Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/718 E. 2018/142 K. 14.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/718 Esas
KARAR NO : 2018/142

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/07/2016
KARAR TARİHİ : 14/02/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 26/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 08/02/2016 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmeye göre müvekkilinin davalıya kapı üretimi yapıp, karşılığından 101.963,00 TL bedel alacağını, sözleşme gereği, kesilen faturaların tahsil edilememesi nedeniyle takip başlatıldığını, sözleşmenin imzalandığı sırada davalı tarafından ön ödeme olarak 26/05/2016 vade tarihli, 20.000,00 TL bedelli çek verildiğini, bunun karşılığında da davalıya teminat senedi verildiğini, müvekkili tarafından malların imalatı tamamlandığında davalı şirkete bildirildiğini ve malların adrese gönderildiğini ve 15/03/2016 tarihli irsaliyeli fatura kesildiğini, malların şantiye alanına indirildiğinde yetkili kimsenin olmaması nedeniyle irsaliyeli faturaların imzalatılamadığını, davalının daha sonra da faturaları imzalamaktan kaçındığını, taahhütlü posta ile faturanın davalı şirkete gönderilmesine rağmen iade edildiğini, taraflar arasında bir çok mail yazışması yapıldığını, müvekkilince üretilen kapıların davalı tarafça kullanıldığını, yapılacak keşif ile bu hususun belirleneceğini, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile bu miktarın %40’ından az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sözleşme yapıldığına ilişkin beyanını kabul etmekle birlikte sözleşme bedeline ilişkin beyanları kabul etmediğini, sözleşme bedelinin KDV dahil 98.235,00 TL olduğunu, sözleşmeye konu kapıların müvekkile teslim edildiğine ve irsaliyeli faturanın müvekkili tarafından teslim alındığına dair faturada herhangi bir imza bulunmadığını, kapıların müvekkili firmaya teslim edilmediğini, taraflar arasındaki mail yazışmalarından da, sözleşmenin süresinde ifa edilmediği karşısında gecikme cezasının ihtar olunduğunu, sözleşmenin 7. Maddesinde işin yapım süresinin belirli olduğunu, iş süresinde teslim edilmediğinden teslim edilmeyen her gün için gecikme cezası ödemesi gerektiğini, davacı tarafın sözleşmede belirlenen teslim edimini yerine getirmemiş olmasına rağmen dava konusu alacağı talep etmesinin haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddi ile %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini bildirmiştir.
Dava, davacının, faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece … . İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 101.963,80 TL asıl alacak ile 1.734,78 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 103.698,58 TL alacaktan asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişi incelemesi yaptırılarak dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Davalı vekilinin itirazları doğrultusunda Mali Müşavir bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
Mahallinde yapılan keşifte tarafların tanıkları dinlenilmiştir.
Davacı, takibe konu faturaya dayanak sözleşme ile iş bedelinin 101.963,80 TL olarak kararlaştırıldığını, 20.000,00 TL’sinin ödendiğini, bakiyesinin ödenmediğini, takibe haksız olarak itiraz edildiğini beyan etmiş, davalı ise sözleşme bedelinin sözleşmenin 4. Maddesi gereğince 98.235,00 TL olarak kararlaştırıldığını, 20.000,00 TL’lik kısmın çek ile ödendiğini, ancak davacının sözleşmede yüklendiği, teslim borcunu ifa etmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Taraflar arasında sözleşme ilişkisi ve 20.000,00 TL’lik çek ile yapılan ödeme konusunda uyuşmazlık bulunmayıp, uyuşmazlık davacının sözleşmeye konu kapıları teslim edip etmediği, sözleşme bedel ve davacının takibe konu fatura nedeniyle alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
Mahallinde yapılan keşfe istinaden düzenlenen bilirkişi raporunda; davacı tarafın sunduğu onay formundaki kapı numaraları ile villa kapı üst yazıları karşılaştırıldığında uyuştuğunun tespit edildiği, onay formu ile ölçülerin birebir tutmasada uyumlu olduğu, onay formundaki ölçülerin kasa ölçüsü olduğu; onaylı projede villalar 3 katlı iken, ölçüm yapılan villaların 4 katlı olduğu, 4. Katta da odaların bulunduğu, proje ile yerindeki kat planlarının uyuşmadığı, bu nedenle proje üzerinden kapı adetlerinin belirlenemediği, ölçü alım formlarından bazı villalarda 13 kapıdan fazla kapı bulunduğu, tüm sitedeki villaların yapılması için yaklaşık 390 adet kapı gerektiği, davalı tarafın kapıları yaptırdığını iddia ettiği, dava dışı …. inşaat tarafından düzenlenen faturalardaki kapı adedinin 235 adet olup, davalının sunduğu faturalar ile sitedeki 30 villanın iç kapılarının imalatının yapılmasının mümkün gözükmediği, sözleşmedeki taverpan parma modeli ile dava konusu görülen villalardaki tüm kapılarla örtüştüğü bildirilmiş olmakla, sözleşmenin 5. Maddesine göre firmaca uygun bulunan çeklerin sevkiyat sırasında tahsil edileceğinin belirtildiği, 11/03/2016 tarihinde taraflar arasındaki yazışmada davalının davacıya müşteri çeklerinin görüntüsünü gönderdiği, 12/03/2016 ve 15/03/2016’da ürünlerin sevkedildiği, sevkiyat esnasında çekler teslim edilmediği için montajın durdurulduğu, dinlenen tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak dikkate alındığında davacı tarafça davalıya 233 adet kapının tesliminin yapıldığı ve bir adet villanın yarısının montajının yapıldığı, bunun da davalı tarafça yapılan 20.000,00 TL’lik ödeme mahsup edildiğinde bakiye 76.783,31 TL alacak kaldığı, bu alacak yönünden takibe yapılan itirazın yerinde olmadığı anlaşıldığından itirazın iptali talebinin kısmen kabulü ile alacak yargılamayı gerektirdiğinden, likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 76.783,31 TL asıl alacak yönünden davalının Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin 76.783,31 TL asıl alacak yönünden devamına ; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz oranı uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
Alınması gerekli 5.245,06 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 881,25 TL harcın mahsubuyla bakiye 4.343,81TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan 1.136,55 TL harç, 1.760,60 TL posta / tebligat / bilirkişi gideri (ayrıntısı uyapta kayıtlı) olmak üzere toplam 2.897,15 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 2.714,03 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 8.796,13 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 2.180,00 ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/02/2018

Katip …

Hakim …