Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1107 E. 2019/91 K. 25.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1107
KARAR NO : 2019/91

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 04/12/2017
KARAR TARİHİ : 25/01/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 05/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Uluslararası taşımacılık, taşıma işleri komisyonculuğu faaliyeti ile iştigal eden müvekkil şirket, müşterisi davalı şirkete ait iki palet 1560 kg kuru meyve cinsi emtianın Türkiye’den Montreal’e hava yolu ile taşınması işini gerçekleştirdiğini, şirket davalı şirketin talimatı ve onayı doğrultusunda 18.06.2016 tarihinde davalıya ait iki yalet 1560 tg kur meyve cinsi emtianın İzmir’den Montreal’e taşınması işini gerçekleştirdiğini, davalıya ait mallar alıcı şirket tarafından 23.06.2016 tarihinde çekilmiş, bu durum davalı şirkete de bildirildiğini, bu taşıma bedeline ilişkin 20.06.2016 tarihli … Nolu e-fatura düzenlenerek davalıya gönderildiğini, nakliye bedeline ilişkin kesin bu faturaya davalı tarafından itiraz edilmediği gibi ödeme konusunda defalarca müvekkil şirketten süre istendiğini, şirketin tüm iyi niyetine rağmen davalı şirket bu faturalara ilişkin bedelleri ödemediğini, bu bedellerin kabul edildiği ancak ödenemediği, ödeme için yeni bir vade talep edildiğine ilişkin mail yazışmaları ekte olduğu, şirketin yazılı ve sözlü uyarılarına rağmen fatura tutarı davalı tarafından müvekkil şirkete ödenmediğinden Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün…. E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçilmiş, icra takibine borçlu yetki ve faiz yönünden itiraz ettiğine, ancak icra müdürlüğü tarafından oluşturulan tensip tutanağında hataen “… Borcun (tamamına), yetki yönünden itirazına ilişkin dilekçesi alındı…” denilerek sanki borca da itiraz edilmiş gibi takibin durdurulması karar verildiğinin, ne konu kısmında, ne dilekçe içeriğinde, ne de dilekçenin sonuç kısmında borca itiraz edilmediğini, bu sebeple icra müdürü tarafından sehven takibin durdurulması hatalı olduğu, davalı borçlu tarafından yetkiye itiraz edilmişse de işbu faturadan kaynaklı alacağın takip yeri alacaklarının ikametgahı adresi olduğu, icra takibine konu olan alacak cari hesapta (fatura) doğan para alacağıdır. BK.89 (Esi BK.73), HMK.10 ve İİK.50 maddelerine göre sözleşmeden doğan para borcunun alacaklının ikametgahında ödenmesi gerektiğinden, somut olayda müvekkil şirketin merkezinin ikametgahının bulunduğu Küçükçekmece icra daireleri yetkili olup, aşağıda nakledilen Yargıtay kararları da davalının yetki itirazının haksız olduğunu teyit ettiğini, ” icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazın BK 73 maddesine göre taşıma ücreti götürülecek borçlardan olduğundan reddine karar verilmesi isabetlidir”
“Davanın konusu sözleşmeden doğan para borcu olup da sözleşmede aksi kararlaştırılmamış ise bu para borcu alacaklının ödeme zamanındaki ikametgâhında ödenir. Başka bir anlatımla bu para borcunun yerine getirileceği (icra ifa edileceği) yer alacaklının ikametgâhıdır. Bu durumda alacaklı, para borcunun ödenmesi için (borcun yerine getirileceği yer olan) kendi ikametgâhında icra takibi başlatabilir, dava açabilir.” davalı vekili, talep edilen faiz miktarının fahiş olduğunu da iddia ettiğini, 3095 sayılı “Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin” Kanun’un 4/a. maddesinde; “Sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanır.” dendiğini, buna göre Merkez Bankası tarafından 01.04.2014 tarihinden 02.08.2017 tarihine kadar yabancı para borcundan kaynaklanan ticari işlerde uygulanacak temerrüt faiz oranı 0,25-10,00 Aralığında belirlenmiş olup tarafımızca da buna uygun olarak 1,50 oranında faiz talep edilerek takip açıldığını, açıklanan nedenlerle davalının faiz oranına itirazı da haksız olduğunu, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda haksız ve mesnetsiz itirazın iptali için işbu davayı açma zorunluluğu doğduğunu, müvekkil şirketin alacağı likit ve muayyen olup davalının zaten borca itirazı olmadığından ve yetkiye, faize itirazı kötü niyetli, haksız ve her türlü yasal dayanaktan yoksun olduğundan itirazın iptali ile takibin devamına, davalının haksız itirazı nedeniyle borcun %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Dava, davacının, faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün…. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 2.530 USD asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %1.50 oranında ve değişen oranlarda işleyecek TCMB’na uygulanacağı bildirilen en yüksek mevduat faizi (USD)-fiili ödeme günündeki döviz alış kuru üzerinden- ile birlikte tahsili için cari hesap alacağına dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Borçlu icra takibine itirazında öncelikle yetki itirazında bulunmuş olup yetkili icra müdürlüğünün İzmir İli İcra Dairesi olarak belirtmiştir. Mahkememiz öninceleme duruşmasında HMK 10 TBK 89 kapsamında yetkili olduğuna karar vererek yargılamaya devam etmiştir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 09/08/2018 havale tarihli raporunda; davacı şirketin davalı firmayla ilgili fatura belgelerinin muhasebe teknik ve usullerine uygun olarak 2016 yılı defter kayıtlarına işlendiği, 01/12/2016 takip tarihi itibariyle davacının 2.530 USD (7.426,31 TL) alacağının olduğunu bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporuna göre; taraflar arasında taşıma ilişkisinden kaynaklı cari hesap alacağının doğmuş olduğu alacağın tek bir faturaya dayanmakta olduğu, faturanın 20/06/2016 tarihli olduğu, faturanın incelenmesinde taşıma bedeli ihracatçıya ait olan bir ihracat taşıması için düzenlendiği görülmektedir. Taşınan emtia 1530 kg hesaplanabilir ağırlık gözetilerek taşınmakta olan kuru incir emtiasıdır. Fatura konusu taşıma 727-6077-8152 numaralı AWB-Air way bill ile dava dışı Thomas Cook Airlines firması tarafından gerçekleştirilmiştir. Taşıma 17/06/2016 tarihli taşıma senedine göre Newyork aktarmalı olarak gerçekleşmiştir. Davacının taşımayı ifa ettiği ve 2.509,60 USD navluna hak kazandığı tespit edilmiş buna eklenen masraflarla düzenlenen 2.530 USD bedelli faturanın somut olaya uygun olduğu tespit edilmiştir.
İncelemeye sunulan defter ve belgeler ile tüm dosya kapsamına göre, davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan 8.652,35 TL (2.530 USD) taşıma ilişkisinden kaynaklı cari hesap alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın kur oranı 3.4597 baz alınarak % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına 1.750,61 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davalının Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün…esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Davacı lehine takip tarihi itibariyle kur oranı 3,4597 baz alınarak %20 icra inkar tazminatı olan 1.750,61 TL nin hükmedilmesine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 597,92 TL harçtan peşin alınan 147,77 TL harcın mahsubu ile bakiye 450,15 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.346,70 TL. (posta, tebligat, bilirkişi vs.) yargılama gideri ile toplam harç gideri 183,77 TL ki toplam 1.530,47 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/01/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır