Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/309 E. 2018/1070 K. 26.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/309
KARAR NO : 2018/1070

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/03/2018
KARAR TARİHİ : 26/11/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 26/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket …. San. Ltd. Şti. ve şirket … aleyhine Bakırköy … İcra müdürlüğünün ….esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin tebliğine müteakip beş günlük süresi içerisinde iş bu menfi tespit davasını açtığını, davaya konu icra takibinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, zira takip meblağının müvekkilinin borçlu olduğu gerçek bedeli yansıtmadığını, davalı ….Ltd. Şti.’ye davaya konu icra takip dosyasında 28.150,00 TL borcu bulunmadığını, icra takibine konu edilen iki adet senet alacağı ve işlemiş ticaret faiz oranı ile ihtiyati haciz ve rekabet ücreti ile birlikte müvekkili aleyhine 70.571,64 TL bedelli borç çıkarıldığını, cari hesap ekstreleri kayıtlarında anılan senetlerin cari hesap alacaklarına istinaden verildiğinin anlaşılacağını, TTK. madde 97 uyarınca cari hesaba geçirilen alacak ve borç kalemlerinin ayrılmaz bir bütün oluşturduğunun, aynı kanunun 98. maddesinde icra takibi öncesinde faiz isteminin yasal dayanağının bulunmadığını, davalının alacağı hem cari hesaptan kaynaklanan bir alacak hemde bu alacağın ticari faiz işletileceğinin hukuka aykırı olacağı, iddia edilen borç bedelinin fahiş ve hukuka ve hakkaniyete aykırı olarak faiz işletildiğini, davalının icra takibinde haksız ve kötü niyetli olduğunu, fazlaya ilişkin hak ve alacaklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik 28.180,00 TL borcunun bulunmadığını, tespitini talep ettiğini, hüküm tesis edilinceye kadar ve teminatsız olarak davaya konu icra takibinin Tedbiren durdurulmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İcra iflas kanunu madde 72 gereği icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında tedbiren icra takibinin durdurulması kararının verilemeyeceğini, müvekkil firmaya kısmı de olsa borçlarının bulunduğunun ikrarı karşısında tedbiren durdurma kararı verilemeyeceğini, müvekkili firmaya olan cari hesap borcundan kaynaklı verilen senetlerin ödemedikleri, söz konusu senetlerin bu nedenle icra takibine konulduğunu, takibe konu senetlerin ticari faiz işletilemeyeceği yönündeki hukuku dayanaktan yoksun olduğunu, takipte faizin ancak takipten sonra işletileceğinin itirazlarının hukuka aykırı olduğunu, kötü niyetli ve haksız davanın reddi gerektiğini, davacılar hakkında kötü niyet tazminatı hükmedilmesi gerektiğini, davacının menfi tespitini istediği miktar 18.180,00 TL.’lik kısmını kabul ettiğini, geri kalan 10.000,00 TL.’lik kısım ise davanın reddini ve davacılar aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmişlerdir.
Davacılar vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; Yapılan ödemelere ilişkin tahsilat makbuzlarının dava dilekçesi ekinde sunulmuş olduğunu, bakiye 10.000,00 TL.’lik kısım için müvekkilleri tarafından senet ile ödeme yapıldığını, müvekkilin alacağı senetlerin davalı alacaklı ….Ltd. Şti.’ye ciro edildiğini, senet arka yüzünde de davacı şirketin imza ve kaşesi bulunduğunu, neticede icra takibine konu alacağın 128,180 TL.’lik kısmının ödendiğini, takip dosyasının durdurulmasını talep ettikleri anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 21/09/2018 tarihli dilekçesi ile davada feragat ettiği, davalı vekilinin 11/09/2018 tarihli dilekçesi ile davacının davadan feragat etmiş olması halinde feragatı kabul ettikleri herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadıkları tespit edilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 307. ve devamında davadan feragat düzenlenmiştir. Buna göre feragat davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatina bağlı değildir. Feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Feragat madde 311.’e göre kesin hükümlü bir sonuç doğurur. Feragat beyanında bulunan taraf davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerinin ödemeye mahkum edilir.
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinden davadan feragat yetkisinin bulunduğu tespit olunmuştur.
Bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Feragat dilekçesi doğrultusunda davanın feragat nedeniyle davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 35,90 TL. harçtan peşin alınan 481,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 445,35 TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakiben ve istem halinde davacı tarafa iadesine,
3-Taraflarca talep edilmediğinden vekalet ücreti ve yargılama gideri konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen taraflara iadesine,
Dair gerekçeli kararın davacı tarafa tebliğ edileceği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle 2 haftalık yasal süresi içerisinde mahkememize sunulacak dilekçe ile Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosya üzerinden karar verildi. 26/11/2018

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı