Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/821 E. 2019/939 K. 14.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/821
KARAR NO : 2019/939

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/08/2016
KARAR TARİHİ : 14/10/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ …: 12/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müveveffa ……’in Halkalı …. Mahallesinde bulunan ….. Avm Nin önünde bulunan trafik ışıklarından yayalar için yeşil ışık yandığı sırada yaya olarak karşıdan karşıya geçmeye başladığı esnada, davalılardan …’ın kullandığı …… plakalı kamyon ile çarpması ve panikle aracı ileri geri yaparak müteveffanın üzerinden geçmesi sonucu ……’in hayatını yitirdiğini, olayda …’ın tam ve asli kusurlu olduğunu, bu kaza ile ilgili Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, … hakkında Küçükçekmece ….. Asliye Ceza Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyası ile taksirle ölüme neden olma suçundan ceza davası açıldığını, aracın işleteni ve maliki olan …. San ve Tic. Ltd. Şti’nin de meydana gelen zarar ve tazminatlarından araç sürücüsü ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, dava konusu kazanın gerçekleştiren …… plakalı komyan-çekici mahiyetindeki aracın işleti ve maliki olan …. San. ve Tic. Ltd. Şti tarafından aracın davalılar ….. Sigorta Aş ve ….. Sigorta Aş tarafından düzenlenen kasko ve zorunlu mali mesuliyet sigortalarının olduğunu, doğan zararlardan ve tazminat alacaklarından poliçede yer alan limitler dahilinde aracın sürücü ve maliki ile birlikte sigorta şirketlerinin de müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, müteveffa ……’in ev hanımı olduğu 2 çocuğuna baktığını, eşi …’in eşinin vefatı ile birlikte hem çalışıp hem çocuklarına bakmak zorunda kaldığını, davacı müvekkilinin hayattaki en büyük desteğini yitirdiğini ve maddi zarara uğradığını, davacı müvekkillerinden …’in eşi ve diğer davacı müvekkillerinin annesi olan ……’in geçirdiği trafik kazası sonucu ölümü nedeniyle müteveffanın desteğinden yoksun kalan davacı … için 5.000,00 TL, … için 1.000,00 TL, … için 1.000,00 TL ve … için 1.000,00 TL olmak üzere toplamda şimdilik 8.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının trafik kazasının meydana geldiği 10.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketleri yönünden poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkillerine ödenmesini, … için 50.000,00 TL tazminat, diğer davacı mirasçı çocukların her biri için 25.000,00 TL olmak üzere toplamda 125.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi 10.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketleri yönünden poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkillerine ödenmesini, müteveffanın ölümüne neden olan …… plakalı aracın trafik kayıtları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, dava giderleri vekalet ücretinin de davalılara müştereken ve müteselsilen yükletilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı ….. Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline başvuru yapılmadığından dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddedilmesini, …… plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde …. No.lu, 25.04.2013 – 25.04.2016 vadeli Kasko Sigorta Poliçesi sigortalı olduğunu, sıralı sorumluluk ilkesi gereğince müvekkili şirket nezdinde kasko sigortası, trafik sigortası teminatı limitleri üzerinde kalan zararları karşılamayı amaçladığını, meydana gelen zararların öncelikle Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesinden karşılanması gerektiğini, bu poliçenin limiti tamamen tükendiğinde geriye bakiye bir zarar kalır ise müvekkiline başvurulması gerektiğini, müvekkilinin işletenin sorumlu olduğu hallerde sigortalının kusuru ve teminat limiti dahilinde sorumlu olabileceğini, 5510 sayılı yasa gereği Sosyal Güvenlik Kurumu’nun müvekkili şirkete rücu hakkının bulunup bulunmadığının irdelenmesi gerektiğini, tazminatın buna göre belirlenmesi gerektiğini, manevi tazminat hesaplanırken sigortalı araç sürücüsünün kusuru, davacıların sosyal ve ekonomik durumlarının dikkate alınması gerektiğini, kaza tarihi itibariyle avans faizi talep edilmesinin yasal mesnetten yoksun olduğunu, olay tarihinden itibaren faiz istenemeyeceğini, davacının isteyebileceği faizin yasal faiz olduğunu, davanın açılmasına sebebiyet verilmediğinden yargılama masrafları ve vekalet ücretinden sorumlu olmayacaklarını belirterek öncelikle davanın KTK 97. Maddesi gereği usulden reddine ve davanın esastan reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesini sunmadan önce süre uzatım talebinde bulunmuş, talebinde davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin şirket merkezinin yargılama alanında bulunduğu … Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirtmiştir.
Davalı …… vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların taleplerinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, KTK 97. Maddesi gereği müvekkiline yazılı başvuru yapılmadığından davanın usul yönünden reddi gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, maddi giderler için geçerli olan teminatın her halükarda verilecek bir teminat olmayıp KZMSS sigortası kapsamında müvekkilinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olduğunu, kaza tespit tutanağı incelendiğinde müteveffanın kazaya asli ve tam kusuruyla sebebiyet verdiğini, dolayısıyla dava konusu kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsüne atfedilecek kusur bulunmadığından müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, destekten yoksun kalma tazminatının davacıların ölen ya da yaralanan kişiyle ilişkileri, davacıların yaşları ve ölüm olayı dolayısıyla destekten yoksun kalıp kalmadıklarının uzman bilirkişilerce ayrı ayrı hesap ettirilmesi gerektiği, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden kusur raporu alınması gerektiği, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin aktüer sıfatına sahip bir bilirkişinin görevlendirilmesi gerektiği, davacının manevi tazminat taleplerinin trafik sigortası teminat kapsamı dışında olduğunu, manevi tazminata ilişkin talebin reddini, her durumda davacının faiz başlangıcı ve türüne ilişkin taleplerinin kabul edilemez nitelikte olduğunu, istenebilecek faiz türünün yasal faiz olduğunu belirterek öncelikle davanın KTK 97. Maddesi gereği usulden reddine ve sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olması nedeniyle davanın esastan reddini, her durumda ZMMS teminat kapsamında bulunmayan manevi tazminata ilişkin taleplerin müvekkili bakımından reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davanın açılmasına sebebiyet verilmemesi nedeniyle davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı …. San. Ve Tic. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, ceza davasının henüz karara bağlanmadığını, ceza mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesinde müteveffanın asli kusurlu olduğunu, ceza dosyasında adli tıp raporunun beklendiğini, manevi tazminat talebinin zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağını, müvekkilinin şoförünün kazada ağır ihmal ve kusuru olmadığı göz önüne alındığında tazminat için gerekli illiyet bağının kesildiğini, şoförün olay yerinden kaçmadığını, Küçükçekmece …. Asliye Ceza Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyasının kesinleşinceye dek bekletici mesele yapılması gerektiğini, davanın reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı …; usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da katılmamıştır.
Davacılar vekili cevaba cevap dilekçelerinde özetle; sigorta şirketlerine başvurulduğunu, göndermiş oldukları ihtarnamenin sigorta şirketince 22.06.2015 tarihinde teslim alındığını ancak yanıt verilmediğini, kazaya sebebiyet veren aracın ticari olması nedeniyle avans faizi talebinin yerinde olduğunu, müvekkilinin yayaların geçmesini serbest kılan yeşil ışıkta karşıdan karşıya geçiş hareketini başlattığını, çok az bir mesafe kala kırmızı ışık yandığını, davalıya ait araç şoförünün dikkat etmemesi neticesinde müteveffanın araç altında kalarak hayatını kaybettiğini, bu hususta kendisine bir kusur atfedilemeyeceğini, ev hanımlığının davalının küçümsediği gibi katma değerin hiç olmadığı bir uğraş olmadığını, aksine bir meslek olduğunu, ceza mahkemesi kararının beraat dahi olsa kusur oranını etkilemeyeceğinden bekletici mesele yapılması talebinin reddini, haklı davanın ve davaya konu taleplerin kabulünü arz ve talep etmiştir.
Davalı …. San. Ve Tic. Ltd. Şti. Vekili ikinci cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesini tekrar etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı … hakkında Tatvan İlçe Emniyet Müdürlüğü …i Amirliğince tanzim edilen sosyal mali durum araştırma tutanağında özetle; davalı …’ın tır şoförü olduğu, asgari ücret kazandığı, evli ve 7 çocuğunun bulunduğu, oturduğu evin kira, kirasının 350,00 TL, Kurtalan Siirt’te ikamet ettiği belirtilmiştir.
