Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/921 E. 2019/625 K. 25.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/921
KARAR NO : 2019/625

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 12/10/2015
KARAR TARİHİ : 25/06/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/07/2019
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; davalıların Sürücüsü ve Maliki bulunduğu …..plakalı aracın, 10/05/2014 tarihinde kaldırımdaki müvekkiline çarpması sonucu, yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, Kaza nedeniyle, müvekkilinde birçok cismani zararın meydana geldiğini, müvekkilinin elem ve ıstırabını kısmen telefi etmek amacıyla, olayın özelliği, davalıların maddi durumları ve kusurlu olmaları, manevi tazminatın davacıda tatmin hissi doğurması gereği de gözönünde tutularak manevi tazminat talep ettiklerini, davalıların sürücüsü ve maliki bulunduğu aracın sebep olduğu trafik kazası nedeniyle müvekkilinin ugradığı zararın tazmini için fazlaya dair talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik belirsiz maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı … vekili görevsiz mahkemeye sunduğu cevap dilekçesinde, görev ve esas yönünden davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER: Kaza Tespit Tutanağı, Kazaya ilişkin Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı …..numaralı soruşturma evrakları, …..plakalı aracın trafik kaydı, Hastane ve doktor raporları, trafik kayıtları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı.
Davacı vekili 06/12/2018 tarihinde UYAP üzerinde gönderdiği dilekçe ile, bilirkişi incelemesi sonucu alacak miktarının belirlendiğini, bilirkişi raporu doğrultusunda 2.655,95 TL olarak ıslah ettiklerini beyan etmiş, 11/12/2018 tarihli makbuzla ıslah harcını yatırdığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Sorun: 10/05/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalı araç sürücüsü-maliki ve sigortacısının olaydan dolayı sorumlu olup olmadığı kusur oranları, davacının maddi-manevi tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı, yerinde ise hükmedilmesine ilişkin olan miktarların tespitine ilişkindir.
Çözüm: Kusur durumunun ve maluliyet oranının tespiti, sorumluların ve tazminat bedelinin tespiti,TBK. Sigorta Kanunun 2918 sayılı yasa bakımından tespit.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanunun 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hakimin takdirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nun 91. maddesiyle de; işletenin Aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Hemen belirtmelidir ki, işletenin sorumluluğu hukuki nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91.maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir. Öyle ise, hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp, çözümlenmesi gerekmektedir.
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
Maddi zarar, kişinin isteği dışında malvarlığında meydana gelen eksilmesini ifade eder. Zarar miktarı malvarlığının hukuka aykırı eylemden önceki durumu ile eylemden sonra arz ettiği durum karşılaştırılarak belirlenir. Hukuka aykırı eylem malvarlığının aktifini azaltımda veya pasifini çoğaltımda yahut aktifin çoğalmasına veya pasifin azalmasına engel olmak suretiyle zararın oluşumuna sebebiyet verir. Diğer bir deyimle zarar, eylemli zarar veya kardan yoksunluk biçiminde gerçekleşir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, araç trafik kayıtları, olay nedeniyle hak sahiplerine ödeme yapılıp yapılmadığına ilişkin SGK ve sigorta şirketinden alınan yazı cevapları, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin araştırma neticeleri, sağlık kuruluşlarından celp edilen tıbbi bilgi ve belgeler, ATK raporları ve tüm dosya kapsamına binaen; davalıların Sürücüsü ve Maliki bulunduğu …..plakalı aracın, 10/05/2014 tarihinde davacı …’e çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiği, olay sebebi ile davacının yaralandığı, Adli Tıp Kurumu ….. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan 31/07/2017 tarihli tespitte, davacı …’ün 10.05.2014 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazası sonucunda İyileşme (işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği rapor edilmiştir.
