Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1111 E. 2020/637 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1111 Esas
KARAR NO : 2020/637

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/12/2016
KARAR TARİHİ : 30/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı sürücü …’nin sevk ve idaresindeki ……. plakalı araç ile 23/01/2013 tarihinde yaya olan müvekkillerine çarparak yaralanmalarına sebebiyet verdiğini ve müvekkillerinin iş gücü kaybı yaşadığını, maddi ve manevi zarara uğradığını, davacı … yönünden 300,00 TL maddi tazminat, 10.000,00 TL manevi tazminat, davacı … yönünden ise 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 17/03/2017 tarihli talep açıklama dilekçesinde; 300 TL maddi tazminatın 100 TL’sinin çalışamadığı günler ve geçici iş göremezlik kaybı, 100 TL’sinin bakım ve ev işleri yardım alımı giderleri, 100 TL’sinin tedavi masraflarından kaynaklı tazminat taleplerinden olduğunu bildirmiştir.
Davalı ……….. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların kaza nedeniyle kurumlarına başvuru yapmadıklarını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçedeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ………… usulüne uygun meşruhatlı davetiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, ön inceleme duruşmasındaki beyanında; kaza dolayısıyla büyük bir üzüntü içerisinde olduğunu, maddi manevi olarak karşı tarafın zararını karşılayacak durumunun bulunmadığını bildirmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacıların yaya olarak bulundukları 23/01/2013 tarihinde davalı …’nin maliki olduğu, diğer davalı ……’nin ZMSS olduğu aracın yaya durumunda olan davacılara çarparak yaralanmalarına sebep olduğundan bahisle davacı … yönünden maddi manevi, davacı … yönünden manevi tazminat talebiyle açılan davada, davacı …’ın maluliyet ürününün tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği, ATK tarafından sehven …’la ilgili olarak evrakın geri çevrildiği, daha sonra ATK tarafından gerekli düzeltme yapılarak … ile ilgili eksikliklerin 22/09/2017 tarihli raporda belirtilerek evrakın geri çevrildiği, raporda belirtilen film ve grafilerin alınması için 09/10/2018 tarihinde ….. Hastanesine müzekkere yazıldığı, davacı vekili tarafından 10/10/2018 tarihli beyan dilekçesi ile ATK’nda belirtilen eksiklikler için ….. Hastanesi’nde müvekkilinden para talep edildiği, bu nedenle sevkinin …… Hastanesi’ne yapılmasını talep ettiği, davacı vekilinin talebi doğrultusunda davacının 04/03/2019 tarihinde ATK raporunda belirtilen eksikliklerin giderilmesi için …..H.’ne sevkinin yapıldığı, …… Hastanesi tarafından 10/02/2020 tarihli müzekkere cevabında …’ın tetkik ve muayeneler için hastaneye başvurmadığının mahkememize bildirildiği, davacı vekiline, 22/09/2017 tarihli ATK raporunun tebliğ edildiği, 08/11/2017 tarihli celsede davacı vekili tarafından eksiklikler tamamlandığında dosyanın tekrardan ATK’na gönderilmesine ilişkin ara karar kurulduğu, ara karar yerine getirilmediğinden 06/03/2018 tarihli celsede, davacı vekiline raporda belirtilen eksiklikleri gidermesi için kesin süre verildiği, yine devam eden celselerde de, davacı vekiline defaten süre verildiği, 11/09/2019 tarihli celsede, dosya maluliyet için ATK’na gönderileceğinden usul ekonomisi ilkesi gereğince ve davacı vekilinin talebi de dikkate alınarak ATK’ndan kusur raporu alınmak üzere dosya aynı zamanda ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderileceğinden davacı vekiline dosyanın fotokopisini sunması için süre verildiği, ancak ara kararların davacı vekili tarafından yerine getirilmemesi üzerine 18/07/2019 tarihli ara karar ile davacı vekiline, ATK’nın 22/09/2017 tarihli raporunda belirtilen eksiklikleri tamamlamak adına davacının hastaneye sevkiyle ilgili müzekkereyi teslim alarak hastaneye başvurmak ve buna ilişkni belgeyi mahkemeye ibraz etmek üzere tebliğden itibaren son kez iki haftalık süre verildiği, başvuru yapılmadığı takdirde ……… yönünden işgöremezlik raporu alınmasına ilişkin talepten vazgeçmiş sayılacağı hususunun ihtar edildiği, yine davacı vekiline, kusur raporu alınmak üzere dosya ATK’na gönderileceğinden dosyanın fotokopisini sunmak üzere iki haftalık kesin süre verildiği, verilen kesin sürelere rağmen eksikliklerin giderilemediği, kusur ve maluliyete ilişkin raporların alınamadığı, davacı vekili tarafından son celse beyanındea, ATK raporunda belirtilen ksikliklerin tamamlanamadğı ve ceza dosyasında alınan kusur raporuna göre manevi tazminata hükmedilmesi talep edilmiş ise de; ceza mahkemesindeki raporun oransal kusur içermediği, kaldı ki kesin süre ihtaratlarıyla davacı vekiline, defaten ara kararların yerine getirilmesi ihtar edilmesine rağmen ara kararların yerine getirilmediği, bu haliyle dosyada kusur raporu bulunmadığından davacılar yönünden manevi tazminat taleplerine ilişkin değerlendirmenin yapılmadığı, davacı ……….. yönünden maddi tazminat talebinin ise ispatlanamadığından davanın tümden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Alınması gerekli 54,40 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 346,68 TL harcın mahsubuyla bakiye 292,28 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince hesap edilen 300,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan alınarak kendini vekille temsil ettiren davalı ……….’ne verilmesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/10/2020

Katip …

Hakim …