Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/528 E. 2018/273 K. 23.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/528 Esas
KARAR NO : 2018/273

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 06/06/2017
KARAR TARİHİ : 23/03/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/03/2018
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili özetle; Davaya konu …Tic. Ltd. Şirketi otelcilik, eğlence ve turizm gibi alanlarda hizmet vermek üzere Türk Ticaret Kanunu’na uygun olarak 26.05.2014 tarihinde tescili yapılarak kurulmuş bir şirket olduğunu, söz konusu şirket %51 payı …’ya ve %49 payı ise …. ….’a ait olmak üzere iki ortakla kurulmuş bulunup, bu hususlar Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanmış ilan ile de sabit olduğunu, şirket ana sözleşmesinde başta ortaklar münferiden temsile yetkili kılındığını, yani her bir ortak şirketle ilgili alınacak kararlarda tek başlarına ayrı ayrı yetkilendirildiklerini, daha sonrasında ise temsille ilgili esas sözleşmede bir değişiklik yapılarak ortakların müştereken yetkili kılınmasının kararlaştırıldığını, böylece müşterek atanan müdürler … ve …. ….’ın şirketle ile ilgili gerekli evraklara beraber imzalaması gerekliliğnin doğduğunu, şirketin temsili ile ilgili yapılan bu değişiklikten kısa bir süre sonra ise şirket ortağı …. …. Türkiyeyi terk etmiş ve davaya konu şirket ile ilgilenmeyi tamamen bıraktığını, kendisi esasen Irak vatandaşı olduğundan, Türkiye’deki yaşantısı ve işlerini tamamen terk ederek ülkesine gitmiş ve burasıyla olan bağlantısını tamamen kestiğini, şirket çalışanı …. ile arasında geçen bir mesajlaşmada da şirketle artık ilişkisini kestiğini ve yurt dışında olduğunu açıkça belirttiğni, meydana gelen durumdan anlaşılacağı üzere resmi olarak şirket ortağı görünmesine rağmen …. fiilen işin başında olmadığı gibi diğer ortak ve çalışanlar tarafından da kendisine ulaşılamadığını, müvekkilinin ortağı …. …. ile aralarındaki uyuşmazlığı Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği ifadesinde de belirtmiş, ….’ın kaçması sebebiyle kendisinin ve şirketin zor duruma düştüğünü ifade ettiğini, bu beyanlar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan ifade tutanağı ile de sabit olduğunu, yukarıda da belirtildiği üzere davaya konu şirket esas sözleşmesinde bir değişikliğe giderek çift imza ile temsili benimsediğini, bu nedenle şirket adına alınacak kararlarda ya da yapılacak tüm işlemlerde müşterek atanan müdürler … ve …. ….’ın gerekli evrakları beraber imzalaması gerekmekte olup, birinden birinin yokluğunda atılan tek imza geçerli olmayacağını, bu durumda fiilen kendisine ulaşılamayan şirket ortağı ….’ın yokluğunda bu kural nedeniyle hiç bir işlem yapılamamakta kendisinin imzası alınamadığından şirket ile ilgili en ufak bir karar bile verilemediğini, oluşan bu durumda ise şirket bir çıkmaz içine düşmekte, ticari bir kazanç elde edemediği gibi hiç bir şekilde işler yürütülemediğinden bahisle davaya konu şirketin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiş, safahatta davacı vekilinin vekalatnamesindeki yetkiye istinaden UYAP sisteminden gönderdiği 16/03/2018 havale tarihli dilekçesinde davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı, tebligata rağmen duruşmalara katılmamış, davaya cevap vermemiştir.
Dava, şirketin feshi talebinden ibarettir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisi olduğu anlaşıldığından, 16/03/2018 tarihli yazılı dilekçesinde davaan feragat ettiklerini beyan etmesi üzerine, usul ekonomisi ve tek taraflı ve kabule ihtiyaç göstermeyen feragate dair irade beyanı doğrultusunda davanın usulen reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Feragat nedeniyle davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 35,90 harç peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığındna bu konu hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğ edileceği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle 2 haftalık yasal süresi içerisinde mahkememize sunulacak dilekçe ile Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy çokluğu ile evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda tarafların yokluğunda karar verildi. 23/03/2018
Başkan …

Üye …
(muhalif)
Üye …

Katip …

MUHALEFET ŞERHİ: Aynı dilekçede HMK 123, HMK 150, HMK 307 talebi yer aldığından önce davacı yandan talebine dair açıklama alınması gerektiğinden sayın çoğunluğa iştirak edilememiştir.23/03/2018
Üye …