Davacılar hakkında Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğünce tanzim edilen sosyal ve ekonomik araştırma tutanaklarında özetle; davacılardan …’in emekli olduğu, benzin istasyonunda çalıştığı, aylık gelirinin 1.603,00 TL olduğu, oturduğu evin kendine ait olduğu, bakmakla yükümlü olduğu 1 oğlu olduğu, müteveffaya ait 1 ev olduğunu beyan ettiği, …’ın ev hanımı olduğu, çalışmadığı, gelirinin bulunmadığı, oturdukları evin kendilerine ait olmakla kredi ödediklerini beyan ettiği, bakmakla yükümlü olduğu 2 çocuğu olduğu, üzerine kayıtlı mal varlığı bulunmadığını, eşinin gelirinin aylık 9.000,00 TL olduğunu beyan ettiği, …’in konfeksiyonda çalıştığı 1603 TL maaş gelirinin olduğu, oturdukları evin kira, kirasının 600,00 TL olduğu, eşinin gelirinin aylık 1.700,00 TL olduğunu beyan ettiği belirtilmiştir.
Küçükçekmece … Asliye Ceza Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda 10.07.2018 tarihinde davalı … hakkında taksirle ölüme neden olma suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezasına hükmedilmiş, karar 06.02.2019 tarihinde kesinleşmiştir. Ceza mahkemesince Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince aldırılan kusur raporu mahkememizce de benimsenmiştir.
Davacıların iddiası, davalıların savunmaları, soruşturma iddianamesi, ceza yargılamasındaki sanık savunması, müşteki beyanları, kaza tespit tutanağı, olay yeri inceleme raporu, kamera görüntüleri dvd’si, toplanan deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle tarafların kusur oranlarının tespiti açısından Küçükçekmece …. Asliye Ceza Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyasında aldırılan ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin 27.04.2018 tarihli raporunda davalı sürücü … ve müteveffa ……’in eşit düzeyde kusurlu oldukları bildirilmiştir.
Dava konusu trafik kazasında tarafların kusur durumları ve davacının talep ettiği tazminatların ayrı ayrı değerlendirilmesi ve hesaplanması için dosyanın aktüerya bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, alınan 05.11.2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; müteveffanın 10.03.1965 doğumlu olduğu, 10.05.2015 kaza ve vefat tarihinde 50 yıl, 2 ay yaşamış olduğu ve 50 yaşında olduğu, PMF-1931 tablosuna göre kalan yaşam süresinin 22 yıl olduğu, eğer vefat etmeseydi 72 yaşına kadar yaşayabileceği, ev hanımı olduğu için aktif dönem – pasif dönem ayrımı yapılmadan hesaplama yapıldığı, 27.04.2018 tarihli kusur raporu uyarınca tarafların kusur durumlarının %50 olarak kabul edildiği, Yargıtay tarafından kabul edilen genel uygulama gereği kız çocuklarının 22 yaşına kadar desteğe ihtiyaç duydukları, yüksek öğrenim görmeleri halinde 25 yaş olarak kabul edildiği, davacı …’in 04.12.1991 doğumlu olup 10.05.2015 kaza ve müteveffanın vefat tarihinde 23 yaşında olduğu, davacı …’ın ise 10.08.1987 doğumlu olduğu 10.05.2015 kaza ve müteveffanın vefat tarihinde 28 yaşında olduğunu, bu davacıların Yargıtay’ın yerleşik uygulaması gereği destekten yoksun kalma tazminatı isteme hakkının bulunmadığını, davacı eş …’in 74.361,83 TL, davacı oğul …’in 11.219,77 TL destekten yoksun kalma tazminatını isteyebileceği tespit edilerek belirtilmiştir.
