Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/494 E. 2018/1157 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/494 Esas
KARAR NO : 2018/1157

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/05/2018
KARAR TARİHİ : 18/12/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 02/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili … Ltd. Şti.’nin Ekim 2014 – Mayıs 2015 tarihleri arasında iki adet araç kiraladığını ve bedellerinin ödendiğini, müvekili tarafından dava dışı şirkete verilen teminat seenedinin araç tesliminden sonra müvekkili tarafından istenmiş olmasına rağmen sadece kaşelenip imzalanmak suretiyle teslim edilen senet davalı … adına düzenlenerek takibe konulduğunu, müvekkili tarafından Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’nın… sayılı dosyasında şikayetçi olduğunu, takibe konu bonodaki imzalardan birinin müvekkilinin el ürünü olmadığını belirterek Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün…. sayılı dosya borcuna konu 11/06/2014 tanzim, 07/08/2014 vade tarihli, 15.000,00 TL bedelli bono nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takip konusu senedin üzerindeki imzaların davalı borçluya ait olup, ispat yükünün davacıda olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, takibe konu senetten dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. sayılı dosyasında 11/06/2014 tanzim, 07/08/2014 vade tarihli, 15.000,00 TL’lik bonodan dolayı alacaklı … tarafından Borçlu …’a takip başlatıldığı; celbedilen Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı dosyasında dosyamız davacısı tarafından davalı … ve…. hakkında resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla yapılan şikayet üzerine yürütülen soruşturmada senet üzerindeki imzanın müşteki …’a ait olduğuna ilişkin aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda şüphelilerin nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlemediklerinin bilirkişi raporu ile sabit olması bedelsiz senedi kullanma suçunun ise yeterli şüphe bulunmaması ve hukuki mahiyet arzetmesi nedenleriyle kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
Her ne kadar davacı tarafından senet altındaki imzaların birinin kendisine ait olmadığı iddia edilmiş ise de, senetteki imzanın davacının el ürünü olduğu, soruşturma dosyasında aldırılan bilirkişi raporu ile sabit olup, diğer imzanın davacının el ürünü olup olmamasının bir önemi olmadığı, senedin gerçek kişi keşideci olarak düzenlendiği, çift imzayı gerektirir bir durum bulunmadığı dikkate alındığında davacının bu iddasına itibar edilmemiştir.
Davacı, davaya konu senedin teminat senedi olduğunu, iddia ettiğine göre bu husustaki iddiasını ispat yükü davacı tarafta olup, davacı iddasını yazılı belgelerle ispat edemediğinden, davacıya yemin teklifi etme hakkı hatırlatılmış, davalı tarafından teklif edilen yemin kabul edilerek senedin teminat senedi olmadığı, nakit karşılığı alındığı beyan edilmiş olup, ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Alınması gerekli 35,90 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 256,17 TL harcın mahsubuyla bakiye 220,27 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekilleri ve tarafların yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/12/2018

Katip …

Hakim …