Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/957 E. 2019/723 K. 17.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/957 Esas
KARAR NO : 2019/723

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2017
KARAR TARİHİ : 17/07/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 25/07/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı şirket ile aralarındaki kumaş boyama-satış sözleşmesi gereğince borcunun bulunduğunu ve borcunu ödediğini, davalı şirketin ise bu malların bedelini ödemesi gerektiğini, bu nedenle müvekkili şirketin 230.756,55 TL alacaklı olduğunu, davalı şirketin bir kısım ödeme yaptığını ve geriye kalan 32.093,43 TL’lik bakiye borcu ödemediğini, alacağının tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin İzmir’de faaliyet gösterdiğini, bu nedenle takibin yetkisiz icra dairesinde, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkili şirketin faturaya konu hizmeti verdiğini, herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı şirketin kötü niyetli olarak alacağından daha fazla bir miktar ile icra takibi başlattığını, davacının haksız olduğunu, davacı ile cari hesapta mutabık kalınamadığını, farkın 16/03/2015 tarihli, 26.287,45 TL’lik faturadan kaynaklı olduğunu, faturaya konu hizmetin verilmesine rağmen alacak talebinde bulunulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 81.921,00 TL asıl alacak, 1.838,17 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 83.759,17 TL alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Davalının talimat yoluyla ticari defter ve belgeleri incelenmiş ve bilirkişi 08/08/2018 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasındaki ihtilafın 16/03/2015 tarihli, 26.287,45 TL’lik fiyat farkı açıklamalı faturadan kaynaklandığını, taraflar arasında geçmişten gelen fiyat farkı uygulamalarına yönelik teamül haline gelen fiyat farkı uygulamalarının varolduğu, ancak ihtilaf konusu fiyat farkı faturasının dayanağı ve davacıya tebliği yönünde yazılı bir belge sunulmayıp, davacı defterlerinde yapılacak inceleme ile netlik kazanacağını, davalının yasal defterleri kapsamında borçlu olduğu 54.674,61 TL’lik borcunu takip tarihinden sonra 14/11/2016 tarihinde icra dairesine makbuz mukabilinde ödediği ve davacıya herhangi bir borcunun kalmadığını bildirmiştir.
Davacının defterleri üzerinde yaptırılan inceleme sonucu bilirkişi 07/04/2019 havale tarihli raporunda; davacının ticari defterlerine göre davacının 2015 ve 2016 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (23.09.2016) itibariyle davacının davalıdan 82.040,84 TL alacaklı olduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibari ile davalıdan 82.040,84 TL alacaklı olduğu, davalının talimatla incelenen ticari defterlerine göre 54.674,61 TL davacıya borcunun bulunduğu, davalının kabulünde olan borcu Bakırköy …. İcra Dairesi …. no.lu dosyaya takipten sonra 54.674,61 TL olarak yatırmış olduğu, ancak bu yatırılan tutardan ilgili dosya masraf lan düşüldükten sonra davacıya ödenen kısmının 51.093,43 TL olduğu, davacının takip talebi olan 81.921,00 TL’den icra dosyasından tahsil etmiş olduğu 51.093,43 TL’nin mahsubu neticesinde 30.827,57 TL bakiye alacağının kaldığı, taraf ticari defterleri arasındaki ihtilaf konusu faturanın ispata muhtaç olduğunun değerlendirilmesinin yanı sıra fatura içeriğindeki fiyat farkına neden olan işlemin de uzmanlık alanımız dışında olduğu, neticeten, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 30.827,57 TL tutarında alacaklı olduğunu bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunduğu ve taraf defterleri arasnıdaki uyuşmazlık konusu faturanın 16/03/2015 tarihli, …. no’lu faturaya istinaden fiyat farkı açıklamalı 26.287,45 TL bedelli faturadan kaynaklı olduğu, davalı tarafından davacı adına düzenlenen 27/11/2013 tarihli, … no’lu 8.945,72 TL bedelli faturaya istinaden aradan geçen yaklaşık 16 ay süre sonra düzenlenen 16/03/2015 tarihli, 26.287,45 TL bedelli fiyat farkı faturasının dayanak evrakı bulunmamış olup, taraflar arasında daha önce fiyat farkı faturası düzenlenmiş ise de; davalının cari hesap farkını oluşturduğunu iddia ettiği ve bu nedenle de ispat yükünü üzerine aldığı fiyat faturasına ilişkin dayanak belgelerin sunulmaması ve fiyat farkı düzenleneceğine ilişkin bir mutabakat olmaması, ilişkili olduğu belirtilen faturadan 16 ay sonra düzenlenmiş olması hususları dikkate alındığında davalının bu fiyat farkı faturasına ilişkin iddiasını ispat edemediği ve fatura bedelinin cari hesaba eklenmesi gerektiği, bu fatura bedeli dışında kalan miktara yönelik ise davacının cari hesap alacağını ispat edemediği, bu haliyle davacının takip ve dava tarihi itibariyle 16/03/2015 tarihli fatura bedeli olan 26.287,45 TL yönünden davalıdan alacaklı olduğu, davalının bu miktar yönünden yapmış olduğu itirazın haksız olduğu anlaşıldığından davalının itirazının 26.287,45 TL yönünden iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının aleyhine girişilen icra takibine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu,bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 26.287,45 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranını geçmemek üzere taleple bağlı kalınarak yasal faiz oranı uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 5.257,49 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 1.795,69 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 129,28 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.666,41 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 129,28 TL peşin harç olmak üzere toplam 160,68 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.501,50 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 1.229,86 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 550,50 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 99,60 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 3.154,49 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/07/2019

Katip …

Hakim …