Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/181 E. 2020/158 K. 11.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/181
KARAR NO : 2020/158

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 23/02/2017
KARAR TARİHİ : 11/02/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/02/2020
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; müvekkili şirketin Enerji alım satımı, bakımı ve teknik hizmeti yapan bir firma olduğunu, davalı şirketin, çeşitli enerji santralleri olan bir firma olduğunu, tarafların 01.09.2014 tarihli bakım anlaşması adli sözleşme ile 2 yıllık olmak üzere, toplam fiyat olarak 55.000 EURO ve ek iş için 11.000 EURO üzerinden davalı şirkete ait 5 takım gaz türbinli jeneratör bakımı ve yedek parça temini ile bu jeneratörlere ilişkin servisini ve diğer bakım onarım yapma işi için anlaştıklarını, davacının yaptığı tüm işler için davalıya fatura kestiğini, davalı şirketin, son kalan 54.193,37 TL hariç tüm borçlarını ödediğini, davacının, davalı şirkete sözleşme ile belirtilen tüm servis, bakım ve yedek parça temini dahil sözleşme ile belirlenen tüm yükümlüklerini yerine getirdiğini, davalının ise son faturaları ödemediğini, iş bu ödememe nedeni ile borçlu davalı şirkete İstanbul ….. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, iş bu takibe davalı borçlu şirketin süresinde itiraz ettiğini, ancak iş bu itiraz haksız ve kötüniyetli olup hiçbir haklı sebebe dayanmadığını, Neticeten; İtirazın iptali ile takibin devamına, haksız yere borca itiraz eden borçlunun %20 dan az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, icra takip tarihi itibari ile 3095 sayılı yasanın 4/a mad. gereğince avans faizi ile birlikte tahsiline, masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın, sözleşmenin başından bu yana 5 değil, 4 adet gaz tribünün bakımını yaptığını, davacı tarafın hesabına konu ettiği alacağın dayanağı faturaların, alacaklı tarafından davalıya satılan ayıplı mallara ve tribünlerin bakımına ilişkin faturalar olduğunu, her ne kadar taraflar arasında imzalanan sözleşmede 5 adet gaz tribününün olacağı yazılmış ise de gerek sözleşmenin imzalanması aşamasında gerekse de sonrasında hep 4 adet gaz tribünü olduğunu, bu nedenle davacı tarafından 4 adet gaz tribünün bakım hizmeti yapıldığını, 5. Türbin, Ağustos 2014’te bir önceki işletmeci firma olan ….. şirketi tarafından overhaul bakımı yapılmak üzere sökülüp götürüldüğünü, nitekim davacının da imzasının olduğu devir teslim tutanağında 1 gaz tribününün eksikliği listesinde de açıkça kayıt altında alındığını, davacı, gerçekte 4 adet gaz tribününün bakımını yaparken, sanki var olan fili durumu bilmiyormuş gibi, 5 adet gaz tribününün bakımı yapılıyormuş gibi faturalar kestiğini, davacının gerçeğe aykırı fatura düzenlediği sonradan davalı tarafından tespit edildiğini, bu nedenle kesilen fatura ödenmediğini, davacının kullandığı bazı yedek parçalar standartlara uygun olmadığını, davalı şirket, gaz tribünlerinin bakım işi ile ilgili olarak davacıdan almış olduğu bazı yedek parçalarını ve malzemelerin istenilen standartlara uygun olmaması nedeniyle …..’nin hak edişlerine yansıtamadığını, bedelini alamadığını, Satılan malzemelerin standartlara uygun olmadığına dair denetim firmalarının raporu da mevcut olduğunu, kullanılmayan malzemeler iade edilmek istendiğini, bedelinin faturalardan düşürülmesi talep edildiğini, ancak davacı taraf, bu sorunun çözümüne yanaşmadığını, davacının, başka malzemeler kullandığını, ancak ilgili yetkili firma ve ….. söz konusu yedek parçalara onay vermediğini, buna ilişkin raporun davacıya iletilmiş ancak davacı herhangi bir dönüş sağlamadığını, neticeten; Haksız ve hukuki dayanaktan yoksun açılan davanın reddini, davalı %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:İstanbul ….. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, sipariş kayıtları, mutabakat sözleşmesi, ….. ve banka cevapları, bilirkişi kök ve ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
İstanbul…. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasının tetkikinde, Alacaklı (davacı) ….. Taah. Ve Tic. Ltd. Şti. vasıtası ile 07.02.2017 tarihinde borçlu (davalı) ….. Teknolojileri ve Tic. A.Ş. aleyhine cari hesap alacağı dayanak gösterilerek; 54.193,37 TL Tutarındaki alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren Türk lirası için işleyecek %10,50 avans faizi, icra harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin tahsili amacıyla takibe geçildiği, davalı borçlunun itirazı nedeniyle takibin durduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının, davalı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerinden ibarettir.
