Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/361 E. 2020/620 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/361 Esas
KARAR NO : 2020/620

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2017
KARAR TARİHİ : 28/09/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in alışveriş yapmak ve yemek yemek maksadı ile gitmiş olduğu alışveriş merkezinde diğer müvekkili …ye ait …. plakalı … model, …. marka otomobilinin ruhsatı da araçla birlikte çalınmasından dolayı zarara uğradığını, aracı davalı şirketin vale hizmeti yapan diğer davalı …’ya verdiğini, valenin müvekkiline aracı teslim aldığına ilişkin kart verdiğini, otomobili almak için valenin yanına gittiğinde valenin aracın anahtarının yerinde olmadığını söylediğini, müvekkilinin Başakşehir Polis Merkezi Amirliği’nde vermiş olduğu ifade ile ilgililerden şikayetçi olduğunu, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından …. soruşturma numarası ile soruşturma başlatıldığını, sözleşme yapmak için sosyal temasa giren kişilerin bu andan itibaren aralarında kurulan ilişkinin her safhası için birbirlerine zarar vermemek için her türlü özeni göstermek, gerekli çabayı sarf etmek zorunda olduklarını, otoparktaki güvenliğin davalılar tarafından her an kontrol altında bulundurulması ve bu hizmetlerin müşterilerin rahat ve huzurlu bir ortamda ihtiyaçlarını gidermek maksadı ile yapılması gerektiğini, davalıların her türlü önlem ve tedbiri almakla yükümlü olduklarını ileri sürerek, otomobilin çalınan günkü değeri olan 85.000,00-TL’nin çalınma tarihinden itibaren işleyecek olan ticari faiziyle birlikte davalılardan alınarak müvekkili … Mobilya Taahüt İnşaat Tic. Ve San. Ltd. Şti’ye verilmesine, müvekkili …’in yaşamış olduğu manevi zararların tazmini maksadı ile 20.000,00-TL’nin çalınma tarihinden itibaren işleyecek olan faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. Kahvaltı Şarküteri Gıda San. Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin . AVM’de … markasıyla restoran-şarküteri alanında faaliyet gösterdiğini, faaliyetleri neticesinde gelen müşterilerin memnuniyeti açısından ücrete tabi olmaksızın yalnızca restorana gelen müşterilerin araçlarının park, bakım ve gözetimi için vale çalıştırdığını, olay günü davacının alışveriş merkezine gelerek aracını vale hizmeti veren müvekkil şirket çalışanı diğer davalı …’ya bıraktığını, ancak iddia edilenin aksine kesinlikle müvekkilinin restoranına uğramadığını, direkt olarak AVM’ye giriş yaptığını, bununla ilgili olarak diğer davalı …’nın davacı şahsa restorana gelip gelmediğini sorduğunu, davacı …’in ise AVM’ye geldiğini fakat kendisine ücret karşılığında vale hizmeti verilmesini istediğini, bunun üzerine diğer davalı …’nın davacıya para karşılığında tamamen müvekkili şirketin emir ve talimatlarının aksine olarak salt kendi menfaatleri doğrultusunda hareket ederek davacının kullandığı aracı alarak vale hizmeti verdiğini, davacının aracını AVM otoparkına değil AVM’nin dışında bulunan açıklıktaki valeye aracı bıraktığını ve neticesinde davaya konu olay meydana geldiğini savunarak öncelikle davanın görevsiz mahkemede açılmakla dosyanın görevli Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesini, aracın değerinin müddeabih kadar olmadığını, manevi tazminat talebinin yerinde olmadığını, haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır. 24/12/2018 tarihli beş nolu celseden itibaren duruşmalara vekili katılmış bilirkişi raporlarına karşı itiraz dilekçeleri sunulmuştur.
İhbar olunan vekili ihbara karşı cevaplarında; davalı … Kahvaltı Şarküteri Gıda San. Tic. Ltd. Şti. Tarafından müvekkile ait …. Alışveriş Merkezinin73 kotunda bulunan …. numaralı ve 246,31 m2 büyüklüğündeki bölümün Beyoğlu …. Noterliği’nin 28.12.2016 tarih ve …. yevmiye numarası ile kira sözleşmesi ile kiralandığını, kiralanan yerin tesliminden sonra, kiralanan yer ile ilgili tüm yükümlülüğün söz konusu yerde kiracı olarak bulunan kiracıya geçtiğini, kira sözleşmesine konu yerin avm’nin ön bölümünde tek girişi ön cepheye bakan bir yer olduğundan davalının kendi iş yerine gelen müşterilerine bizzat kendisinin vale hizmeti verdiğini, müvekkilinin dava konusu olayla ilgili olarak her hangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını davalılarla aralarında her hangi bir sözleşmesel, hukuki ve fiili ilişki bağın söz konusu olmadığını, davanın tek muhatabının davalılar olduğunu, bu nedenlerle ihbara itiraz ettiklerini, müvekkilleri açısından her hangi bir hüküm kurulmamasını arz ve talep etmiştir.
Dava; davacı …’in davalı …. Kahvaltı Şarküteri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ne ait işyerinin otoparkında diğer davacı … adına kayıtlı olan aracının davalının kusuru sonucu çalınması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığından bahisle açılan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.

DELİLLERİN DEĞİRLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. Maddesinde, TBK’nın 561 ila 580.maddelerinde düzenlenen saklama sözleşmesinden doğan davaların ticari dava olduğu belirtilmiş, ayrıca, davanın konusuna bakılmaksızın, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendiren hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava olduğu, 5/2. maddesinde bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin görevi dahilinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara, asliye ticaret mahkemesinde bakılacağı, 5/3. maddesinde ise asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanacağı belirtilmiştir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her safhasında mahkemece resen gözetilmelidir. Bu itibarla uyuşmazlığın taraflarının tacir olmasına ve her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesine göre davanın ticari dava niteliğinde olduğu tespit edilmiş, görev itirazı yerinde görülmemiştir.
Davanın Küçükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası ile 31/03/2017 tarihinde açıldığı, aynı tarih olan 31/03/2017’de davanın ticaret mahkemesi sıfatıyla mahkemelerine açıldığından bahisle görevli Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği görülmüştür.
Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğünden dava konusu … plakalı araca ait trafik kaydının dosya içine geldiği, olay tarihi itibariyle sahibinin …. Mobilya Taahhüt İnşaat Tic. ve San. Ltd. olduğu görülmüştür.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının …. sayılı soruşturma dosyası örneği dosya içine getirtilmiş, incelenmesinde; Müştekinin davacı … olduğu, suçun Hırsızlık, suç tarihinin 01/01/2017 olduğu, şüphelilerden birinin davalı … diğerinin meçhul olduğu ve faili meçhul şüpheli yönünden daimi arama kararı düzenlendiği, davalı … açısından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı tanığı … 26/04/2018 tarihli 3 nolu celsede vermiş olduğu tanıklık beyanında özetle; davacı …’in ruhsal olarak bozuntu içinde olduğunu, olaydan sonra şeker hastalığı ve tansiyon hastalığının başladığını, kendisinin dahi davacının dayı oğlu olmasına rağmen davacı ile dalga geçtiğini, davacının şirket yetkilisi olduğunu, müşterilerin davacı ile dalga geçtiğini, morali bozulmaması için görüşmelere göndermediklerini, davalının kiralık araba vereceği taahhüdünü yerine getirmediğini bildirmiştir.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Makine Mühendisi … ile Güvenlik Uzmanı ….’tan aldırılan 29/08/2018 tarihli raporda özetle; davalı …. Kahvaltı Şarküteri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’nin, vale …’nın şirketin yetkili temsilcisi olarak müşterilerine kendi adlarına vale hizmeti vererek, gelen müşterilerin araçlarını ve anahtarlarını alarak, emanete alma gibi ileride hukuki sonuçlar doğuracak bir hizmeti vermesine rağmen, vale hizmeti verilen … plakalı aracın, haksız fiile konu önce anahtarının sonra da anahtarla birlikte aracın çalınmasında özen yükümlülüğüne uymayarak aracın çalınmasına sebebiyet vermesi nedeniyle %60 (yüzde altmış) oranında kusurlu olduğunu, davalı …’nın gerekli önlemleri almaması, güvene uygun, özenli ve dürüst davranma yükümlülüklerini yerine getirmemesi ve aykırı davranması, güven ilişkisini ihlal etmesi, haksız fiil ile önce anahtarın ve sonra da aracın çalınmasına sebebiyet vermesi nedeniyle %40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğunu, davacı …’in haksız fiile konu olayda kusurunun bulunmadığını, olay tarihi itibariyle … plaka sayılı …. model aracın piyasa rayiç değerinin 80.000,00 TL olduğunu bildirmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna itiraz ve beyanları doğrultusunda ek rapor aldırılmış. Bilirkişiler 05/03/2019 havale tarihli ek raporunda kök rapordaki kanaatlerinin devam ettiğini bildirmişlerdir.
Tarafların ek rapora itiraz ve beyanları doğrultusunda Bakırköy … Tüketici Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasından kamera kayıtları getirtilerek bilirkişilerden ikinci ek rapor aldırılmıştır. Bilirkişiler 07/01/2020 tarihli ikinci ek raporunda özetle; davalı …’nın gerek soruşturmada şüpheli sıfatıyla vermiş olduğu ifadesi gerekse de duruşmada davalı asil olarak vermiş olduğu beyanlarında olayın nasıl gerçekleştiğini açıkça izah ettiğini, dolayısıyla itiraz edilen ancak nasıl gerçekleştiği davalı … tarafından izah edilen dava konusu olayın söz konusu olduğunu, dosyaya sunulan USB belleğinin teknik imkanlar kullanılmasına rağmen çalıştırılamadığını, dava konusu olayın meydana geldiği kast unsuru olmadan vale hizmeti verilirken dikkatsizlik ve tedbirsizlik neticesi araç sahibinden kart karşılığı alınan anahtarın bırakıldığı yerden çalınması suretiyle aracın çalınmış olduğunu, kök rapordaki kusur oranlarının sabit kaldığını bildirmişlerdir.
Toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının incelenmesinde; taraflar arasında davacının aracı valeye teslim edildikten sonra çalındığına ilişkin uyuşmazlık bulunmayıp 3. Kişi tarafından gerçekleştirilen hırsızlık nedeniyle davalıların sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, var ise zararın miktarının ne olduğu noktalarında uyuşmazlığın olduğu tespit edilmiştir. Davacı …’nin maliki olduğu …. plakalı araç dosyaya sunulan deliller, soruşturma emniyet ifadeleri, tarafların yazılı ve sözlü beyanları ile de sabit olduğu üzere davalılardan … Kahvaltı Şarküteri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’nin işlettiği işyerine ait otoparkta davalı …’nın valelik yaptığı esnada çalındığı sabittir. Bu durumda, hizmet sağlayan davalının otoparkına ve çalışanına teslim edilen araç nedeniyle müşteri ile davalı arasında TBK’nın 561. maddesinde tanımlanan saklama sözleşmesi kurulduğundan, davalı meydana gelen zarardan sorumludur. Davalı Limited Şirketi statüsünde kurulmuş tüzel kişi tacir olmasından dolayı basiretli bir tacir olarak hareket etmesi gerekmekte olup misafirlerinin her türlü zarara uğramalarını engelleyecek tedbirleri almakla mükelleftir. Davacı …’in aracını tamamen korunmasız ve ilgisiz bir yere bırakmadığı, davalı şirketin iş yerinin otoparkında vale olarak çalışan diğer davalıya bırakarak teslim kartını aldıktan sonra ayrıldığı anlaşılmakla davacının kusurunun bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Davacılardan …nin zararının çalınan aracın rayiç değeri kadar olduğu, bilirkişilerin tespit etmiş olduğu 80.000,00 TL’ye mahkememizce de itibar edilerek bu talebinin kısmen kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir. Davacılar ile davalı şirketin tacir olması ve 6102 Sayılı TTK 3. maddesi “Bu kanunda düzenlenen hususlarda bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir” hükmü gereği ticari işlerde borçlu tarafın ticari işlemlerden doğan borçlarına avans faizi işletilebileceği ve açıklanan tüm gerekçelerle, maddi tazminata yönelik açılan davanın kısmen kabulüne, 80.000,00 TL nin haksız fiil tarihi 01/01/2017 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ne verilmesine, fazlaya ilişkin 5.000,00 TL’lik talebin reddine karar verilmiştir.
Kanunlarımız manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişinin ve ailenin onur ve saygınlığına yönelik suçlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi, isme saldırı, nişan bozulması, evlenmenin feshi, babalığın benimsenmemesi, bedensel zarar ve öldürmedir. TBK.nın 56.maddesine göre manevi tazminata hükmedilebilmesi için davacının bedensel bütünlüğünün zedelenmesi gerekir. Diğer bir ifadeyle olay nedeniyle bedensel bütünlüğü zarar görmeyen kimse manevi tazminat isteyemez. Somut olayda davacı …’in şahsına ait olmayan aracın çalınmış olması da dikkate alındığında davacılardan …’in manevi tazminat talebinin yasal şartları oluşmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda yazıldığı üzere;
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davacının 80.000,00-TL maddi tazminat talebinin olay tarihi 01/01/2017’den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 5.464,80-TL harçtan davacı taraflarca yatırılan 1.793,14-TL harcın mahsubuyla bakiye 3.671,66-TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraflarca yapılan 31,40-TL başvurma harcı, 1.793,14-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.824,54-TL’nin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacı taraflarca posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 2.228,30 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranı üzerinden hesaplanan 1.697,75 TL’lik kısmının davalılardan alınarak davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
-Maddi Tazminat istemi bakımından;
6-AAÜT gereğince hesap edilen 12.000,00-TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacı …’ne verilmesine,
7-AAÜT gereğince hesap edilen 3.400,00-TL ücreti vekaletin davacı …’nden alınarak davalılara verilmesine,
-Manevi Tazminat istemi bakımından;
8-AAÜT m.10/3 gereğince hesap edilen 3.400,00-TL ücreti vekaletin davacı …’den alınarak davalılara verilmesine,
9–Davalı … tarafından posta / tebligat gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 400,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 95,23-TL’lik kısmının davacılardan alınarak davalı …’ya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili, davalı … vekili, ihbar olunan vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı.29/09/2020

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)