Somut olayda, …..plakalı araç sürücüsü …’ın, olay tarihinde 18 yaşından küçük olduğu, araç kullanmak için gerekli belgeyi alma şartlarını taşımadığı, kurallara aykırı ve özensiz araç kullanması nedeniyle olayda %100 kusurlu olduğu, araç malikinin, aracını emniyetli olarak muhafaza etmesi, araç anahtarını ehliyetsiz kimselere vermemesi gerekirken, bu hususlara riayet etmemesi nedeniyle olayda, sürücü kusuru gibi aynı oranda müştereken ve müteselsilen kusurlu ve sorumlu olduğu, davacı yaya …’ün kusursuz olduğu,Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu ….. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan 31.07.2017 tarih ve ….. sayılı raporu, Trafik Uzmanı Makine Müh. Bilirkişi ….. tarafından hazırlanan 07/04/2016 tarihli rapora göre, alınan aktüerya raporu doğrultusunda davacının 2.443,48 TL maddi tazminata müstehak bulunduğu anlaşılmış olup davacı …’ün geçici işgöremezlik tazminatı ıslah edilmiş haliyle kabulüyle 2.443,48 TL’nin olay tarihi olan 10/05/2014 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalı … ve …dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş olup fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
Manevi zarar, hukuka aykırı eylem sonucu kişisel değerlerde meydana gelen eksilmedir. Kişisel değerlerin soyut niteliği nedeniyle meydana gelen eksilmenin rakamsal karşılığını parasal değerini ifade etmek mümkün değildir. Bununla birlikte kişisel değerlere yapılan saldırı neticesi ruhsal dengenin bozulması yaşama sevincinin eksilmesi kaçınılmaz olduğunda, hukuk manevi zararı giderim yükümlülüğü dışında tutmamış, genel değer ölçüsü olması nedeniyle, belli bir miktar paranın verilmesi suretiyle zarar görenin tatmin edilmesini amaçlamıştır. Olayın niteliği ve yaralanmanın boyutu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, manevi tazminatın zenginleşmeye veya yoksullaşmaya neden olamaması temel ilkesi de dikkate alınarak davacının olaydan dolayı çekmiş olduğu elem ve ızdırabın bir nebze de olsa telafisi için davacı lehine aşağıdaki miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmüştür.
Davalı … hesabının, belirli sigortaları kapsadığı, çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı kazada 2918 sayılı karayolları trafik kanunu uyarınca, işletenin sorumlu tutulmadığı hallerde, kişiye gelen bedensel zararları ve tedavi tazminatlarını kapsadığı, 25/02/2011 tarih, 27857 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı kanuna göre, bu kanunun yayımlanma tarihinin önünde veya sonrasında meydana gelen trafik kazaları için verilen tedavi hizmet bedellerinin tamamının SGK tarafından karşılanacağı belirtilmiştir. … yönetmeliğine göre kişiye gelen doğrudan zararlar dışındaki tüm istemler sorumluluk kapsamında bulunmadığından ve Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre geçici iş görememezlik taleplerininde tedavi kapsamında değerlendirilebileceği belirtilmiş olmakla, iş gücü kayıplarına ilişkin geçici iş göremezlik zararları teminat kapsamı dışındadır. Olayda, kaza sebebiyle kalıcı bir malüliyet olmamıştır. … için yasal şartlar oluşmamış olup bu hususlar dikkate alındığından diğer davalı … bakımından açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
2.655,95 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 10/05/2014 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalı … ve …dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-… bakımından açılan davanın reddine,
3-Manevi tazminat bakımından davanın kısmen kabulü ile, kaza tarihi olan 10/05/2014 tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte 4.000,00 TL manevi tazminatın davalı … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 454,66 TL harçtan 85,36 TL peşin harç, 45,36 TL ıslah harcı, 10,00 TL tamamlama harcı harcının mahsubu ile eksik 313,94 TL harcın davalı … ve …’dan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 2.004,17 TL posta masrafı ile toplam harç gideri 140,72 TL ki toplam 2.144,89 TL yargılama giderinin davalı … ve …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminat yönünden hesap edilen 2.655,95 TL ve manevi tazminat yönünden 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalı … ve …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminat yönünden hesap edilen 2.655,95 TL avukatlık ücretinin davacıdan tahsili ile Davalı … Hesabına ödenmesine,
10-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
11-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konu hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda kabul edilen maddi tazminat ve red edilen maddi tazminat yönünden kesin, ve kabul edilen manevi tazminat ve red edilen manevi tazminat bakımından da kesin olmak üzere Kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/06/2019

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)