Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/428 E. 2020/89 K. 30.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/428
KARAR NO : 2020/89

DAVA : Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi)
DAVA TARİHİ : 05/05/2017
KARAR TARİHİ : 30/01/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/02/2020
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; müvekkilinin, İstanbul Ticaret Sicilinde ….. sicilinde kayıtlı ….. Ticaret Koll.Şti.’nin ortaklarından biri olduğunu, Şirketin 2008 yılından beri hiçbir ticari işlem yapmadığını ve faaliyetsiz bulunduğunu, ayrıca şirket ile tüm yasal işlemlerin şirketin diğer ortağı olan davalı … tarafından yapıldığını, defter ve kayıtlarında bu davalı ortak tarafından tutulduğunu, Şirket ortağı bulunan taraflar ; 2013 yılında yaşanan olaylar nedeni ile ortaklıkları bulundukları dava dışı 5 adet şirket hakkında ortaklıktan ayrılma ve hisse devir sözleşmesi imzalayarak davacı … 5 adet şirketteki hisselerini davalı …’e devrettiğini, ancak davalı …, taraflar arasında imzalanan 06.12.2013 tarihli sözleşmedeki yükümlülükleri yerine getirmemiş, müvekkil tarafından davalı aleyhinde davalar açtıklarını, taraflar arasında güven ilişkisinin kalmadığını, tüm bu nedenlerle, şirketin faaliyetsiz olduğunu, ayrıca şirket iki ortaklı olduğundan, taraflar arasında mevcut hasımane davranışlar nedeniyle bir araya gelinip devamı da mümkün olmadığından TTK. hükümleri gereğince şirketin münsefih olduğunun tespiti ile şirketin tasfiyesine, mahkeme tarafından tasfiye memuru atanmasına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili beyanında özetle; ….. Ticaret Koll.Şti.’nin faal olmadığını, tasfiyesinin gerektiğini ancak tasfiyeyi ortakların kendileri yapmakta olduğunu, tasfiyenin bu şekilde ortaklar tarafından yapılmasını talep etmiş olup davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER:Ticaret sicil kayıtları, İstanbul …. Asliye Ceza Mahkemesinin …… esas sayılı dosya örneği, İstanbul ….. ATM’nin ….. esas sayılı dosya sureti, vergi kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Gelir İdaresi Başkanlığının 26.11.2018 tarihli ve …… No’lu yazısında, 06.02.2004 tarihinde ….. Havalimanı Serbest Bölge … Blok No: …. Bakırköy/İstanbul adresinde “Hırsız ve yangın alarm sistemleri ve kapı konuşma sistemlerinin imalatı” faaliyetine başlayan mükellefin 22.11.2018 tarihli ….. kodlu yoklama ile faaliyetine davam etmediği ve daire tarafından resen terk çalışmalarına başlandığı bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı şirketin 2008 yılından beri genel kurullarını yapıp yapmadığı, herhangi bir faaliyetinin bulunup bulunmadığı, yapılmamış ve faaliyeti bulunmamakta ise bu durumun münfesih sayılmayı gerektirip gerektirmeyeceği, münfesih sayılacak ise tasfiye memuru atanıp atanmayacağı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca davalı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının ortağı olduğu ….. Ticaret Koll. Şti.’nin faaliyetinin bulunmadığından münsefih olduğunun tespiti ile şirketin tasfiyesine, ve tasfiye memuru atanması talebinden ibarettir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 636/3. maddesine göre; haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir.
Haklı sebep, kanunda tanımlanmamıştır. Somut olayın özelliğine göre hakim haklı sebebin varlığını takdir edecektir. Haklı sebep, şirketin devam etmesini çekilmez bir hale getiren veya şirket ilişkisini sona erdirmeyi gerektiren herhangi bir olgudur. Objektif veya subjektif bir neden olabilir. Şirketin devamlı olarak zarar etmesi, kuruluş ve gayesinin gerçekleşmesine imkan kalmaması, ortaklar arasındaki ciddi anlaşmazlıklar, ortağın bakiye sermaye borcunu ödemekte temerrüdü gibi, sebepler anılan maddede yer alan haklı sebeplere örnek olarak sayılabilir.
Somut olay bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalı ….. Ticaret Koll.Şti. ’nin, 2013 yılından itibaren ticari faaliyette bulunmadığı, satış yapmadığı ve yıllar itibariyle gider unsurlarının da kırtasiye giderleri, mali müşavirlik vb. giderlerinden oluştuğu itibar edilen bilirkişi raporunda tespit edilmiş olup, davalı şirketin TTK. m. 376/2 hükmü uyarınca kanun gereği (TTK. m. 636/3) münfesih hale geldiği, TTK. m. 636/3 hükmü uyarınca, haklı sebeple şirketin feshi şartlarının da oluştuğu, organların eksikliğine ilişkin TTK. m. 630/2 hükmüne dayanarak, davalı şirketin işletme konusunun gerçekleşmesinin imkânsız hâle geldiği de dikkate alınarak davalı şirketin feshine karar verilmiş ve tasfiye memuru atanmasına ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün ….. nosunda kayıtlı ….. Tic. Kollektif Şirketi … ve …’ın feshine, tasfiye memuru olarak mali müşavir …..’un atanmasına, kendisine bir defaya mahsus 3.000 TL ücret takdirine, masrafın davacı tarafından karşılanmasına, tasfiye memurunun görevinin tasfiye kararının tescil edileceği tarihine kadar devamına, ticaret sicilde davacı tarafından masrafı karşılandığında ilanına,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 54,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 974,90 TL posta masrafı ile toplam harç gideri 67,40 TL ki toplam 1.042,30 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalılara iadesine,
Dair karar, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/01/2020

Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)