Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1026 E. 2020/742 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1026
KARAR NO : 2020/742

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/11/2016
KARAR TARİHİ : 22/10/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/11/2020
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacılar vekili özetle; 14.07.2016 tarihinde davalılardan … sevk ve iadesindeki, ……. A.Ş. adına kayıtlı ve …… Sigorta A.Ş. nezdinde sigortalı ……. plaka sayılı çekicinin, kırmızı ışıkta bekleyen davacılardan … sevk ve idaresindeki …… plaka sayılı araca çarpması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, davacılardan …, … ve …’ın bu kaza sonucu ciddi bir şekilde yaralandığı, …’nın kazanın meydana gelmesinde birinci derecede kusurlu olduğunu, davacıların zararından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, …’ın mesleğinin şoförlük ve aylık net gelirinin en az 3.000-TL olduğunu, …’ın ev hanımı olduğunu ve çalışabilse kazancının minimum asgari ücret olacağını, davacıların bu kaza nedeniyle maddi ve manevi zararının bulunduğunu, zararın giderilmesi için 05.10.2016 tarihinde sigorta şirketine müracaat edildiğini ancak cevap alınamadığını, fazlaya ilişkin talep ve dava hakların saklı kalmak kaydıyla … için 100-TL tedavi gideri ve bakım masrafı, 500-TL iş göremezlik tazminatı, 250.000-TL manevi tazminat; … için 100-TL tedavi gideri ve bakım masrafı, 250-TL iş göremezlik tazminatı, 100.000-TL manevi tazminat; … için 50-TL tedavi gideri ve bakım masrafı, 100.000-TL manevi tazminat; … için 50.000-TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalılardan …… Sigorta A.S. vekili 02.01.2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; ……. plaka sayılı aracın davalı … şirketi nezdinde sigorta olduğu, davalının sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğu, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe göre kişinin tüm tedavileri tamamlandıktan sonra sakatlığın 12 ay boyunca stabil kalması ve kalıcı olmasının gerektiği, davacının kalıcı sakatlığının olup olmadığının tespit edilmesi ve sağlık kurulu raporlarının da yönetmeliğe uygun olarak düzenlenmesi gerektiği, davacının herhangi bir sosyal sigorta kurumuna bağlı olup olmadığının araştırılması gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı …… San. ve Tic. A.Ş. Vekili özetle; Trafik Sigortası Genel Şartlar Hükümlerinde , kazazedenin sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi sürecinde ortaya çıkan zararları, tedavi gideri kapsamında olup sorumlu kurumun sosyal güvenlik kurumu olduğunu beyan ederek davanın reddi ile yargılama giderleri ile ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … davaya cevap vermemiştir.
Davacılar vekili 02/10/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; kök ve ek bilirkişi raporlarına göre tespit edilen miktar oranında dava dilekçesini ıslah ederek davacı, … için, Davalı … şirketinin (poliçeye göre kişi başına tedavi teminatı olan 290.000,00 TL ve kişi başına sakatlık teminatı olan 290.000,00 TL’nin toplamı olan) 580.000,00 TL kısmından sorumlu olmak üzere, (477.276,06 TL iş göremezlik zararı, 552,020,00 TL tedavi/sağlık giderlerin için) toplam 1.029.296,06 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkile ödenmesine, … için, müvekkilinin kazada hiç kusuru olmaması, davalı sürücünün kusurunun ağırlığı ve müvekkilin kaza sonrası tam malul hale gelmesi nedenleriyle talebin tam kabulü ile, 250.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Ve …… Lojistik Sanayi Ve Ticaret A.ş. den müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline ödenmesine, … için, geçici ve sürekli iş göremezlik zararı toplamı olarak 40.500,13 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline ödenmesine, … için, tam malul hale gelen eşi sebebiyle fiili ve duygusal destek kaybı, çektiği acı ve sayılamaz türde katlanmak zorunda kaldığı ve kalacağı ağır zararları nedeniyle talebin tam kabulü ile, 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Ve ……. Lojistik Sanayi Ve Ticaret A.ş. den müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline ödenmesine, … için, bu ağır kazayı yaşamış olması tam malul hale gelen babası ve yaralanan annesi sebebiyle çektiği acı, fiili ve duygusal destek kaybı ve katlanmak zorunda kaldığı ve kalacağı ağır zararları nedeniyle talebimizin tam kabulü ile, 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Ve ……. Lojistik Sanayi Ve Ticaret A.ş. den müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline ödenmesine, … için, oğlunun tam malul hale gelmesi sebebiyle çektiği acı, fiili ve duygusal destek kaybı ve katlanmak zorunda kaldığı ve kalacağı ağır zararları nedeniyle talebinin tam kabulü ile, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Ve …… Lojistik Sanayi Ve Ticaret A.ş. den müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline ödenmesine, Tazminat miktarlarına kaza tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, yargılama giderlerinin müştereken ve müteselsilen davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Burhaniye CBS nin ……. soruşturma sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, Kaza Tespit Tutanağı, Araç ruhsatı, ATK raporları, sigorta poliçesi, hastane kayıtları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı.
OLAY: 14.07.2016 tarihinde saat 23.00 sularında davalı sürücü … sevk ve iadesindeki, ……. A.Ş. adına kayıtlı ve …… Sigorta A.Ş. nezdinde sigortalı ……. plaka sayılı çekici ile (arkasında ……. plaka sayılı römork takılı halde) İzmir ili istikameti yönünden Edremit ilçesi yönüne seyir halinde iken kaza mahalli olan 06. Kilometrede bulunan ışıklı kavşağa geldiğinde aracının ön kısmıyla, kavşakta sağ şerit içinde kendisine kırmızı yandığı için beklemekte olan sürücü … sevk ve idaresindeki …… plaka sayılı kamyonete, arkadan çarpması ve bu çarpmanın etkisiyle …… plaka sayılı kamyonetin aynı şeritte önünde beklemekte olan sürücü ……. sevk ve idaresindeki …… plaka sayılı otomobile arkadan çarpması neticesinde üç aracın karıştığı zincirleme, yaralanmak ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir. Kazada …… plaka sayılı kamyonet sol yanı üzerine devrilmiştir. Kaza asfalt kaplamalı, bölünmüş iki şeritli devlet karayolunda açık havada ve kuru zeminde gerçekleşmiştir. Bu kaza araçlarda maddi hasara ve davacılardan …, … ile …’ın yaralanmasına yol açmıştır.
Davacılar vekili 22/10/2020 tarihli celsede,”… Biz ıslah dilekçemiz doğrultusunda davamızın kabulüne karar verilmesini talep ediyoruz, her ne kadar daha önce TRH 2010’a göre hesaplama yapılmasına itiraz edip Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı ile de KTK 91 ve 92. Maddeleri iptal edilerek müvekkil lehine düzenleme içermekte ise de müvekkil şuan mağdur durumda olup tekrardan ek rapor alınmasına ilişkin bir talebimiz bulunmamakta olup mevcut haliyle davamızın kabulüne karar verilmesini talep ediyoruz..” şeklinde beyanda bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, yaralamalı trafik kazası nedeni ile haksız fiil temeline dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Sorun: 14/07/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalı araç sürücüsü, maliki ve sigortacısının olaydan dolayı sorumlu olup olmadığı, kusur oranları, davacının maddi-manevi tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı, yerinde ise hükmedilmesine ilişkin olan miktarların tespitine ilişkindir.
Çözüm: Kusur durumunun ve maluliyet oranının tespiti, sorumluların ve tazminat bedelinin tespiti,TBK. Sigorta Kanunun 2918 sayılı yasa bakımından tespit.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanunun 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hakimin takdirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nun 91. maddesiyle de; işletenin Aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Hemen belirtmelidir ki, işletenin sorumluluğu hukuki nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91.maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir. Öyle ise, hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp, çözümlenmesi gerekmektedir.
Kusur Durumu: ……. plaka no’lu otonun sürücüsü davalı … kendi yol ve şeridinde seyrederken aracının hızını Karayolları Trafik Kanunu Madde 52 a.b.c’de belirtildiği üzere; “Sürücüler kavşaklara geldiginde hızlarını azaltmak ve kullandıkları aracın vük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak ve yine önündeki bir aracı izlerken de güvenli bir fren mesafesi bırakmak zorundadır ve Madde 56/1 ç “önlerinde giden araçları güvenli bir mesafeden takip etmemek” kuralına uyması gerekirken, bu . kurallara uymayarak, yolda dikkatsiz, tedbirsiz davranarak aracını hızlı sürmesi ve önünde bulunan ve trafik zarureti (KIRMIZI. IŞIKTA) nedeniyle duran araca arkadan çarpması nedeniyle, kazanın meydana gelişinde tamamen kusurludur.
