Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/300 E. 2018/543 K. 01.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/300 Esas
KARAR NO : 2018/543

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2018
KARAR TARİHİ : 01/06/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 12/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin … A.Ş ünvanına ve…. isimli televizyon kanalının yayın hakkına sahip olduğunu, müvekkilinin henüz kurulmadan önce kanalın esas yayın hakkı sahibi Kanadalı şirketin davalı yanında bulunmadığı bir sözleşmeyi …. İşletmeciliği A.Ş ile imzaladığını, imza tarihinin 30/01/2013 olduğunu ve 01/04/2016 tarihinde sona ereceğini, sözleşmenin konusunun …. isimli kanalın …. TV’de yayınlanmasına ilişkin olduğunu, 15/03/2016 tarihinde sözleşmenin yenilendiğini ve …. A.Ş ile yabancı kanal arasında …. logolu kanalın yayın hakkının 3 yıl süre ile uzatıldığını, bu sözleşmeye göre …. TV 30/03/2013 tarihli sözleşmeden kaynaklanan haklarını davalıya devrettiğini, müvekkilinin yabancı şirketin Türkiye’deki yayın hakkını devralarak her iki sözleşmenin de tarafı olduğunu, davalının Beşiktaş … . Noterliği’nin 20/12/2017 tarih, … yevmiye no’lu ihtarnamesi ile 30/01/2013 tarihli sözleşmenin fesih edildiğini, sözleşmenin haksız bir şekilde ve sözleşmeye aykırı olarak fesih edilmesinden kaynaklanan müvekkil şirketin uğramış olduğu menfi, müspet ve kâr kaybı zararının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından mezkûr sözleşmenin hukuka ve sözleşmeye uygun şekilde feshedildiğini, 30/01/2013 tarihli sözleşme süresinin bitmesine müteakip 15/03/2016 tarihinde yeni bir sözleşme imzalandığını, her iki taraf arasındaki ticari ilişki devam ederken sözleşmenin müvekkili tarafından yaşanmış olan finansal değişiklik nedeniyle sözleşmeye uygun bir şeklide 60 gün sonra geçerli olmak üzere feshedildiğini, 30/01/2013 tarihli sözleşmenin 14/3 bendinde “DTV Dijital, 60 gün öncesinden yazılı olarak bildirimde bulunmak suretiyle işbu sözleşmeyi dilediği zaman, herhangi bir nedenle ve tazminatsız olarak feshetme hakkına sahiptir. Bu durumda …’nin fesih tarihine kadar işleyecek hak ve alacakları saklıdır.” hükmünün yer aldığını, imzalanan 15/03/2016 tarihli yenileme sözleşmesinin 3/2 “…’nin madde 2’de atfedilen sözleşmenin hükümlerinde yer alan taahhütlerini her ne sebeple olursa olsun yerine getirmemesi halinde …. A.Ş, bahse konu sözleşme ile düzenlenmiş olan fesih maddesine başvurma hakkı saklı kalmak kaydıyla …’ye yapacağı ödemeyi … Hakkına sahip olup … buna hiçbir itirazı olmadığını, olmayacağını şimdiden beyan, kabul ve taahhüt eder” hükmünün yer aldığını, 15/03/2016 tarihli sözleşmede davacının taahhütlerini yerine getirmemesi halinde 30/01/2013 tarihli sözleşmedeki fesih maddelerine başvurulacağını değil, müvekkili şirketin …’ye yapacağı ödemeleri, …’in söz konusu yükümlülüğü aynen yerine getireceği tarihe kadar durdurma/erteleme hakkına sahip olduğunu, …’in buna hiçbir itirazı olmadığı/olmayacağı açıkça ifade edildğini, başka bir deyişle fesih hakkının 30/01/2013 tarihli sözleşmedeki tüm bentleri kapsayacak şekilde 15/03/2016 tarihli sözleşmede değiştirilmemiş olup taahhütlerini yerine getirmemesi halinde …’e ek yükümlülük düzenlendiğini, yani 15/03/2016 tarihli sözleşmede açıkça “bahse konu sözleşmeyle düzenlenmiş olan fesih maddesine başvurma hakkı saklı kalmak kaydı ile” ifadesinin öncesinde, davacının sözleşmede yer alan taahhütleri yerine getirmemesi durumu; …’in söz konusu yükümlülüğü aynen yerine getireceği tarihe kadar müvekkili şirketin durdurma/erteleme hakkı olduğnunun düzenlendiğini, 30/01/2013 tarihli İletim Sözleşmesi’nde müvekkili şirketin 60 gün öncesinden yazılı olarak bildirimde bulunmak suretiyle dilediği zaman, tazminatsız olarak fesih yapma hakkına sahip olduğunu, 15/03/2016 tarihli sözleşmede de bu husus, …. A.Ş’, bahse konu sözleşmeyle düzenlenmiş olan “fesih maddesine başvurma hakkı saklı kalmak kaydıyla” denilmek suretiyle saklı tutulduğunu, başka bir deyişle müvekkili şirketin her iki sözleşme uyarınca da 60 gün öncesinden yazılı olarak bildirimde bulunmak suretiyle diledeği zaman, tazminatsız olarak fesih yapma hakkına sahip olduğunu, bu kapsamda da her iki taraf arasında ticari ilişki devam ederken taraflar arasındaki sözleşmenin müvekkili şirket tarafından 20/12/2017 tarihli ihtarname ile, yaşanmış olan finansal değişiklikler nedeniyle sözleşmeye uygun bir şekilde, 60 gün sonra geçerli olmak üzere feshedildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle talep edilen müspet, menfi, zarar ve kâr kaybı talebine ilişkindir.
Davacının ….isimli televizyon kanalının yayın hakkına sahip olduğu ve bu şirketin dava dışı …. TV Dijital Platform İşletmeciliği A.Ş ile 30/01/2013 tarihli sözleşmeyi imzaladığı, davacı şirketin yabancı şirketten yayın hakkını devralarak her iki sözleşmenin de tarafı olduğu, davalı şirketin ise …. TV …. A.Ş’nin 30/01/2013 taihli sözleşmeden kaynaklanan haklarını davalıya devrettiği, 15/03/2016 tarihli sözleşmenin 2.maddesinde düzenlenmiş olup, aktif ve pasif husumet noktasında taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Her ne kadar davacı sözleşmeye uygun bir fesih yapılmadığını, 15/03/2016 tarihli yenileme sözleşmesi ile 30/01/2013 tarihli sözleşmenin değiştiğini ve kusura ilişkin fesih hükmünü getirdiğini, 15/03/2016 tarihli sözleşmede davacı şirketin taahhütlerini yerine getirmemesi halinde 30/01/2013 tarihli sözleşmedeki fesih maddesine başvurulacağının ifade edildiğini, bu nedenle sözleşmenin fesih için müvekkili şirketin taahhütlerini yerine getirmediğinin tespitinin zorunlu olduğunu beyan ederek haksız fesih nedeniyle zarar talebinde bulunmuş ise de, 15/03/2016 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; sözleşmede davacının taahhütlerini yerine getirmemesi halinde 30/01/2013 tarihli sözleşmedeki fesih maddelerine başvurulacağını değil, davalı şirketin …’ye yapacağı ödemeleri, …’in söz konusu yükümlülüğü aynen yerine getireceği tarihe kadar durdurma/erteleme hakkına sahip olduğunu, …’in buna hiçbir itirazı olmadığı/olmayacağının ifade edildiği, fesih hakkının 30/01/2013 tarihli sözleşmedeki tüm bentleri kapsayacak şekilde 15/03/2016 tarihli sözleşmede değiştirilmemiş olup taahhütlerini yerine getirmemesi halinde …’e ek yükümlülük düzenlendiği, 30/01/2013 tarihli İletim Sözleşmesi’nde davalı şirketin 60 gün öncesinden yazılı olarak bildirimde bulunmak suretiyle dilediği zaman, tazminatsız olarak fesih yapma hakkına sahip olduğu, 15/03/2016 tarihli sözleşmede de bu husus, …. A.Ş’, bahse konu sözleşmeyle düzenlenmiş olan “fesih maddesine başvurma hakkı saklı kalmak kaydıyla” denilmek suretiyle saklı tutulduğu, neticeten davalı şirketin her iki sözleşme uyarınca da 60 gün öncesinden yazılı olarak bildirimde bulunmak suretiyle dilediği zaman, tazminatsız olarak fesih yapma hakkına sahip olduğu, bu nedenle davalı şirket tarafından 20/12/2017 tarihli ihtarname ile yapılan feshin sözleşmeye uygun olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Alınması gerekli 35,90 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 256,17 TL harcın mahsubuyla fazla alınan bakiye 220,27 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
AAÜT gereğince hesap edilen 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/06/2018

Katip …

Hakim …