Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/293
KARAR NO : 2019/1112
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 28/07/2011
KARAR TARİHİ : 25/11/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 17/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde; davacı ile davalı arasında 2 adet sözleşme yapıldığını, sözleşmeler gereği davacı müvekkili firmanın yükümlülüğü, malzeme ve işçilik hizmetlerini sözleşmeler çerçevesinde ifa etmek olduğunu, karşı tarafın sorumluluğunun ise öncelikle davalı firmaca yapımı gerçekleştirilen …. Konakları Adlı ….. Mahallesi ……. cad. Avcılar /İstanbul adresinde bulunan … blok ….. Normal kat …. nolu 120 metrekarelik olduğunun müvekkillerine tanıtım broşürü ile teyit edilerek gösterilen daireyi 175.000,00 TL saymak suretiyle müvekkili firmaya iş karşılığı devretmek ve teslim etmek, kalan kısma ilişkin hakedişlerinde çek veya nakit para olarak ödenmesi olduğunu, müvekkili firma tarafından davalı firmaya ait işlerin taraflarca yapılan sözleşmeye uygun bir şekilde yapılıp teslim edildiğini, buna karşın davalı firmanın sürekli oyalama taktiği ile gerekli hakedişleri hakkıyla ödemediği gibi taraflarca yapılan sözleşmeye uygun bir şekilde devri ve teslimi gerekli olan daireyi de bir türlü müvekkili firmaya devir ve teslim etmediğini, müvekkili firmaca gerekli araştırmalar yapılınca firmaya devri gerekli dairenin yaklaşık 1 yıl önce başkasına satılıp devredildiğini belirterek, davanın kabulü ile dava sonunda elde edilmek istenen sonuca ulaşmada mağduriyet halinin doğmaması için davalı firmaya ait taşınmazlara teminatsız ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini, davanın kabulü ile müvekkil firmanın yapılan sözleşmelere göre yapımı ve teslimi gerçekleştirilen işlere ilişkin hak ediş alacağının ticari faizi üzerinden gerekli hesaplama yapılarak davalı taraftan KDV si ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili dosyaya sunduğu yazılı cevap dilekçesinde; davacı ile aralarında 2 adet sözleşme yapıldığını, bu sözleşmeler gereğince davacı şirketin davalı şirket tarafından inşa edilen Avcılar ve Bahçelievler’ deki inşaatların boya, kartonpiyer dahil dekorasyon işlerini mezkur sözleşmeler uygun olarak yapmayı edim olarak üstlendiğini, ….. Konakları Adlı …. Mahallesi ….. cad. Avcılar /İstanbul adresinde bulunan ….. blok d: 13 ‘ te bulunan bağımsız bölümün tapuda devrini yapmayı ve geri kalan kısmın ise taraflar arasındaki mutabakat gereği çeklir ile ödenmesini edim olarak üstlendiğini, davacı-karşı davalı şirketin sözleşmede belirtilen vadelerden sonra işe başladığı gibi noksan ve ayıplı iş teslimi yapması üzerine de çeşitli defalar uyarıldığını, müvekkilinin bu noksanlıklar ve ayıpları bertaraf etmek için dairelerin dekorasyonunu yeniden yaptırmak zorunda kaldığını, müvekkil şirketin dosyada mübrez sözleşleşmeler sebebiyle davacı karşı davalı tarafa herhangi bir borcu olmadığını, huzurdaki davanın reddi gerektiğini, müvekil şirketin sözleşmeden doğan tüm yükümlülükleri zamanında ve tam olarak yerine getirdiğini, davacıdan önce davalı-karşı davacıya göndermiş olduğu 2 adet fatura ile müvekkilinden 21.127,00 TL alacakıl olduğunu iddia ettiğini, davacı tarafın müvekkile hiç ödeme yapmadığını ve tapuda taşınmazın devrini yapmadığını iddia etmekte olduğunu, davacı karşı davalı tarafın iddia ve taleplerinin haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, davanın reddini talep ettiklerini belirterek, davacı-karşı davalı tarafın haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli davasının reddi ile karşı davalarının kabulü ile taahhütlerini süresinde ve sözleşmeye uygun olarak yerine getirmemesi ve uğranılan sair zararlar sebebiyle oluşan zarar ve ziyanın tesbiti ile şimdilik 2.000,00 TL nin davacı karşı davalı taraftan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce davanın kısmen kabulü ile 71.524,28 TL alacağın 16/02/2010 tarihinden işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı karşı davacıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı karşı davacının davasının ise reddine karar verilmiştir. 06/03/2014 tarihli karar Yargıtay ….. Hukuk Dairesinin …. esas …… karar sayılı 26/11/2015 tarihli ilamı ile bozulmuştur. Yargıtay ilamında 02/05/2012 ve 16/07/2017 tarihli davalı yüklenicinin dilekçe ekinde sunmuş olduğu 85.000,00 TL lik ödeme belgeleri yönünden araştırma ve inceleme yapılması gerektiği, davacı taşeron tarafından bir kısım çeklerin kendisine başka bir iş için verildiği savunması ile ilgili ispat yükünün davacıda olduğu, hükmedilen faiz bakımından 16/02/2010 tarihinden önce gönderilmiş olan ihtarnamede tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde ödenmesi istenmiş olduğu ve 08/02/2010 tarihinde davalıya ihtarnamenin tebliğ edildiği, davalının 16/02/2010 tarihinde temerrüte düştüğü ihtarnamede 21.127,09 TL lik miktarın belirtildiği dolayısıyla dava dilekçesinde istenilen miktar üzerinde kalan ve ıslah ile arttırılan kısım yönünden sözleşmede kesin vade bulunmadığından temerrütün ıslah harcının yatırıldığı tarihte oluşacağı ve bu faizin ıslah harcının yatırıldığı tarihten yürütülmesi gerektiği belirtilmiştir.
