Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/470 E. 2019/370 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/470
KARAR NO : 2019/370

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/05/2017
KARAR TARİHİ : 02/04/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/04/2019
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, taraflar arasında cari hesap şeklinde devam eden ilişkide davalı yanca zaman zaman cari hesaba mahsuben kısmi ödemeler yapıldığını ancak cari hesaptan kalan bakiye borç tutarı ödenmediğini, bakiye borç ödenmediğinden Bakırköy …… icra Müdürlüğünün …… Esas numaralı dosyasında icra takibi başlatılarak borçluya ödeme emri gönderildiğini, davalının, borcun tamamına ve ferilerine itiraz ederek takibi durmasına sebep olduğunu, davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğundan itirazının iptaline, %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf tebligata rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER: Bakırköy ….. icra Müdürlüğünün …. Esas numaralı dosyası, ticaret sicil kayıtları, fatura suretleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Celp edilen Bakırköy……. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasının tetkikinde, davacı tarafından 16.01.2018 tarihinde davalı aleyhine faturadan kaynaklı alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 15.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun takibe itiraz ettiği, itiraz sebebiyle takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında mali bilirkişiden 19/02/2019 havale tarihli rapor alınmıştır.
GEREKÇE:

Sorun: Davacının davalıdan takibe konu alacağının olup olmadığı, davalının itirazlarının yerinde bulunup bulunmadığı varsa davacının takibe konu alacağın miktarının ne olduğuna ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Çözüm: Taraflarca sunulan delillerle, TBK, TTK, ve İİK bakımından değerlendirilmesinin yapılmasıdır.
Dava, davacının, davalı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerinden ibarettir.
Genel Olarak; Faturaya dayalı alacak davalarında davalı akdi iiişkiyi açıkça kabul etmemiş ise taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunduğunu ispat külfeti faturayı düzenleyen alacaklı tarafa düşmektedir, öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağının olduğunu iddia eden taraf bunu yazılı belgeler ile ispat etmesi gerekir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddelerinde açıkça belirtilmiştir. Alacaklı düzenlediği faturadaki malların ya da hizmetin karşı tarafa teslim edildiğini HMK 200. Maddesinde belirtilen deliller ile ispat etmesi gerekir. Fatura tek başına taraflar arasındaki akdi ilişkinin belgesi sayılamaz. Fatura sözleşmenin kurulması safhasıyla ilgili olmayıp ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin bulunması gerekir. (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu E:2001/1, K:2003/1, T:27.06.2003. Normal şartlarda alacaklı faturaya konu mal ve hizmeti davalı borçluya teslim ettiğine dair borçlunun imzasını kabul ettiği irsaliye veya teslime dair yazılı belge ile ispat edebilir.
Davacının, davalı borçlu ile aralarında akdi bir ilişki olduğunu, bir başka anlatımla takibe konu faturadaki fatura konusu hizmet ifası ile ilgili ticari ilişkiyi ispat etmeden iddia ettiği alacağın tahsilini sağlaması mümkün değildir. Akdi ilişki ise, taraflar arasında düzenlenen imzası davalı tarafından kabul edilmiş bir sözleşme, faturaya konu malların borçluya teslim edildiğine dair bir irsaliye ve teslim fişi ile vb. somut yazılı belgelerle ispat edilebilir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı, ticaret sicil kaydı, fatura dökümleri, davacının ticari defterleri üzerine yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; tacir olan taraflardan davacının defterlerinin TTK hükümlerine uygun tutulduğu, takip konusu faturanın kayıtlarında yer aldığı, takip konusu fatura konusunda ihtilafın bulunmadığı, bilirkişi incelemesi için davalı tarafa usulüne uygun ihtarat yapılmasına rağmen defter ve belge ibrazında da bulunmamasının yanı sıra ödeme yaptığına ilişkin belge sunmadığı, itibar edilen bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, davacı şirket kayıtlarına göre davacının davalıdan 31/12/2016 tarihi itibariyle 2.779,62 TL alacaklı olduğu anlaşılmış olup alacağın likit olması karşısında ayrıca davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi uygun görülmüş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasındaki itirazın iptaline, takibin devamına, 2.279,62 TL asıl alacak üzeriden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 155,72 TL harçtan peşin alınan 33,57 TL harcın mahsubu ile bakiye 122,15 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 919,50 TL posta masrafı ile toplam harç gideri 69,57 TL ki toplam 225,29 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca 2.279,62 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda değer itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/04/2019

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)