Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/820 E. 2021/77 K. 25.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/820 Esas
KARAR NO : 2021/77

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Uluslar Arası Hava Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 15/09/2017
KARAR TARİHİ : 25/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 06/07/2017 tarihinde Paris aktarmalı olarak Miami (ABD)’ye uçtuğu, 13/07/2017 tarihinde yine Paris aktarmalı olarak İstanbul’a geldiğini, yaptığı gezinin turistik amaçlı olduğunu, bu gezi sırasında muhtelif markalardan alışveriş yaptığını, 13/07/2017 tarihinde İstanbul’a dönüldüğünde 2 adet bagajın kendisine teslim edilemediğini, kendisiyle birlikte yolculuk yapan …….’nın da bavullarının aynı şekilde kayıp olduğunu, bu sebeple birlikte Kayıp Bürosuna gittiklerini, kayıp bürosundaki görevlinin tanıdık olması ve işlemin kısa sürmesi için iki yolcu için tek doküman hazırlandığını, kayıp olduğu için başvuru yapılan 2 bavulun 16/07/2017 tarihinde kargo şirketince müvekkile teslim edildiğini, ancak bavulların dışarıdan görülecek şekilde hasarlı olduğunu, Miami’den aldıkları sebebiyle şişkin olan bavulun teslim esnasında eskisi gibi olmadığının fark edildiğini, kargo görevlisine durumun izah edilmesi üzerine görevlinin kendi görevi olmadığını belirttiğini, bunun üzerine de “kontrol edilmeden teslim alındı” ibaresi düşülebileceğinin beyan edildiğini, teslim alınan bavullardan Longchamp marka olan beyaz bavulda siyah lekelenmeler olduğunu, içindeki eşyalarda eksikler olduğunu, içinde olanların ıslak ve lekelenmiş olduğunu, davalı tarafın …… firmasına bu hususları iletişime geçerek bildirdiğini, mağduriyetinin giderilmesinin talep edildiğini, ancak davalı firmanın bavullarının nasıl kaybolduğunu, bulunduğunda neden hasarlı olduğunu ve bavulun içerisindeki çantanın içinde bulunan ürünlerin nasıl kaybolduğu yönündeki itirazlarına açıklamada bulunmadığını, müvekkilinin kamera kayıtlarının incelenmesi, bavul ağırlığının karşılaştırılması, bavulun x-ray cihazındaki görüntülerinin karşılaştırılması, sorumlunun bulunarak bavuldan çalınan ürünlerin teslim edilmesini talep ettiğini, ancak davalı tarafın bu zararı gidermek için çaba harcamadığını, dava dilekçesi kapsamında kayıp ürünlerin listelendiğini, bunlar haricinde muhtelif hediyelik eşya (anahtarlık magnet vb.) unsurların da kayıp olduğunu, ……. marka valiz gibi bir çok eşyanın kaybolduğunu ve hasarlandığını, kayıp ve yurt dışından alınan eşyaların Türkiye’deki fiyatlarının yarısı kadar olduğunu, Türkiye’den temini durumunda söz konusu tutarın çok daha yüksek olacağını ve maddi külfet oluşturacağını, müvekkilin yaşanan olay sonucunda tatilde harcadığı zamanının boşa geçtiğini, üzüldüğü, eşyaların kişisel yararlarında haleldar olmasının söz konusu olduğunu, taraflar arasındaki ilişkinin hava taşıma sözleşmesi olduğunu, uluslararası kurallarla güvence altına alındığını, davalı yanca hasarlı ürünlere ilişkin 200,00-TL teklifte bulunulduğunu, taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını belirtilerek 2.850,00-TL maddi tazminat, 5.000,00 TL’de manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: usule ilişkin itirazlarında HMK Md.12, 119,318 ve 319 uyarınca delillerin tarafların dava dilekçesi ile verilmesi gerektiği, aksi durumda usulen reddi gerektiği, usule uygun sunulmayan delilleri kabul etmediğimizi ve davanın reddini talep ettiklerini, davacı tarafın talepte bulunduğu 2.850 TL maddi tazminat tutarının dava dilekçesinde dava değeri olarak belirtilemesi ve dava değeri üzerinden ilgili harçların hesaplanması gerektiği, belirsiz alacak davası açılamayacağı, bunun Yargıtay içtihatlarıyla sabit olduğunu, esasa ilişkin 13.07.2017 tarihinde Miami-Paris-İstanbul uçuşunun Miami-Paris aşamasının ……. Havayolları tarafından……. sefer sayılı uçuş ile