Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1101 E. 2019/787 K. 11.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1101 Esas
KARAR NO : 2019/787

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/11/2018
KARAR TARİHİ : 11/09/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 25/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalının, müvekkiline… Bankası A.Ş. … Şubesi ne ait … nolu 100.000 TL bedelli çeki verdiğini, çek kaybolduğu için İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…esas sayılı dosyası ile çekin zayi nedeniyle iptali davası açıldığını, yapılan ilandan sonra çekin ortaya çıkmadığını ve bankaya da ibraz edilmediğini, mahkeme tarafından 08.06.2017 tarihinde çekin iptaline karar verildiğini, iptal edilen çeke ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, çekin tahsili amacıyla Bakırköy …. . İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını ve davalının ödeme emrine ve borca itiraz ettiğini, çekin rıza hilafına elden çıktığı, çek iptali davası açıldığı keşideci tarafından borçluya bildirildiğini ve ardından çekin iptal edildiği bildirilmesine rağmen çekin bedelini ödemediğini, mahkeme kararı ile de çekin hamili olduğu kanıtlanan müvekkilinin defalarca alacağını istemesine rağmen ödeme yapılmadığını, müvekkilinin alacağının devam ettiğini, haksız itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çeki ödemelerini gerektirecek, müvekkili ile davacı arasında hiçbir ticari ilişkinin olmadığını, davacı tarafın iş bu çekin davalı tarafından kendisine keşide edilmesine ilişkin hangi mal ya da hizmeti verdiğini yani temel alacak ilişkisini ispat etmek zorunda olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, Bakırköy … . Asliye Ticaret mahkemesinin…esas, … karar sayılı ilamı ile iptaline karar verilen çeke dayalı olarak başlatılan Bakırköy …. İcra müdürlüğünün …sayılı icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy … .İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 100.000,00 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işlemiş yasal faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekiline, defter ve belge incelemesine dair yapılacak bilirkişi incelemesi için ücreti yatırmak üzere kesin süre verilmiş olup, davacı vekili tarafından ispat yükünün davalıda olduğundan bahisle bilirkişi incelemesi için masraf yatırmadığı görüldü.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre; davacı tarafından İstanbul…. . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…esas, … karar sayılı dosyasında 20/06/2016 tarihinde dava konusu çekin tarihsiz olarak keşide edilip, teminat maksadı ile müvekkiline verilen çekin uhdesindeyken kaybolduğunu belirterek çek iptali talebinde bulunduğu ve çekin iptaline dair verilen kararın 03/10/2017 tarihinde kesinleştiği, davacı tarafça Bakırköy …. . İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı takip dosyası ile çek iptali davasına konu çekin tahsili için ilamsız takip yapıldığı ve davacı tarafça ispat yükünün davalıda olduğu iddia olunmuştur.
Dava konusu çekin örneğinin incelenmesinde baskı tarihinin 17/01/2014 olduğu, keşidecisinin davalı şirket olduğu, lehtarın davacı olduğu, 100.000,00 TL bedelli olduğu ve herhangi bir tarih içermediği görülmüş olup, çekin baskı tarihinde ve devamı süreçte yürürlükte bulunan TTK’nun 780.maddesinde çeklerde bulunması gereken zorunlu unsurlar sayılmış olup, dava konusu çekin burada sayılan zorunlu unsurlardan olan keşide tarihini içermediği görülmüştür.
Kaldı ki, iptal kararı sadece senedi zayi eden hamilin senette belirtilen hakkı senetsiz olarak borçluya karşı ileri sürmesini ve borçlunun da iptal kararını alan kişiye ifada bulunmak suretiyle kurtulabilmesini sağlamaktadır. İptal kararı hakkın mevcudiyetine, muhdevasına ve bu hak üzerinde tasarruf yetkisine tesir etmemektedir. İptal kararı, iptal olunan senet yerine geçen bir senet niteliği taşımamaktadır. Sadece elden çıkmış bulunan senedin teşhis fonksiyonunu ifa etmekte ve iptal kararı hamiline senetsiz olarak alacağı talep etme hakkı vermektedir. Borçlu, bu karar üzerine borcunu ifa eder ise borcundan kurtulmakta, senede zilyet olan 3.kişi iyi niyetli iptal kararı hamiline ödemede bulunan borçluya başvuramamaktadır. Kendisine ifada bulunulan iptal kararı hamili aleyhine BK 77.maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme davası açılabilmektedir.
Sonuç olarak mahkemeden alınan iptal kararı yalnızca hak sahipliğinin teşhisine olanak verip yasa uyarınca hasımsız alınması gereken iptal kararı ilgilinin borçluluğunu saptamaz ve kesin hüküm teşkil etmez. İlgilinin borçlu olduğunu ispat yükü davacıda olup, davacı verilen kesin süre içerisinde ispat yükünün kendisinde olmadığından bahisle bilirkişi giderini yatırmamış olup, davasını ispatlayamadığından ispatlanamayan davanın reddine, davacının takibinde kötü niyetli olduğu hususu davalı tarafça ispatlanamadığından davalının icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Davalının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
Alınması gerekli 44,40 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.295,61 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.251,21 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 11.331,92 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/09/2019

Katip …

Hakim …