Sorun: Davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, davalının itirazlarının yerinde bulunup bulunmadığı varsa davacının takibe konu alacağın miktarının ne olduğuna ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Çözüm: Taraflarca sunulan delillerle, TBK, TTK, ve İİK bakımından değerlendirilmesinin yapılmasıdır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Mahkememizce aldırılan 01/08/2019 havale tarihli bilirkişi raporu bilimsel veri ve içeriğe sahip, denetime elverişli bulunması sebebiyle hükme esas alınmıştır.
Genel Olarak; Faturaya dayalı alacak davalarında davalı akdi ilişkiyi açıkça kabul etmemiş ise taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunduğunu ispat külfeti faturayı düzenleyen alacaklı tarafa düşmektedir, öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağının olduğunu iddia eden taraf bunu yazılı belgeler ile ispat etmesi gerekir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddelerinde açıkça belirtilmiştir. Alacaklı düzenlediği faturadaki malların ya da hizmetin karşı tarafa teslim edildiğini HMK 200. Maddesinde belirtilen deliller ile ispat etmesi gerekir. Fatura tek başına taraflar arasındaki akdi ilişkinin belgesi sayılamaz. Fatura sözleşmenin kurulması safhasıyla ilgili olmayıp ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin bulunması gerekir. (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu E:2001/1, K:2003/1, T:27.06.2003.
Davacının, davalı borçlu ile aralarında akdi bir ilişki olduğunu, bir başka anlatımla takibe konu faturadaki fatura konusu hizmet ifası ile ilgili ticari ilişkiyi ispat etmeden iddia ettiği alacağın tahsilini sağlaması mümkün değildir. Akdi ilişki ise, taraflar arasında düzenlenen imzası davalı tarafından kabul edilmiş bir sözleşme, faturaya konu malların borçluya teslim edildiğine dair bir irsaliye ve teslim fişi ile vb. somut yazılı belgelerle ispat edilebilir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, İstanbul …… İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, sipariş kayıtları, mutabakat sözleşmesi, tarafların ticari defterleri üzerinde yaptırılan inceleme sonucu bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; taraflar arasında 01.09.2014 tarihli “Bakım Anlaşması” akdedilmiş olup, akdedilen sözleşme 2 yıllık olmak üzere toplam fiyat olarak 55.000,00 Euro (1 Genset için 11.000,00 Euro] üzerinden davalı şirkete ait 5 takım Gaz Türbinli Jeneratör [Tip: C50] bakım ve yedek parça temini ile bu jeneratörlere ilişkin servis ve diğer bakım onarım yapma işi için taraflar anlaşmışlardır. Taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğunun her iki tarafın kabulünde olduğu, tarafların ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının davalı adına düzenlemiş olduğu faturaların tamamının davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, taraf ticari defter ve kayıtlarında ihtilaf bulunmadığı, beş adet türbin ….. Tesisinde bulunan 1 adedi arıza nedeni ile söküldüğü, diğer dört adedinin aktif olarak çalıştığı, …..’nin 25/09/2019 tarihli yazısı, dosya mündenecatı ışığında; Arızalı olup söküldüğü ifade edilen 1 adet türbin’in 15/08/2014 tarihinde söküldüğü, Muadil yedek parçaların bu iş kapsamında kullanıldığı, ancak bu muadil yedek parçaların da orijinal ürün olarak …… ‘ten tedarik edildiği, davalı firmaya teklif olarak verildiği, teklifin kabul edilerek ürünlerin kullanıldığı, ürünlerin yedek parça ve sarf malzemesi olarak işin evsafına uygun seçildiği, servis süresi içerisinde bu parçalarla ilgili ……. ‘nin herhangi bir şikayet bildirimi yapmamış olduğu ve işin süresi içerisinde ürünlerle ilgili iki yanca sorun oluşmadığı, tüm bu haliyle de kullanılan muadil yedekparça ve sarf malzemelerinin ayıplı mal olarak değerlendirilemeyeceği konusunda uzman bilirkişi tarafından tespit edilmiş olup, davacı tarafından yapılan bakımlara ait servis bakım formlarının dosyaya sunulduğu, bu kapsamda sözleşmedeki 5 adet türbinin sökülü olan türibin haricinde 4 adetine servis bakım hizmeti verildiği ve bu hizmetler karşılığında toplamda 55.000 €’luk hizmet anlaşmasının 32.083 €’luk kısmına hakediş yapılarak fatura kesildiği, davacının takip tarihi itibariyle davalı yandan 54.193,35 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, bu haliyle davacının takip tarihi itibariyle davalı yandan 54.193,35 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş, faturaya dayalı alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine ayrıca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile İstanbul ….. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali ve takibin devamına,
2-Alacak miktarı olan 54.193,37 TL üzerinden %20 (10.838,67 TL) icra inkar tazminatının da davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 3.701,95 TL harçtan peşin alınan 653,98 TL harcın mahsubu ile eksik 3.047,97 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 2.245,30 TL posta masrafı ile toplam harç gideri 689,98 TL ki toplam 2.935,28 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 7.845,14 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/02/2020

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)