gerçekleştirildiği, Paris-İstanbul arasının ise davalı müvekkil firmanın ……. sefer sayılı uçuşu ile gerçekleştirildiği, bu uçuşların ABD ve Türkiye’nin taraf olduğu Montreal Konvansiyonu kapsamında çözümlenmesi gerektiğini, 13.07.2017 tarihinde davacı tarafın 2 adet bavulu beklemesine karşın kendisine teslim edilmediği, yanında yolculuk eden arkadaşıyla birlikte bavullarının kaybolduğu ve bu bavullara ilişkin evrak düzenlendiği, sonradan bulunarak teslim edilen bagajlardaki eksiklikten dolayı 2.850 TL tutarın tazminat olarak talep edildiğine yönelik dosya içeriğinde herhangi bir açıklama yapılmadığı, delillere dayanmadığını müvekkil şirketin LATA uygulamalarınca Genel Taşıma Koşullarına yönelik bildirimlerini resmi web sitesi üzerinden yaptığı, kayıp bagaja ilişkin prosedürlerin de bu kurallar çerçevesinde web sitesinde kamuoyuna bildirildiğini, bu hususlar kapsamında yolcunun kayıp bagajlarına ilişkin yer hizmeti firmasına bizzat başvurarak kendi adına kayıp bagaj raporunun düzenlenmesi gerektiği, ancak bu şekilde bir kayıp bagaj raporu olmadığı, düzenlenen raporda Sn ……. adının yolcu olarak yer aldığı, sadece …… etiketli bavulların kaybolduğunun beyan edildiği, müvekkil sisteminde davacı yolcu adına kayıtlı …… numaralı bagajlara ilişkin herhangi bir talep olmadığı, bu bagaj numaralama ilişkin etiketlerin davacı yandan ibrazı istendiği ancak ibraz edilmediği için kayıp bagaj talebine yönelik bir işlem yapılamadığını, müvekkil firmanın hava yolu yolcu taşıma süreçlerinde tüm şirketlerin uygulamalarında talebin reddi gerekecekken müşteri memnuniyetini sağlanması için bavulların bulunduğu ve davacıya 16.07.2017 tarihinde teslim edildiği, usulüne uygun bildirimde bulunulmadığı, buna karşın firmanın yine de kirlenen bavullar için 200 TL temizleme masrafı önerdiğini, davacının bu teklifi reddettiğini, davacı tarafın bavullarının eşya eksildiğine ilişkin beyanları ve talebi üzerine, davacının bagaj fotoğraflarını hava limanı idaresi ile paylaşılarak ilgili saat aralıklarında …… kamera kayıtlarının incelendiğini ancak aykırılık tespit edilmediğini, somut olayda müvekkilin sorumlu olmadığını anlaşmaya vardığı ……. firması tarafından yol açıldığını, bu hususun MK Md.36 ve TSHK Md.129 uyarınca sabit olduğunu, davacı yanın manevi tazminat tutarının BK Md.58 koşullarına uyması gerektiğini, bu hususta kişilik haklarının zedelenmiş olması gerektiği, dava konusu olayda bu şekilde bir hususun söz konusu olmadığı, Yargıtay 11. H.D. 2014/12049 K. 2014/19118 T. 05/12/2014 tarihli karan uyarınca da bagaj kaybından kişilik haklarının zedelenmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığının sabit olduğu belirtilerek manevi tazminatın reddi talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının taşıma sözleşmesinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi Taşıma ve Lojistik Uzmanı …… Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi Öğr. Üyesi ……. 20/09/2019 havale tarihli raporunda; dosya içeriğine davacı yanın deve dilekçesinde belirttiği eksikliklere dair sunduğunu beyan ettiği fiş/pos dökümleri incelendiğinde, toplam 895,81-TL’lik olası zarar hesaplandığını, dava dilekçesinde belirtilen listeler ele alındığında ise toplam olası zararın 153,36-$ artı 1.800,00-TL üzerinden 2.347,81-TL olarak hesaplandığını, ancak dava dilekçesindeki bazı markalara dair sunulan fişlerde her hangi bir bulguya veya tespit yapacak gerçek zarar miktarının 895,81-TL olarak ele alınmasının daha doğru olacağını, bunun sebebinin söz konusu tutarın dayandığı ürünlerin fiş ve pos çıktılarının dosya içerisinde yer alması olduğu, tutar konusundaki takdirin sayın mahkemenizde olduğu, 1131-SDR tutarındaki sınırlı sorumluluk limitinin gerek dava karar tarihi gerekse taşıyıcıya kayıp bildirimi yapılan tarihte bu tutarın üzerinde olması sebebiyle taşıyıcıdan 895,81 TL talep edilebileceğini bildirmiştir.
Tarafların itirazları doğrultusunda önceki bilirkişiden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup;
Bilirkişi 20/03/2020 tarihli ek raporunda; İtirazlar neticesinde ek rapor içerisinde belirtilen detaylar ile kök rapordaki görüşünün değişmediğini bildirmiştir.
Dava, hava taşıması sırasında bagajın kaybolması ve iade edildiğinde hasar görmüş olması nedeniyle uğranılan maddi zarar ile manevi zararın tahsili istemine ilişkindir. Davaya konu bagaj kaybı, 26/03/2011 tarihinden sonra gerçekleşmiştir.Uygulanması gerekli Varşova Konvansiyonu’nun 26/3/2011 tarihinde yürürlüğe giren ve 1999 tarihli Montreal Sözleşmesi’yle değişik 22. maddesine göre bagajın kaybolması ya da hasara uğraması halinde hava taşıyıcısının sorumluluğu sınırlı sorumluluktur. Bu durumda, yolcunun bagaj kaybı nedeniyle gerçek zararının belirlenmesi ve belirlenen tutarın üst sınır ile karşılaştırılması suretiyle üst sınırın altında ise zararın tamamına, bunun üstünde ise üst sınır kadar tazminata hükmedilmesi gerekmektedir. Dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup; valizde bulunan eşyaların valizde taşınması mutad olan eşyalardan olduğu belirlendiği gibi, valiz içerisinde yer aldığı tespit edilen eşyaların değeri üzerinden davacının gerçek zararı tesbit edilmiştir. Montreal Konvansiyonunun 22/2.maddesi gereği bagajın ziyai veya hasara uğraması halinde taşıyıcının sorumluluğunun …… SDR ile sınırlı bulunduğu ve gerçek zararın bu sınırın altında kaldığı belirlenmiş ve maddi tazminat için talep bulunmaması nedeniyle faize hükmedilmemiştir.
Manevi zarar mal varlığında bir azalmayı değil ve fakat kişilik haklarına vaki tecavüz nedeniyle bir kimsenin duyduğu cismani ve manevi acı ve ızdırabı, elemi ve böylece yaşama zevkinde bir azalmayı ifade eder. 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 49. (TBK 58) maddesine göre, şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir denilmiştir. Şahsiyet haklarına saldırıda, manevi tazminat istenebilmesi için 818 sayılı BK 49. (TBK 58) maddede belirtilen şartların gerçekleşmesi gerekir. Bu şartlar ise şahsiyet haklarına saldırı olması, saldırının haksız olması, manevi zarara uğranılması, kusurlu olunması ve illiyet bağı bulunmasıdır. (ne gelindiğinde; davacı davalıdan 5.000,00-TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davacının ……. seyahatinden hiç bir hatırasının kalmamış olması, yaşamış olduğu üzüntü sebebiyle maddi zararıyla da uyumlu olarak davanın kısmen kabul kısmen reddi ile lehine 500,00-TL tazminata hükmedilmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın maddi tazminat bakımından KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 895,81 TL nin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
2-Davanın manevi tazminat bakımından KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 500,00 TL nin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 95,34-TL harçtan davacı tarafça yatırılan 134,06-TL harcın mahsubuyla fazla alınan bakiye 38,72-TL harcı karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvurma harcı, 95,34-TL peşin harç, 4,60-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 131,34-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 880,00-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı üzerinden takdiren 156,47-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı maddi tazminata ilişkin davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 895,81-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı manevi tazminata ilişkin davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 500,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı manevi tazminata ilişkin davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 500,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davalı tarafça yapılan 5,70-TL (ayrıntısı uyapta kayıtlı) yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı üzerinden takdiren 4,68-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
11-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır