Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/384 E. 2022/1047 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/384 Esas
KARAR NO : 2022/1047

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2017
KARAR TARİHİ : 09/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davalı …. ‘ün sevk ve idaresinde bulunan davalı …. e ait ve diğer davalı …. A.Ş. Tarafından sigortalanmış ….. plakalı araç ile 29/02/2016 tarihinde aşırı hız ile seyir halinde kırmızı ışık yanması nedeniyle cadde üzerinde durmakta olan dava dışı ….’a ait ….. plakalı araca arkadan çarptığını, bu çarpmanın etkisiyle dava dışı …..’a ait aracın hareket ettiğini ve kaldırımda yaya olarak bekleyen müvekkiline çarpıp basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek ve hayati fonksiyonlarını orta derecede etkileyecek şekilde ayağının kırılması ve yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kaza sırasında aracın sürücüsü olan davalının ehliyetsiz ve 18 yaşından küçük olması sebebiyle Bakırköy ….. Çocuk mahkemesinin ……. esas – …… karar sayılı dosyasından bu kaza nedeni ile yargılandığını, 8 ay hapis cezası aldığını ve kanun gereğince bu cezanın adli para cezasına çevrildiğini, davalının gerek kaza sonrası gerekse ceza davası yargılanması aşamasında herhangi bir pişmanlık belirtisi göstermemesi sebebiyle hakkında verilen cezanın ertelenmediğini, ceza dosyasından alınan kusur raporuna göre davalının %100 kusurlu olduğunu, kaza sonrası müvekkil ile hiç ilgilenmediğini, maddi manevi hiçbir yardımda bulunmadığını, müvekkilinin tüm tedavi masraflarını kendisinin karşıladığını, müvekkilinin sol bacağının kırıldığını ve yaklaşık 6 ay tedavisinin sürdüğünü, ayağının yeniden eski haline gelerek tüm randımanlı çalışmasının mümkün olmadığını, bu nedenlerle davalının adına kayıtlı …….. plakalı araca teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını , mümkün değilse ihtiyati haciz konulmasını , ya da araca davalıdır şerhi konulmasını , davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı ….. Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının Karayolları Trafik Kanunu gereğince davacı usuli yükümlülüğü olan başvuru şartını yerine getirmeksizin dava açtığından, davanın usulen reddi gerekmektedir. müvekkilinin tazminat sorumluluğuna hükmedilecekse, hesaplama yapılırken hatır taşımasının varlığı dikkate alınarak tazminat miktarında indirime gidilmesi gerektiğini, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ancak ve ancak GERÇEK ve DOĞRUDAN olan zarar kalemleri için teminat verdiğini, davacı tarafın taleplerinin bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin söz konusu zarardan Poliçe Teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kabul manasında olmamak işbu dava tarihine kadar müvekkili şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını, İşbu nedenle faiz başlangıç tarihinin dava tarihi itibariyle yasal faiz olması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …… cevap dilekçesinde özetle; Davadaki kusur incelemesi ve olayın oluş şekli taksirli ve istenmeden oluşan bir kaza olduğunu, havanın hafif yağışlı ve yerlerin kaygan olduğunu , Davalının bu kazada asli kusuru bulunmadığını ve fakat oluşan olumsuz hava koşullarının bu kazaya neden olduğunu, dosyada bu duruma ait bir rapor bulunmadığını, dosya kapsamı incelendiğinde alkollü olmadığı ,aşırı sürat yapmadığı ve davacıya direkt olarak oğlunun çarpmadığının anlaşıldığını, mahkemelerde de oğlunun anahtarı benden izinsiz alarak arabayı kullandığını, kazadan sonra olaydan haberdar olduğunu, zararın sigortadan karşılanması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 20/01/2020 havale tarihli raporunda; Davacının gelirinin asgari ücret kabul edilmesi halinde geçici ve sürekli işgöremezlik nedeniyle talep edebileceği maddi tazminatın 19,718.63 TL olduğunu, davacının gelirinin beyan ettiği şekilde kabulü halinde ise geçici ve sürekli işgöremezlik nedeniyle talep edebileceği maddi tazminatın 108,666.46 TL olduğunu, Mahkemece takdir olunan tazminatın, zorunlu mali sorumluluk sigortası teminat limiti sınırı olan 290.000,00 TL ye kadarlık bölümünden davalı ….. …. Sigorta A.Ş.’ den, davalı sürücü ….. , araç sahibi davalı ….. ile birlikte, sigorta şirketi yönünden talep gibi dava tarihi olan 21.04.2017 tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihi 29.02.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili gerektiğini belirtmiştir.
02/07/2019 tarihli ATK raporunda ; ….. ve ….. oğlu, 01/01/1950 doğumlu, …… ’ın 29/02/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında; Alt ekstremiteye ait sorunlar, alt ekstremite uzunluk farkı alt ekstremite özürlülük oranı: %5 olup göre; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %3 (yüzdeüç) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanunun 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hakimin takdirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nun 91. maddesiyle de; işletenin Aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Hemen belirtmelidir ki, işletenin sorumluluğu hukuki nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91.maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir. Öyle ise, hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp, çözümlenmesi gerekmektedir.
Sürekli maluliyet tazminatı, kişinin maruz kaldığı sakatlıktan dolayı, eski hayat seviyesini sağlamak amacıyla fazladan harcayacağı çabanın karşılığı olarak verilen tazminat niteliğinde olup, kişinin bulunduğu yaştan itibaren yaşayacağı tüm sürede maluliyet oranında alacağı aylık iratların peşin değeridir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, araç trafik kayıtları, olay nedeniyle sigorta şirketinden alınan yazı cevapları, sigorta poliçesi, sağlık kuruluşlarından celp edilen tıbbi bilgi ve belgeler, ATK raporları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; Davalı ……’ün sevk ve idaresinde bulunan davalı …….. e ait ve diğer davalı ……Sigorta A.Ş. Tarafından sigortalanmış …… plakalı araç ile 29/02/2016 tarihinde seyir halinde bulunan kırmızı ışık yanması nedeniyle cadde üzerinde durmakta olan dava dışı ……. plakalı araca arkadan çarpması, bu çarpmanın etkisiyle dava dışı aracın hareket ettiğini ve kaldırımda yaya olarak bekleyen davacıya çarpması sonucu davacının yaralandığı, Adli Tıp Kurumu …..İhtisas Dairesi’nin 02/07/2019 tarihli raporunda, davacının söz konusu kaza sebebiyle %3,3 oranında meslekte kazanma gücü kaybına uğradığı ve geçici iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 9 ay olduğunun rapor edildiği, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından …….. soruşturma numarasıyla alınan 20.04.2016 tarihli raporunda davacı …..’ın kusursuz, davalı sürücü …… ’ün 1.derece asli tam kusurlu olduğunun rapor edildiği, alınan raporların tespit edilen maddi vaka ve kusur oranları ile uyumlu olduğu, somut davada, davacı tarafça talep edilebilecek maddi tazminat miktarının tespitine ilişkin rapora mahkememizce itibar edilmiş olup, rapor ile davacının kusur oranı ve yaralanma derecesine göre talep edebileceği geçici iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının, sürekli iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının tespit edildiği anlaşılmakla, davanın maddi ve manevi tazminat talebi bakımından kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı için 122.209,61 TL maddi tazminatın davalılar …… ve ….. ‘ten kaza tarihi olan 29/02/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, davalı sigorta şirketi …… Sigorta Anonim Şirketi’nden dava tarihi olan 21/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle (davalı sigorta şirketi poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olmak üzere )davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2- Davacının, manevi tazminat talebinin kabulü ile , 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 29/02/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılar …… ve ……’ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 8.689,68 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 102,47 TL peşin harç, 2.070,00 TL ıslah harcının mahsubuyla bakiye 6.517,21 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 102,47 TL peşin harç , 2070,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.203,87 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.794,89 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-AAÜT gereğince kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 19.331,44-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-AAÜT gereğince kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesap edilen 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar ……. ve …….. ‘ten alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
10-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin, davalı …….. ve …… vekilinin yüzünde davalı …….. sigorta vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/11/2022

Katip …….
¸(e-imzalıdır)

Hakim ……
¸(e-imzalıdır)