…… plaka no’lu aracın sürücüsü davacı …, kendi yol ve şeridinde seyrederken bir kavşağa geldiğinde trafik zarureti nedeniyle (kırmızı ışıkta) durduğunda aracının arka kısmına, yolda dikkatsiz ve tedbirsiz davranarak çarpan aracın sürücüsünün hareketi karşısında, kazayı önleyebilecek alacak ve yapacak herhangi bir tedbiri olmadığı için, kazanın meydana gelişinde kusursuzdur.
……. plaka no’lu aracın sürücüsü davadışı ……. kendi yol ve şeridinde seyrederken bir kavşağa geldiğinde trafik zarureti nedeniyle (kırmızı ışıkta) durmakta iken, arkasında durmakta olan …… plaka no’lu aracın bir başka aracın çarpması etkisiyle savrularak aracının arka kısmına çarpması karşısında, kazayı önleyebilecek alacak ve yapacak herhangi bir tedbiri olmadığı için, kazanın meydana gelişinde kusursuzdur.
Türk Borçlar Kanunu’nun 49. Maddesi; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” Hükmünü havidir.
Davalılardan …, ……. plakalı aracın sürücüsü olup, kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğundan, maddi ve manevi zararın tamamından sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 07.11.2018 tarihli maluliyet raporunda; …’ın 14.07.2016 tarihli trafik kazası sebebiyle E cetveline göre %5,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği..” rapor edilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu …….. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 07.11.2018 tarihli raporda; …’ın 14.07.2016 tarihli trafik kazası sebebiyle E cetveline göre %100 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı” rapor edilmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun hukuki sorumluluğa dair 85/1. Maddesi; “ Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın isleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” 85/5. Maddesi; “isleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.”
Davalı …… A Ş. ……. plaka sayılı aracın maliki olduğundan ve işleten sayılıp, aracın işleteni olmadığı yönünde iddia ve ispatı bulunmadığından davacıların maddi ve manevi zararın tamamından sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi; “işletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” Hükmünü havidir.
Davalılardan ….. A.Ş.’nin maliki olduğu, davalılardan …’nın sevk ve İdaresinde bulunan ……. plakalı araç, davalı ….. Sigorta A Ş. tarafından 10.10.2015-10.10.2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ….. nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mail Sorumluluk Sigortası ile sigortalıdır.
Uyuşmazlık konusu kaza 14.07.2016 tarihinde meydana gelmiş olup, kaza tarihi İtibariyle …… nolu poliçe yürürlükte olduğundan tazminat şartları sağlandığı takdirde davalı şirketin zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı sunma yükümlülüğü mevcuttur.
Geçici işgöremezlik zararı, kazalının trafik kazası nedeniyle geçici olarak çalışamadığı istirahat süresindeki zararını (kazanç kaybını) ifade eder.
Davalı …… Sigorta A.Ş. tarafından, sigorta şirketinin Genel Şartlar A.5. maddesi gereğince geçici iş göremezlik zararından hiçbir sorumluluğunun bulunmadığı belirtilmiştir.
6111 sayılı Kanun’un Geçici 1. Maddesinde, bu kanunun yayımı tarihinden önceki trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, belirlenen tutanın ödenmesiyle sigorta şirketleri ve Güvence hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği, 27.08.2011 tarihli ve 28038 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan yönetmeliğin Geçici 1. Md de “Bu tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle ilgili sigorta şirketlerinden ve güvence hesabından tahsil edilen tutarlar bakımından ilgili sigorta şirketlerine ve güvence hesabına her hangi bir iade yapılmaz. Belirtilen tutarlar Kuruma bu yönetmelik uyarınca aktarılan tutarlardan mahsup edilemez.” Hükmü doğrultusunda, Anılan Yönetmelik maddesinde Kanun’un yayım tarihinden önce meydana gelen trafik kazaları yönünden henüz ödenmemiş tedavi giderlerinin Kanun’un 1. Maddesi kapsamında Kurumca ödeneceği kabul edilmekte, Kanun’un yayım tarihinden önce yapılan ödemeler yönünden ise her hangi bir iade ya da mahsup işlemi yapılamayacağı belirtilmektedir.
Geçiş sürecinin sağlanması amacıyla Kanun’un Geçici 1. Maddesi uyarınca düzenlenen ve bu maddeye aykırı hükümler taşımayan anılan Yönetmelik maddesinin de de hukuka aykırı lak görülmediği belirtilmiştir.
Bu kapsamda … için yataklı tedavi dönemindeki harcamalar SGK tarafından karşılanmış olmakla tedavi gideri zararı ve bu zarar yönünden sözleşmenin tarafı haline gelen Sosyal Güvenlik Kurumu sorumluluğunda kalan harcamayı karşıladığından, idame tedavi ve süresiz bakıcı gideri zararı yönünden SGK sorumlu olmadığı, davalıların sorumlu oldukları zarar miktarı itibar edilen bilirkişi raporunda 552.020,00 TL olarak hesaplanmıştır.
Davacılar vekili 05/04/2019 tarihli dilekçe ile, her ne kadar 07/11/2018 tarihli ATK. raporunun müvekkili küçük … için kaza anındaki tüm grafilerin sunulmasını istemiş ise de, Müvekkili küçük … ın film, grafi ve evrakların taraflarında mevcut olmadığını, sol bacağındaki çatlağın ilk müdahale ile sarıldığını başkaca tedavi uygulanmadığını, bu nedenle ….. için maluliyet raporu alınmasına gerek olmadığını bildirmiştir.
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
Maddi zarar, kişinin isteği dışında malvarlığında meydana gelen eksilmesini ifade eder. Zarar miktarı malvarlığının hukuka aykırı eylemden önceki durumu ile eylemden sonra arz ettiği durum karşılaştırılarak belirlenir. Hukuka aykırı eylem malvarlığının aktifini azaltımda veya pasifini çoğaltımda yahut aktifin çoğalmasına veya pasifin azalmasına engel olmak suretiyle zararın oluşumuna sebebiyet verir. Diğer bir deyimle zarar, eylemli zarar veya kardan yoksunluk biçiminde gerçekleşir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, araç trafik kayıtları, olay nedeniyle hak sahiplerine ödeme yapılıp yapılmadığına ilişkin SGK ve sigorta şirketinden alınan yazı cevapları, sigorta poliçesi, kaza tespit tutanağı, sağlık kuruluşlarından celp edilen tıbbi bilgi ve belgeler, ATK raporları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; Meydana gelen kazada ……. plaka numaralı araç sürücüsü davalı …’nın %100 oranında kusurlu olduğu, …… plaka no’lu aracın sürücüsü davacı …’ın kusursuz olduğu, ……. plaka no’lu aracın sürücüsü davadışı …….’in kusursuz olduğu, 14.07.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … ve …’ın malul kaldığı, kazaya karışan ……. ‘nın sevk ve idaresindeki ……. plaka sayılı aracın kaza tarihini kapsar şekilde davalı …… Sigorta A.Ş. nezdinde ZMMS ile sigortalı bulunduğu, trafik kazasında yaralanan davacı …’ın boyun omur kırıkları nedeniyle girişimsel ve tıbbi tedaviye tabi tutulduğu, tedavi harcamasının bir bölümünün acil ve Sigortalılık kapsamında SGK tarafından karşılandığı, somut davada, 14.07.2016 tarihinde kusursuz olarak maruz kaldığı trafik kazasında yaralanarak belirli bir süre hastane ortamında tedavi gören kaza döneminde belgelenmiş geliri bulunmayan ve kendisine uygulanan tedaviye rağmen % 100 oranında malul kalan …’da tedavi sonrasında ortaya çıkan bedensel maluliyetin fonksiyonel varlık değeri dikkate alınarak maluliyet sonucu oluşan idame tedavi ve süresiz bakıcı gideri zararı doğal yaşamı süresince ortaya çıkaracağı miktarı Yargıtay örnek kararları doğrultusunda ve itibar edilen 10/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda, 552.020,00 TL olarak hesaplandığı, 37.598,00 TL’nin tedavi gideri olarak hesaplandığı, bu zarardan davalıların sorumlu oldukları anlaşılmış olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı … yönündeki maddi tazminat talebi ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir.
MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
Manevi zarar, hukuka aykırı eylem sonucu kişisel değerlerde meydana gelen eksilmedir. Kişisel değerlerin soyut niteliği nedeniyle meydana gelen eksilmenin rakamsal karşılığını parasal değerini ifade etmek mümkün değildir. Bununla birlikte kişisel değerlere yapılan saldırı neticesi ruhsal dengenin bozulması yaşama sevincinin eksilmesi kaçınılmaz olduğunda, hukuk manevi zararı giderim yükümlülüğü dışında tutmamış, genel değer ölçüsü olması nedeniyle, belli bir miktar paranın verilmesi suretiyle zarar görenin tatmin edilmesini amaçlamıştır. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hâkimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Olayın niteliği, iş göremezliğin ve yaralanmanın boyutu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, manevi tazminatın zenginleşmeye veya yoksullaşmaya neden olamaması temel ilkesi de dikkate alınarak davacıların olaydan dolayı çekmiş olduğu elem ve ızdırabın bir nebze de olsa telafisi için davacılar lehine aşağıdaki miktarlarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmüş, davacı …’ın manevi tazminat talebinin; yansıma yoluyla zarar gören destek isteyenlerin destek sağlayan kişinin sahip olduğu haktan fazlasını talep etmelerinin mümkün olmaması karşısında yansıma yoluyla zarara ilişkin ilkeler dikkate alınarak bu davacı yönünden manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararın İnfazında tereddüt olmaması bakımından davalı … şirketinin, maddi tazminat yönünden, poliçeye göre kişi başına tedavi teminatı olan 290.000,00 TL ve kişi başına sakatlık teminatı olan 290.000,00 TL’nin toplamı olan 580.000,00 TL kısmından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile sınırlı sorumlu olmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı …’ın maddi tazminat talebinin KABULÜ ile, 514.422,00 TL bakıcı gideri, 37.598,00 TL tedavi refakat yol ve paramedikal giderler olmak üzere toplam 552.020,00 TL ile 477.276,06 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 1.029.296,06 TL maddi tazminatın (davalı … şirketi poliçe limiti ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile sınırlı sorumlu olmak üzere) davalılar …… Sanayi ve Ticaret A.Ş ve … yönünden kaza tarihi olan 14/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle sınırlı sorumlu olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a verilmesine,
2-Davacı …’ın maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile; 40.500,13 TL iş göremezlik zararının (davalı … şirketi poliçe limiti ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile sınırlı sorumlu olmak üzere) davalılar …… Sanayi ve Ticaret A.Ş ve … yönünden kaza tarihi olan 14/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle sınırlı sorumlu olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a verilmesine,
-Davacı …’ın tedavi giderlerine ilişkin maddi tazminat talebinin sigorta tarafından karşılandığından REDDİNE,
3-Davacı … maddi tazminat talebinin ispatlanamadığından REDDİNE,
4-Davacıların manevi tazminat taleplerinin KISMEN KABULÜ ile; davacı … için 200.000,00 TL, davacı … 20.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 230.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 14/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizin davalılar …… Sanayi ve Ticaret A.Ş ve …’dan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,
5-Davacı …’ın manevi tazminat talebinin yansıma yoluyla zarara ilişkin ilkeler dikkate alınarak REDDİNE,
6-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 86.022,51 TL harçtan peşin alınan 8.556,00 TL harç ile 3.650,98 TL harcının mahsubu ile eksik 73.815,53 TL harcın davalılardan (davalı … şirketi hükmolunan maddi tazminatın; poliçeye göre kişi başına tedavi teminatı olan 290.000,00 TL ve kişi başına sakatlık teminatı olan 290.000,00 TL’nin toplamı olan 580.000,00 TL kısmından poliçe limiti olan 580.000,00 TL’sinden sınırlı sorumlu olmak üzere) tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan 3.592,95 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul edilen kısımları dikkate alınarak takdiren 2.958,44 TL yargılama gideri ile 8.556,00 TL peşin harç, 3.650,98 TL ıslah harcı, 29,20 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 12.236,18 TL harç masrafı ki toplam 15.194,82 TL yargılama giderinin davalılardan (davalı … şirketi hükmolunan maddi tazminatın poliçe limiti olan 580.000,00 TL ile sınırlı sorumlu olmak üzere) tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı … şirketi tarafından yapılan 200,00 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul edilen kısımları dikkate alınarak takdiren 35,32 TL yargılama giderinin davacılardan tahsili ile davalı … şirketine ödenmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Diğer davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacılara iadesine,
11-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalılar tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalılara iadesine,
Maddi tazminat yönünden;
1-Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 68.514,80 TL avukatlık ücretinin davalılardan tahsili ile davacılara ödenmesine,
2-Davalı ……. Lojistik Sanayi ve Ticaret A.Ş kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 150,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan tahsili ile davalı ……. Lojistik Sanayi ve Ticaret A.Ş’ye ödenmesine,
Manevi tazminat yönünden;
1-Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 24.550,00 TL avukatlık ücretinin davalı …… Lojistik Sanayi ve Ticaret A.Ş ve davalı …’dan tahsili ile davacılara ödenmesine,
2-Davalı …… Lojistik Sanayi ve Ticaret A.Ş kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2 maddesi uyarınca davacılar vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceğinden hesap edilen 24.550,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan tahsili ile davalı …… Lojistik Sanayi ve Ticaret A.Ş’ye ödenmesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere davacılar vekilinin yüzüne, diğer tarafların yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/10/2020

Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)