Davacılar vekili 08.11.2019 havale tarihli ıslah dilekçesi ile 79.581,00 TL ıslah ederek 87.581,60 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 125.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan (sigorta şirketleri yönünden poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline, tazminat talepleri kaza tarihinden başlamak üzere avans faizi işletilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara müştereken ve müteselsilen yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. ATK kusur raporunda tespit edildiği üzere; kaza mahallinde kırmızı trafik ışığında bekleyen davalı sürücünün yeşile dönen ışığa istinaden hareketlenmesi öncesi bu mahalde karşıdan karşıya geçen yaya grubunun varlığını dikkate alarak, hareket alanına ilişkin gerekli yeterli kontrolleri yapması ve hareket alanının boş olduğuna emin olduktan sonra tekrar seyrine devam etmesi gerektiği hususlarına riayet etmediği, dikkatsiz biçimde harekete geçtiğinde de hareket alanına girmiş bulunan müteveffaya çarptığı olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı ile kusurlu olduğu, müteveffanın karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı sırada diğer yayaların gerisinde kalmış bulunmakla trafik ışıklarının ve ışık dönüşümü ile harekete geçen araçların durumunu yeterince kontrol altında bulundurmadığı, bekleyen araçlara yeşil ışık yandığı sırada geçişini sürdürüp, harekete geçen davalı sürücü idaresindeki araca karşı da yeteri korunma tedbirine başvurmadığı aracın çarpmasına maruz kaldığı olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı ile kusurlu olduğu, davalının yetki itirazının HMK 16. maddesi gereği haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu açık hükmü karşısında geçersiz olduğu, kazanın gerçekleştiği yer itibariyle mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı tarafça manevi tazminat isteminde bulunulmuş olup; olayın oluş şekli, tarafların kusur oranları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak, davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı … için 15.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 10,000,00 TL toplamda 45.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 10.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve …’tan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Davacılar vekilince manevi tazminat talebinin sigorta şirketlerinden de tahsili talebinde bulunulmuş ise de, sigorta şirketlerinin manevi tazminat yönünden sorumluluğu bulunmadığı, kasko poliçesinde bu hususta manevi tazminata yönelik açıkça hüküm yer almadığı, ZMMS bakımından manevi tazminata hükmedilemeyeceği gerekçeleriyle reddine karar verilmiş olup bu husus hükümde sehven yer almamıştır. Açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın maddi tazminat yönünden KISMEN KABULÜ ile;
Davacılardan … için 74.361,83 TL, davacılardan … için 11.219,77 TL olmak üzere toplam 85.581,60 TL nin, davalılar …. San ve Tic. Ltd. Şti. ve … açısından 10/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek, davalılar …..sigorta ve ….. Sigorta bakımından dava tarihi 26/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davanın manevi tazminat yönünden KISMEN KABULÜ ile;
3-Davacılar … bakımından 15.000,00 TL, … Bakımından 10.000,00 TL, … bakımından 10.000,00 TL, … bakımından 10.000,00 TL olmak üzere toplam 45.000,00 TL.nin kaza tarihi 10/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. San ve Tic. Ltd. Şti. ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Alınması gerekli 8.920,02 TL harçtan peşin harç olan 454,27 TL ile ıslahla alınan 271,82 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.193,93 TL harcın davalılardan müteselsilen alınarak (davalı … poliçe sorumluluk limitinin hükmolunan maddi tazminata oranı nazara alınarak sorumlu tutulması kaydıyla) hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 454,27 TL peşin harç ile 271,82 TL. Islah harçları olmak üzere toplam 755,29 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 981,60 TL (posta, tebligat, bilirkişi ücreti) yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 602,96 TL yargılama giderinin davalılardan müteselsilen alınarak (davalı … şirketleri poliçe sorumluluk limitinin hükmolunan maddi tazminata oranı nazara alınarak sorumlu tutulması kaydıyla) davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-AAÜT’ne göre kabul edilen maddi tazminat üzerinden hesap edilen 9.596,53 TL ücreti vekaletin davalılardan müteselsilen alınarak (davalı … şirketleri poliçe sorumluluk limitinin hükmolunan maddi tazminata oranı nazara alınarak sorumlu tutulması kaydıyla) davacıya verilmesine,
8-AAÜT’ne göre red edilen maddi tazminat üzerinden hesap edilen 2.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-AAÜT’ne göre kabul edilen manevi tazminat üzerinden hesap edilen 5.300,00 TL ücreti vekaletin davalılar …. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve …’dan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
10-AAÜT’ne göre red edilen manevi tazminat üzerinden hesap edilen 5.300,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılar …. San.ve Tic. Ltd. Şti. ve …’a verilmesine,
11-Davalı …. San.ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan 92,50 TL posta / tebligat gideri ücreti (ayrıntısı uyapta kayıtlı) yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 35,69 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-Davalı …. San.ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yatırılan ve kullanılmayan delil avansı varsa karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davalı …. San.ve Tic. Ltd. Şti.’ne iadesine,
13-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı ……. İnşaat vekilinin yüzlerine diğer davalıların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/10/2019… 14/10/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır