Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/468 E. 2022/150 K. 11.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/468
KARAR NO : 2022/150

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/05/2017
KARAR TARİHİ : 11/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin elektrik enerjisinin dağıtımını yaptığını, davalının işyerinde kurulu bulunan tesisatına bağlattığı sayacı müvekkili kuruma kaydettirmediğini ve abonelik sözleşmesi de imzalamadan kaçak elektrik kullandığını, bu durumun, tesisatla ilgili olarak yapılan kontrol sırasında takip dayanağı kaçak elektrik tespit tutanağıyla tespit edildiğini, davalının sayacı kaydettirmeden ve abonelik sözleşmesi imzalamadan elektrik kullandığını ve bu şekilde kaçak olarak tüketilen elektriğin bedelini de ödemediğini, davalının kötü niyetli olduğunu, itiraz dilekçesinde borca itiraz etmiş ise de davalı borçlunun bu itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu, zira davalının görünüşte tesisata sayaç takmış görünüyor olsa da sayacı mühürletip kaydettirmemiş olduğundan davalının kullanılan elektriği istediği zaman sayaçtan geçirmeden sayacı bypass ederek ölçülmeden kullanma imkanına sahip olduğunu, bu nedenle davalının istediği zaman sayaçtan geçirerek istediği zaman da sayaçtan geçirmeden elektrik kullanabilmek için sayacını kaydettirmediğini ve mühürlettirmediğini, bu durumun davalının sayaçtan geçirmeden elektriği kaçak kullandığını ortaya koyduğunu, kontrol sırasında davalının işyerinde kurulu olan tesisata şebekeden yüksek miktarda enerji çekildiği tespit edildiğini, ayrıca müvekkili kurumda kayıt altına aldırılmamış olan sayacın endeksi dahi davalının yüksek miktarda elektrik tüketmiş olduğunu gösterdiğini, davalının kayıtsız sayaçtan geçirerek kullanılan elektriğin miktarı sayaçta okunan endeksten görülerek tahakkuk ettirilen bedeli de ödemediğini, kaçak elektrik tüketim borcunun ödenmemesi üzerine icra dosyası ile davalı aleyhinde takip açıldığını, davalının borçlu takibe karşı haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı karşısında itirazının iptaline, takibin devamına ve İcra İnkar tazminatına karar verilmesi talebiyle işbu davanın açılması zorunluluğu doğduğunu, bu nedenlerle davalının takibe itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının, enerji bedeli alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı icra dosyasına yapmış olduğu itirazında alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle takibe, itiraz ettiğini beyan etmiştir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 12.668,65 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için enerji bedeline dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan davalı …’in ….. Mh. …… Sk. No:50/D Eyüp adresinde bulunan elektrik sayacı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 09/01/2020 havale tarihli raporunda; Tutanağa konu mahal Fırın/Ekmek/Pasta işletmesidir. Davacı kurumca kaçak tahakkuku hesaplamasında 72,6 kw. güç değeri 0,6 kullanım faktörü ile çarpılmak suretiyle dikkate alınmıştır. Hesaplamalarda güç değeri kaçak tahakkuk bedeline direkt etki etmektedir. Davacı kurumca, elektronik sayacın en yüksek kayıt ettiği 2,42 kw. x 30 (eksik kayıt oranı) = 72,6 kw. değeri üzerinden güç tespiti yapılmıştır. Baz alınan değerin davalının ticari faaliyete başlamadan önceki (Temmuz/2013) sayaç güç değeri olduğu tespit edilmiştir. Bu bakımdan, herhangi bir tereddüde mahal verilmemesi için; Özellikle işletmedeki toplam güç değerinin davacı kurum kayıtları ile sorgulanması/değerlendirilmesi gerekeceği kanaatine varılmıştır. Mahkemece de uygun bulunması halinde; Davalı tarafça ticari faaliyete başlanılan 16.04.2014 tarihinden 18.07.2014 tutanak tarihine kadar abonelik sözleşmesi yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise sözleşme gücünün davacı kurumca Mahkemeye bildirilmesi, davalı taraf ile imza edilen 23.02.2015 tarihli abonelik sözleşmesine esas sözleşme gücünün davacı kurumca Mahkemeye bildirilmesi, yukarıda detayı verilen mevzuat (Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği) hükümlerinin dava konusu tutanağa uyarlanabilmesi için …… nolu aboneliğe ait Endeks Döküm Kayıtlarının (2013 yılından itibaren) davacı kurumca Mahkemeye sunulması gerekeceği, eksik belgelerin Mahkemece temin edilmesine müteakip yukarıda tespit edilen hususlar açıklığa kavuşturularak denetime elverişli bir rapor tanzim edilebileceğin görüşünü bildirmiştir.
