Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/935 E. 2019/458 K. 14.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/935
KARAR NO : 2019/458

DAVA : İtirazın İptali (Yayımlama Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2016
KARAR TARİHİ : 14/05/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/05/2019
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,Müvekkil sigorta şirketine; nakliyat abonman sigorta poliçesi ile sigortalı … A. Ş. Ne ait ahşap levha cinsi emtia, Çerközköy sevkiyatı esnasında hasar gördüğünü, müvekkil şirketin eksper marifetiyle hasar tespiti yaptırmış ve söz konusu hasar için sigortalısına 10.100,24 TL hasar tazminatı ödediğini, yapılan bu ödeme ile müvekkil şirket TTK md:1472 gereği sigortalısının kanuni halefinin oluştuğunu, müvekkil şirket alacağını tahsil amacıyla Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyası ile takip yaptıklarını, ancak borçlunun takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, borçlunun likit alacağa zaman kazanma ve süreci uzatma niyeti ile itiraz etmesi sonucu icra inkar tazminat talepli, itirazın iptali ve takibin devamına, alacağın asgari %20’si kadar icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: huzurdaki davaya konu edilen taşımanın Almanya-Türkiye arası kara yolu ile uluslararası taşıma olduğunu, bu çerçevede, işbu davaya konu uyuşmazlığın CMR Konvansiyonu hükümleri uyarınca çözümlenmesi gerekeceğini, buna göre Zamanaşımı itirazları bulunduğunu, uyuşmazlığa konu emtianın, 03.03.2011 tarihinde alıcıya teslim edildiği ve taşıma esnasında oluştuğu iddia edilen hasara dair ödemenin 18.04.2011 tarihinde sigortalısına yapıldığını, Taşımadan kaynaklanan hak ve alacakların, CMR m. 32/a hükmü uyarınca, eşyanın teslim edildiği tarihten itibaren 1 yılda zamanaşımına uğramakla ve işbu dava ile itirazın iptaii istenen icra takibinin, 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmamış olduğundan davanın zamanaşımından reddini talep ettiği, Almanya’da emtianın teslim alındığı noktada/ fabrika sahasında, yüklemeyi dava dışı gönderen yabancı şirketin fiilen gerçekleştirdiğini, huzurdaki davaya konu mallarda, taşıma esnasında hasar olduğu varsayılsa dahi, müvekkili … Lojistik şirketinin hiçbir kusuru olmadığını, üstlenmediği ve bilfiil yapmadığı yükleme-istifleme-boşaltma edimleri eğer kötü ifa edilmiş ise bununla ilintili hasar da bunu bilfiil ifa edene kifayetsiz ambalajlayana/kötü yükleyene/dava dışı gönderen firmaya/ve tahliye eden, boşaltan alıcı şirkete ait bulunduğunu, bu nedenle de davacı sigortacının ödediği tazminatın uhdesinde kalacağını, taşıma esnasında kifayetli bir ambalajlama ve/veya istiflemeye rağmen, mala zarar verecek bir kaza vb hiçbir vakıa yaşanmadığını bu nedenlerle, davanın zamanaşımı sebebiyle reddine, haksız ve mesnetsiz davanın esastan reddine, yargılama ücretleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, tarafların cari hesap özetleri ve cari hesap içeriği faturalar, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Davacı …. Sigorta A.Ş. (Yeni Unvan: …. Sigorta A.Ş.) tarafından, Kadıköy … İcra Müdürlüğü’nün 12.04.2012 tarih ve … Esas sayılı dosyası ile davalı … A.Ş.’ne ödeme emri gönderilmiş, toplam 11.697,05 TL tutarındaki alacağı için icra takibi başlatmış, asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık % 17,75 ticari faizi ile fazlaya dair ve faiz oranlarındaki artıştan doğan talep haklar saklı kalmak kaydıyla, BK 84. mad. gereğince kısmi ödemeler öncelikle işlemiş faiz ve ferilere mahsup edilmek üzere talep edilmiştir. Davalı ödeme emrini 25.04.2012 tarihinde tebliğ almış, davalı vekilinin 30.04.2012 tarihinde; yetki, asıl alacak miktarına, takibe eklenen belgelere, alacak nedenine, asıl alacak miktarına işletilene faize ve tüm ferdilerine itirazı neticesinde, takip 16.05.2012 tarihinde durmuştur.
Davacı/alacaklı vekilinin İstanbul Anadolu … İcra Dairesi Müdürlüğü’ne verdiği 17.03.2015 tarihli dilekçesinde; yetki itirazının kabulü ile dosyanın Büyükçekmece İcra Dairesi Müdürlüğüne gönderilmesi talebi neticesinde, 25.03.2016 tarihinde …. E. sayılı dosya yetki yönünden Büyükçekmece İcra Tevzi Bürosuna gönderilmiştir.
Celp edilen Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasının tetkikinde, davacı … Sigorta A.Ş. (Yeni Unvan: …. Sigorta A.Ş.) tarafından davalı … A.Ş. Aleyhine takip başlatıldığı, toplam 11.697,05 TL tutarındaki alacağın tahsili için ödeme emrinin gönderildiği, ödeme emrinin 14/04/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı, başlatılmış olan icra takibine, borca, faizine ve tüm ferilerine itirazı neticesinde, takibin 25.04.2016 tarihinde durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında mali bilirkişiden 07/05/2018 havale tarihli rapor alınmış, sunulan rapor sonuç ve gerekçe itibariyle hükme dayanak teşkil edebilecek nitelikte kabul edilmiştir.
GEREKÇE:

Sorun: Davacının davalıdan takibe konu alacağının olup olmadığı, davalının itirazlarının yerinde bulunup bulunmadığı varsa davacının takibe konu alacağın miktarının ne olduğuna ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Çözüm: Taraflarca sunulan delillerle, TBK, TTK, ve İİK bakımından değerlendirilmesinin yapılmasıdır.
Dava, davacının, davalı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerinden ibarettir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası, ticaret sicil kaydı, fatura dökümleri, tarafların ticari defterleri üzerine yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; ihtilafın dava dışı sigortalıya ait emtia-eşyaların davalı taşıyıcı tarafından uluslararası karayolu ile yapılan taşımasını takiben, Çerkezköy’de bir antrepoya boşaltma-teslimat esnasında hasarlı olduğunun tespitinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğunun her iki tarafında kabulünde olduğu, bahse konu taşımanın yapıldığına ilişkin çekişme bulunmadığı, taşımanın Almanya’dan Türkiye’ye karayolu ile bir uluslararası taşıma yapıldığı hususunun tarafların kabulünde olduğu, somut olayda taşımanın Almanya’dan Türkiye’ye uluslararası karayoluyla emtia-eşya taşıması olması nedeniyle ” Eşyaların Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesi (CMR) ” kapsamında olduğu, dolayısıyla uyuşmazlığa konu davada CMR hükümlerinin uygulanacağı anlaşılmaktadır. CMR Konvansiyonu 1. maddesi gereğince anılan sözleşme, yükleme yeri ve teslim için belirlenen yerin en az biri akit ülke olması halinde, tarafların ikametgahı ve milletine bakılmaksızın ücret karşılığında yüklerin taşıt ile karadan taşınmasına ait her sözleşme için uygulanacaktır.
TTK ve KTK’nın hükümleri yürürlükte ise de, uluslararası taşımalar için yürürlüğe giren ve bir iç hukuk kuralı haline gelen CMR Konvansiyonu’nun öncelikli olarak uygulanması gerekecek, ancak Konvansiyonda yer almayan bazı hükümler yönünden iç hukuk kuralları uygulama alanı bulacaktır. Ülkemiz açısından CMR Konvansiyonu da 1995 yılından itibaren yürürlükte ve uluslararası karayolu İle eşya taşımalarında temel hukuk kaynağı niteliğindedir.
CMR Konvansiyonu Madde 17/1’de öngörülen sorumluluk sistemine göre; taşıyıcı emtia-eşyanın kendilerine teslim edildiği andan, gönderilene teslim ettiği ana kadar geçen süre içinde oluşabilecek ziya ve hasardan sorumlu bulunmaktadır.
Yukarıda belirtildiği gibi, CMR 17/1 hükmü uyarınca taşıyıcı eşyayı teslim aldığı hali ile gönderilene teslim etme zorundadır. Bu anlamda edimini yerine getirirken aynı zamanda eşyayı koruma borcunu da üstlenir. Taşıyıcının eşyayı koruma borcu, dolayısıyla eşya hasar ve ziyandan doğan sorumluluğu, eşyayı teslim alma aşaması ile başlar ve eşyanın tasarruf hakkı sahibine teslim ile son bulur.
İhtilaf konusu taşımada, davalı taşımacının eşyayı gönderenden taşımak ve gönderilen alıcısına tam ve eksiksiz olarak teslim etmek üzere teslim aldığının kabulü gerekecektir. Zira davaya konu edilen taşımayı yaptığını, taşımanın, Almanya-Türkiye arası kara yolu ile uluslararası eşya taşıması olduğunu, dolayısıyla ihtilafın CMR Konvansiyonu hükümleri uyarınca çözümlenmesi gerektiği, şu hale göre, dava dışı sigortalı ile davalı taşıyıcı arasında taşıma sözleşmesi kurulmuş olduğundan bahsedilebilecektir. Ancak, dosya içerisinde CMR-Uluslararası Hamule Senedi bulunmamaktadır. Söz konusu Taşıma Senedi bulunmadığından, eşyanın varış yerinde entrepoya boşaltılması ile teslimi esnasında da eksiksiz ve tam teslimine dair tesellüm kaşe ve imza, yada emtia-eşyanın hasarlı teslimi söz konusu ise, CMR-Taşıma senedi üzerinde bu defa alıcı/boşaltılan genel antrepo işletme yetkilisince derç edilmiş hasar ile ilgili çekinceyi görebilmenin mümkün olmadığı, bu durumda, davalı taşıyıcının Almanya’dan Türkiye’ye taşımak suretiyle Çerkezköy’de bir antrepoya boşaltarak teslim ettiği ana kadar geçici zilyetliğinde bulunan eşyaların CMR 17/1 hükmü uyarınca alıcısına/genel antrepoya; eksiksiz. hasarsız ve tam olarak teslim ettiğine dair ispat ile yükümlü olduğu, ancak bu yükümlülüğünü yerine getirme konusunda tam ve eksiksiz teslim detaylarını içerir şekilde dosyaya somut bir bilgi ve belge sunamadığı, meydana gelen zarar ve tazminatin CMR m.17/1 gereği taşıma sürecinde meydana geldiği ve süreç sonunda tespit edilen hasardan dolayı davalı taşıyıcının sorumlu olduğu ve CMR m. 23, m.25 ve sair sorumluluk hükümleri gözetilerek hesaplanan tazminattan sorumlu olduğu, CMR m.25 gereği belirlenen 13 (13) palet bakımından (18.900/34) x 13 = 7.226,44 kg yükün hasarlı olduğu tespit edilmiş, bunun içinden 3020 adet ahşap levha olan emtiaların zayi olduğu, 4.148,76 Euro zarara sebebiyet verdiği, bu durumda brüt/kg. başına 8,33 SDR sorumluluk sınırına göre çok daha düşük bir zararın meydana geldiği, bu durumda davalı taşıyıcının tüm tazminattan sorumlu tutulması gerektiği, davacınında 4.148,76 EURO karşılığı 10.100,24 TL sigorta tazminatını ödemiş olduğu, davacı .. Sigorta A.Ş.’nin TTK 1472. Maddesi uyarınca sigortalısına halef olabileceği ve rücuen davalıdan alacağını talep edebileceği anlaşılmakla davanın kabulü ile Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasındaki itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmiş, alacağın likit olması karşısında ayrıca davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi uygun görülmüş, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan hükme esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasındaki itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Asıl alacak miktarı olan 10.100,24 TL üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 799,02 TL harçtan peşin alınan 199,76 TL harcın mahsubu ile bakiye 599,26 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 938,50 TL posta masrafı ile toplam harç gideri 233,26 TL ki toplam 1.171,76 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, davacı vekili, davalı vekili ile ihbar olunan vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/05/2019

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)