Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/176 E. 2021/152 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/176 Esas
KARAR NO : 2021/152

DAVA : Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/02/2018
KARAR TARİHİ : 08/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı banka arasında kredi sözleşmesinden kaynaklı olarak oluşan alacak borç ilişkisi nedeniyle davalı banka tarafından davacı aleyhine Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı’nı, davalının bu takibe itirazına istinaden Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyasıyla itirazın iptali davası açıldığını, dava sırasında alacaklı banka ile davacı arasında yapılan 11/10/2011 tarihh, ……. mbb nolu protokol gereğince davaya konu borcun ve ferilerinin ödenmesi hususunda anlaşmaya varıldığını, ödeme planı çerçevesinde uzlaşılan bedel üzerinden davalı bankaya ödeme yapıldığını, buna göre davalı banka tarafından davacıya sunulan ödeme planı içeriğine uygun olarak davacı tarafından davalı bankaya, kredi borcuna istinaden 97.873,26-TL ana para, 1.896,07-TL faiz, 94,80-TL BSMV, 12.736,06-TL dava mahkeme masrafı, 22.393,70-TL vekalet ücreti olmak üzere toplamda 134.993,89-TL alacaklı bankanın ……. Şubesine ödendiğini, davalı bankanın …… Şubesi tarafından 11/10/2011 tarihinde davacının herhangi bir borcunun kalmadığına dair imzalı bir ibraname düzenlendiğini; davalı bankanın söz konusu sulh protokolüne rağmen itirazın iptali davasını sonuçlandırılarak mahkeme kararında hükmedilen 606,50-TL yargılama gideri ile 21.487,30-TL vekalet ücretini Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı icra dosyasıyla davacıdan ikinci kez tahsil ettiğini; davacının sulh sözleşmesine aykırı olarak ödemek zorunda kaldığı dava mahkeme masrafı ve vekalet ücreti nedeniyle uğramış olduğu zararın 29.029,69-TL olduğu öne sürülerek 11/10/2011 tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalı bankadan kredi kullandığı ve borcunu süresinde ödemeyince icra takibi başlatıldığını; davacının icra takibine itirazda bulunduğu ve itirazın iptali davasının açılmasına sebebiyet verdiğini, Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde itirazın iptali davası devam ederken davacının 11/10/2011 tarihli “borç ikrarı ve ödeme taahhüdü” belgesini imzalayarak yaptığı itirazın haksız olduğunu ve alacaklı bankanın haklılığını kabul ettiğini, davalı banka vekillerinin dava vekalet ücretinden feragat etmelerinin söz konusu olmadığını, davacının davalı banka ile yaptığı anlaşmada dava vekalet ücretine ilişkin bir belirleme olmadığını, uyuşmazlık konusu hakkında kesin hüküm bulunduğunu öne sürerek öncelikle dava şartı yokluğu nedeniyle aksi takdirde haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin cevaba cevap başlıklı dilekçesinde özetle: davalının itirazını ileri sürerken Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasına dayandığını; ancak davalının belirttiği mahkeme kararının bu dava konusu olan alacak talebine ilişkin olmadığını; davanın konusunun taraflar arasında yapılan 11/10/2011 tarihli, …… mbb nolu protokol gereğince icra takibine ve davaya konu borcun ve fer’ilerinin ödenmesi hususunda taraflar arasındaki mutabakat uyarınca ödeme planı çerçevesinde uzlaşılan bedel üzerinden davalı bankaya yapılan 97.873,26-TL ana para, 1.896,07-TL faiz, 94,80-TL BSMV ödemesinden başka protokolde telaffuz edildiği şekli ile 12.736,06-TL dava mahkeme masrafı, 22.393,70-TL vekalet ücreti kelemlerinin davacıya iadesi talebi olduğu; Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasında hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin, dava açıldıktan sonra, fakat henüz karar verilmeden evvel haricen davalıya ödenen aynı başlık altındaki ödeme kalemlerinin sebebini yitirmesine yol açtığını; davalının davaya devam ederek davanın sonucu olarak belirtilen yasal vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi üzerine bu alacak kalemlerini bu kez mahkeme kararına dayanarak tahsil etmesi, taraflar arasında yapılan sözleşmeye istinaden ödenen vekalet ücreti ve yargılama giderinin sebepsiz zenginleşme teşkil etmesine yol açtığını, dava konusunun mahkeme kararına konu vekalet ücreti ve yargılama gideri olmadığını, dava konusunun taraflar arasındaki sözleşme ile ödenen ve yargılama gideri, vekalet ücreti olarak tayin edilen bedeller olduğunı, davacının Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasında hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretini dava etmediğini aksine mahkeme hükmünden evvel kendisinden tahsil edilen aynı konuya ait bedelin iadesini talep ettiğini, davacı talebinin davalı bankanın mahkeme hükmü haricinde sözleşme ile davacıdan tahsil ettiği “dava mahkeme masrafı” olan 12.736,06 TL ve “vekalet ücreti” başlığı altında tahsil edilen 22.393,70 TL olduğunu, Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasıyla verilen kararda, davanın konusu olan 11/01/2011 tarihli borç ikrarı ve ödeme taahhüdünde belirtilen dava masrafı ve vekalet ücretinin tahsil edildiğine dair dosyada bir kayıt bulunmaması nedeni ile davacı tarafın bu alacak kalemlerinden sorumlu tutulduğu öne sürülerek davanın kabulüne karar verilmesi talep edilmektedir.
