Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/258 E. 2018/776 K. 07.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/258 Esas
KARAR NO : 2018/776

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/03/2018
KARAR TARİHİ : 07/09/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 25/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; taraflar arasında taşıma sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye konu faturaların ödendiğini, ancak davalı şirket tarafından taşıma hizmetinin gerçekleştirilmediğini, ödenen bedelinde iade edilmediğini, iade faturasına dayalı alacağının tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiş ve duruşmalarada katılmamıştır.
Dava, davacının, iade faturasına dayalı alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 5.029,02 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 09/07/2018 havale tarihli raporunda; davacı şirketin incelenen 2015 yılı ticari defterlerinde davalı şirkete 06/08/2015 tarihinde 5.029,02 tutarında bir adet fatura alındığını, fatura bedelinin 07/08/2015 tarihinde banka havalesi yoluyla ödendiğini, 15/10/2015 tarihinde davalı şirkete iade faturası düzenlendiğini, davalı şirketin düzenlediği faturanın ticari defterlerine kaydedilip ödemesinin yapılması TTK’nun 21.maddesinde belirtilen sürelerde faturaya itiraz edilmediği, 2 ay sonra iade faturası düzenlendiği; sözleşmeye göre %100 peşin ödeme-“yüklemeye müteakip” şeklinde kararlaştırıldığını, yani davacının navlun ödemesi taşıma başladıktan sonra yapılacağı kararlaştırılmış olduğunu, 10.08.2015 tarihinden sonra yapılan teslimlerde taşımada sorun çıkması halinde taşıyıcı sorumluluk altında olmadığını belirtmiş, bu husus sözleşme hükmü haline getirildiğini, ….firmasınca …. fatura numaralı fatura ile davacı yana 06.08.2015 tarihinde 1.800 USD karşılığı 5.029,02 TL bedelli fatura “elektrik fuarı kargo bedeli” konusu ile düzenlendiğini, bu durumda karine olarak taşıma için yüklemenin başladığının değerlendirildiğini, davacının 07.08.2015 tarihli Yapı Kredi Bankası ödemesi 5.029,02 TL miktarında ” ….hesabına …. numaralı fatura bedeli” ödendiğini, davacının navlun ödemesini yaptığını, sözleşmeye göre taşıma süreci başladığını ve taşıyıcı davalının da navlunu tahsil etttiğini, davacı tarafından …. sura numaralı 5.029,02 TL bedelli iade faturası düzenlendiğini, iade faturası düzenlenmesi, davacının davalı tarafından taşımanın yapılmadığı iddiasına dayanıldığını, iade faturasının TTK 21.maddesinde manasında bir “iş görme veya mal tedarik” faturası olmadığını, hesaplaşma için ve muhasebe denkliği için düzenlendiğini, bunun için davacıya davalı tarafınan iade fatura düzenlenmesine muvafakat vermesi gerektiğini, aksi takdirde davacının tek taraflı olarak ticari kayıtlarına aldığı iade faturası ile alacaklı olmadığını bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre; her ne kadar davacı tarafça kayıtlarına alınarak ödenen faturanın taşıma yapılmadığından iade faturası düzenlenerek takibe konulmuş ise de, iade faturasının iki ay sonra düzenlendiği, TTK 21.maddesinde belirtilen sürelere riayet edilmediği, iade faturası tanzimi hususunda taraflar arasında mutabakatın sabit olmadığı, davalının düzenlediği faturanın sözleşmeye uygun olduğu, davacı alacağının dosya kapsamında sabit olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Alınması gerekli 35,90 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 85,89 TL harcın mahsubuyla fazla alınan 49,99TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/09/2018

Katip …

Hakim …