Bilirkişi 12/08/2020 havale tarihli raporunda; Davalı tarafça 16.04.2014 tarihinde işe başlanmış olunmasına rağmen (kira kontratı da bu tespiti desteklemekte), davacı kurum davalı öncesinde mahalde ticari faaliyet yürüten dava dışı bir şirketin Temmuz 2013 döneminde sayacının kayıt ettiği güç değeri üzerinden kaçak tahakkuk hesaplaması yapmıştır. Yani davalı 5,01 kw güç değerinden sorumlu tutulması gerekirken 72,6 kw güç değerinden sorumlu tutulmuştur. Bu hal ile yapılan uygulama (kaçak tahakkuk hesaplaması) hatalıdır. Davalının icra müdürlüğüne verdiği itiraz dilekçesinde bu hususa değinilmiştir. Tereddüde mahal verilmemesi bakımından tarafımca ön rapor düzenlenmiş gelen belgeler doğrultusunda kesin kanaat belirtilmiştir. Endeks döküm kayıtlarında Nisan 2014 tarihindeki sayaç işareti 4617,03 kwh. görünmesine rağmen sayaç muayene formunda Nisan 2014 tarihindeki endeks değeri 19557 kwh. Olarak görünmektedir. Kurum kayıtları sayaç endeks bilgileri bakımından çelişkilidir. Bu çelişki davacı şirketin davalıyı 91 günlük kaçak kullanım döneminde 15861 kwh lik tüketimden sorumlu tutmasına neden olmuştur. Bu tüketim (15861 kwh) dava konumuz değildir ancak davacı tarafça hatalı olarak hesap edilen 72,6 kw lık güce tekabül eden 38054 kwh lik tüketimden düşüldüğünden takibe konu asıl alacak bedeli ile bağlantılıdır. Davalının tutanak tarihi itibariyle ki ancak davacı taraf davalı adına 05.07.2014 – 16.07.2014 tarihler arasındaki 11 günlük süre için 20478 kwh – 5588 kwh =14790 kwh tüketim üzerinden dava konusu olmayan tahakkuk da çıkartmış olduğundan (dava konumuz olmayan 2014/08 dönem faturası) ve bu tüketimin davacı kurumun hatalı olarak tespit ettiği 72,6 kw güce tekabül eden 38054 kwh lik kaçak tüketimden düşülmüş olunması nedeniyle davalının dava konumuz olan 22193 kwh lik tüketime tekabül eden 11767,90 TL tutarındaki asıl alacak kaçak bedelinden sorumlu tutulamayacağı kanaatine varılmıştır. Özetle kaçak tahakkukuna esas 91 günlük kullanım döneminde davacı taraf davalı adına tüketemeyeceği miktarda (15861 kwh) normal fatura tahakkuku çıkartmış olduğundan davalının bir de eksik tüketim varmış gibi takibe konu kaçak tahakkukundan sorumlu tutulamayacağı itirazında haklı olacağı, çıkartılan fazla tahakkukun (2014/08 dönem faturası) ise dava konumuz olmadığı, davalı tarafça 16.04.2014 tarihinde işe başlanmış olunmasına rağmen (kira kontratı da bu tespiti desteklemekte), davacı kurum davalı öncesinde mahalde ticari faaliyet yürüten dava dışı bir şirketin Temmuz 2013 döneminde sayacının kayıt ettiği güç değeri üzerinden kaçak tahakkuk hesaplaması yapmıştır. Yani davalı 5,01 kw güç değerinden sorumlu tutulması gerekirken 72,6 kw güç değerinden sorumlu tutulmuştur. Bu hal ile yapılan uygulama (kaçak tahakkuk hesaplaması) hatalıdır. Davalının icra müdürlüğüne verdiği itiraz dilekçesinde bu hususa değinilmiştir. Tereddüde mahal verilmemesi bakımından tarafımca ön rapor düzenlenmiş gelen belgeler doğrultusunda kesin kanaat belirtilmiştir. Endeks döküm kayıtlarında Nisan 2014 tarihindeki sayaç işareti 4617,03 kwh. görünmesine rağmen sayaç muayene formunda Nisan 2014 tarihindeki endeks değeri 19557 kwh. Olarak görünmektedir. Kurum kayıtları sayaç endeks bilgileri bakımından çelişkilidir. Bu çelişki davacı şirketin davalıyı 91 günlük kaçak kullanım döneminde 15861 kwh lik tüketimden sorumlu tutmasına neden olmuştur. Bu tüketim (15861 kwh) dava konumuz değildir ancak davacı tarafça hatalı olarak hesap edilen 72,6 kw lık güce tekabül eden 38054 kwh lik tüketimden düşüldüğünden takibe konu asıl alacak bedeli ile bağlantılıdır. Davalının tutanak tarihi itibariyle yapılan değerlendirmeler kapsamında kaçak elektrik tüketimidir ancak davacı taraf davalı adına 05.07.2014 – 16.07.2014 tarihler arasındaki 11 günlük süre için 20478 kwh – 5588 kwh = 14790 kwh tüketim üzerinden dava konusu olmayan tahakkuk da çıkartmış olduğundan (dava konumuz olmayan 2014/08 dönem faturası) ve bu tüketimin davacı kurumun hatalı olarak tespit ettiği 72,6 kw güce tekabül eden 38054 kwh lik kaçak tüketimden düşülmüş olunması nedeniyle davalının dava konumuz olan 22193 kwh lik tüketime tekabül eden 11767,90 TL tutarındaki asıl alacak kaçak bedelinden sorumlu tutulamayacağı kanaatine varılmıştır. Özetle kaçak tahakkukuna esas 91 günlük kullanım döneminde davacı taraf davalı adına tüketemeyeceği miktarda (15861 kwh) normal fatura tahakkuku çıkartmış olduğundan davalının bir de eksik tüketim varmış gibi takibe konu kaçak tahakkukundan sorumlu tutulamayacağı itirazında haklı olacağı, çıkartılan fazla tahakkukun (2014/08 dönem faturası) ise dava konumuz olmadığı görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi 04/12/2020 havale tarihli raporunda; İhtilaflı sökülen eski sayaç tarafından kaydedilen günlük ortalama elektrik tüketimi ile yeni takılan ihtilafsız sayaç tarafından kaydedilen günlük ortalama elektrik tüketimi arasında 5,17 kat fark bulunduğu, sökülen dava konusu eski sayacın çok ciddi oranda eksik tüketim yaptığı, bu durumun sayaca müdahale edildiği anlamına geldiği, davalı şirketin, EPDK Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin Kaçak elektrik enerjisi tüketimi halleri başlığının 26. Maddesinin 1. fıkrasının (a) ve(b) bentlerinde tanımlanan şekilde, Perakende satış sözleşmesiz ve sayaca müdahale ederek tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle kaçak elektrik kullandığı, davalı şirketin, dava konusu 18.07.2014 tarih ve …… seri numaralı seri numaralı Kaçak elektrik tespit tutanağından ve bu tutanağa tahakkuk eden 3.974,15 TL kaçak tüketim bedelinden sorumlu olduğu, davalı şirketin, davalıdan, 3.974,15 TL asıl alacak, 257,79 TL gecikme faizi ve 46,40 TL faizin KDV’si olmak üzere, toplam 4.278,34 TL alacaklı olduğu görüşü bildirilmiştir.
19/03/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda bilirkişinin kök raporundaki kanaatinin aynen devam ettiği şeklinde görüş bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu ve 14/09/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporu içeriğine göre; denetime elverişli ve hükme esas alınan bilirkişi heyet raporu kapsamında davacının, kullandığı elektrik enerjisine ilişkin kaçak ve ek tüketim bedelleri ayrıntılı ve gerekçeli olarak hesaplanmış olup; davacının asıl alacağı 1472.26 TL, Gecikme Zammı 80,93 TL, Gecikme zammının KDV 14,57TL, Davacının icra takip tarihi itibariyle alacağı 1.567,76 TL, Davacı ……. .nin, davalı …… ‘den icra takip tarihi itibariyle alacağının 1.567,76 TL olduğu anlaşılmakla, davanın hesaplanan bedel üzerinden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 1.472,26 TL asıl alacak 80,93 TL gecikme zammı, 14,57 TL gecikme zammı KDV’si olmak üzere toplam 1.567,76 TL yönünden davalının Bakırköy ……… İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, kabul edilen miktar yönünden takibin aynı koşullarla devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın kabul miktar yönüyle %20’si üzerinden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 107,09 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 153,05 TL harcın mahsubuyla bakiye 45,96 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 153,05 TL peşin harç, 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 189,05 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 3.668,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 1.063,72 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 1.567,76 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davalının yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/02/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)