Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/719 E. 2022/886 K. 03.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/719 Esas
KARAR NO : 2022/886

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/08/2015
KARAR TARİHİ : 03/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ortaklarından …… tarafından …. Polis Merkezi Amirliğinde verilmiş olan ifade tutanağında ve … tarafından … Asayiş Büro Amirliğinde verilmiş olan ifade tutanağında da belirtildiği üzere; müvekkil şirket yetkilileri 20 Eylül 2014 Cumartesi günü akşam saat 20.00 sıralarında yukarıda adresini belirtmiş olduğumuz işyerindeki muhasebe bürosu kapatılarak işyerinden ayrıldıklarını 22/09/2014 pazartesi günü sabah saat 08.00 sıralarında muhasebe bürosuna girildiğinde çelik kasanın kilitlerinin kırılarak açılmış olduğunun görülmesi üzerine polisin arandığını, olay yeri inceleme tarafından gerekli incelemelerin yapıldığını, müvekkil şirketin meşru hamili olduğu çekler ile şirkete ait çek koçanlarında yer alan boş çekleri, nakit parayı, bulunan ziynet eşyalarını, ruhsatlı silah, pasaportla ve kredi kartının çalındığını, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyası ile dava konusu çek ile birlikte toplam 17 çek hakkında ödeme yasağı kararı alındığını, yargılama sonunda 14 çek hakkında iptal kararı verildiği dava konusu olan …… Şubesi …. nolu hesabına keşide edilen 30/11/2014 tarih 13.000,00 TL bedelli ….. nolu çek hakkında ayırma kararı verildiğini ve mahkemenin …. esas sayılı dosyası ile ile dava devam etmekte iken dava konusu çekin …… tarafından bankaya ibraz edildiğinin bildirilmesi nedeniyle iş bu davanın açıldığını, dava konusu çekin …… Maddeleri San. Tic. AŞ den alındıktan sonra müvekkili şirket tarafından ciro edilmemiş bir halde kasada muhafaza edilmekte iken çalındığını, ciro ve imza yapılmış ise de bulunan kaşe ve imzanın sahte olduğunu bu duruma bağlı olarak ciro silsilesinin kopmuş olduğunu bu nedenlerle dava konusu çekin davalıdan istirdadı karar verilerek müvekkili şirkete iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER : Dava konusu olan ….. Şubesi ….. nolu hesabına keşide edilen 30/11/2014 tarih 13.000,00 TL bedelli …. nolu çek fotokopisi, imza mukayese örnekleri, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, ….. şubesinin ……. nolu hesabına tanımlı 30/11/2014 tarihli 13000 lira tutarlı ….. nolu çekin davacının rızası dışında elinden çıktığı iddiası ile borçlu olunmadığının tespiti ile çekin iptali istemlerine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan dava konusu çek üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığına dair inceleme yapılmak üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 21/04/2022 tarihli raporunda; İnceleme konusu, ….. Bankası ….. Şubesine ait, keşidecisi …. (…. İnşaat), keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 30.11.2014 olan, “ 13.000-0nüçbin TL” tutarlı ….. seri nolu çek fotokopisinde, “….. Plastik San.ve Tic.ltd.şti.” adına atılmış 3.ciro imzası ile ….. ‘e ait mevcut mukayese imzalar arasında : tersim biçimi, alışkanlıklar, istif. Eğim, doğrultu ve seyir bakımından da farklılıklar saptandığından söz konusu fotokopi imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla …… ‘in eli ürünü olmadığının kabulü gerektiği kanaatimi bildirmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
İstanbul Bölge AdliyeMahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 2017/656 esas, 2017/913 karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere çeklerin davacının elinden rızası hilafına çıktığı benimsense bile, TTK’nın 792. maddesi gereğince davalının çekleri kötüniyetli olarak ele geçirdiğini veya ağır kusurunun bulunduğunu, davacının ispat etmesi gerekmektedir. Dosya kapsamında, davalının çekleri kötüniyetli olarak ele geçirdiği veya ağır kusurunun bulunduğuna dair delil sunulamadığından davalının iyiniyetli olduğunun kabulü gerekir. Yargıtay içtihatları da aynı doğrultudadır. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin Esas No:2014/10768- Karar No:2014/20288 Karar Tarihi. 23.12.2014 )
Çek üzerindeki ciro silsilesi şeklen tam olup, Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür. Bu madde hükmüne göre, davalının çeki edinme nedenini kanıtlama yükümlülüğü yoktur. Davalının çekin rıza dışında elden çıktığını bilmesi veya bilebilecek durumda olması gerekir. Çekin rızası dışı elden çıkması halinde ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının iddiasını kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerekmektedir.
Çekte ciranta cirosu sahte olsa bile, davalı, kendisinden önceki ciroların sıhhatini araştırma yükümlülüğü altında değildir. Davalının bu sahteliği bilerek ya da ağır kusuruyla çeki iktisap ettiğinin kanıtlanması gerekir.
Dava konusu edilen çekte ciro silsilesinde görünürde herhangi bir kopukluk olmadığı anlaşılmaktadır. Mevcut ciro silsilesinde bir kopukluk olmadığı anlaşılmakla çekin borçtan mücerret olma niteliği karşısında, davacının ciro imzasının sahte olduğu alınan bilirkişi raporu ile sabit ise de TTK’nın 677. maddesindeki düzenlemeye göre, imzaların istiklali prensibi benimsenmiş olup, ciro imzalarından biri sahte bile olsa, düzgün ciro silsilesine göre çeki iktisap edenin, çeki iktisapta ağır kusurunun bulunduğunun ayrıca kanıtlanması gerekir.” denildiği, Mahkememizce yapılan yargılamada dava konusu çekteki ciro silsilesi düzgün olduğu, çek eline geçmiş bulunan yeni hamilin ancak kötüniyetle iktisap etmiş olması veya iktisapta ağır bir kusurunun bulunması halinde çeki iade ile yükümlü olup davalının kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı için çek iptali yönünden davanın reddinin gerektiği gibi davalı tarafından çekin bir önceki cirantaya iade edilmiş olması karşısında, davacının menfi tespit talebi yönünden ise davalı yanda pasif husumet vasfı bulunmadığı anlaşılmakla bu yönüyle de davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harcın davacı tarafça yatırılan 222,01 TL harçtan mahsubuyla bakiye 141,31 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
6-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzünde davacı vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır