Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1132 E. 2019/16 K. 09.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1132 Esas
KARAR NO : 2019/16

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/05/2015
KARAR TARİHİ : 09/01/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 28/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunu, Bakırköy ….İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını,davalı-borçlu şirketin dosya borcunun tamamına ve faize itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline,takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, davalı vekili duruşmalara katılarak, davanın reddini istemiştir.
Dava,davacının,faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy …’nci İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, yapılan incelemede; davacının, davalı aleyhinde dayanak ….nolu 4 adet fatura gereğince 10.937,84 TL asıl alacak, 549,63 TL faiz olmak üzere toplam 11.487,47 TL üzerinden takip başlattığı, davalı şirketin sözleşme ilişkisini reddederek, takibi durdurduğu, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi ..07/01/2016 havale tarihli raporunda; davacı tarafından ibraz edilen 2013, 2014 yılı ticari defter ve belgelerin lehine delil niteliği taşıdığını, davacının ticari defter ve belgelerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 10.937,84 TL alacaklı gözüktüğünü, davalı tarafından ibraz edilen 2013-2014 yılı ticari defter ve belgelerin lehine delil niteliği taşıdığını, davalının ticari defter ve belgelerine göre takip tarihi itibariyle davacıya 8.122,70 TL borçlu gözüktüğünü, mutabakatsızlığın davacının ticari defterlerinde gözüken 02/07/2013 tarih, 5000 TL bedelli çekin karşılıksız çıktığı yönündeki kayıt ile, davacı şirketin davalının 02/01/2014 tarihinde ilişkili şirketinden olan 2.184,85 TL lik borcunu da davalının alacağına kaydetmesinden kaynaklandığını bildirmiştir.
Tarafların ticari defter ve belgeleri, bilirkişi raporu, takip dosyası ve tüm dosya kapsamına nazaran; davacının ticari defter ve belgelerine göre takip tarihi itibariyle davacı şirketin 10.937,84 TL alacaklı gözüktüğü, davalının ise kendi defterlerine göre 8.122,70 TL borçlu gözüktüğü, … nolu 6500 TL bedelli, … nolu … nolu kur farkı faturaların her iki tarafın ticari defter ve belgelerinde kayıtlı bulunduğu, bu durumda davalı borcunun 12.993,41 TL ye karşılık geldiği, davacının ticari defter ve belgelerine göre 01/01/2014 tarihli 2184,85 TL bedelin davalı lehine alacak kaydetmesi sebebiyle ticari defter ve belgelerinde davalıdan 10.937,84 TL alacaklı gözüktüğü, davalının ticari defter ve belgelerinde bu miktarın düşmesi durumunda davalının ticari defter ve belgelerine göre 5.937,85 TL borçlu olacağı, bu durumda mutabakatsızlığın davacının ticari defter ve belgelerinde gözüken 02/07/2013 tarihli 5000 TL bedelli karşılıksız çek olduğu, davacının çeki defterlerine kaydettiği, daha sonra karşılıksız ibaresi düştüğü, davacı vekiline 27/11/2015 tarihli celsede bu çekin karşılıksız çıktığı yönündeki delilleri ibraz etmesi konusunda kesin süre verildiği, davacının çek ile ilgili olarak yemin deliline dayandığı, davanın 6100 sayılı HMK nın yürürlük tarihininden sonra açıldığı, davacı vekilinin açıkça delil listesinde yemin delilinin bulunmadığı, 5.937,84 TL lik asıl alacak yönünden davanın kabulüne karar vermek gerektiği, alacağın likit bulunduğu, takipten önce temerrüddün gerçekleşmediği anlaşılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay … Hukuk Dairesi’nce yapılan inceleme sonucunda davanın satış bedeli alacağına ilişkin olduğu, tarafların defterlerindeki kayıtların kendileri aleyhine delil olarak kabul edileceğini, bu açıdan davacı satıcının defterindeki kayıtlarında kendisi aleyhine delil olduğunu, davalının verdiği de karşılıksız çıktığını iddia ettiği çek numaraları açıklattırılıp bankadan sorulduktan sonra davacının itirazlarını karşılar mahiyette rapor alınıp, ödemelerin ne şekilde mahsup edildiği belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle … Esas, … karar sayılı ilamı ile mahkememizin kararı bozulmuş, usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada davacı vekiline bozma ilamında belirtilen çek numaralarını açıklamak üzere süre verilmiş, davacı vekili tarafından .. Bank …. Şubesi’ne ait 5.000,00 TL’lik çeke ilişkin bilgilerin sunulmasına istinaden … Bank’a ve takas suretiyle ibraz edildiği … Bank’a müzekkere yazılmış, ….Bank’ın 29/11/2018 tarihli müzekkere cevabında; çekin takas merkezine ibraz edilmesi üzerine muamelesiz iadesi yapılan çekin iadesi talimata istinaden ….’a teslim edildiği, banka cevabı ekinde de …l’in kaşesinin bulunduğu ve çekin personelleri …’a iadesinin talep edildiğine ilişkin 02/07/2013 tarihli yazı olduğu görülmüştür.
Davacı vekili, 09/02/2016 tarihli beyan dilekçesinde; … no’lu, 5.000,00 TL bedelli …. Bank’a ait çekin tahsile konulan 3 adet çekle birlikte …Bankası’na teslim edildiğini ve bankadan teslim alındığını, çek sahibi …’in kendisine başvurarak çekin karşılıksız olarak yazılmamasını rica etmesi üzerine söz konusu çekin bedelini nakden ödeyeceğini beyan ettiği bu nedenle çeki takastan muamelesiz olarak iadesini istediğini, müvekkilinin çeki alarak davalıya teslim etmek üzere şirket merkezine gelmesini istediğini, ancak davalının çekin kargoyla gönderilmesini istemesi nedeniyle çekin kargoyla gönderildiğini, kargo şirketlerinin kıymetli evrakı kabul etmemesi nedeniyle kargoya teslim sırasında evrakın çek olarak beyan edilmediğini belirtmiş ise de, davacı 5.000,00 TL’lik çeki anlattığı şekilde davalıya gönderdiğini, yazılı delillerle ispat edemediğinden bu miktar yönünden takibinde haklı olduğunu ispat edemediğinden daha önce alınan bilirkişi raporuna itibarla davanın kısmen kabulüne, alacak belirlenebilir olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile davalının 5.937,85 TL yönünden davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 1.187,57 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 405,61 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 196,18 TL harcın mahsubuyla bakiye 209,43 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan 478,18 TL harç, 746,00 TL posta / tebligat / bilirkişi gideri (ayrıntısı uyapta kayıtlı) olmak üzere toplam 1.224,18 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 632,77 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/01/2019

Katip …

Hakim …