Davalı vekilinin ikinci cevap başlıklı dilekçesinde özetle: davacının haksız olduğunu, haksız yere davaya sebebiyet verdiği hususunun Yargıtay sürecinden geçerek kesinleşen mahkeme kararı ile sabit olduğunu, davanın açıldığı zamana göre haksız olduğu için Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyasından vekalet ücretine mahkum edildiğini; davacının davalı bankaya yaptığı ödeme kalemleri içinde Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasından hükmedilen vekalet ücretinin olmadığını, Yargıtay …… Hukuk Dairesi’nin 16/06/2016 tarih,……. Esas, …… karar sayılı ilamı ile 11/10/2011 tarihli belge de incelenerek bu davada davalı bankanın aleyhine olan yerel mahkeme kararının bozulduğu! yerel mahkemenin de bu kararı dikkate alarak bu davada davalı olan banka lehine vekalet ücretine hükmettiği ve 08/09/2016 tarihinde kesinleştiği öne sürülerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmektedir.
DELİLLER : Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesinin …… esas sayılı dosyası, Büyükçekmece …… icra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyası, Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyası,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesinin …… esas sayılı dosyasında taraflar arasında akdedilen ibra protokolü gereği ödenen vekalet ücreti ve yargılama gideri bedelinin yargılama sonucunda yeniden hükmedilerek tahsil edildiği iddiasıyla sebebsiz zenginleşmeden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından 19/02/2010 tarihinde “Örnek No:7 – İlamsız Takiplerde Ödeme Emri” ile kredi sözleşmelerinden kaynaklanan toplam 168.955,02-TL talep edildiği, davacı borçlu tarafından 18/02/2010 kayıt tarihli itiraz dilekçesi verilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyası incelendiğinde; davanın açıldığı tarih itibarıyla davacı bankanın kredi sözleşmesinden doğan alacağının mevcut olduğu; alacağını tahsil etmek amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin davanın açıldığı; davanın açılmasından sonra borcun taraflar arasında yapılan 11/10/2011 tarihli borç ikrarı ve ödeme taahhüdü planı dâhilinde kapatıldığı ve davanın konusuz kaldığı; ancak davalıların süresi içerisinde kredi borçlarını ödemeyerek davanın açılmasına neden olduklarının anlaşıldığı, ayrıca 11/10/2011 tarihli ödeme planında dava masrafları ve vekalet ücreti borcunun ödeneceğinin yer aldığı; ancak düzenlenen borç ikrarı ve ödeme taahhüdünde dava masrafı ve vekalet ücretinin tahsil edildiğine dair kayıt bulunmadığı gerekçesiyle davalıların davadan sonra takibe yaptığı itirazı kaldırılarak borcu kabullendikleri, ancak dava açılmasına neden oldukları anlaşılmakla yargılama giderleri ve ücret-i vekaletten sorumlu tutulmalarına, davacı tarafından sarf edilen 500,00-TL bilirkişi ücreti ve 106,50-TL posta ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, AAÜT’ye göre hesaplanan 21.487,30-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyası incelendiğinde; Davalı alacaklı tarafından 07/10/2016 tarihinde “Örnek No: 4,5 Para Borcuna veya Teminat Verilmesine veya Bir İşin Yapılmasına veya Yapılmamasına, İrtifak Hakkının veya Gemi Üzerindeki İntifa Hakkının Kaldırılmasına İlişkin İlamların Yerine Getirilmesinde İcra Emri” ile Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 11/04/2016 tarihli ve…… E. – ….. K. nolu ilamından kaynaklanan 606,50-TL yargılama gideri 26,77-TL işlemiş faiz, 21.487,30-TL ilam vekalet ücreti ve 948,38-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.068,95-TL talep edilldiği davacı borçlu tarafından 15/03/2017 tarihinde 29.029,69-TL ödenmesiyle takibin kapatıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Marmara Üniversitesi İcra İflas Hukuku A.D. Öğretim Üyesi Prof. Dr. …… ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Muhasebe ve Finansman A.D. Öğretim Üyesi Dr. …… tarafından tanzim edilen 06/11/2019 havale tarihli raporunda; davacı yanın, davanın açılmasına sebebiyet vermiş olduğu ve yargılama gideri mahiyetindeki borç kalemlerini ödediğini gösteren herhangi bir delil de ikame edemediği dikkate alındığında istirdat edebileceği hiçbir alacağının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Davacı yanın itirazları doğrultusunda bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti 18/12/2020 havale tarihli ek raporunda; davacı tarafından ikrar edilen borcun, taahhüt edildiği üzere 11/10/2011 tarihinde ödendiğinin anlaşıldığını, borç ikrarının ve yapılan ödemenin, davacı masrafı ve vekalet ücretini de içermesine rağmen bu kalemlerin Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına konu yapılarak 15/03/2017 tarihinde 29.029,69-TL olarak mükerrer olarak tahsil edildiğinin görüldüğünü, bu miktarın davacı tarafından istirdada konu edilebileceğini bildirmiştir.
Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyasında bilirkişi Hukukçu – Mali Müşavir ……’den aldırılan 09/11/2015 havale tarihli bilirkişi raporunda; tarafların davanın konusuz kalmasına sebep 97.873,26-TL anapara borcu, 1.896,07-TL ödeme planına göre faiz, 94,80-TL BSMV, 12.736,06-TL dava mahkeme masrafı, 22.393,70-TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 134.993,89-TL ‘nin tahsilinin yapıldığı, davanın konusuz kalmasına sebep ödeme içeriğinde davacının vekalet ücreti ve dava masrafları için tahsilat yaptığının belirlendiğini bildirilmiştir.
Taraflar arasında 11/10/2011 tarihinde akdedilen borç ikrarı ve ödeme taahhüdünde; anapara, faiz, BSMV, dava mahkeme masrafı ile vekalet ücretine ilişkin borcun ödeme planında yer alan vade tarihlerinde ödeneceği 97.873,26-TL anapara borcu, 1.896,07-TL ödeme planına göre faiz, 94,80-TL BSMV, 12.736,06-TL dava mahkeme masrafı, 22.393,70-TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 134.993,89-TL’ye ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. TBK’nın 77 ve devamı maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporları içeriğine göre; davacı ve davalı arasında görülen Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyasında yapılan yargılama devam ettiği sırada tarafların ibralaştıkları, davacının ibraya konu alacak kalemlerini 11/10/2011 tarihinde ödediği, ancak Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 11/10/2016 tarihli kararda 500,00-TL bilirkişi ücreti, 106,50-TL yargılama gideri ve 21.487,30-TL vekalet ücretine hükmedildiği, davalının Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyası ile 606,50-TL yargılama gideri, 26,77-TL işlemiş faizi, 21.487,30-TL ilam vekalet ücreti ve 948,38-TL işlemiş faizini takibe konu ettiği, davacı tarafça icra müdürlüğüne itirazda bulunulduğu ancak takibin ilamlı icra olması nedeniyle talibin reddine karar verildiği, 17/03/2017 tarihinde davacı tarafça ödeme yapıldığı tespit edilmiştir. Bu durumda ibra protokolü uyarınca ödenen yargılama gideri ve vekalet ücretinin TBK 77. maddede düzenlenen sebepsiz zenginleşmeye mahal verecek şekilde yapıldığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Öte yandan; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117. maddesi uyarınca muaccel bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Muaccel hale gelmiş bir borçtan dolayı alacaklının herhangi bir ihtarı yoksa anılan yasa maddesi uyarınca faize ancak icra takibi var ise takip tarihinden, yok ise dava tarihinden itibaren hükmedilmesi gerekir. Mahkememizce yapılan yargılamada 11/10/2011 tarihli ödemeye ilişkin dosyada davalının temerrüte düşürüldüğüne dair her hangi bir delil olmadığı halde anılan tarihten itibaren faiz işletilmesi hatalı olmuş olup dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekmekle birlikte kısa karar ve gerekçeli karar birbiriyle çelişmemesi için düzeltme yapılmamıştır.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 29.029,69 TL nin 11/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 1.983,01-TL harçtan davacı tarafça yatırılan 495,76-TL harcın mahsubuyla bakiye 1.487,75TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvurma harcı, 495,76-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 536,86-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 2.195,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
7-Davacı davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 4.354,45-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı.08/02/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır