Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1289 E. 2019/148 K. 08.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1289 Esas
KARAR NO : 2019/148

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2018
KARAR TARİHİ : 08/02/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 12/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin satıp teslim ettiği mallardan kaynaklanan ticari alacağı nedeniyle davalıya Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yaparak örnek no:7 ödeme emri gönderdiğini ve gönderilen ödeme emrinin borçlu şirkete 07/05/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlu şirketin tebliğ edilen ödeme emrine 14/05/2018 tarihindeki yetkiye, borcun tamamına ve ferilerine itiraz etmiş olup, itirazın iptaline, takibin devamına davalıya karşı %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı asil cevap dilekçesinde özetle; takibin yapıldığı yerin yetkili olmayıp, yetkili icra dairesi ve mahkemesinin Hatay/Antakya olduğunu ve faturanın tek başına delil mahiyetinde olmayıp sevk irsaliyelerine, malların teslim edildiğine dair beyan ve belgelere itiraz ederek böyle borcu olmadığını, malların teslim edildiğine dair davacı tarafın ispatta bulunmasını belirterek öncelikle yetki itirazının değerlendirilmesini ve davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davalı tarafça icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş olduğu görülmüştür.
Bu durumda İİK’nun 50. maddesi gereğince öncelikle icra dairesinin yetkilerine yönelik itiraz incelenerek takip konusu icra dairesi yetkili ise dosyanın esasına girilecektir.
Davalının yetki hususu ile ilgili olarak, HMK’nun 10. maddesinde, sözleşmeden doğan para borçları hakkındaki yetkide bunlar arasında yer almaktadır. İcra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin olmayıp, alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip yapması halinde, icra dairesi kendiliğinden yetkisizliğini gözetemeyceği için borçlunun itiraz yolu ile bunu ileri sürmesi gerekir. İcra dairesinin yetkisinin belirlenebilmesi için öncelikle, taraflar arasında sözleşme ilişkisinin var olup olmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Davalı tarafa, itirazında alacak – borç ilişkisini açıkça inkar etmiştir. Alacaklı ise, böyle bir ilişkinin varlığını ispata yönelik bir delil de ortaya koyamamıştır. Bu bağlamda taraflar arasında bir hukuki ilişkinin dahası sözleşmenin varlığı alacaklı tarafından ispatlanamadığından, alacağın sözleşme ücretinden kaynaklandığı kabul edilemez. Dolayısıyla HMK 10 maddesi ve BK 89 maddeleri gereğince yetkinin belirlenmesi mümkün olmayacaktır. Zira, davacı /alacaklı taraf alacağın konusunu teşkil eden temel hukuki ilişkiyi ispatlayamadığına göre bu hukuki ilişkinin varlığına dayanarak kendi ikametgahında icra takibi yapmasına da yasal olanak bulunmamaktadır. Yetkili icra dairesi genel kural gereği borçlunun ikametgah adresi olan ….. İcra dairesidir. Borçlunun yetki konusundaki itirazı bu haliyle yerindedir. Takibin yetkili icra dairesinde yapılmış olması itirazın iptali davaları için dava şartıdır. Sonuç olarak itirazın iptali davasının dava şartları bulunmadığından işin esasına girilmeden davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının icra takibini yetkili icra dairesinde yapmadığı anlaşılmakla davanın HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden REDDİNE,
Alınması gerekli 44,40 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 236,81 TL harcın mahsubuyla fazla alınan 192,41 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/02/2019

Katip …

Hakim …