Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/314 E. 2019/936 K. 11.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/314
KARAR NO : 2019/936

DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 29/03/2016
KARAR TARİHİ : 11/10/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu ….. Bankası …. Şubesinin 08/09/2015 keşide tarihli 25.800 TL tutarında keşidecisi … Tekstil Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. olan çekin yasal hamili olduğunu, çekin kaybedildiğini ancak çekin 3. şahıslar tarafından bulunarak sahte imza ile cirolatılarak tedavüle konulduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu, takip konusu 1 adet çek üzerinde son yetkili hamilin müvekkili olduğunun tespiti ile çekin ödenmesi halinde çek bedelinin avans faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın basiretli bir tacir gibi davranmayarak elindeki çeki elinde iken kaybettiğini belirtmiş olsa da, çekin ne şekilde kaybettiğini açıklaması gerektiğini, soyut iddia olduğunu, davacı taraf hukuka aykırı olarak çekin elde edildiğini iddia etmişsede ciro silsilesi içerisinde müvekkiline gelene kadar çekin hangi sürecinde hukuka aykırılık olduğunu bu dava dilekçesinde belirtmediğini, günümüz ekonomik koşullarında ödemelerin geciktirilmesi adına suç teşkil etmesine rağmen sahte imza atılarak bu şekilde haklı alacağın tahsiline engel olmak için bu nevi yollara (başkalarına imza attırılması v.s ) başvurulmuş olabileceği göz önünde bulundurularak, davacı tarafın çeki ne şekilde nasıl kaybettiğini açık bir şekilde belirtmediği, kaybolduğuna dair iddiana bulunduğunu, davacı taraf yukarıda belirtilen hususları dava dilekçesinde açıklamadan kötü niyetli ve çeki ne şekilde elde ettiklerini iyi niyetli hamil sıfatlarını sorguladığını, davacı taraf dava dilekçesinin son kısmında müvekkilinin çek keşidecesinden çek miktarı kadar hala alacaklı olduğunu belirttiği Ama çek keşidecisinin İstanbul ….İcra Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu …. esas sayılı dosyasına vermiş olduğu dilekçesinnin 2 numaralı bendinde …a dahi borcu bulunmadığını beyan ettiğini, … alacağının devam ettiğini belirtirken çek keşidecisi borcun ödendiğinden bahsetmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, Çek ödeme vasıtası olup haklı hamil iken çek keşidecisi firmadan hala alacaklı olması çekin kendi hakimiyetinde iken kaybolmadığının göstergesi olduğnu, gerek keşideci gerekse lehtar davacı iş bu çeke ilişkin menfii tespit ve icra hukuk mahkemesinde borca itiraz davaları açmış olup aralarındaki anlam veremediğimiz bir meseleden dolayı çekin ödenmesini geciktirmeye çalıştıklarını beyan etmiştir.
Dava konusu çek fotokopisinin incelenmesinde; …seri numaralı çekin keşidecisinin … Tekstil Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, lehtarın davacı … Tekstil … olduğu, çekin … tarafından cirolanarak …… Şti.’ye verildiği, ardından sırası ile ….l, ….. Ürünleri İth.İhr.Dış.Tic. Ltd. Şti., ……… ve … tarafından cirolandığı, ibraz edildiğinde tedbir kararı nedeniyle işlem yapılmadığına dair işlem yapıldığı,
Çek keşidecisi … Tekstil Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. İle davacı …’ın ticari defterleri üzerinde bilirkişi aracılığıyla yapılan incelemede, davacı ve dava dışı şerket arasında ticari çalışmasının var olduğununu tespit edildiği,
Dava dışı ….. Şti. ‘nin defterlerinin incelenmesi için Bursa Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış ise de, defterlerin ibraz edilmemesi nedeniyle incelenemediği,
İstanbul …. İcra Hukuk Mahkemesinin …. Esas sayılı dava dosyasında dava konusu çek üzerinde grafoloji uzmanı bilirkişi tarafından yapılan incelemede 17/07/2017 tarihli raporda …. seri nolu çekin arka yüzünde “….. …” içerikli kaşe üzerine davacıya atfen atılmış imzaların davacının eli ürünü olmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava, TTK’nın 792. maddesi uyarınca, rıza hilafına elden çıktığı iddia edilen çekin istirdadı istemine ilişkindir.
Benzer konuda İstanbul BAM 14. H.D.’nin, 2018/1146- 2019/830 E.K. sayılı ilamında belirtildiği gibi, ” Dava konusu çekin incelenmesinde; ciro silsilesinde görünürde herhangi bir kopukluk olmadığı anlaşılmaktadır. Mevcut ciro silsilesinde bir kopukluk olmadığı anlaşılmakla çekin borçtan mücerret olma niteliği karşısında, davanın tarafları ile cirosu bulunanlar arasında taraf ticari defterlerine göre herhangi bir ticari ilişki bulunmaması, davalı tarafın çeki kötü niyetli ve ağır kusurlu olarak iktisap etmiş olduğu anlamına gelmeyeceğinden, davacı vekilinin tarafların ticari defterlerinde inceleme yapılmaksızın eksik inceleme ile hüküm kurulduğu yönündeki istinaf nedeni yerinde görülmemiştir. Davacının ciro imzasının sahte olduğu alınan bilirkişi raporu ile sabit ise de TTK’nın 677. maddesindeki düzenlemeye göre, imzaların istiklali prensibi benimsenmiş olup, ciro imzalarından biri sahte bile olsa, düzgün ciro silsilesine göre çeki iktisap edenin, çeki iktisapta ağır kusurunun bulunduğunun ayrıca kanıtlanması gerekir.” denildiği, Mahkememizce yapılan yargılamada dava konusu çekteki ciro silsilesi düzgün olduğu, çek eline geçmiş bulunan yeni hamilin ancak kötüniyetle iktisap etmiş olması veya iktisapta ağır bir kusurunun bulunması halinde çeki iade ile yükümlü olup davalının kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı, davalı taraf iyi niyetli yetkili hamil konumu olduğu anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan 29,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 15,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 3.096,00 TL. Vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan gider olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep hâlinde davacıya iadesine,

Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğun açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/10/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır