Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/37 E. 2022/913 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/37 Esas
KARAR NO : 2022/913

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/01/2016
KARAR TARİHİ : 06/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/11/2022
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; davalı kooperatif yönetim kurulu başkanı …’ın diğer davalılar-muhasebe çalışanları …, … ile dava dışı …’nin iş akitlerinin haklı olarak feshedilmesine rağmen davalı … ve …’ın davalı kooperatife karşı haksız olarak alacak davası açtıklarını, davalı kooperatif müdürü …’ın gerekli özenli yükümlülüğünü yerine getirmeden haklı nedenle fesih hakkını kullanmadan, 655 nolu yönetim kurulu kararını alarak kooperatif aleyhine hareket edip etmediği davalı … tarafından açılan Bakırköy …. İş Mahkemsi’nin … ve davalı … tarafından açılan Bakırköy …. iş Mah. … esas sayılı davalarında davacı kooperatif aleyhine karar çıkmasına, eski yönetimin belge, defter ve kayıtları geç teslim etmesi, yıllık izin defterlerinin tutulmaması, davalı …’ın oldukça rahat tanıklık yapması, sözleşmelere haklı nedenlerle ve tazminatsız fesh edebilecekken bunu yapmayarak tazminat almaları için elinden gelen her şeyi yaptığını, eski yönetim tarafından davalılar … ve …’a verilen para yatırma, para çekme, çek ve senet tahsil etme yetkilerine rağmen bankadan alınan birçok çek yaprağının akıbetinin bilinmediğini, bu konuda bilgi verilmediğini, davalı …’ın kooperatif çalışanıyken daha sonra üye olduğunu ve ana sözleşmenin 10/4maddesine aykırı davrandığını, birçok bilgi ve belgeyi saklayıp bilgisayardan sildiğini, yaptırılan araştırma neticesinde mali müşavir …’e yaptırılan denetim raporuna göre muhasebe kayıtlarında birçok eksiklik, hukuka aykırılık ve yanlışlık tespit ettiklerini, davalı …’ın kendi araçlarına kooperatifin imkanlarını kullanarak daha fazla haksız sağladığını, davalı …’ın davalı … ile birlikte hareket ederek kooperatifi zarara uğrattıklarını, işyerini şahsi ofisi gibi kullandığını, … plakalı aracı kendi menfaatine kullanıp gelirini kooperatife fatura etmediğini, kendi araçlarına kooperatif imkanlarını kullanarak haksız menfaat sağladığını, konuyla alakalı olarak K.Çekmece …. Asliye Ceza Mahkemesi’in … esas sayılı dosyasıyla kamu davası açıldığını ve belirtilen surette müvekkilini zarara uğrattıklarından bahisle 10.000,00 TL tazminatın davalılardan müteselsilen tahsili ile davalılar tarafından müvekkili aleyhine Bakırköy ….İcra Müd. … ve … esas sayılı dosyalarında tedbiren ödenen bedelin alacaklılara ödenmesinin yasaklanmasını talep ve dava etmiş, safahatta sunduğu 06/06/2022 tarihli dilekçe ile, talep edilen 10.000 TL bedelin 391.645 TL daha arttırılarak yargılama sonunda toplam 401.645 TL bedelin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkil lehine hükmedilmesine,
SAVUNMA: Davalılar vekili özetle; eksik yatırılan harcın tamamlanmasını, K.Çekmece …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …, Bakırköy …. İş Mahkemesi’nin …, Bakırköy ….İş Mahkemesi’nin … esas sayılı dava dosyalarının bekletici mesele yapılmasını, esasa ilişkin olarak ise iddiaların asılsız ve gerçek dışı olduğu, kooperatifin muhasebe kayıt ve defterlerinin tutulmasında tüm sorumluluğunu mali müşavir …’ya ait olduğunu, davanın …, …, …, ….ve …’ya ihbarı ile davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER: K.Çekmece …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …, Bakırköy …. İş Mahkemesi’nin …, Bakırköy …. İş Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyaları, Bakırköy ….İcra Müd. … ve … esas sayılı dosyaları, ihtarname örnekleri, banka kayıtları, tanık beyanları, ödeme dekontları ve alınan bilirkişi raporları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı … Kooperatifinin eski yönetim kurulu başkanı ve muhasebe çalışanlarının kooperatifin zarara uğratılmasına sebebiyet vermeleri nedeniyle uğranılan zararın tahsili isteminden ibarettir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı kooperatifin eski yönetim kurulu başkan ve muhasebe çalışanları olan davalıların hukuka aykırı eylem ve işlemleri sonucunda kooperatifi zarara uğratıp uğratmadıkları, davalılar … ve … tarafından davacı kooperatif aleyhine yapılan icra takiplerinde paraların alacaklılara ödenmesinin tedbiren durdurulup durdurulamayacağı, davacının varsa zararının miktarının ne olduğuna ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizce aldırılan 24/03/2021 tarihli bilirkişi raporu bilimsel veri ve içeriğe sahip, denetime elverişli bulunması sebebiyle hükme esas alınmıştır.
