Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1081 E. 2019/1225 K. 16.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1081
KARAR NO : 2019/1225

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/11/2016
KARAR TARİHİ : 16/12/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ: 10/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya mal ve hizmetler sattığını, davalının mal ve hizmet bedellerini ödemediğini, alacağının tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya her hangi bir borcu bulunmadığını, davacının yapmış olduğu işi ayıplı olarak yaptığını, yapılan sıva tamirlerinin tam tutmadığını izolasyonların, su almaya başladığını davacının gerekli onarımı yapmadığını, bu sebeple ayıplı işlerin 3. kişilere yatırıldığını, bu kişilere ücretler ödendiğini, davacının yaptığı işlerin ayıplı olduğunu, ayıplı işlerin bedelinin 10.000,00 TL tuttuğunu, davacından 10.000,00 TL kesilmesini istediklerini, davacının da bunu kabul ettiğini ancak kötü niyetle davaya dayanak takibi başlattığını ve bu davayı açtığını, davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davanın reddini talep etmiş ayrıca zamanaşımı itirazında bulunmuştur.
Davacı ve davalı vekillerince, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri sunulmuştur.
Dava konusu uyuşmazlık; taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin olup olmadığı, davacının bundan kaynaklı alacağının bulunup bulunmadığı, sözleşmenin ayıplı ve eksik ifasının söz konusu olup olmadığı noktalarında toplanmış olup dava; davacının cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 10.584,14 TL asıl alacak, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %10,50 avans faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman mali müşavir ve inşaat mühendisinden oluşan bilirkişi heyeti marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi heyeti 30/04/2018 havale tarihli raporunda; davacı ve davalının 2016 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davalı yanın ticari defterlerini kapatma tasdik süresinin rapor tanzim tarihinde henüz dolmamış olduğunu, tarafların BA-BS formlarının dosyalarında davacı yanın BS formlarında ilgili alacağını beyan ettiği, taraflar arasında alacak, borç ilişkisi açısında herhangi bir ihtilaf olmadığı, davacı kayıtlarına göre, 10.584,13 TL alacaklı göründüğü, davalı kayıtlarına göre ise davalının borcunun 10.584,14 TL olduğunu, ihtilafın konusunun teknik olarak izolasyon işleminden kaynaklandığı, yapılan izolasyon tamirlerinin kısmen sızmayı önlediği, kısmende akmalara devam ettiği, dosyaya sunulan faturada …. İzolasyon- …. firmasının 30/03/2017 tarihli ve açık kesilmiş fatura içeriğinde, “… ada … parsel … blok yere ait ….. bodrum kat, … bodrum kat akan yerlere izolasyon ve tamir yapılması” şeklinde işlerin yapıldığı ve bedelinin de 10.000,00 TL + KDV ile 11.800,00 TL olarak kesildiği, fatura içeriğine göre ve yerinde yapılan incelemede yapılan işlere kadri marufunda olduğu belirtilmiştir.
Tarafların rapora karşı itirazları doğrultusunda inşaat mühendisi bilirkişiden 09/10/2019 havale tarihli rapor aldırılmış, raporda kök rapor ile bir değişiklik olmadığı anlaşılmış ancak henüz ödenmediği anlaşılan açık faturanın dava tarihinden sonra kesildiği görülmüş, bu konudaki takdir mahkemeye bırakılmıştır.
Yapılan yargılama sonucunda takip dosyası, bilirkişi raporları, tarafların sunmuş olduğu deliller ve tüm dosya kapsamına nazaran; davacının cari hesaba ilişkin herhangi bir yazılı sözleşme sunmamış olması, TTK 89.maddesinde cari hesap sözleşmesinin yazılı yapılmadıkça geçerli olmayacağı, hükmü gereğince davacın dosyaya cari hesap sözleşmesini sunmaması nedeniyle davacının alacağının cari hesap sözleşmesinden kaynaklanmadığı tespit edilmiş, davaya konu alacağın davalının iddia ettiği gibi davaya konu taşınmazın tadilat işlemlerinden kaynaklandığı anlaşılmış dava ve rapor tarihi itibari ile her ne kadar ayıbın giderilmesi için başka bir firma ile anlaşılmış olmasına rağmen ayıbın devam ettiği tespit edilmiş, bilirkişilerce de tadilat için harcanan masrafın kadri marufunda olduğu belirtilmesi nedeniyle davacın davalıdan alacağa hak kazanamadığına hak kazanamadığı kanaat getirilerek aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 54,40 TL harçtan peşin alınan 127,84 TL harcın mahsubu ile bakiye 73,44 TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem halinde davacıya iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen taraflara iadesine,
5-Davalı tarafından yapılan 300,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 2.725,00 TL. avukatlık ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerin yüzlerine açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/12/2019
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır