Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/70 E. 2018/695 K. 17.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/70 Esas
KARAR NO : 2018/695

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2018
KARAR TARİHİ : 17/07/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 25/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendisine ciro yoluyla geçmiş olan keşidecisi ….. Tekstil Gıda Mak. Madencilik San. Ve Tic. Ltd. Şti. olan….. Bankası …. Şubesi’nin ….. no’lu hesabına ait ….. seri no’lu, 24.10.2013 keşide tarihli, 100.000,00 TL bedelli çeki ödeme gününde takas yoluyla davalı bankaya ibraz ettiğini, çekin karşılıksız olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin bankaya başvurarak davalının ödemekle yükümlü olduğu tutarın ödenmesini talep etmesine rağmen banka tarafından ödeme yapılmadığından Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili beyan dilekçesinde özetle; davaya konu icra takibinde bahsedilen çekteki keşideci imzasının müvekkili bankadaki imza yetkilisine ait örnekler ile örtüşmediğini, takas merkezi tarafından çekin karşılığı olmadığından bahisle arkasının yazıldığını, müvekkili banka çalışanlarının TTK 812 gereği keşideci imzasını kontrol etme yükümlülüğü olduğundan davacıya ödeme yapılmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, 5441 sayılı kanun hükmü gereğince davalı bankanın karşılıksız çıkan çeklerden dolayı ödemekle yükümlü olduğu tutarın tazmini talebiyle başlatılan icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 1.045,00 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
5941 sayılı Çek Kanunun 3 . maddesi uyarınca; karşılığı bulunan çek, hesabın bulunduğu muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz edildiğinde hamilin varsa vergi kimlik numarası saptandıktan sonra ödenir.”Karşılıksızdır” işlemi, muhatap bankanın hamile kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktarın dışında, çek bedelinin karşılanamayan kısmıyla sınırlı olarak yapılır.
Muhatap banka, ibraz edilen düzenleyici dışındaki hamile, süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için;
a-) Karşılığının hiç bulunmaması halinde , çek bedeli bin türk lirası veya üzerinde ise bin türk lirası; çek bedeli bin türk lirasının altında ise çek bedelini
b-) Karşılığının kısmen bulunması halinde, çek bedeli bin türk lirası veya altında ise, çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmi karşılığı bin türk lirasına tamamlayacak bir miktarı; çek bedeli bin Türk lirasının üzerinde ise, çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmi karşılığa ilave olarak bin Türk lirasını,
ödemekle yükümlüdür.Bu husus, hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdi kredi szöleşmesi hükmündedir.Bu miktar, Türkiye İstatistik Kurumu tarafındn yayınlanan fiyat endekslerindeki yıllık değişmeler göz önünde tutularak ….. Bankası tarafından her yıl Ocak ayında belirlenir ve Resmi Gazetede yayımlanır.
Aynı Kanunun 7. maddesinde belirtildiği üzere; Banka; çekin karşılığının hesapta bulunmasına rağmen hamiline ödemekten geciktirilmesi, kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktarın hamile ödenmesinin geciktirilmesi hallerinde, çek hamiline her geçen gün için binde üç gecikme cezası öder.Bu hallerde 4/12/1984 tarihli ve 3095 sayılı kanuni faiz ve temerrüt faizine ilişkin kanun hükümleri uygulanmaz.
Ayrıca çeklerin takas odaları aracılığıyla ibraz edilmesi muhatap bankanın sorumluluk tutarını ortadan kaldırmaz.
Bu bağlamda bankanın gerekli basiret ve itinayı gösterip göstermediği belirlenmeli, davacının uğradığı zararda bankaya bir kusur atfedilip atfedilemeyeceği, BK’nun 44. maddesi uyarınca davacının müterafik kusurlu sayılıp sayılmayacağı hususları tartışılması gerekmektedir.
Bilindiği üzere TTK 18/2 uyarınca her tacirin ticaretine ait faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir.Basiretli iş adamı gibi davranma yükümü aslında objektif bir özen ölçüsü getirmekte ve tacirin ticari işketmesiyle ilgili faaliyetlerinde kendi yetenek ve imkanlarına göre ondan beklenebilecek özeni değil aynı ticaret dalında faaliyet gösteren tedbirli,öngörülü bir tacirden beklenen özeni göstermesinin gerekli olduğu vurgulanmaktadır.Çeki ödeyen banka(tacir), ödeme sırasında çeki dikkatlice incelemeli, çekte tahrifat yapılmış olduğu kuşkusunu uyandıran haller var ise, durumu uzman kişilere inceletmeli ve gerektiğinde keşideci ile temasa geçerek alacağı cevaba göre hareket etmelidir.
Davalı, ibraz edilen çeklerdeki keşideci imzasıyla bankadaki bulunan kayıtlardaki keşideci imzasının birbirini tutmadığından sorumluluğunun bulunmadığını savunmuştur. Davalı çeklerdeki imzanın keşideciye ait olmadığını savunmuş ise de bu imzanın gerçekte keşideciye ait olmadığının ispat külfeti davacıya ait olmayıp, bizzat davalı banka üzerindedir.
Somut olayda, her ne kadar muhatap bankanın çekteki keşideci imzasını kontrol etme yükümlülüğü bulunmakta ise de basiretli bir tacir gibi objektif özen yükümlülüğü altında bulunan bankaların sadece çıplak gözle yapılan incelemeyle yetinmemesi gerektiği, konusunda uzman ehil kişilere bu hususta bir teknik inceleme yaptırması, gerekirse keşideci ile irtibata geçmesi gerektiği, basiretli bir iş adamı gibi davranan bankaların düşüncesizliği veya deneyimsizliğinin söz konusu olamayacağından, Prof Dr……’ın ticari işletme hukuku adlı eserinde de belirttiği üzere ” tacir olmanın nimetlerinden faydalanan bankaların külfetlerine de katlanması gerektiği” tüm bu açıklamalar ışığında tarafların iddia ve beyanları,celp edilen belge ve deliller doğrultusunda gerekli dikkat ve özeni göstermeyen davalı bankanın kusurlu olduğu, davaya konu çekin süresinde ibraz edilip karşılığının çıkmadığı, buna göre her bir çek yaprağı için çek karnesi vermiş olan davalı bankanın 5941 sayılı Kanunu’n 3.maddesi gereğince asgari ödeme sorumluluğu bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 1.045,00 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz oranı uygulanmasına,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 209,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 71,38 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 35,90 TL harcın mahsubuyla bakiye 35,48 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan 77,00 TL harç, 56,00 TL posta / tebligat gideri (ayrıntısı uyapta kayıtlı) olmak üzere toplam 133,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 1.045,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/07/2018

Katip ……

Hakim ……