Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/573 E. 2021/496 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/573 Esas
KARAR NO : 2021/496

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11/06/2018
KARAR TARİHİ : 28/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin babası olan müteveffa ……..’ın yolcu olarak içerisinde bulunduğu davalı………’ın sürücüsü, davalı ………’ın maliki olduğu …….. plakalı motosiklet ile davalı ………’ın sürücüsü, davalı ………’ın maliki ve davalı ……… Sigorta A.Ş.’nin sigortacısı oldukları …….. plakalı aracın karıştıkları trafik kazası sonucu müvekkilinin babası ……..’ın vefat ettiğini, 100.000,00 TL manevi tazminatın araç maliki ve araç sürücüleri olan davalılardan, şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın davalılar ……… Sigorta A.Ş ve …….. hesabı poliçe teminat tutarıyla sınırlı olmak üzere tüm davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından bilirkişi raporu doğrultusunda dava değeri 127.713,26 TL olarak arttırılmıştır.
Davalı ……… cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan motosikletin sigortası bulunmadığı için trafiğe çıkartılmadığını, kendilerinin yeri olmadığı için dava dışı ……… ‘na emaneten bırakıldığını, diğer davalı………’ın müteveffa ……..’ı metrobüse bırakmak üzere motosikleti almış olduğunu, kendisinin herhangi bir bilgisinin ve ilgisinin olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalılar ……… ve ……… vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya ilişkin ceza davasının açılmadığını, soruşturmanın devam ettiğini, müteveffanın kaza tarihinden yaklaşık 5 ay sonra vefat ettiğini, diğer davalı………’ın ehliyetinin olmadığını ve buna rağmen hem kendi hayatını hemde müteveffanın hayatını tehlikeye attığını, meydana gelen kazada davalı………’ın asli kusurlu olduğunu, diğer davalı ………’ın ise kazaya karışan motosikletin maliki olduğunu ve ehliyeti olmayan davalının motosikleti kullanmasına müsaade etmesi nedeniyle kendisininde kusurlu olduğunu, müvekkilinin trafik kurallarına riayet eden ve daha önce herhangi bir kazası olmayan bir vatandaş olduğunu, dava konusu kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı …….. Hesabı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kaza nedeniyle kuruma başvuru yapıldığını, kaza tespit tutanağında kusur durumlarının net olarak belirlenmediğini, mahkemece aldırılacak bilirkişi raporu ve soruşturmaya ilişkin kararın gönderilmesi halinde talebin değerlendirilebileceğinden bahisle başvuruya cevap verildiğini, kurumun başvuru tarihinden itibaren 15 gün içerisinde cevap vermemesi, cevabın talebi karşılamaması halinde davanın açılabileceğini, dava konusu kazaya ilişkin eksik evrakların 8 gün içerisinde kuruma gönderilmesi gerektiğini, gönderim sonrasındaki 8 günlük inceleme sonucunda talebi karşılar bir cevap verilmezse dava yoluna gidilebileceğini, davacı tarafça bu dava şartının yerine getirilmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ………Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçedeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, tarafların kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, davacının, müteveffanın vefatından önce sürekli ve düzenli desteğini aldığını maddi olgularla ispat etmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı……… usulüne uygun tebliğe rağman davaya cevap vermemiş, duruşmalarda kendini vekille temsil ettirmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dava konusu olaya ilişkin sanıklar……… ve ………’ın taksirle ölüme neden olma suçlamasıyla haklarında yürütülen Bakırköy …….. Ağır Ceza Mahkemesi’nin ……… esas sayılı dosyasında sanıkların taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma suçlarından cezalandırılmalarına karar verildiği, ceza mahkemesinde aldırılan kusur bilirkişisi raporunda……… ve ………’ın eşit oranda kusurlu oldukları bildirilmiş olup, mahkememizce aldırılan 28/10/2020 tarihli kusur raporunda, bu rapor ile uyumlu olarak davalı………’ın %50, davalı ………’ın %50 oranında kusurlu olduğu, müteveffa ……..’ın kusursuz olduğu ve müteveffada meydana gelen yaralanma ve kemik kırıklarının ölüme neden olduğu ve trafik kazası ile arasında illiyet bağının bulunduğu bildirilmiştir.
Mirasçılık belgesi, sigorta hasar dosyaları, sigorta poliçeleri, ceza dosyası, araç tescil belgeleri sosyo-ekonomik durum araştırmaları ve hizmet döküm cetvelleri dosyamız içerisine celbedilmiş, taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmıştır.
Murisin anne ve babası tarafından davacı hakkında neshebin reddi talebiyle Kilis Aile Mahkemesi’nde …….. esas sayılı dosyasında dava açılmış olup, bu dosyada uyap üzerinden celbedilmiştir. Her ne kadar neshebin reddine ilişkin dava açılmış ise de, davacının talebinin destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olduğu ve murisin dosya kapsamına göre davacının desteği olduğu anlaşıldığından bu dosya bekletici mesele yapılmamıştır.
Dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi 15/02/2021 tarihli raporunda; davacının talep edebileceği tazminatın 127.713,26 TL olduğunu bildirmiştir.
