Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/714 E. 2019/823 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BAKIRKÖY
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/714 Esas
KARAR NO : 2019/823

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ BAKIRKÖY ASLİYE 7. TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR.

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2017
KARAR TARİHİ : 17/09/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 16/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi olduğunu, 14.12.2016 tarihli cari hesap ekstresi tahsil edilemeyince; müvekkili şirketin Bakırköy …. . İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasından icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin muhasebe kayıtlarında, davalının 8.194,82 TL müvekkili şirkete borçlu olduğunun anlaşıldığnı, icra takibi öncesi ve sonrasında davalı borçlunun borcunu ödememekte ısrar ettiğini, davalının itiraz dilekçesinde borçlu olmadığı belirtilse de, borcun ödendiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belgeye de yer verilmediğini, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin paslanmaz çelik ve saç pazarlama ve satış işi ile iştigal ettiğini, davacı şirket ile aralarındaki ticari alış veriş sebebiyle davacı şirkete fatura karşılığı ürün sattığını, davacı şirket tarafından müvekkili şirkete satılan bir ürünün bulunmadığını, müvekkili tarafından davacıya satılan ürünlerin döviz karşılığı olarak alındığını, dövizdeki oynaklık sebebiyle, davacı şirket ile müvekkili şirketin 2016 yılından itibaren satılan ürünlerin bedelinin, ödeme günündeki döviz kuru karşılığı üzerinden ödenmesinin kararlaştırıldığını,2016 – 4. Aydan itibaren, davacı şirkete kesilen faturaların üzerinde, fatura tutarı döviz cinsi olarak (USD) yazılmaya başlandığını, davacı şirkette kesilen faturaları bu şekilde alarak ticari defterlerine işlediğini ve faturalara herhangi bir itirazının olmadığını, buna göre müvekkili şirketin davacı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını, davacı şirket hakkında cari hesap alacağından dolayı, Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile yapılan takip sebebiyle, davacı şirketten 4.818,00TL cari hesap alacağının bulunduğunu, davacı tarafın davasının haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, cari hesap alacağı ile başlatılan bakırköy …İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy…İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 8.194,82 TL asıl alacak, 169,73 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.364,55 TL alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Mali Müşavir Bilirkişinin 02/04/2018 havale tarihli raporuna yapılan itirazlar doğrultusunda 12/07/2019 tarihli ek bilirkişi raporu alınmış; ek bilirkişi raporuna yapılan itirazların tek ek raporla giderilemeyeceği ve teknik olarak raporun yetersiz olması nedeniyle dosya başka bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, mali müşavir tarafından sunulan 11/01/2019 tarihli ve eksik belgelerin ikmal edilmesi neticesinde alınan 22/04/2019 tarihli ek raporda; davacı ve davalı ticari defterleri arasında cari hesap farkına konu olan işlemler tablo halinde gösterilmiş olup; davacı ispatına muhtaç bırakılan 5.453,26 TL tutarındaki senet iade ve protesto masrafına ilişkin belgelerin davacı tarafından sunulması neticesinde davacı alacağı 5.361,24 TL olarak hesaplanmış olup, daha sonra bilirkişi raporuna yapılan itiraz doğrultusunda ve bilirkişi tarafından ispata muhtaç bırakılan belgelerin davalı tarafından sunulması neticesinde aldırılan 16/07/2019 tarihli ikinci ek raporda; davalı tarafından sunulan 11/04/2014 tarihli 1.297,90 TL tutarındaki faturanın sevk irsaliyesinin teslim alan kısmında fatura tarihi itibariyle davacı şirket ortağı ve yetkilisi olan …’ın isim ve imzasının bulunduğu, davalının davacıya düzenlemiş olduğu faturanın davacının da kabulünde olduğu, nitekim rapora da itiraz edilmediği, birinci ek raporla tespit edilen davacı alacağından 1.297,60 TL’lik fatura alacağı mahsup edildiğinde, bakiye 4.063,64 TL yönünden davacının davalıdan alacaklı olduğu anlaşıldığından davalının itirazının bu miktar yönünden iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu,bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, miktar itibariyle karar kesin ise de; kısa kararda sehven istinaf yolu açık tutulduğundan, bu husus kısa kararla hüküm arasında çelişki oluşturmamak adına gerekçede belirtilmekle yetinilmiş ve davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 4.063,34 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin bu miktar yönünden devamına, Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranını geçmemek üzere yasal faiz oranının uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 812,66 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 277,56 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 139,95 TL harcın mahsubuyla bakiye 137,61 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 139,95 TL peşin harç olmak üzere toplam 171,35 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.864,90 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 924,69 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/09/2019

Katip …

Hakim …