Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/535 E. 2019/1105 K. 20.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/535
KARAR NO : 2019/1105

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2015
KARAR TARİHİ : 20/11/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 27/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle;….. Gümrükleme Nak. Hiz. ve Tic. Ltd. Şti. dava dilekçesinde özetle; Şirketin muhasebe işlemleri için muhasebe müdürü davalı …’ye 12/03/2015 tarihinde vekaletname verildiğini, ancak vekilin bazı hatalı işlemlere yöneldiğinin tespit edilmesi üzerine 14/10/2015 tarihinde azledildiğini, söz konusu azilnamenin 15/10/2015 tarihinde bizzat kendi imzasına tebliğ edildiğini, azledilme durumunun Türkiye genelinde yayın yapan ulusal gazetelerde ilan edilerek üçüncü kişilerin bilgisine sunulduğunu, azledilen vekilin müvekkilinden habersiz olarak şirket adına ….. Bank …… Şube Müdürlüğünden, ….. Bankası ….. Şube Müdürlüğünden ve ….. Bankası …… Şube Müdürlüğünden çek karnesi aldığını ve bu karnelere ait çekleri imzalayarak irtibat içinde bulunduğu kişiler eliyle piyasaya arz ettiğinin öğrenildiğini, azledilen vekil hakkında sahtecilik eyleminden dolayı suç duyurusunda bulunduğunu, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının …… soruşturma sayılı dosyası ile takibat başlatıldığını, soruşturma dosyasındaki ifadeler incelendiğinde suç nitelikli eylemler ile müvekkiline ne denli zarar verildiğinin anlaşılacağını, ….. Bank ….. şubesinden alınan çeklerden …… numaralı olan 20.000,00 TL bedelle ve ….. numaralı olan 25.000,00 TL bedelle doldurulup bankaya ibraz edilmesi üzerine menfi tespit talebiyle dava açmak gerektiğini, takibe konu çekin müvekkil şirket yetkilisinin imzasını içermediğini, çekteki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, sahtecilik iddiasının mutlak def’ilerden olduğunu ve herkese karşı ileri sürülebileceğini, yetkisiz kişi ile yapılan işlemin müvekkilini sorumluluk altına sokmayacağını, davalı lehtarın iyi niyet savunmasında bulunamayacağını, HMK m. 208/4 gereğince sahte imzanın sahibi …’nün de davalı olarak gösterildiğini, HMK m. 209 gereğince teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, çekin ciro silsilesi bilinmediğinden diğer cirantalara karşı davalı sıfatı ile dava açma hakları veya dahili davalı olarak davaya dahil etme haklarını saklı tuttuklarını beyanla …… numaralı olan 20.000,00 TL bedelli ve …. numaralı olan 25.000,00 TL. bedelli çeklerden dolayı davalılara borçlu olmadıklarının tespitine ve davaya konu çekin müvekkiline teslimine, dava konusu çekin %20′ sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatlarına hükmedilmesine, dava sonucu verilecek karar kesinleşinceye kadar müvekkili hakkında açılacak icra takibinin, ihtiyati tedbir yolu ,ile teminatsız olarak durdurulmasına, yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekaleten talep ve dava etmiştir.
Davalı …… Mak.San.tic.Ltd.şti. vekilince dava dilekçesine verdiği cevapta; Dava dilekçesinde bahsi geçen çekle müvekkil şirketin herhangi bir ilgisinin bulunmadığı, şirket kayıtlarında böyle bir çek bulunmadığından ve davacı şirketle uzun yıllardır nakit olarak çalıştıklarından, davaya konu çekin şirketlerince ciro edilmesinin imkansız olduğu, çekteki imza ve ciroya itiraz ettiklerini kendileri tarafından tedavüle sürülmediğini beyan etmiştir.
Davalı …, Davacı ile Protokol yapıldığı, … ile birlikte bir kısım çekleri teslim ettiği bir kısım çekleri ise iade edceği taahhüdü ile yapılan protokol karşılığında davacı şirketin Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının …… soruşturma sayılı dosyasındaki …la ile ilgili şikayetinden vazgeçeceği anlaşması yapılmış, dava dosyasına verdiği 17.08.2016 kayıt tarihli cevapta; davayı kabul ettiğini, kendisi açısından keşide silsilesi içinde davacıdan herhangi bir hak ve talepte bulunmayacağını kabul ve taahhüt etmiştir.
Davalı …’ye usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Dava; kambiyo senedindeki imzanın keşide tarihi itibariyle şirket yetkili temsilcisine ait olmadığı ileri sürülerek açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Büyükçekmece CBS ….. soruşturma sayılı dosyasında davalı … hakkında soruşturmanın devam ettiği davalı … ve …’ın şüpheli sıfatı ile ifadelerinin alındığı anlaşılmıştır.
04/10/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; dava konusu çekin ileri tarihli olduğunun davalılar tarafından delillerle ispatlanması gerektiği, ispat edilemediği için davalı …’nün vekaletten azledildikten sonra çek’in keşide edildiğinin kabul edilmesi gerektiği, çekin keşide tarihinin vekalet azlinden sonraki tarihi taşıması, azlin Noterden yapılması ve gazetede ilan edilmesi ile çekin yetkisiz temsilci eli ile tanzim edilmiş olduğunun anlaşılması nedeniyle çek’in ‘’yetkisiz temsilci tarafından keşide edilmiş çek’’ olarak yorumlanması gerektiği ve bu nedenle davacının sorumlu tutulamayacağı, davacının çek nedeniyle sorumlu olmaktan kurtulsa dahi imzaların bağımsızlığı ilkesi uyarınca, çek üzerinde imzası bulunan (avalist, ciranta gibi) diğer kişilerin sorumluluklarının devam edeceği kanaatini bildirir rapor sunulmuştur.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporlarının değerlendirilmesine göre; davacının davalılardan …’ye 12.03.2015 tarihli ve Büyükçekmece ….. Noterliğin ….. yev numarası ile vekalet vermiş olduğu, iş bu vekaletnamenin incelenmesinde; davacının davalı …’ye “milli ve yabancı bankalar ile özel finans kurumları nezdinde adına her türlü hesap açmaya, açılacak hesaplar ile bu güne kadar açılmış mevcut hesaplardan dilediği miktarda para çekmeye, çek karnesi talep etmeye, almaya, evrakları tanzim ve imzaya, çekleri ciro etmeye bankalarda açılan kredi hesaplarını tanzim ve imzaya” yönelik geniş yetkiler verildiği, davalı …’nün C. Savcılığında şüpheli sıfatı ile alınan ifadesinde davacı şirkette müdür olarak görev yaptığı şirket yetkililerinin vekaletinin kendisinde mevcut olduğu bu vekaletnameye istinaden ….. Bank, ……. Bank ve ….. Bankta hesap açarak şirket adına çek aldığını bu 3 bankadan almış olduğu çekleri şirket adına ve çoğunlukla kendi ticari ilişkilerinde kullandığına dair ifade verdiği, 14/10/2015 tarihli Büyükçekmece Noterliğinin….. Yev. numarası ile davalı …’nün azledildiği ve bu hususun gazetede ilan edildiği anlaşılmıştır. Dava konusu …. Bank ….. Şubesi 27/05/2016 keşide tarihli …… seri nolu 25.000 TL bedelli çekin …… Mak. Ltd. Şti. adına düzenlendiği, dava dışı kişiler tarafından cirolandığı, dava konusu diğer çekin … Bank ….. Şubesine ait 27/01/2016 keşide tarihli …… seri nolu 20.000 TL bedelli çekte …’ın lehtar olduğu, hamilin ….. Eşya…Ltd. Şti. olduğu anlaşılmıştır. Yapılan bilirkişi incelemesinde davacı defterlerinin lehine delil olma vasfı bulunduğu, dava konusu çekin kaydına rastlanmadığı, çekin tanzimini haklı kılar bir alt ilişkiye rastlanmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu çeklerin incelenmesinde keşide tarihlerinin 27/01/2016 ve 27/05/2016 tarihli olduğu, çeklerin azilname ve ilandan sonra keşide edildiği anlaşılmış, davalı …… vekilinin davaya konu çekin davalı taraflarınca ciro edilmediğini imzanın müvekiline ait olmadığını taraflarınca çekin tedavüle sunulmadığını belirtelerek davacı iddialarını kabul ettiği, davalı …’ın cevap dilekçesi ile ve sunulan protokol uyarınca davayı kabul ettiği, davalı …’nün davaya cevap vermediği, bu nedenle imza incelemesi yapılamadığı, Cumhuriyet Savcılığında vermiş olduğu ifadesinden davaya konu çekleri kendi işlerinde kullandığı anlaşılmakla, dava konusu çeklerin yetkisiz temsilci tarafından keşide edilmesi nedeniyle davanın kabulü ile; davacının dava konusu çekler nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, davalı ……’in dava açılmasına sebebiyet vermemesi davalı …’ın cevap dilekçesi ile davayı kabul etmesi nedeniyle aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, davacının kötü niyet tazminatı talebinin (hükümde sehven icra inkar tazminatı yazılmıştır) yasal şartları oluşmaması nedeniyle reddine karar verilmesine gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile; …. Bank ….. Şubesine ait, keşidecisi….. Güm. Nak. Hiz. ve Tic. Ltd. Şti., lehdar … olan, 27/01/2016 keşide tarihli, 20.000TL bedelli, …… no’lu çek ve … Bank ….. Şubesine ait, keşidecisi….. Güm. Nak. Hiz. ve Tic. Ltd. Şti., lehdar …… Mak. Ltd. Şti. olan, 27/05/2016 keşide tarihli, 25.000TL bedelli, ….. no’lu çek nedeniyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2- Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 3.073,95 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 768,49 TL harcın mahsubuyla bakiye 2.305,46 TL harcın davalı …’den alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 768,49 TL peşin harç olmak üzere toplam 797,69 TL’nin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 9 adet tebligat masrafı 173,50 TL, bilirkişi ücreti 1.000TL toplam 1.173,50 TL yargılama giderinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, diğer davalılar için yapılan tebligat masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 5.300 TL ücreti vekaletin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/11/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır