Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/191 E. 2020/46 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/191 Esas
KARAR NO : 2020/46

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/02/2017
KARAR TARİHİ : 16/01/2020
KARAR YAZILMA TARİHİ : 03/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında cari hesaba dayalı ticari ilişki bulunduğunu ve cari hesap gereğince müvekkili şirketin davalı şirketten alacaklı olduğunu, davalı şirketin borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla davalı şirkete karşı İstanbul Anadolu ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça başlatılan takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, müvekkili şirketin davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, söz konusu borcun tamamının 26/04/2017 tarihinde ödendiğini, davacı tarafın takipten sonra müvekkili şirketten herhangi bir alacağının olmadığına dair mutabakat imzaladığını, temerrüt şartının gerçekleşmediğini, bu nedenle takipten önceki döneme ilişkin faiz işletilemeyeceğini, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 18.010,00 TL asıl alacak, 1.461,03 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.471,03 TL alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı, davalı ile arasındaki cari hesap ilişkisine istinaden 18.010,00 TL asıl, 1.461,03 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.471,03 TL alacağının takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile tahsili için icra takibi yapmış, takibe itiraz edilmesi üzerine de itirazın iptali davası açmıştır. Davalı tarafından icra dosyasına dava tarihinden sonra toplam 18.010,00 TL ödeme yapmıştır. Takip konusu yapılan 18.010,00 TL asıl alacağın dava tarihinden sonra ödenmesi nedeniyle davanın asıl alacak yönünden konusuz kaldığı sabittir. Ancak davalı icra takibine karşı yaptığı itirazında borç ile birlikte tüm ferilerine de itiraz etmiş olup itiraz ve davanın açılmasından sonra ödeme yaptığından dava açılmasına sebebiyet vermiştir. Davacı tarafından davalının itirazının iptali için dava açıldığına göre asıl alacak yanında feriler yönünden davalının yaptığı ödemelerin değerlendirilerek icra harç ve masrafları yönünden de borcun devam edip etmediğinin belirlenmesi gerekmektedir ( Y. 13. HD’nin 2015/34221 – 2018/2089 sayılı kararı).
Esasen itirazın iptali davası takip ile sıkı sıkıya bağlı olduğundan icra takip tarihi itibariyle belirlenen asıl alacak ve temerrüt faizi ile ferîleri, borçlunun takip tarihindeki sorumlu olduğu miktarı gösterir. Borçlunun takibe itirazından sonra yasal süresi içinde itirazın iptali davası açılması ve bu dava açılana kadar borçlu tarafından icra dosyasına ihtirazi kayıt konulmadan yapılan ödemeler veya haricen yapılan ödemelerin bulunması durumunda ise ödeme rızaen yapılmış olduğundan borçlunun bu ödemeler yönünden itirazından vazgeçtiğinin kabulü gerekmektedir.
Bu nedenle takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin alacaktan mahsubunda, takip tarihinde belirlenen asıl alacak, temerrüt faizi ve ferîleri toplamından mahsubu öncelikle Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak temerrüt faizinden yapılacaktır. Bir başka deyişle, her bir ödeme tarihine kadar takip tarihinde belirlenen asıl alacağa temerrüt faizi ve ferîleri uygulanıp bulunan ve takip öncesi işleyen temerrüt faizi toplamından ödemenin düşülmesi, fazlası var ise asıl alacaktan mahsup edilerek belirlenecek olan asıl alacak miktarı bulunmalıdır. Bu uygulama her bir ödeme için ayrı ayrı yapılmak zorundadır.
Ancak, davacı vekili tarafından ön inceleme duruşmasında asıl alacak miktarının ödendiği belirtilmiş olup, işlemiş faiz, vekalet ücreti ve diğer icra masraflarına ilişkin bir ödeme yapılmadığından bu ödemeler yönünden itirazın iptalini talep ettiği anlaşıldığından ve taleple bağlılık ilkesi dikkate alınarak asıl alacak yönünden takibin konusuz kaldığına hükmedilmiş ve karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacı cari hesap yönünden davalıyı temerrüde düşürdüğünü ispat edemediğinden davacının işlemiş faize ilişkin talebinin reddine karar verilmiş ve taleple bağlılık ilkesi gereği davalının icra takibinin tamamına itiraz ettiği ve itirazın iptali davasının takip ile sıkı sıkıya bağlı olup faiz ve ferilerinden de davalının sorumlu olduğu dikkate alındığında davanın kısmen kabulü ile 149,66 TL ilk masraf, 2.336,52 TL vekalet ücreti, 885,93 TL tahsil harcı olmak üzere toplam 3.372,11 TL yönünden davalının İstanbul Anadolu …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmiştir. Asıl alacak yönünden dava ödeme nedeniyle konusuz kaldığından ve davalı davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden yargılama giderine hükmolunurken bu husus göz önünde bulundurulmuştur. Dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu,bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan asıl alacağın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 149,66 TL ilk masraf, 2.336,52 TL vekalet ücreti, 885,93 TL tahsil harcı olmak üzere toplam 3.372,11 TL yönünden davalının İstanbul Anadolu ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin devamına,
Asıl alacak yönünden takip konusuz kaldığından asıl alacak ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına,
İşlemiş faize ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 3.602,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 230,34 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 332,52 TL harcın mahsubuyla fazla alınan 102,18 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 230,34 TL peşin harç olmak üzere toplam 261,74 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 100,50 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 92,95 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 3.400,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 1.461,03 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/01/2020

Katip …

Hakim …