Yargıtay ilamında belirtilen hususlarda muhasebe hesap denetim uzmanı ve ticari hesaplamalar uzmanı bilirkişilerden 05/09/2019 tarihli rapor aldırılmıştır. Bilirkişi heyeti raporunda özetle; taraflar arasındaki somut uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı, davalı-karşı davacı …… AŞ nin yüklenici konumundaki davacı-karşı davalı ….. Ltd. Şti nin yaptığı işleri kabul ettiği ve ayıp ihbarında bulunmadığı dikkate alındığında ayıplı teslimden söz edilemeyeceği, taraflar arasında eser sözleşmesine dayalı yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığı gibi defter kayıtlarına da bu aşamada itibar edilemeyeceği, dosyada mübrez önceki raporlardaki teknik incelemeye göre davacı-yüklenici yanın toplam hak ediş tutarının 341.928,66 TL olduğunu, davalı yanın kabul edilebilir nitelikte toplam 166.403,72 TL ödeme belgesi sunduğunu, ayrıca taraflar arasında bedeli 175.000,00 TL olarak belirlenmiş daireye ilişkin tapu kaydının da sunulduğunu, ödeme belgeleri ve sözleşmeye göre ödeme yerine geçen daire satışı birlikte değerlendirildiğinde davalı yanın yapmış olduğu toplam ödemelerden sonra davanın davalıdan dava tarihi itibariyle 524,94 TL alacaklı olduğunu, bu alacağın dava tarihinden itibaren merkez bankası’nın kısa vadeli avanslar için uyguladığı avans faizi oranının uygulanabileceğini bildirmiştir.
Tarafların rapora karşı itiraz ve beyanları doğrultusunda önceki heyetten 23/10/2019 havale tarihli rapor aldırılmış, 05/09/2019 tarihli kök raporu değiştirilecek herhangi bir husus olmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 22/05/2012 havale tarihli dilekçesi ile; 21.127,09 TL olan dava değerinin 278.928,900 TL ye çıkarılmasına, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamına, Yargıtay ilamı, bilirkişi raporları içeriğine göre; davacının davalıdan alacağının 524,94 TL olduğu fazlaya ilişkin kısmının ispatlanamadığı, karşı dava bakımından davalı-karşı davacının karşı davasını ispat edemediği anlaşılmış aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile 524,94 TL alacağın 12/02/2010 temerrüt tarihinden itibaren merkez bankasının kısa vadeli avanslar için uyguladığı avans faizi oranıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karşı davanın REDDİNE,
Asıl dava yönünden,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 44,40 TL. harçtan peşin alınan 313,75 TL. ile 3.828,40 TL. tamamlama harçlarının mahsubu ile bakiye 4.142,15 TL. harcın hükmün kesinleşmesini müteakiben ve istem halinde davacı tarafa iadesine, (mahkememizin daha önce verilen kararına istinaden düzenlenen 04/07/2014 tarihli harç tahsil müzekkeresinin infaz edilmemiş ise bila infaz, infaz edilmiş ise yatırana iadesine)
Davacı tarafından yapılan 9.967,25 TL. (posta, tebligat, bilirkişi vs.) yargılama giderinden davanın red ve kabul edilen kısımları dikkate alınarak takdiren 18,94 TL. yargılama giderinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya ödenmesine, bakiye yargılama giderinin davacı-karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 524,94 TL avukatlık ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
Davalı tarafından yapılan 137,00 TL. yargılama giderinden davanın red ve kabul edilen kısımları dikkate alınarak takdiren 136,74 TL. yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 22.654,00 TL avukatlık ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Karşı dava yönünden,
Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 44,40 TL. Harçtan peşin alınan 30,00 TL.nin mahsubu ile bakiye 14,40 TL. Harcın davalı-karşı davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Davalı-karşı davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 2.000,00 TL. Vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak, davacı-karşı davalıya ödenmesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun gecici 1.maddesi gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 15 günlük süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili Yargıtay 15. Hukuk Dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/11/2019
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır