Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1171 E. 2018/828 K. 18.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1171 Esas
KARAR NO : 2018/828

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2017
KARAR TARİHİ : 18/09/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 08/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin işletmiş olduğu market için davalıdan market ürünleri tedarik ettiğini, geriye dönük olarak fatura ve makbuzların incelenmesinde 06/2016 ilâ 10/2017 dönemi arasında toplam 14.175,25 TL faturalı ürün alımı yapılmasına karşın davalı tarafından 59.323,00 TL tahsilat yapıldığının anlaşıldığı, bu nedenle fazla tahsil edilen 45.147,75 TL’nin ödenmesi için davalıya ve davalının bayiliğini yaptığı …. A.Ş’ne ihbar yapıldığını, davalının ihtarnameye sessiz kalması nedeniyle alacağının tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın kendisine kesilen fatura bedellerini ödemekle mükellef olup, yaptığı ödeme karşısında fatura verilmesini talep etmesi gerektiğini, davacının icra takibini satış personelinin kendisine verdiğini iddia ettiği tahsilat makbuzlarına dayandırılmış ise de, tahsilat makbuzlarını kabul etmediklerini, oluşan bir zarar varsa müvekkilinin kusur ve ihmali bulunmadığını, tahsilat makbuzlarının şaibeli olduğunu, müvekkili şirket çalışanı ve davacı yetkilileri arasında takipten önce kavga yaşandığını ve şirket çalışanının aracı ve kendisi alıkonularak şirkete ait fatura koçanları, tahsilat makbuzları, tablet ve sair done’ye el konulduğunu, tahsilat makbuzlarının zorla düzenlenmiş olabileciğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, cari hesap kapsamında kesilen faturalar için fazla tahsil edilen bedelin iadesi talebiyle davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 45.147,75 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın…. soruşturma sayılı dosyasında müşteki ….tarafından yapılan şikayet hakkında 21/12/2017 tarihinde kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği görüldü.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 03/07/2018 tarihli raporunda; taraflar arasındaki cari hesap farkının davacı tarafından dosyaya sunulan tahsilat makbuzlarının davalıya ait ticari defterlerde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı, dosyaya sunulu bilgi, belge, taraf ticari defterleri, fatura ve tahsilat makbuzlarının incelenmesi neticesinde, mevcut şartlar ve sunulu belgeler çerçevesinde tahsilat makbuzlarının kabulü hususundaki takdir mahkemeye ait olmak üzere davacının davalıdan 45.678,82 TL alacaklı olduğunu bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre; davalı tarafından zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de, dava tarihinin 20/12/2017 olduğu, 06/2016 – 10/2017 arası dönemine ilişkin alacağın sebepsiz zenginleşme kapsamında tahsili talep edildiğinden sebepsiz zenginleşme alacağına bağlı 2 yıllık zamanaşımının dava tarihi itibariyle olmadığı anlaşıldığından ara kararla zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı tarafça elinde olan faturalara ve sair evraklara el konulduğu savunmasında bulunulmuş ise de bu hususta da Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. sayılı soruşturmasında; “müştekinin kendisine darp ettiklerini beyan etmesine rağmen adli raporunun bulunmaması, olay yerine polis ekipleri gelmesine rağmen şikayetçi olmadığını söylemesi ve iş yerinden ayrıldıktan sonra tekrar iş yerine dönmesi, şüphelilerin olay nedeniyle müştekinin şirketinden para talep etmelerine kadar müştekinin aradan geçen uzun zamana rağmen şikayetçi olmaması, müştekinin kendisine senet imzalattırdıklarını beyan etmesine rağmen, şüphelilerin kabul etmemesi ve tahsiline çalışılan bir senetin bulunduğuna dair delil olmaması, müştekinin araçtan faturaların alt nüshalarının alındığını dilekçesinde beyan etmesi rağmen bu hususta şirketine haber vermediğini beyan etmesi karşısında, şüphelilerin üzerlerine atılı suçları, işlediklerine dair müştekinin soyut iddiası dışında kamu davasının açılmasını gerektirecek yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilemediğinden şüpheliler hakkında kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına” kararı verildiği anlaşıldığından davalının bu husustaki savunmasına da itibar edilmemiş, davacının cari hesap kapsamında kesilen faturalar için fazla tahsil edilen bedelin sebepsiz zenginleşme teşkil ettiğinden bahisle tazminine ilişkin başlatılan takibe itiraz üzerine açılan davada davacıya tahsilat makbuzları gereğince mal teslimi yaptığını faturayla ispat yükü davalıda olup, davalı tarafça bu ispat şartı yerine getirilmediğinden davalının incelenen defter ve belgelerine göre takip tarihi itibariyle davalıya takip miktarınca borçlu olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu,bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 45.147,75 TL asıl alacak yönünden davalının Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına ; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 9.029,55 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 3.084,04 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 545,28 TL harcın mahsubuyla bakiye 2.538,76TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan 581,28 TL harç, 768,30 TL posta / tebligat / bilirkişi gideri (ayrıntısı uyapta kayıtlı) olmak üzere toplam 1.349,58 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 5.316,17 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/09/2018

Katip …

Hakim …