Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/985 E. 2019/462 K. 14.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/985 Esas
KARAR NO : 2019/462

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2017
KARAR TARİHİ : 14/05/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 20/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı şirket işverenliğinde, Edirne’de yapılacak olan … AVM projesinin kaba yapı işlerini müvekkili şirketin üstlendiğini, iş ile ilgili taraflar arasında sözleşmenin imzalandığını, sözleşmede belirlenen işin, müvekkili tarafından tamamlandığını ve teslim edildiğini, müvekkili ile davalının cari hesap ilişkisi içinde çalıştığını, davacının sözleşme kapsamında yaptığı işin karşılığında hak edişlerini her ay faturalandırdığını, faturaları davalıya gönderdiğini, davalı şirketin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeyerek taraflar arasında imzalanan sözleşmeye aykırı davrandığını, borcunu ödemekten imtina ettiğini, davalının usulüne uygun olarak tanzim edilen faturaları kabul ettiğini, cari hesaplar arasında mutabakat sağlandığını, davalı şirket üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeyerek taraflar arasında imzalanan sözleşmeye aykırı davrandığını ve borcunu ödemekten imtina etmesi üzerine borçlu aleyhine Bakırköy ….İcra Müdürlüğü …. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili arasında mülkiyeti müvekkili şirkete ait olan ….AVM’nin kaba yapı işlerinin yapılması hakkında sözleşmenin akdedildiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye göre hakediş sistemi ile çalışıldığını, davacı taraf sözleşmeye konu işlerin belli kısmını tamamladıkça ara hakediş tanzim edeceğini, bu hakediş tutarında kendisine ödeme yapıldığını, tüm işlerin son bulması ile kesin hakedişin yapıldığını, tüm işler yapıldıktan sonra tarafların 27/04/2017 tarihli kesin kabul tutanağını akdettiklerini, tutanağın ikinci sayfasında davacı tarafın yapmayı taahhüt ettiği işlerden Bodrum Katlar Kalan Slim İşleri …. tarafından yaptırılıp Hilsa firmasının kesin teminatından kesileceği hususunda not düşüldüğünü, eksik işlerinin imalat bedelinin 15.428 TL olarak belirlendiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin kesin kabul belgesi yan başlıklı 9.9 maddesine göre yapılmayan Slim işlerinin imalat bedeli olan 15.428 TL sözleşmeye uygun 3 katın bedeli olan 46.284 TL bedelin davacının hakedişine işlendiğini, davacının müvekkili şirketten herhangi bir alacağının olmadığının açıkça görüleceğini, belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ….İcra Müdürlüğü’nün ….esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 38.698,00 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Davacı defterlerinin incelenmesi için Antalya …Asliye Ticaret Mahkemesin’den talimat yoluyla aldırılan 26/07/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda; yapılan tespitlere göre davacı şirketin ticari defterlerinde dava konusu alacağın dayanağı olarak toplam 11.112.608,75.-TL. bedelli faturaların davalı adına borç kaydedildiği, karşılığında toplam 11.073.910,60.-TL. tutarında tahsilat yapıldığı, dolayısıyla da dava konusu alacağın dayanağı olan faturalar bedellerine istinaden takip tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye ( 11.112.6O8.75 – 11.073.910,60) 38.698,15.-TL. tutarında davalı taraftan alacağının olduğu görülmüştür. Davalı taraf, dava konusu alacağın dayanağı olan faturaların teslimi ile ilgili bir itirazının olmadığı, sadece davalı şirket vekili davacı şirketin yaptığı işlerin 15.428,00.-TL. Iık kısmının eksik yapıldığı, bu eksikliğin 27.04.2017 tarihli kesin kabul tutanağı ile belirlendiğini, davacının bu eksik yaptığı işlerin başka bir firmaya 46.284,00.-TL. karşılığında yaptırıldığını, bu nedenle müvekkili şirketin davacı tarafa bir borcunun olmadığını iddia etmiştir. Davalı şirketin delil olarak ibraz ettiği cari hesap ekstresine göre, dava konusu alacağın dayanağı olan faturaları davalı şirketin teslim aldığı ve ticari defterlerine hiçbir ihtirazı kayıtta bulunmadan kayıt ettiği anlaşılmıştır. Davacı şirketin ticari defterlerindeki kayıtlar ile davalı şirketin delil olarak ibraz ettiği cari hesâp ekstresindekî farklılığın sebebinin, davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmayıp da davalı şirketin ticari defterlerinde davacı şirket adına borç olarak kayıtlı olan 09.08.2017 tarihli 46.284,00.-TL. tutarındaki kayıttan kaynakladığı tespit edilmiştir. Davalının ticari defterlerindeki bu borç kaydının, davalı vekilinin davacı şirketin yaptığı işlerin 15.428,00.-TL. Iık kısmının eksik yapıldığı ve bu eksik yapılan işlerin başka bir firmaya 46.284,00.-TL karşılığında yaptırıldığını iddia ettiği hususu ile ilgili olan bir kayıt olduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili bu 15.428,00.-TL. lik eksik işlerin davacı şirketinde onayladığı 27.04.2017 tarihli keşin kabul tutanağı İle kayıt altına alındığını iddia etmiştir. Davalı şirket vekilinin dava dosyasına sunduğu 29.01.2018 havale tarihli cevap dilekçesi ekinde İbraz ettiği taraflar arasında düzenlenmiş 2 noiu hak ediş raporlarındaki davacı şirket kaşesi üzerideki imzalar ile davalı vekilinin iddia ettiği 27.04.2017 tarihli kesin kabul tutanağındaki davacı şirket kaşesi üzerindeki imzanın çıplak gözle karşılaştırıldığında imzaların aynı kişinin elinden çıkan imza olduğu tespit edilmiştir. Dava dosyası ekinde Bakırköy …. icra müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ödeme emri ekinde dava konusu alacağın dayanağı olarak sunulan davalı şirketin 30.05.2017 tarihinde davacı adına düzenlediği cari hesap ekstresinin 27.04.2017 tarihli kesin kabul tutanağından sonra düzenlendiği ve bu cari hesap ekstresinde, davalı vekilinin iddia ettiği eksik imalat bedeli kesintisi İle ilgili bir kaydın olmadığı, davalı şirketin davacı şirkete 38.698,00.-TL. tutarındaki borcunun kayıtlı olduğu ve cari hesap ekstresi altında davalı şirketin kaşesinin ve kaşe üzerinde imzanın olduğu görülmüştür. Yani, davalı vekilinin iddia ettiği 27.04.2017 tarihli kesin kabul tutanağından sonra 30.05.2017 tarihinde davalı şirketin düzenlediği ve onayladığı cari hesap ekstresinde davalı vekilinin iddia ettiği eksik imalat bedeli kesintisi ile ilgili bir kayıt bulunmamakta ve davalı şirketin düzenlediği bu cari hesap ekstresine göre davacı şirketin bakiye 38.698,00.-TL. tutarında davalı şirkettşn alacağı bulunduğu, bu cari hesap ekstresindeki bakiye alacak ile davacı şirketin ticari defterlerindeki bakiye alacak miktarını teyit ettiğini bildirmiştir.
Davalının ticari defter ve belgeleri üzerinde yaptırılan inceleme sonucu dosyaya sunulan 11/03/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda davalının 2016-2017 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davalının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davanın davacıya 38.698,00 TL borçlu olduğunun tespit edildiğini, davacının talimat yoluyla incelenen defterleri ile davalının ticari defterlerine göre; davalının davacıya olan borç rakamlarının 38.698,00 TL olarak birbiriyle uyumlu olduğunu bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu, içeriğine göre; dava, davalının inşaatinde kaba yapım işini üstlenen davacının hakediş bedellerinden kaynaklı cari hesaba dayalı alacağının tahsili talebiyle başlatmış olduğu takibe vaki itirazın iptaline ilişkin olup, davalı taraf dava konusu alacağa dayanağı olan faturaların teslimi ile ilgili bir itirazının olmadığı, sadece davalı şirket vekili davacı şirketin yaptığı işlerin 15.428,00.-TL. Iık kısmının eksik yapıldığı, bu eksikliğin 27.04.2017 tarihli kesin kabul tutanağı ile belirlendiğini, davacının bu eksik yaptığı işlerin başka bir firmaya 46.284,00.-TL. karşılığında yaptırıldığını, bu nedenle müvekkili şirketin davacı tarafa bir borcunun olmadığını iddia etmiş ve davalı 27/04/2017 tarihli kesin kabul tutanağında belirtilen eksiklikler nedeniyle davacıya fatura dayanağı sözleşmedeki cezai hükümler kapsamında 3 katı bedelli fatura düzenlediğini beyan etmiş ise de; bilirkişiler tarafından yapılan defter incelemeleriyle sabit olduğu üzere dava konusu alacağın dayanağı olan faturaların davalı şirketin ticari defterlerini hiçbir ihtirazi kayıt olmaksızın kaydedildiğini, yine davalı tarafından davacı adına kesin kabul tutanağının düzenlenmesinden sonra 30/05/2017 tarihli cari hesap ekstresinde imalat bedel kesintisi ile ilgili bir kaydın bulunmadığı, davalı şirketin davacı şirkete 38.698,00 TL tutarında borçlu olduğunun kayıtlı olduğu ve cari hesap ekstresi altında davalı şirketin kaşesinin ve imzasının bulunduğu, incelenen davalı defterlerine göre de davalının davacıya 38.698,00 TL borçlu olduğunun anlaşıldığı, taraf defterlerinin borç hususunda birbiriyle uyumlu olduğu, davalının sözleşmede ki cezai hükümler kapsamında düzenlediğini iddia ettiği faturanın davacı tarafından başlatılan 13/06/2017 tarihli takipten sonra 09/08/2017 tarihli olduğu, takip tarihinden sonra düzenlenen faturaya, aynı zamanda 27/04/2017 tarihli kesin kabulde belirtilen eksikliklere rağmen davalı tarafından bu eksikliklere binaen herhangi bir kayıt düşülmeksizin bu tarihten sonra 30/05/2017 tarihinde cari hesap ekstresi düzenlendiği, bu anlamda taraflar arasında borç miktarına yönelik mutabakat olduğu, kaldı ki taraf defterlerinin de birbiriyle uyumlu olduğu dikkate alındığında, takip tarihi itibariyle davacının davalıda 38.698,00 TL cari hesap alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu,bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 38.698,00 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 7.739,60 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 2.643,46 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 467,38 TL harcın mahsubuyla bakiye 2.176,080 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 467,38 TL peşin harç olmak üzere toplam 498,78 TL harç gideri, 2.084,50 TL posta / tebligat / bilirkişi gideri olmak üzere toplam 2.583,28 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 4.606,78 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/05/2019

Katip …

Hakim …