Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/596 E. 2020/527 K. 11.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/596
KARAR NO : 2020/527

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2015
KARAR TARİHİ : 11/09/2020
KARAR YAZILMA TARİHİ : 14/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davalı, müvekkili şirket aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senedine dayalı icra takibi başlattığını, 15.05.2012 vadeli 100.000,00.-TL. bedelli senet nedeniyle müvekkilin davalıya ödemesi gereken hiçbir borcu bulunmadığını, müvekkil şirketin … şubesinin yetkilisi olan …’nın takip müstenidi senedin tanzim tarihinde şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığını, davalının müvekkili şirkette doktor olarak çalışması için şifahi anlaşma yapıldığını, bu senette davalının çalışması karşılığı doğacak alacaklarının teminatı olarak … tarafından imza atılmadan düzenlendiğini, imza kısmı boş olan senedin şirket yetkilisi …’a imzalatılmak üzere davalıya verildiğini, ancak anlaşmanın hayata geçmediğini, davalının şirkette hiç bir zaman çalışmadığını, buna rağmen davalı tanzim tarihinde şirket yetkilisi …’a imzalatmak üzere teslim aldığı senet üzerinde …’nın basit olan imzasını taklit ederek icra takibine koyduğunu, davalı tarafından müvekkili aleyhine başlatılan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyasından kaynaklanan alacağın icra tehdidi altında imzalanan 12/06/2013 tarihli protokol ile davalıya ödendiğini, protokol kapsamında davalının tüm alacakları ödenmiş ve müvekkilinden hiçbir alacağı kalmamasına rağmen davalının kötü niyetli bir şekilde icra takibini sürdürdüğünü beyanla, davanın kabulü ile Bakırköy …. Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 12.06.2013 tarihli protokolü kabul etmediklerini, yapılan imza incelemesi sonucunda imzanın müvekkiline ait olması halinde protokol gereği taraflarına ödeme yapıldığı iddia edilmişse de borcu ortadan kaldıracak bir ödeme bulunmadığını, borçlu tarafın 40.000TL ödemeyi bankadan ödediğini, ancak 70.000T’lik kısmı ise elden ödediğini iddia ettiğini, öncelikle yaptığı ödeme makbuzlarını ve senetleri ibraz ederek ödeme iddiasını ispat etmesi gerektiğini, belirterek davanın reddini reddini istemiştir.
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
12/06/2013 tarihli “Prokokoldür” başlıklı belgede tarafların mutabakata vardıkları 1. maddesinde … tarafından açılan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası borcuna karşılık olarak alacaklıya toplam 120.000 TL ödeneceği, bu paranın 10.000 TL’sinin 26/04/2013 tarihinde ödendiği, …’in …. Sağlık Hizmetleri Tıbbi Malz. Ve Kimyevi Mad. San. Tic. Ltd. Şti.’ den ve ….’dan hiçbir alacağının kalmadığı, tarafların bu konuda tamamen mutabık olup hür iradeleri ile kabul ettikleri düzenlenerek, ödemenin nasıl yapılacağının kararlaştırıldığı, protokolün … ve ….tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin protokoldeki imzayı kabul etmemesi nedeniyle yapılan incelemede, 22/01/2019 tarih, …. nolu ATK raporunda “Protokoldür” başlıklı belgede … adına atfen atılı imzaları … eli ürünü olduğu tespit edilmiştir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklı … tarafından borçlu … Sağlık Hizmetleri Tıbbi Malz. Ve Kimyevi Mad. San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine takip yapıldığı, borçlu tarafından 11/04/2013 tarihinde 3.022,50TL, 09/04/2013 tarihinde 1.934,44 TL, 23/11/2012 tarihinde 1.663,62 ödeme yapıldığı, takibin halen devam ettiği anlaşalmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre;
Davacı vekili Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasına dayanak senedin teminat senedi olduğunu, senette imzası bulunan ….’nın davacı şirkette yetkili temsilci olmadığını ve senetteki imzasının ….’ya ait olmadığını, davalı tarafından müvekkili aleyhine başlatılan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayıl takip dosyasındaki alacağın icra tehdidi altında taraflar arasında imzalanan 12/06/2013 tarihli protokol ile ödendiğini, buna rağmen davalının cebri icra işlemlerine devam ettiğini iddia etmiş, davalı vekili ise davacının senedin neyin teminatı olduğunu ispatlaması gerektiğini, protokol başlıklı belgeyi yine ….’nın şirket adına imzaladığını, protokoldeki imzanın müvekkiline ait olmadığın savunmuş, yapılan incelemede protokol başlıklı belgedeki davalıya atfen atılı imzanın davalı eli ürünü olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı vekili Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı takip dosyasına dayanak senedin düzenlendiği tarihte ….’nın şirketi temsile yetkili olmadığını, senetteki imzanın …’ ya ait olmadığını iddia etmiş ise de, Bakırköy …. İcra Hukuk Mahkemesinin … E. … K. Sayılı dosyasında yapılan incelemede takibe dayanak senetteki imzanın …’ya ait olduğunun tespit edilmesi, senedin düzenlendiği 15/02/2012 tarihinde …’nın şirket yetkilisi olduğunun ticaret sicil kayıtlarından anlaşılması, ayrıca takibe dayanak borcu sona erdiren protokol başlıklı belgenin de yine … tarafından imzalandığı dikkate alınarak davacının bu iddialarına itibar edilmemiştir. Ancak davacının 12/06/2013 tarihli protokol ile borcun sona erdiği iddiaları yönünden yapılan değerlendirme de; TBK’nun 133. maddesinde; “Yeni bir borçla mevcut bir borcun sona erdirilmesi, ancak tarafların bu yöndeki açık iradesinin bulunması gerektiği, özellikle mevcut borç için kambiyo taahhüdünde bulunulması veya yeni bir alacak senedi ya da yeni bir kefalet senedi düzenlenmesi, tarafların açık yenileme iradeleri olmadıkça yenileme sayılmaz” dendiği, 12/06/2013 tarihli belgede tarafların açıkça “Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası borcuna karşılık olarak alacaklıya toplam 120.000 TL ödeneceği, bu paranın 10.000 TL’sinin 26/04/2013 tarihinde ödendiği, …’in …. Sağlık Hizmetleri Tıbbi Malz. Ve Kimyevi Mad. San. Tic. Ltd. Şti.’ den ve ….’dan hiçbir alacağının kalmadığı, tarafların bu konuda tamamen mutabık olup hür iradeleri ile kabul ettikleri, tarafların herhangi birinin protokol hükümlerine aykırı davranması halinde ihlal eden taraf doğacak maddi ve manevi zararları tazmin etmenin dışında 50.000 TL cezai şartı ödeyeceğinin” kabul edildiği, protokolün her iki tarafın imzasını içerdiği, protokolün ihlali halinde önceki borcun avdet edeceğine dair bir koşulun getirilmediği dikkate alındığında, tarafların borcu yenileme iradelerinin bulunduğu gibi, borcun yenilenmesi olarak kabul edilemeyeceği şeklinde protokolde herhangi bir hükme de rastlanılmadığı gözetildiğinde, protokolün yenileme sözleşmesi olduğu sonuç ve kanaatine varılmış, bu nedenle Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile takibe konulan borcun sona erdiği anlaşılmakla, davanın kabulü, davacının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası dolayısıyla davalıya borçlu olmadığının tespitine, yapılan ödemeler toplamı 6.620,56 TL’nin davalıdan istirdadına, kötü niyet tazminatının yasal şartlarının oluşmaması, davalının kötü niyetli olduğunun sabit olmaması nedeniyle kötü niyet tazminatı talebin reddine, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün ….E. Sayılı dosyası dolayısıyla davacının davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2- Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. E. dosyasında davacı tarafından yapılan ödemeler toplamı 6.620,56 TL’nin davalıdan istirdadına,
3-Kötü niyet tazminatının yasal şartlarının oluşmaması nedeniyle talebin reddine,
4-Alınması gerekli 6.831,00 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.707,75 TL harcın mahsubuyla bakiye TL 5.123,25 harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvurma harcı, 1.707,75 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.735,45 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 427,98 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-AAÜT gereğince hesap edilen 13.450,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır