedir.
Pay sahibinin kar payı hakkının varlığından bahsedebilmek için anonim şirketin kar elde etmiş ve şirket genel kurulunda kar dağıtımı kararı almış olması gerekmektedir. Somut uyuşmazlıkta davalı anonim şirket kar elde etmişse de, genel kurulda kar dağıtımına ilişkin bir karar alınmamıştır. Tam tersine davalı anonim şirketin 24/05/2018 tarihli genel kurulunda karın dağıtılmayıp iç kaynaklardan sermaye artırımında kullanılmasına izin verilmiştir. TTK m. 507/1’de “Her pay sahibi, kanun ve esas sözleşme hükümlerine göre pay sahiplerine dağıtılması kararlaştırılmış net dönem kârına, payı oranında katılma hakkını haizdir.” denilerek, pay sahibinin kar payı talep edebilmesi için, karın dağıtılmasına karar verilmesi gerekmektedir. TTK m. 408/2d uyarınca da yıllık kar üzerinde tasarruf hakkı genel kurulun devredilemez görev ve yetkilerinden olduğundan, genel kurul yedek akçelerin sermayeye katılması da dahil olmak üzere, şirket karının ne olacağı hususunda karar verebilir. Hal böyle olunca, davacı pay sahibinin kar payı alma hakkının yönetim kurulunun iç kaynaklardan sermaye artırımı karar alınmasıyla ihlal edilmiş olmamaktadır. Bu sebeple davacının bu yöndeki itirazı yerinde değildir. Ayrıca iç kaynaklardan sermaye artırımı ile şirket karı sermayeye eklenmekte ve artırılan miktar için oluşan paylarda pay sahiplerine mevcut pay sahipliği haklarını etkilemeksizin bedelsiz olarak dağıtıldığından, pay sahiplerinin durumunu kötüleştirmediği gibi örtülü bir kar dağıtımı da teşkil etmemektedir.
Davacı tarafın iç kaynaklardan sermaye artırımı yönündeki kararının geçersizliği talep etmesi yönündeki ikinci iddiası, şirketin iç işleyişi ile ilgili olarak yeterli ve gerekli bilgileri edinemediği, yani bilgi alma ve inceleme hakkını kullanamadığı yönündedir. Bilindiği üzere pay sahiplerinin bilgi alma ve inceleme hakkı TTK m. 437’de özel olarak düzenlenmiş ve bu hakkının genel kurul ve/veya yönetim kurulu tarafından ihlal edilmesi halinde, mahkeme aracılığıyla bu hakkını kullanabileceği belirtilmiştir.
TTK m. 437’de pay sahibinin bilgi alma ve inceleme hakkının ihlali halinde genel kurul ve/veya yönetim kurulu kararının iptalini talep etme hakkı verilmemektedir. TTK m. 437/2 uyarınca pay sahibi bilgi alma ve incelme hakkını esasen genel kurulda kullanması söz konusu olup, genel kurulda bu talebi dikkate alınmazsa, TTK m. 437/5 uyarınca mahkemeye başvurarak bu hakkını kullanması gerekmektedir. Dolayısıyla pay sahibinin bilgi alma ve inceleme hakkının ihlali ilgili genel kurulda alınan kararların sıhhatini etkilememekte ve pay sahibine iptal davası açma hakkı vermemektedir. Pay sahibinin bilgi talep etmesine rağmen genel kurulda bilgi verilmemiş olması, genel kurulun iradesini sakatlayarak yanlış karar alınmasına sebep olmadıkça, genel kurul kararının iptali istenemez. Her ne kadar pay sahibi genel kurul dışında (öncesinde) yönetim kuruluna başvurup bilgi isteyebilirse de, yönetim kurulunun bu talebe olumlu cevap vermemesi durumda, genel kurul toplantısında bu hakkı kullanması gerekmektedir. Yoksa yönetim kurulu kararının iptalini talep etme veya yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna gitme imkânı da yoktur (ayrıntılı bilgi için bkz. Durgut, Ramazan / Emre Kaplan, Ahmet: “Anonim Şirke Pay Sahiplerinin Bilgi Alma ve İnceleme Hakkı”, Bahçeşehir Üni-versitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 13, S. 171 – 172, Kasım – Aralık 2018, s. 148 – 149). Somut uyuşmazlık, sermaye artırımı kararı yönetim kurulu tarafından alınmış olup, pay sahibinin bilgi alma ve inceleme hakkının ihlal edildiğinden yola çıkarak yönetim kurulunun kararının butlanını ve/veya iptalini istemesi söz konusu değildir. Pay sahibinin öncelikle TTK m. 437/5 uyarınca mahkeme aracılığıyla bilgi alma ve inceleme hakkını kullanmak için girişimde bulunması gerekmektedir.
Davacı taraf, davalı anonim şirket yönetim kurulunun iç kaynaklardan sermaye artırımı yapmasının bir gerekçesi olmadığını da iddia etmektedir. Buna karşılık davalı anonim şirket sermaye artırımına gidilmesinin etraflıca açıklandığını, davalı şirkettin ürettiği altınların başta İstanbul Altın Borsası olmak üzere dünya borsalarında işlem görmesi için Londra Külçe Piyasaları Birliğine (LBMA) üye olunması gerektiği ve söz konusu birlikte üye olarak kalmak içinde sermayesini birliğin belirlediği minimum miktara (15.000.000-İngiliz Poundu) çıkarma zorunda olduğunu belirtmiştir. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden davalı anonim şirket yönetim kurulunun iç kaynaklardan sermaye artırım kararının butlanını veya iptalini gerektiren bir hususun bulunmadığı anlaşılmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, ticaret sicil kayıtları, Bakırköy … ATM’nin …… K.- …. esas sayılı dosyası örneği, genel kurul tutanak örnekleri, Bakırköy ….. ATM’nin ….. E sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; davacılar her ne kadar sermaye artışına dair alınan genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının iptalini talep etmişler ise de, yapılan sermaye artışlarının şirketin mali ve ticari gereklerine uygun olduğu, davalı şirket yönetim kurulunun, iç kaynaklardan sermaye artırımı yapma yetkisinin olduğu ve bunun için gerekli şartları sağladığı, davalı anonim şirketin 24/05/2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan 5. nolu kararla karın dağıtılmayıp iç kaynaklardan sermaye artırımında kullanılmasına izin verilmiş olması sebebiyle, yönetim kurulunun iç kaynaklardan sermaye artırımı kararı almasının davacı pay sahibinin kar payı hakkı ile mevcut pay sahipliği haklarını olumsuz yönde etkilemediği, davacı pay sahibinin bilgi alma ve inceleme hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle iç kaynaklardan sermaye artırımına ilişkin yönetim kurulu kararının geçersizliği talebi için yasal şartların oluşmadığı, bu hususta TTK m. 437/5 uyarınca bilgi alma ve inceleme hakkını kullanabileceği, davalı anonim şirketin İstanbul Altın Borsası ile Londra Külçe Piyasaları Birliğine (LBMA) üye olma ve üye olarak kalma kapsamında sermayesinin belirlenen limitler ulaşması için iç kaynaklardan sermaye artırımına gitmesi ve bu kapsamda yönetim kurulunun sermaye artırımı kararı almasında kanuna, esas sözleşme ve dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil etmediği ve yönetim kurulu kararının butlan veya iptalini gerektirecek sebep ve olguların dosya kapsamında mevcut olmadığı anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 54,40 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacılara iadesine,
5-Davalı tarafından yapılan 200,00 TL yargılama giderinin davacılardan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Dair karar, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/02/2020

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır