Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/252 E. 2018/570 K. 08.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/170 Esas
KARAR NO : 2018/579

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/02/2017
KARAR TARİHİ : 08/06/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 02/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı şirkete mal satışında bulunduğunu, iş bu satımlar neticesinde davalı şirketten cari hesap ekstresinden kaynaklı 68,147,62 TL alacağının bulunduğunu, müvekkilinin davalı şirketten alacağını tahsil etmek amacıyla Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını, aksine davacıdan alacaklı olduğunu, müvekkili şirketin davacı şirkete yaptırmış olduğu işten dolayı zararlarının oluştuğunu, gizli ayıp bulunduğunu, buna istinaden dava açma hakkının saklı bulunduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 68,147,62 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 14/05/2018 havale tarihli raporunda; davacının 2015 – 2016 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunudğunu, 2017 yılı ticari defterlerinin delil netiliğinin değerlendirilemediği, davacının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 68.147,62 TL alacaklı olduğu, davalının 2015 yılı ticari defterlerinin delil niteliğinin değerlendirilemediğini, 2016 ve 2017 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davalının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalının davacıya 68.147,64 TL borçlu olduğu, taraf defterlerinin birbiriyle uyumlu olduğunu bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu, isticvab davetiyesi içeriğine göre; taraflar arasında çeşitli tarihlerde yapı malzemeleri alım satımı gerçekleştiği, dosyada bulunan 29/12/2016 tarihli mutabakat formunda tarafların 68.147,62 TL tutar üzerinde mutabık oldukları, takip tarihi itibariyle davacı ve davalının hesap bakiyelerinin birbiriyle uyumlu olduğu, taraf defterlerinin davacının davalıdan 68.147,62 TL alacaklı olduğu hususunda birbirini teyit ettiği anlaşılmıştır.
Davalı, davacıdan satın alınan malzemelerin teknik şartları taşımadığı ve sonradan ortaya çıkan gizli ayıbın bulunduğu, bu nedenle müvekkilinin yapılan işte zararı olduğu, gizli ayıp nedeniyle işlenen firma tarafından hakedişlerinden kesinti yapıldığını belirterek, ayıp iddiasında bulunmuş ise de, dinlenen davalı tanıklarından … yeminli beyanında; davacı şirketten yalıtım malzemelerinin numunelerinin istendiğini, işin yapımı sırasında henüz tamamlanmadan malzemede kabarmalar yaşandığını, bunu davacı şirkete bildirdiklerini, davacı tarafından şantiyeye gelinerek başka bir astar getirildiğini, bu astarında sorun çıkardığını, kabarmalar olduğunu, bunun da davacı şirkete bildirildiğini, bu ayıbın nisanda ortaya çıktığını, davacının ikinci astarı gönderdiğinde hemen uyguladıklarını, ayıbın ortaya çıkar çıkmaz bildirildiğini, davacının ayıbı gidermek için hiçbir şey yapmadığını, burayı tekrar onararak çatıyı kapatmak suretiyle işi yükleniciye teslim ettiklerini, aradan 9 ay gibi bir süre geçtikten sonra yüklenici firmanın kendilerine mail atarak tekrardan kabarma olduğunu bildirmeleri üzerine davacıya bu ayıbı bildirdiklerini beyan etmiş; davalı tanığı … yeminli beyanında; davacıya ait izolasyon malzemelerinin ilk kullanımında kabarma olduğunu, davacı tarafça başka bir malzeme önerilmesi üzerine tekrar izolasyon işi yapıldığını, burada da tekrar kabarmalar yaşandığını, davacı şirketten gelip baktıklarında malzemenin kurumadığını, kuruyunca düzeleceğini söylemeleri üzerine işi teslim ettiklerini, teslimden 2-3 ay sonra yüklenici firmanın su kaçağı olduğu şikayetiyle kendilerine bildirim yapıldığını ve davacıya ayıbın bildirildiğini beyan etmişlerdir.
Dinlenen tanık beyanları ile de davacı taraftan satın alınan ürünlerin ilk uygulanmasından itibaren sorun yaşandığı, buna rağmen uygulamaya devam edilerek işin yükleniciye teslim edildiği, teslimden sonra yüklenici firmanın ayıp ihbarı üzerine davacıya tekrardan bildirim yapıldığı, davaya konu takibin 06/02/2017 tarihinde başlatıldığı, ayıbın davalıya 06/04/2017 tarihinde takipten sonra e-posta ile dava dışı işveren tarafından bildirildiği, takibe itirazın ise işveren tarafından bildirilen ayıp ihbarından önce 14/02/2017 tarihinde yapıldığı, kaldı ki, tanık beyanlarından da anlaşıldığı üzere malzemenin ayıplı olduğu kabul edilse dahi, yapım aşamasında ayıbın ortaya çıktığı, ancak buna rağmen işe devam edilerek teslimin yapıldığı, dava dışı işveren tarafından ayıp ihbarında bulunulmadan önce davacıya yapılmış bir ayıp ihbarı bulunduğu hususu davalı tarafça ispatlanamadığından davalının takibe itiraz tarihinden sonra ortaya çıktığını beyan ettiği ayıp savunmasına itibar edilmeyerek taraf defterlerinde birbirini teyit eden ve mutabakat formuyla sabit olan 68.147,62 TL yönünden davacının alacaklı olduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu,bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 68.147,62 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa talep doğrultusunda yasal faiz oranı uygulanmasına,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 13.629,52 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 4.655,16 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.163,80 TL harcın mahsubuyla bakiye 3.491,36TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan 1.199,80 TL harç, 845,00 TL posta / tebligat / bilirkişi gideri (ayrıntısı uyapta kayıtlı) olmak üzere toplam 2.044,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 7.846,23 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/06/2018

Katip …

Hakim …