Celp edilen Küçükçekmece …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyanın tetkikinde, Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçuyla yapılan Cumhuriyet Savcılığının …. Esas numaralı açılan soruşturması neticesinde 09/03/2016 tarihli, … Sayılı kararında, sanıklar …, … ve … hakkında “kötüye kullanma suçu sabit oldugundan 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılması,.. CMK’nın ilgili maddeleri gereğince de hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği görüşmüştür.
Celp edilen Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyanın tetkikinde, Davacı … Kooperatif tarafından dosyaya toplamda 122.508,91-TL ödeme yapıldığı,
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … E. dosyasına dosya hesabı olarak 127.077,12-TL Bakiye borç olduğunun belirtildiği, ……. özel numaralı Tahsilat makbuzunda ilgili dosyaya davacı Davacı … Kooperatifinin 98.634,00-TL ödeme yaptığı görülmüştür.
İcra dosyaları (… E. ve … E.) nedeniyle ödenmesi gereken borç toplamı: 122.508,914 + 127.077,12-TL= 249.586,03-TL olduğu, ilgili dosyalara yapılan ödemeler toplamının 211.142,91-TL olduğu anlaşılmıştır.
Somut olayda davacı taraf, TTK m.124/1 hükmüne göre ticaret şirketi olarak kurulmuş bir tüzel kişi taşıma işletmecisidir. TTK m.850/3 hükmü gereği taşımacı – taşıma işletmecisi sıfatı da davacıya ait olmakla birlikte; üyeleri taşıt sahibi esnafların üye/ortak olması şeklinde faaliyet yürütmektedir. Böylece üye/ortakların ekonomik menfaatlerini gözetmek için kurulan davacı kooperatif şirketi, esasen kurucu ve ortaklarının taşımacılık faaliyetlerini gereği gibi yürütmesinde aracılık yapmak üzere kurulduğu davacı şirketin yönetim kurulu ve yönetim-temsil çoğunluğunun 2013 yılı itibarı ile el değiştirdiği, sonraki yönetimin önceki yönetim kurulu başkanı ve iki çalışanına işbu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, celp edilen bilgi ve belgeler, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 02.05.2014 tarihli genel kurulda davalılar hakkında sorumluluk davası açılması için karar
verildiği görülmüştür. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 23. Madde “Ortaklar bu kanunun kabul ettiği esaslar
dahilinde hak ve vecibelerde eşittirler.” şeklinde düzenlenmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi hükmü uyarınca, ortaklar hak ve
yükümlülüklerde eşit konumda olduklarından, bu ilkenin dışına çıkılmak istendiği taktirde,
bu hususun genel kurul gündemine alınarak, genel kurulun tartışmasına açıkça sunulması
veya genel kurulun yapılan uygulamayı benimsemiş olması gerekmektedir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. madde hükmünde yazılı eşitlik ilkesi gereğince,
tüm ortaklara sahip oldukları araç türüne göre eşit iş verilmesi gerekmektedir.
Yönetim kurulunun özen yükümlülüğüne aykırı davranması durumunda oluşan zarardan
sorumluğunun ibra edilme ile ortadan kalkmayacağı yerleşik Yargıtay kararları ile sabittir.
İtibar edilen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda, Kooperatif üyeleri arasında gelir elde etmede önemli farklılıkların bulunduğunun tespit edildiği, Küçükçekmece …Asliye Ceza Mahkemesi … Esas ve …Karar sayılı ilamında davalı …, … ve … hakkında “güveni kötüye kullanmak” suçundan mahkumiyet kararı verildiği, bu durumda, davalıların özellikle yönetim kurulu başkanının 1992-2013 arası yönetim kurulu başkanı olması hususları, yine diğer davalıların da muhasebede görevli olduğu gözetildiğinde, davalıların davacı kooperatifin zararına sebebiyet verdiği, davalı …’ın uzun süredir yönetim kurulu başkanı olduğu dönemde diğer davalıların bağlı çalışan statülerine rağmen araç maliki ve koopertafi ortakları ile rekabet edecek şekilde aynı zamanda kooperatif ortakları olmasının sonucunda konumlarını kötüye kullanmalarının muhtemel olduğu, bu durumda, yönetim kurulu başkanı davalı ve diğer yönetim kurulu üyelerinin müsaade ederek basiretli işadamı özeni göstermediği ve zarardan sorumlu olmaları gerektiği,
İtibar edilen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan davalıların 2011-2012 yılları için 401.645,00 TL zarardan davacı
şirkete karşı sorumlu olmasının kadri marufunda olduğu değerlendirmesi dosya kapsamı ve somut olaya uygun olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kabulü ile;-401.645,00 TL’nin zarar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı kooperatife ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 27.436,37 TL harçtan peşin alınan 170,78 TL + 6.688,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile eksik 20.577,59 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 2.748,10 TL posta masrafı ile toplam harç gideri 204,28 TL + 6.688,00 TL ki toplam 9.640,38 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 59.230,30 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
06/10/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır