Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/388 E. 2020/640 K. 02.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/388
KARAR NO : 2020/640

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 20/04/2016
KARAR TARİHİ : 02/10/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/10/2020
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; müvekkili kurum sigortalılarından ……’nin 03/11/2016 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası sonucu maluliyeti nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararın tahsili için Bakırköy …… İş Mahkemesi’nde açmış oldukları rücuen alacak davasının yargılama aşamasında davalı şirketin tasfiyesine karar verildiğinin tespit edildiğinden mahkemece şirketin ihyası davası açmak için kendilerine süre verildiğini, her ne kadar davalı şirketin tasfiye işlemleri yapıldı ise de, davalı şirketin sigortalı …… nin geçirmiş olduğu iş kazası sebebiyle müvekkili kuruma olan borcu gözetilmeden tasfiye yapıldığı, bu nedenlerle davalı … San. Tic. Ltd. Şti nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı … Müdürlüğü vekili özetle; yapılan işlemin mevzuata uygun olduğunu, tüm yetki ve sorumluluğun tasfiye memurunda olduğunu, davanın açılmasına sebep olmadıklarından aleyhlerine yargılama giderine hükmedilemeyeceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davanın dayanağını oluşturan Bakırköy ……. İş Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyasının tetkikinde; davacı …… tarafından davalı Tasfiye Halinde …… Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine iş kazası nedeniyle davacının uğradığı zararların rucüen tahsili talebiyle dava açtığı, davacıya ihya davası açılması hususunda 30/03/2016 tarihli duruşmada süre ve yetki verildiği, davamızın bekletici mesele yapıldığı, celp edilen ticaret sicil kaydına göre de; şirketin yetkilisi olduğu bildirilen …… ‘ın yetkilisi olduğu şirketin Tasfiye Halinde …… Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi olduğu, sicil numarasının ……. olduğu, 30/12/2011 tarihinde tasfiyesinin sona erdiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 18.11.2019 tarihli dilekçe ile, her ne kadar ” ….. San. Tic. Ltd.şti.” aleyhine dava açılmış ise de, dosyaya gelen Ticaret Sicil odası kayıtlarında şirketin ….. Sicil no’lu Tasfiye Halinde …… San.ve Tic.ltd.şti.” olarak HMK ilgili maddesi gereğince düzelttiklerini beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Tasfiye Halinde …… Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketinin ihyası isteminden ibarettir.
6102 sayılı TTK.nun 547. maddesi:
(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir. Hükmünü içermektedir.
Limited şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, limited şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır.
Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.01.1999 gün ve 1999/10-1-1 sayılı Kararı).
Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek yargılamanın limited şirket tüzel kişiliğine karşı devamının sağlanması gerekmektedir.
Davacının, derdest olan davanın devamı için gerekli olan taraf teşkilinin sağlanması bakımından davalı şirketin ihyasının istemekte hukuki yararı bulunmaktadır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, ticaret sicil dosyası, Bakırköy ……. İş Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamına binaen; davacı tarafından sicilden terkin edilen şirket aleyhine işçi alacaklarından dolayı uğranılan zararın tahsili talebiyle açılmış bir rücuen alacağın tahsili davasının varlığına rağmen tasfiyesinin tamamlanıp şirketin terkin edildiği, oysa ki bu davanın varlığı karşısında tasfiyenin gerçek anlamda tamamlandığı ve tasfiyenin hukuken sonuçlandırıldığının kabul edilemeyeceği anlaşılmakla haklı olan davanın kabulüne karar verilmiş, davada davalı … müdürlüğünün yasal hasım olması ve davanın açılmasına sebebiyet vermemesi karşısında aleyhlerine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile 6102 sayılı yasanın geçici 7. maddesi uyarınca 30/12/2011 tarihinde resen sicilden terkin edilen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …… sicil nolu Tasfiye Halinde …… SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin TTK nın 547.maddesi gereğince Bakırköy ……. İş Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyasına özgü olarak İHYASINA, kararın bir örneğinin İstabul Ticaret Sicil Müdürlüğüne tevdiine,
2-Keyfiyetin tescil ve gazete ile ilanına, ilan masraflarının davacı vekili tarafından karşılanmasına,
3-Tasfiye memuru olarak şirket yetkilisi olan …… T.C kimlik numaralı …….’in görevlendirilmesine, kendisinin şirket ortağı ve yetkilisi olduğu dikkate alınarak ücret takdirine yer olmadığına,
4-Alınması gereken 54,40-TL harcın davalı Tasfiye Halinde …… Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketinden alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davalı … Müdürlüğü zorunlu yasal hasım olduğundan davacı lehine avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
7-Davacı tarafça sarf edilen gider olan 205,00 TL’nin Tasfiye Halinde …… Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir edilen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalı Tasfiye Halinde …… Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketiden alınarak davacıya verilmesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne, davalının ticaret sicil ve şirketin yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/10/2020

Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)