Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/306 Esas
KARAR NO : 2020/270
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 04/12/2017
KARAR TARİHİ : 02/03/2020
KARAR
YAZIM TARİHİ : 04/05/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 16/12/2015 tarihinde taşeron taşıma sözleşmesi düzenlendiğini, ….. plakalı araç ile….. Otomotive ait personele taşıma hizmeti verildiğini, alınan ücretin masrafı karşılayamaması nedeniyle 20/03/2017 tarihli işi bırakma formuyla 22/05/2017 tarihinde işin bırakılmak istendiğinin davalı tarafa bildirildiğini, davalı tarafın yeni servis bulunana kadar hizmet talebinde bulunması üzerine mağduriyet yaşanmaması için 2017 yılı Temmuz ayına kadar hizmet verilmeye devam ettiğini, 31/07/2017 tarihli bildirim ile daha fazla idare edilemeyeceğini, 31/08/2017 tarihinde işi bırakılacağının davalıya bildirildiğini, müvekkilinin 2017 yılı ağustos ayı boyunca çalışıp kurban bayramından sonraki ilk iş günü olan 5 Eylül tarihinde de personeli işe taşıyıp faaliyetinin sonlandırıldığını, davalı tarafça günlük net 180,00-TL personel taşıma bedelinin ödenmesi gerekirken 1.980,00-TL ödeme yapılacağının bildirilip KDV hariç 4.050,00-TL’nin ödenmediğini, söz konusu tutarın Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı takip dosyası ile takip konusu edildiğini, müvekkilinin hesabına 26/10/2017 tarihinde 2.401,70-TL yatırıldığını, böylece bakiye kalan 2.012,80-TL alacaklarının bulunduğunu, bu alacak tutarı üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasını talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında ticari bir ilişki söz konusu olduğunu, bu ticari ilişkinin tedarikçi sözleşmesi imzalanmak ile devam ettiğini, bu sözleşmeye göre servis taşımacılığı yapan müvekkilinin işinin bir kısmının tedarikçi olan davacı yan tarafından üstlenildiğini, davacı yanın tedarikçi sözleşmesine aykırı olarak sözleşme gereği 60 gün öncesinden haber vermeksizin işi bıraktığını, davacının rica üzerine aylarca çalışmaya devam ettiği iddiasının gerçeğe aykırı olduğunu, davacı yanın eylül 2017’ye kadar müvekkili nezdinde çalışmaya devam ettiğini, müvekkiline teslim edilen her hangi bir iş bırakma formunun söz konusu olmadığını, ortada ticari bir iş söz konusu olduğunu, davacının kendi arzusu ile hizmet verdiğini, faturalarını düzenlediğini, bedellerini de itirazsız tahsil ettiğini, davacı yanın verdiği hizmete dair fatura düzenleyerek müvekkiline tebliğ etmeden doğmuş bir alacağının olmasının kabul edilemeyeceğini, davacının 09/10/2017 tarihli icra takibinden sonra dava konusu faturaları müvekkiline kargo yoluyla tebliğ ettiğini, müvekkilinin işbu faturayı tebliğ alması ile cari hesaba işleyerek davacının doğan bakiye alacak miktarını ödediğini, tedarikçi sözleşmesinin 2. maddesine göre müvekkiline tebliğ edilen faturaların 35 günlük ödeme süresi olduğunu, hal böyleyken müvekkilinin davacıya doğmuş ve süresinde ödenmemiş hiç bir borcu bulunmadığını, davacı yanın aleyhine %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 5/4. maddesi gereği müvekkilinin kayıtlarının münhasır kesin delil olarak kabul edildiğini belirterek davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy …… Tüketici Mahkemesi’nin …… E. – …… K. sayılı dosyası ile 04/12/2017 tarihinde açılan davada 05/12/2017 tarihinde görevsizlik kararı verilmiştir. Talep üzerine dosya Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmiştir. Mahkemenin…. E. – … K. sayılı 04/01/2018 tarihli kararı ile davaya bakmak görevi Asliye Ticaret Mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine, Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olduğuna karar vermiş, 16/01/2018 tarihli tashih şerhi ile “davanın usulden reddine görevli Mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna” şeklinde hüküm kısmını tashih etmiştir. Görevsizlik kararı üzerine dosyanın gönderildiği Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ….. E. – …. K. sayılı dosyasında açıklanan nedenle dosya mahkememize tevzi edilmek üzere tevzi bürosuna gönderilmiştir. Mahkememize 26/03/2018’de dosya gelmekle yargılamasına başlanılmıştır.
Dava; davacının, faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy …. Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacının davalı aleyhinde dayanak 4.050,00-TL asıl alacak, 3,99-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.053,99-TL ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık yasal faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Tarafların tacir oldukları delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişiler marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişiler 01/10/2018 havale tarihli raporunda; davacının davalı firmayla ilgili fatura belgelerinin muhasebe teknik ve usullerine uygun olarak 2016 ve 2017 yılı davalı defter kayıtlarına işlendiği, davalının ticari defterlerinin lehine delil vasfına haiz olduğunu, takip tarihinden sonra davalının davacıya 26/10/2017 tarihinde banka yolu ile 2.401,70-TL tutarlı ödeme yaptığını, dava tarihi ve davalı kayıtları gereği davalının 212,80-TL borçlu olduğunun tespit edildiğini, her ne kadar davalı yanca 31/12/2017 tarihinde nakit olarak 212,80-TL tutarlı ödeme yapılarak hesabın kapatılmış olduğu görülse de nakit ödemenin tahsilat makbuzu, banka ödeme belgesi ve sair belgeyle sabit olmadığını, davalının düzenlediği faturanın sözleşmeye uygun olduğunu bildirmiştir. Bilirkişi heyet raporu denetime elverişli bulunarak hükme esas alınmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, taraflarca sunulan deliller, ticari defter ve belgeler ve bilirkişi raporu içeriğine göre; davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan 212,80-TL faturaya dayalı bakiye hesap alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının kısmen iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup icra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 212,80 TL bakımındna devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Kabul edilen değer bakımından davacı lehine %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3-Alınması gerekli 54,40-TL harçtan davacı tarafça yatırılan 31,40-TL harcın mahsubuyla bakiye 23,00-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 31,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 62,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.380,00-TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 145,89-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 212,80-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 1.800,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davalı tarafça posta / tebligat gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 36,70-TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 32,81-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
10-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı asıl davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzünde; alacak miktarı İstinaf/Kesinlik sınırının altında kaldığından HMK 362 maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/03/2020
Katip … Hakim …
(e-imzalıdır) (e-imzalıdır)