Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/196 E. 2018/766 K. 04.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/196 Esas
KARAR NO : 2018/766

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2016
KARAR TARİHİ : 04/09/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 17/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalılardan … ile … Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti arasında kooperatifin İstanbul ilinde bulunan arazisi üzerine inşaat yapmak üzere 04/08/2015 tarihli, kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladıklarını, buna istinaden de müvekkili ile arsa sahibi kooperatif arasında, yapılacak inşaatların yapı denetim hizmeti için 09/12/2015 tarihli yapı denetim sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin edimini yerine getirmiş olmasından dolayı toplam 198.891,00 TL tutarındaki borçlarını ödemediklerini, inşaatların yapıldığı yer belediyesi olan …. Belediye Başkanlığı tarafından da onaylandığını, aynı şekilde alacak miktarının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü Yapı Denetim hesaplarında da yer aldığını, yapı sahibi veya yüklenicinin inşaatı imal ettiği oranda müvekkili şirketin görevini ifa ettiğini, davalıların inşaatı tamamlayarak tüm konutları sattıkları gibi hak sahiplerine teslim etmek suretiyle iskana açtıklarını, alacağın tahsili için davalılar hakkında Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyasıyla başlatılan icra takibine itiraz üzerine Büyükçekmece …. İcra hukuk mahkemesinin ….esas, … sayılı kararı ile davanın görev yönünden reddine karar verildiğinden işbu davanın açıldığını, davalıların belirtilen icra dosyasındaki ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 25/06/2014 tarihinde temerrüde düşmüş olduklarını bu tarihten itibaren reeskont faizi ile alacağın tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı … Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkiline verdiği hizmetin ayıplı olduğunu, davacının sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 3.maddesinde belirlenen sürenin kesin süre olmadığını, davacının yapı denetim sözleşmesinin 5.maddesinde belirtilen kritere uymadığını, hesaplama yönteminin hatalı olduğunu, davacı tarafın açtığı icra takibinde müvekkil şirket tarafından iş başlangıcında hizmet bedeli olarak yapılan %25 ödemenin mahsup edilmeden takip yapıldığını, davacının hizmet bedelini ispat etme adına hakediş düzenlemediğini, faturaya dönüştürmediğini, müvekkiline tebliğ ettirmediğini, ticari defterlerine işlemediğini, muaccel bir alacağın söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazlarının olduğunu, delil olarak dayanılan sözleşme üzerindeki imzanın müvekkili kooperatif yetkililerine ait olmadığını, müvekkilinden bedelin tahsil edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yapı denetim hizmet bedelini tahsil etmekle yükümlü olan tarafın arsa sahibi olan müvekkili değil, yüklenici firmanın olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, davalılara sözleşme gereğince verdiğini iddia ettiği yapı denetimi hizmet bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi heyetinin 19/04/2017 havale tarihli raporunda; …. Belediye Başkanlığı’nın 07/04/2016 tarihli yazısı ile %95 hakediş bedeli hesaplandığı, hesaplanan bedelin emanet hesaba yatırılmadığı, hakediş bedelinin 198.891,44 TL olduğu, bu bedel için davalının herhangi bir ödeme yapmadığı belirtildiğinden yapı denetim hakkındaki kanunun 5.maddesi dikkate alındığında davacının ödenmeyen para alacağının 198.891,44 TL olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi raporuna yapılan itirazlar doğrultusunda alınan 21/05/2018 havale tarihli raporda; itirazların değerlendirildiği, kök rapor sunmuş ve kanaatlerini değiştirmeyi gerektirir yeni bir sonuç ve kanaate ulaşılamadığı bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre; davacı tarafça davalılara yapı denetim hizmeti verildiği ve hizmet bedelinin ödenmediği belirtilerek açılan işbu davada davalı … vekili yazılı sözleşme bedellerinin ödendiğini, hizmetin ayıplı olduğunu, davacının edimlerini ifa etmediğini belirterek davanın reddini istemiş, davalı kooperatif vekili ise, sözleşmedeki imzaların kooperatif yetkilisine ait olmadığından sorumluluklarının bulunmadığını, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapı denetim bedelinden yüklenicinin sorumlu olduğunu, belirterek davanın reddini istemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının edimini yerine getirip getirmediği, talep edebileceği bedelin subut ve miktarı ile varsa bedelden hangi tarafın sorumlu olduğu noktasında toplandığı görülmüştür.
Taraflar arasında davalılar arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu inşaatın yapı denetim hizmetinin davacı tarafça yerine getirileceği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalılar arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici firma olan Girişim … Ltd. Şti davacının vermiş olduğu hizmetin ayıplı olduğunu, yapı denetim sözleşmesinden kaynaklanan bedelin bir kısım daireler devredilmek suretiyle ödendiğini belirtmiş ise de, davacıya devredildiği iddia olunan davalının dava dışı 3.şahıslara satılmış olduğu, ifa olarak yapılmış bir ödeme olduğuna yönelim ya da ayıplı ifa olduğuna yönelik iddiaların ispatlanamamış olduğu görüldüğünden davalının bu savunmasına itibar edilmemiştir. Arsa maliki davalı kooperatif vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde yapı denetim sözleşmesinin yetkili organlarınca imzalanmadığı, dolayısıyla kendisi için bağlayıcı olmadığı savunmasında bulunulmuş ise de, yapı denetimi hakkındaki kanunun 2.maddesinde açıkça yapı denetim sözleşmesinin yapı sahibi ile yapı denetim şirketi arasında yapılması gerektiğinin belirtilmiş olması ve davalı kooperatifin bu hizmetten yararlanmış olması sözleşmenin dava dışı belediyeye ibraz edilerek yapı ruhsatının alınnmış olması anılan sözleşmenin benimsendiği ve şekle aykırılığın ileri sürülmesinin dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağına yönelik içtihatlarda dikkate alınarak hizmet bedelinden davalı kooperatifinde sorumlu olduğu kanaatine varıldığından davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiş ve her iki davalının da dava konusu bedelden müteselsilen sorumlu olduklarına kanaat getirilmiştir.
Davalı tarafça yapılan bir kısım ödemenin mahsup edilmediğine ilişkin savunma yönünden yapılan incelemede ise ödemenin 73.445,00 TL’lik kısmının ilk etapta yapı denetim yasası gereklerine uygun hesaba ve sonra hizmet yapana aktarıldığı, ek bilirkişi raporunun 8 ve 9.sayfalarında bakanlık ve belediyenin yazıları gereğince gerekli hesaplamalar yapılarak teknik yönden incelemenin yapıldığı ve davalının ödenen tutarın borçtan düşülmediği yönündeki iddialarının dayanağının olmadığı, denetime elverişli bir şekilde hesaplanarak ortaya konulmuş olup, davalının bu konudaki savunmasına da itibar edilmemiştir.
Davalı tarafça tapu devirlerinin yapıldığından bahisle takas mahsuba ilişkin bilirkişi raporuna itiraz sunulmuş ise de; dosyaya ve bilirkişiye sunulan kayıtların incelenmesinde hem kayıt üzerinde, hemde belediye tarafından ilgili birimde bir mahsup veya tahsilatın olmadığı, tapu devrinde ödemenin taraflarca nakit olarak yapıldığı, davalının bu yöndeki itirazlarının belge ile kanıtlanamadığı, kaldı ki davalı tarafça usulüne uygun sunulmuş bir takas mahsup defi ile bulunmadığı dikkate alındığında davacının …. belediye başkanlığının 07/04/2016 tarihli yazısında hesaplanmış olan dava konusu bedel ile uyuşan bedelin emanet hesaba yatırılmadığı ve bu hususta davalıya bir ödeme yapılmadığı anlaşıldığından yapı denetimi hakkındaki kanunun 5.maddeside dikkate alınarak davacının yapı denetim hizmeti nedeniyle davalılardan 198.891,00 TL alacaklı olduğu; alacak yönünden Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyasından ödeme emrinin borçlulara 25/06/2014 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarih itibariyle davalıların temerrüde düştüğü anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 198.891,00 TL yapı denetim hizmet bedelinin temerrüt tarihi olan 25/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek reskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 13.586,24 TL TL harçtan davacı tarafça yatırılan 3.396,57 TL harcın mahsubuyla bakiye 10.189,67 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan 3.430,07 TL harç, 2.135,00 TL posta / tebligat / bilirkişi gideri (ayrıntısı uyapta kayıtlı) olmak üzere toplam 5.565,07 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 17.883,46 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Davalı … tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalı …’e iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/09/2018

Katip …

Hakim …