Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/801 E. 2020/130 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/801
KARAR NO : 2020/130

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2015
KARAR TARİHİ : 05/02/2020
KARAR YAZILMA TARİHİ : 23/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı …. Ltd. Şti. vekili dava dilekçesinde özetle; şirketin muhasebe işlemleri için muhasebe müdürü davalı …’ye 12/03/2015 tarihinde vekaletname verildiğini, ancak vekilin bazı hatalı işlemlere yöneldiğinin tespit edilmesi üzerine 14/10/2015 tarihinde azledildiğini, söz konusu …. 15/10/2015 tarihinde bizzat kendi imzasına tebliğ edildiğini, azledilme durumunun Türkiye genelinde yayın yapan ulusal gazetelerde ilan edilerek üçüncü kişilerin bilgisine sunulduğunu, azledilen vekilin müvekkilinden habersiz olarak şirket adına …. Bank …. Şube Müdürlüğünden, … Bankası .. Şube Müdürlüğünden ve … Bankası …. Şube Müdürlüğünden çek karnesi aldığını ve bu karnelere ait çekleri imzalayarak irtibat içinde bulunduğu kişiler eliyle piyasaya arz ettiğinin öğrenildiğini, azledilen vekil hakkında sahtecilik eyleminden dolayı suç duyurusunda bulunduğunu, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının …. soruşturma sayılı dosyası ile takibat başlatıldığını, soruşturma dosyasındaki ifadeler incelendiğinde suç nitelikli eylemler ile müvekkiline ne denli zarar verildiğinin anlaşılacağını, 20.04.2016 keşide tarihli …bank … şubesine ait … çekin 82.500.-TL bedelle doldurulup bankaya ibraz edilmesi üzerine menfi tespit talebiyle dava açmak gerektiğini, takibe konu çekin müvekkil şirket yetkilisinin imzasını içermediğini, çekteki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, sahtecilik iddiasının mutlak def’ilerden olduğunu ve herkese karşı ileri sürülebileceğini, yetkisiz kişi ile yapılan işlemin müvekkilini sorumluluk altına sokmayacağını, davalı lehtarın iyi niyet savunmasında bulunamayacağını, HMK m. 208/4 gereğince sahte imzanın sahibi …’nün de davalı olarak gösterildiğini, HMK m. 209 gereğince teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, çekin ciro silsilesi bilinmediğinden diğer cirantalara karşı davalı sıfatı ile dava açma hakları veya dahili davalı olarak davaya dahil etme haklarını saklı tuttuklarını beyanla , davalı …. San.tic.Ltd.şti.’nin lehtar ve …. San. Ve Tic. Ltd. Şti.nin hamil göründüğü ….bank …. Şubesinin 20.04.2016 keşide tarihli, …. nolu ve 82.500.-TL bedelli çekten dolayı davalılara borçlu olmadıklarının tespitine ve davaya konu çekin müvekkiline teslimine, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı …. San. Ve Tic. Ltd. Şti. dava dilekçesine verdiği cevapta özetle; müvekkilinin davacı tarafla ticari ilişkininin olmadığını, söz konusu çeki ticari ilişkisi olan davalı …’dan aldıklarını, dava konusu çekin ileri tarihli bir çek olduğunu, 04.08.2015 tarihli tahsilat makbuzunu delil olarak sunduklarını, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasındaki davacı Şirket yetkilisi ….’nun beyanında …’yü 2007 yılından beri her yıl yıl yenilenmek üzere vekaletname verdiğini ifade ettiğini, ifadelerden davacı şirketin dava konusu çeklerin azilden önce verildiğini bildiğini, aynı soruşturma dosyasındaki …’nün ifadesinde çekleri ileri tarihli olarak düzenlediğini kabul ettiğini, iyi niyetli 3. kişi olduklarını, çeklerdeki mücerretlik ilkesi gereği davacının şahsi defilerini kendilerine kerşı ileri süremiyeceğini beyan etmiştir.
Davalı …. San.tic.Ltd.şti. vekili tarafından verilen cevapta; Dava dilekçesinde bahsi geçen çekle müvekkil şirketin herhangibir ilgisinin bulunmadığı, şirket kayıtlarında böyle bir çek bulunmadığından ve davacı şirketle uzun yıllardır nakit olarak çalıştıklarından, davaya konu çekin şirketlerince ciro edilmesinin imkansız olduğu, çekteki imza ve ciroya itiraz ettiklerini kendileri tarafından tedavüle sürülmediğini beyan etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının kötü niyetli olduğunu, davacının asıl niyetinin şirket muhasebecisi olan diğer davalılardan … tarafından piyasaya sürülen çeklerin ödenmesinin engellenmesi yönünde olduğunu, …’nün yaklaşık 10 yıldır davacı şirkette çalışmakta olduğunu ve muhasebe işlemleri için belirtilen tarihten önce de imzaya yetkili çalışan olduğunu, davacının sahtecilik iddiasının da yerinde olmadığını, yürütülen soruşturmayı bu davaya esas göstermesinin hukuken uygulanabilir olmadığını, kaldı ki söz konusu soruşturmanın halen devam etmekte olduğunu ve şikayet edilenler hakkında herhangi bir ceza davasının açılmadığını, çekteki imzanın sahte olmadığını, davalılardan …’ye ait olduğunu, … tarafından piyasaya bugüne kadar şirket adına bir çok çek sürülmesinin ve bunun davacı tarafından bilinmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu beyanla, müvekkili açılmış bulunan davanın reddine ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’ye usulüne uygun meşruhatlı davetiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Davalı … tarafından davacı adına keşide edilen çekler nedeniyle açılan çok sayıda dava dosyası mahkememizin …. esas sayıla dava dosyası ile birleştirilmiş, daha sonra her bir çek yönünden dosyalar tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmiştir.
…. Banka …. Şubesine ait 20/04/2016 keşide tarihli … seri numaralı 82.500 TL bedelli çekin incelenmesinde keşidecinin … Ltd. Şti., lehtarın … Şirketi olduğu, cirolanarak …’a verildiği, … cirosu ile …. şirketine verildiği anlaşılmıştır.
Büyükçekmece CBS …. soruşturma sayılı dosyasında davalı … hakkında soruşturmanın devam ettiği davalı … ve …’ın şüpheli sıfatı ile ifadelerinin alındığı anlaşılmıştır.
Davalı …. Şirketi vekilinin talebi doğrultusunda …. yazılan müzekkere cevabında çek fotokopisinin gönderildiği, çekin 06/08/2015 tarihinde ibraz edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi heyeti 04/10/2019 tarihli raporunda; dava konusu çeklerin ileri tarihli olduğunun davalılar tarafından delillerle ispatlanması gerektiği, ispat edilemediği için davalı …’nün vekaletten azledildikten sonra çeklerin keşide edildiğinin kabul edilmesi gerektiği, Keşide tarihinin vekalet azlinden sonraki tarihi taşıması, azlin Noterden yapılması ve gazetede ilan edilmesi ile çekin yetkisiz temsilci eli ile tanzim edilmiş olduğunun anlaşılması nedeniyle çek’in ‘’yetkisiz temsilci tarafından keşide edilmiş çek’’ olarak yorumlanması gerektiği ve bu nedenle davacının sorumlu tutulamayacağı, Davacının çek nedeniyle sorumlu olmaktan kurtulsa dahi imzaların bağımsızlığı ilkesi uyarınca, çek üzerinde imzası bulunan (avalist, ciranta gibi) diğer kişilerin sorumluluklarının devam edeceğini bildirmiştir.
Dava, davacının dava konusu çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporlarının değerlendirilmesine göre; davacının davalılardan …’ye 12.03.2015 tarihli ve Büyükçekmece …. Noterliğin … yev. numarası ile vekalet vermiş olduğu, iş bu vekaletnamenin incelenmesinde; davacının davalı …’ye “milli ve yabancı bankalar ile özel finans kurumları nezdinde adına her türlü hesap açmaya, açılacak hesaplar ile bu güne kadar açılmış mevcut hesaplardan dilediği miktarda para çekmeye, çek karnesi talep etmeye, almaya, evrakları tanzim ve imzaya, çekleri ciro etmeye bankalarda açılan kredi hesaplarını tanzim ve imzaya” yönelik geniş yetkiler verildiği, davalı …’nün C. Savcılığında şüpheli sıfatı ile alınan ifadesinde davacı şirkette müdür olarak görev yaptığını şirket yetkililerinin vekaletinin kendisinde mevcut olduğu bu vekaletnameye istinaden …. Bank, …. Bank ve …. Bankta hesap açarak şirket adına çek aldığını, bu 3 bankadan almış olduğu çekleri şirket adına ve çoğunlukla kendi ticari ilişkilerinde kullandığına dair ifade verdiği, davacı tarafından 14/10/2015 tarihli Büyükçekmece Noterliğinin …. Yev. Numarası ile davalı …’nün azledildiği ve bu hususun gazetede ilan edildiği anlaşılmıştır. Davalı … duruşmalara katılamamış, davaya cevap vermemiştir. Bu nedenle çekteki imzanın davalı eli ürünü olup olmadığı konusunda inceleme yapılamamış ise de davalı soruşturma dosyasında verdiği ifadesinde davacı şirket adına aldığı çekleri kendi ticari ilişkilerinde kullandığını kabul etmiştir.
Davacı dava konusu çeklerin yetkisiz temsilci tarafından tanzim edildiğini iddia etmekte, davalı …. şirketi vekili ise davaya konu çekin davalı … azil edilmeden önce davalının çek tanzim etme yetkisi var iken ileri tarihli olarak çekin düzenlendiğini savunmaktadır. Dava konusu çekin incelenmesinde çekin keşide tarihinin 20/04/2016 tarihi olduğu ve tarih itibariyle çekin azilname ve ilandan sonra keşide edildiği anlaşılmaktadır. Çek ödeme aracı olup ticari hayat içinde ileri tarihli olarak keşide edilmesi mümkündür. … bankasına yazılan müzekkeremize verilen cevapta dava konusu çekin 06/08/2015 tarihinde ibraz edildiğinin bildirilmesi karşısında, çekin … tarafından azil edilmeden önce ileri tarihli olarak düzenlendiği anlaşılmakla, davalı …. şirketi yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Davalı …. şirketinin dava konusu çeki tedavüle sürmediklerini imzanın kendilerine ait olmadığını beyan etmesi, davalı …’ın 17/8/2016 tarihli protokol evrakında aynı şekilde düzenlenen birçok çekin iadesini kabul ettiği ve çekin hangi ticari ilişki kapsamında temin ettiğini ispatlayamaması, davalı …’nün da soruşturma aşamasında alının ifadesinde davalı adına kendi ticari işleri için çek keşide ettiğini kabul etmesi nedeniyle, davacının davalılar …, … ve …. Şirketine borçlu olmadığının tespitine, davalı … şirketinin çekteki ciro imzasının kendisine ait olmadığını, çeki kendilerinin tedavüle sokmadıklarını beyan etmeleri, davanın açılmasına sebebiyet vermemesi nedeniyle davalı …. şirketi aleyhine yargılama gideri vekalet ücretine hükmedilmemiş, kötü niyet tazminatının (yasal şartlarının oluşmadığı kanaatiyle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Esas dosya yönünden;
Davalı …’ye karşı açılan davanın KABULÜ ile;
Dava konusu ….bank …. Şubesi’ne ait 20/04/2016 tarih, 82.500 TL bedelli, …. seri numaralı çek nedeniyle davacının davalı …’ye borçlu olmadığının tespitine,
Davalı … Tekstil İnşaat Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.’ ne yönelik açılan davanın REDDİNE,
2-Birleşen Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E… K. sayılı dosyasında; davanın KABULÜ ile;
Dava konusu … bank …. Şubesi’ne ait 20/04/2016 tarih, 82.500 TL bedelli, …. seri numaralı çek nedeniyle davacının davalılar … ve …. San. Tic. Ltd. Şti.’ye borçlu olmadığının tespitine,
3-Kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine,
4-Esas dosyada alınması gerekli 5.635,57 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.408,90 TL harcın mahsubuyla bakiye 4.226,67 TL harcın davalı …’den alınarak hazineye irat kaydına,
5-Birleşen dosyada alınması gerekli 5.635,57 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.408,90 TL harcın mahsubuyla bakiye 4.226,67 TL harcın davalı …’dan alınarak hazineye irat kaydına,
6- Esas dosyada davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 1.408,90 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.438,140 TL’nin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
7- Birleşen dosyada davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 1.408,90 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.440,30 TL’nin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça esas ve birleşen dosya için yapılan posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.192,90 TL yargılama giderinden davalılar … ve …’den alınarak davacıya verilmesine, davacının diğer davalı yönünden yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
9- Esas dosyada AAÜT gereğince hesap edilen 11.525 TL ücreti vekaletin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
10- Esas dosyada AAÜT gereğince hesap edilen 11.525 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı …. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne verilmesine
11-Birleşen dosyada AAÜT gereğince hesap edilen 11.525 TL ücreti vekaletin davalı …’dan’den alınarak davacıya verilmesine,
12-Davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
13-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı Yalçınkaya vekilinin yüzüne açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır