Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1160 E. 2021/564 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1160
KARAR NO : 2021/564

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 30/11/2018
KARAR TARİHİ : 27/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/05/2021
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; müvekkili şirketin tekstil sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı borçlu ile aralarında ticari ilişki çerçevesinde müvekkili şirket tarafından üretilen kumaşların davalı şirketin talebi üzerine teslim edildiğini, yapılmış olan işlere ilişkin fatura ve sevk irsaliyelerinin tanzim edilerek davalı şirkete tebliğ edildiğini, davalı borçlu şirketin malları teslim aldığı ve faturaların içeriğine herhangi bir şekilde itiraz etmediklerini, faturaların içeriğinin davalı borçlu bakımından kesinleşmesi ile 78.563,97 USD ve 14.324,33 Euro borcu oluştuğunu, bu ticari ilişki neticesinde müvekkil şirketin oluşan alacağının tahsil edilememesi üzerine davalı-borçlu tarafa ödemenin yapılması için Beyoğlu ….. Noterliğinin 19.06.2018 tarih …. yevmiye numaralı ihtarname gönderildiğini, ihtar süresi içerisinde borcun ödenmemesi sebebi ile borçlu aleyhine Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… numaralı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin herhangi bir sebep göstermeden takip konusu borca itiraz ettiklerini, başlatılan bu takipten ve yapılan itirazdan sonra davalı tarafından 24.09.2018 tarihinde müvekkil şirket hesabına 3.000 USD ödeme yapıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itirazının amacının alacağı sürümcemede bırakmak ve müvekkili zarar uğratmak olduğunu, açıklanan nedenlere istinaden de itirazın iptaline ve takibin devamına, borçlunun % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama, harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı şirket ile müvekkili şirketin aralarında yazılı anlaşmaya istinaden müvekkili şirketin 3 ay boyunca her ay, 15 ton rotasyon baskı siparişi geçmesi ve bu süreç içerisinde müvekkil şirkete kalıp ücreti yansıtılmayacağının kararlaştırılmış bulunulduğunu, taraflar arasındaki iş bu anlaşmanın 05.01.2018, 21.03.2018 ve 23.03.2018 tarihli taraflar arasında gönderilmiş elektronik postalar ile sabit olduğunu, iş bu yazışmaların suretlerinin dilekçe ekinde ibraz edildiğini, davacı şirketin iş bu anlaşma hilafına hareket ederek alınmayacağını taahhüt etmiş bulunduğu kalıp ücretini geçmişe doğru faturalandırması sebebi ile müvekkil şirket tarafından 15 Mayıs 2018 tarihinde Karşıyaka … Noterliğinin …… yevmiye numarası ile bir ihtarname gönderildiğini, bu ihtarnamede belge numaralarının yazılarak bahsi geçen faturaların ve içeriklerinin kabul edilmediğini, ve müvekkil şirketin böyle bir borcunun bulunmadığının bildirildiğini, taraflar arasında yapılan yazışmalarda davacı şirket mallarının kalitesinde boya akması, kumaş sertliği, kumaş tüylenmesi, yanlış renk kullanımı, baskı kalitesinin düşük olması gibi sorunlar yaşandığını, 7.600 Kg. kumaşta hata bulunduğunu, davacı şirketin edinimini yerine getirmediğinin de sabit olduğunu, davacı şirketin müvekkil şirket aleyhine başlattığı haksız icra takibinin ardından, davacı şirketin edimini yerine getirmemiş olmasından aralarındaki anlaşma hilafına alınmayacağı taahhüt ettiği kalıp ücretlerini faturalandırdığını ve müvekkil şirketi zarara uğratmış olması sebebi ile yeni bir anlaşma yapmaya çalıştıklarını, iş bu yeni anlaşmaya istinaden de müvekkil şirket tarafından bir ödeme yapıldığını, davacı şirketin iş bu yeni anlaşma hilafına hareket etmesi sebebi ile anlaşmanın hükümsüz kaldığını, müvekkil şirket tarafından iş bu yeni anlaşmaya istinaden yaptığı 3.000 USD ödeme için dava haklarının saklı kaldığını, arz ve izah edilen nedenler ile yetki itirazlarının kabulü ve dosyanın yetkili Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini, ikame edilen haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER:Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, Beyoğlu …… Noterliği 19/06/2018 tarih ….. yevmiye numaralı ihtarname sureti, Fatura ve sevk irsaliyeleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Celp edilen Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasının tetkikinde, davacı şirket vekili tarafından davalı aleyhine, 04.07.2018 tarihinde, Dolar ve Euro cari hesap ekstresinde belirtilen alacağına istinaden 445.000,00 TL alacak için ( 78.563,97 Dolar x 4.6714 TL + 14.324,33 Euro x 5.4453 TL = 445.000,00 TL ) davalı tarafa ilamsız takipte ödeme emri gönderildiği, davalının takibe itiraz ettiği, itiraz nedeniyle takibin durduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, davacının, davalı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerinden ibarettir.
Sorun: Davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, davalının itirazlarının yerinde bulunup bulunmadığı varsa davacının takibe konu alacağın miktarının ne olduğuna ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Çözüm: Taraflarca sunulan delillerle, TBK, TTK, ve İİK bakımından değerlendirilmesinin yapılmasıdır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, davacının ticari defter ve belgeleri mahkememizce inceleme yapılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizce aldırılan 26/08/2020 tarihli bilirkişi raporu bilimsel veri ve içeriğe sahip, denetime elverişli bulunması sebebiyle hükme esas alınmıştır.
Genel Olarak; Faturaya dayalı alacak davalarında davalı akdi ilişkiyi açıkça kabul etmemiş ise taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunduğunu ispat külfeti faturayı düzenleyen alacaklı tarafa düşmektedir, öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağının olduğunu iddia eden taraf bunu yazılı belgeler ile ispat etmesi gerekir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddelerinde açıkça belirtilmiştir. Alacaklı düzenlediği faturadaki malların ya da hizmetin karşı tarafa teslim edildiğini HMK 200. Maddesinde belirtilen deliller ile ispat etmesi gerekir. Fatura tek başına taraflar arasındaki akdi ilişkinin belgesi sayılamaz. Fatura sözleşmenin kurulması safhasıyla ilgili olmayıp ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin bulunması gerekir. (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu E:2001/1, K:2003/1, T:27.06.2003.
Davacının, davalı borçlu ile aralarında akdi bir ilişki olduğunu, bir başka anlatımla takibe konu faturadaki fatura konusu hizmet ifası ile ilgili ticari ilişkiyi ispat etmeden iddia ettiği alacağın tahsilini sağlaması mümkün değildir. Akdi ilişki ise, taraflar arasında düzenlenen imzası davalı tarafından kabul edilmiş bir sözleşme, faturaya konu malların borçluya teslim edildiğine dair bir irsaliye ve teslim fişi ile vb. somut yazılı belgelerle ispat edilebilir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, Beyoğlu ……. Noterliği 19/06/2018 tarih …… yevmiye numaralı ihtarname sureti, fatura ve sevk irsaliyeleri, davacının ticari defterleri üzerinde yaptırılan inceleme sonucu bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; taraflar arasında 2018 yılı öncesine dayanan ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğunun her iki tarafın kabulünde olduğu, bu ticari ilişkinin 2018 yılına kadar devam ettiği, bu süreç zarfında davacı şirketin davalı şirkete TL/USD bazlı faturalar düzenlediği, davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen TL/Usd bazlı faturalara ve fatura içeriklerine itiraz etmedikleri, dava soyası içerisinde davacı şirketin alacaklı olduğu 78.563,97 USD tutarındaki alacağına karşı, davalı tarafın herhangi bir itirazlarının bulunmadığı bu sebepten ötürü davacının bu alacağının sabit olduğu, davalı tarafın TL/USD bazlı faturaların tüm ödemelerini davacı şirketin banka hesabına USD olarak gönderdiği, davacı ile davalı tarafın aylık 15 ton olmak üzere 3 ayda toplam 45 ton reaktif ( rotasyon ) baskı siparişi geçeceklerine dair elektronik posta yolu ile anlaşmaya vardıkları, davalı tarafın bu süreç zarfında hem aylık bazda hem de 3 aylık bazda aylık 15 ton olmak üzere 3 ayda toplam 45 ton reaktif ( rotasyon ) baskı siparişlerine ait taahhütlerini yerine getirmedikleri, yerine getirilmeyen bu taahhüt sebebi ile davacı şirketin davalı şirketten alacaklı olduğu itibar edilen bilirkişi raporunda tespit edilmiş olmakla taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, faturaya dayalı alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine ayrıca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davalıya ait defterlerin incelenmesi ve davaya konu ürünlerin incelenmesi bakımından Karşıya Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak; Taraflar arasında ticari ilişkinin tespiti, davacının icra takibi itibariyle alacağın bulunup bulunmadığı, davalının itirazının kötü niyetli olup olmadığı, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunup bulunmadığı, varsa alacağın faiz ve temerrüd miktarı hususlarının tespiti, ana konunun anlaşma hilafına aykırı olarak fatura düzenlenip düzenlenmediği, geçmişe yönelik fatura düzenlenip düzenlenmediği ve taraflar arasındaki ihtilafa konu alacak bakımından boya akması, kumaş sertliği, kumaşın tüylenmesi, yanlış kumaş kullanılması, baskı kalitesi bakımından ayıp bulunup bulunmadığı, davalı tarafça ayıplı olduğu iddia edilen ürünler ve mahkememizce alınan 27/08/2020 havale tarihli bilirkişi raporu da incelenerek ve davalı tarafa HMK’Nun 222 Ve TTK ‘nun 83. Maddeleri gereğince konu ile ilgili tüm ticari defterler ve belgeleri mahkemenizce belirlenecek inceleme gününde hazır etmesi konusunda kesin süreli meşruhatlı davetiye çıkartılarak, kesin mehile riayet edilmediği takdirde HMK 222- TTK’nun 83.maddesi gereği defter ibrazından kaçınmış sayılacağının ve HMK 94/1-3 md gereği defter deliline dayanmaktan vazgeçmiş ve ibraz eden tarafın usulüne uygun olarak tutulmuş defter kayıtlarına karar verileceği hususu belirterek defterlerin ibraz edilip incelenerek bilirkişi heyetinden rapor alınması istenilmiş, 2020/98 talimat sayılı dosya numarasını almış ancak yapılan ihtara rağmen davalı şirket tarafından incelenmesi gereken ticari defter ve belgelerin ibraz edilmediği, keşfin yapılamadığı anlaşılmakla talimatın iade edildiği, bu haliyle ihtara rağmen defter ibrazında kaçınan davalının ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılamayarak dava sonuçlandırılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile; 426.252,10 TL asıl alacak yönünden davalının Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’si olan 85.250,42 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 29.117,28 TL harçtan peşin alınan 5.054,33 TL harcın mahsubu ile eksik 24.062,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.374,50 TL posta masrafı ile toplam harç gideri 5.095,43 TL ki toplam 6.469,93 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 38.287,65 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/05/2021

Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)