Her ne kadar …….. Hesabı, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, hatır taşıması indirimi yapılması talebinde bulunmuş ise de, dava 6100 sayılı HMK’nun yürürlüğü döneminde açılmış olup, davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde hatır taşıması savunmasında bulunmamış, hesap raporuna itiraz dilekçesinde hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini belirtmiştir. Davalının, hatır taşıması indirimi yapılmasına ilişkin itirazına davacı tarafın açık muvafakati yoktur. Hatır taşıması savunması itiraz değil, defi olduğu ve alacağın talep edilebilirliğini engelleyici işlev gören defilerin ancak belirli sürelerde ileri sürülebileceği, alacağı ortadan kaldıran ve her aşamada ileri sürülebilen itirazlardan olmadığı içinde her aşamada ileri sürülemeyeceği hususları dikkate alınmak suretiyle davalı tarafça cevap dilekçesinde süresi içerisinde ileri sürülmeyen ve davacınında açık muvafakati bulunmayan hesap raporuna itirazında bildirdiği hatır taşıması indirimine yönelik talebi yerinde görülmemiş ve hatır taşıması indirimi yapılmamış ise de, davalı …….. Hesabı’nın yine cevap dilekçesinde ileri sürmemiş olduğu müterafik kusur indirimi yapılması yönündeki talebinin aşamalarda sunulan beyan dilekçelerinde bu hususta itirazda bulunulmuş olması ve müterafik kusur indirimine ilişkin itirazın mahkemece resen göz önünde bulundurulması gereken hususlardan olması dikkate alınarak müterafik kusur indirimine gidilmiştir.
Bilindiği üzere birlikte kusur nedeniyle indirim için zarar görenin zararı önleyici ya da azaltıcı tedbirleri almamasında kusurlu olması aranmaktadır.
Somut olayda, davacının murisi ……..’ın, davalı………’ın sürücüsü ve davalı ………’ın maliki olduğu …….. plakalı motosiklette yolcu konumundayken kazanın meydana geldiği ve Bakırköy …… Ağır Ceza Mahkemesi’nin …….. esas sayılı dosyasında………’ın polis merkezi amirliğindeki ifadesinde, muris ve kendisinde kask olmadığını beyan etmesi ve davalı sürücü……… ‘ın sürücü belgesiz araç kullanmış olması, desteğin kazaya karışan motosiklette kasksız ve sürücü belgesi olmayan sürücü eşliğinde yolculuk yapmak suretiyle kusurlu olduğu, nitekim yaralanmanın niteliği dikkate alındığında yüz kemiklerinde, kafatasında kırıklar bulunması ve beyin kanaması ve beyin harabiyeti sonucu ölümün meydana geldiği anlaşıldığından kask takılmamasının sonuca etkili olduğu ve birlikte kusur teşkil ettiği dikkate alınarak hükmedilen tazminattan Borçlar Kanunu 52.maddesi gereği %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmıştır.
Aktüer bilirkişi tarafından hesaplanan miktara %20 müterafik kusur indirimi yapmak suretiyle 102.170,60 TL davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Davacının, ………Sigorta Şirketi’ne yapmış olduğu başvuru tarihi 09/04/2018 ise de, bunun teslimine ilişkin tarihin belli olmadığı ve davacı vekiline temerrüt tarihleriyle ilgili belge ibraz etmek üzere süre verilmesine rağmen ibraz edilmediği dikkate alındığında, davalı ………Sigorta Şirketi yönünden dava tarihinden, davalı …….. Hesabı yönünden ise temerrüt tarihi olan 22/03/2018 tarihinden itibaren diğer davalılar yönünden ise, davanın destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olması ve yoksunluğun ölüm tarihi ile meydana gelmesi nedeniyle ölüm tarihi olan 01/01/2018 tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir.
Davacının manevi tazminat isteminin ise tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olayın oluş şekli, kusur oranı ve manevi tazminatın zenginleşme veya fakirleşme aracı olamayacağına ilişkin temel ilkeler göz önünde bulundurulmak suretiyle, davacının yaşadığı elem ve ızdırabın bir nebze olsun giderilmesi konusunda davacı için 50.000,00 TL manevi tazminat takdirinin hak ve nesafet kurallarına uygun düştüğü kabul edilerek, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile, 102.170,60 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ……… Sigorta A.Ş dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle ve poliçe limiti ile sınırlı, davalı …….. Hesabı temerrüt tarihi olan 22/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle sorumlu ve diğer davalılar ………, ………, …….. ölüm tarihi olan 01/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sorumlu olmak üzere tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 50.000,00 TL manevi tazminatın ölüm tarihi olan 01/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ………, ………,….. ve ………’dan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alınması gerekli 10.394,78 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 358,63 TL peşin harç, 421,00 TL tamamlama harcının mahsubuyla bakiye 9.615,15 TL harcın davalılardan(davalı ……. Sigorta A.Ş. ve …….. Hesabı hükmolunan maddi tazminata oranı olan 6.455,81 TL’sinden müteselsilen poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olmak üzere) alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 358,63 TL peşin harç, 421,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 815,53 TL’nin davalılardan (davalı ……. Sigorta A.Ş. ve …….. Hesabı hükmolunan maddi tazminata oranı olan 547,56 TL’sinden müteselsilen poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olmak üzere) alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi masrafları olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 2.855,90 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.228,81 TL yargılama giderinin davalılardan(davalı ……… Sigorta A.Ş. ve …….. Hesabı hükmolunan maddi tazminata oranı olan 1.496,47 TL’sinden müteselsilen poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olmak üzere) alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince hesap edilen 13.656,21 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT 10. maddesi gereğince hesap edilen 7.300,00 TL ücreti vekaletin davalılar ………, ………, ……. ve ………’dan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT 10/2. maddesi gereğince hesap edilen 7.300,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekille temsil ettiren davalılar ………, ………, ……. ve ………’a verilmesine,
Davalılar ……… ve ……… tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalılar ……… ve ………’a iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı ……… ve ……… vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/04/2021

Katip ……

Hakim ……