Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/45 E. 2022/1045 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/45 Esas
KARAR NO : 2022/1045

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/01/2015
KARAR TARİHİ : 09/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın kahvede işçilik yaparak hayatını kazanmakta olup geç saatlere kadar çalıştığını, 11.09.2014 Perşembe günü işten çıkan müvekkilinin eve gitmek için …. İlçesi …. Mahallesinde aracın beklemeye başladığını, Saat 23:30 sıralarında Bakırköy’den gelen …. plakalı araca minibüse bindiğini, Bu aracın sürücüsü davalı …, işleteni ise … olduğunu, Söz konusu aracın hat üzerindeki … mahallesine gelinceye kadar yolcuların çoğunun indiğini ve geriye yalnızca müvekkili … ve … adlı yolcular ile davalı …’in kaldığını, yolculardan birinin şoförün arkadaşı olup yol boyunca şoförün yanında oturduğunu ,onunla konuştuğunu, Aracın …. Mahallesine geldiğinde davalı … …. ‘ın işlettiği ve …’un kullandığı … plakalı araç önlerine çıktığını, Davalı …’in, işbu araç şoförüne küfürler etmeye başladığını ve bu aracı geçmeye çalıştığını, Çok hızlı şekilde araç kullarıan …, …’un kullandığı araca çarpıp aynasını kırmak süretiyle öne geçtiğini, Bu sırada şoföre yavaş gitmesini, diğer aracın aynasını kırdığını söyleyen müvekkilinin ikazlarının hiçbir sonuç vermediğini, Bu defa arkada kalan Davalı … hızlanarak müvekkilin bulunduğu araca yetiştiğini; kendi aracıyla müvekkilin bulunduğu minibüsü sıkıştırarak ve de çarparak yoldan çıkarmaya çalıştığını ve öne geçtiğini, bu çarpma üzerine …, hakaretlerini arttırarak kullandığı araca daha da hız verdiğini ve …’a yetiştiğini, öne geçmeye çalışan davalı …, öndeki araca örce arkadan 2 defa çarptığını, akabinde yanına geçmeyi başarınca bu defa yandan çarptığını, müvekkilinde bulunduğu aracın çarpmanın etkisiyle savrularak önce orta refüje çarptığını, akabinde karşı şeride geçerek devrildiğini, müvekkilinin kendine geldiğinde devrilen aracın içinde olduğunu anladığını ve kendi imkanları ile açık olan bir camdan dışarı çıktığını, yoğun benzin kokusunun geldiği yerde kendinden geçen müvekkilinin gözlerini hastanede açtığını, müvekkilinin bu olayda bir kaburga kemiği kırıldığını ve başka bir kaburga kemiğinde zedelenme meydana geldiğini, Müvekkili dışında 2 yolcu ve bir şoförün yaralandığını, ortada ne tedbirsizlik ve dikkatsizlik ne de aniden gelişen-öngörülemeyen bir durum olduğunu, iki davalı şoför, Kocasinan’dan kaza mahalline kadar kilometrelerce birbirleriyle yarıştıklarını ; birbirlerini defalarca yoldan çıkarmak ve öne geçmek için kasıtlı olarak birbirine çarptığını, olay sırasında araçlar 3 defa yan yana geldiğini ve üçünde de birbirlerine kasti olarak çarptıklarını, Araçların o kadar hızlı gitmekte ve de son çarpma da öyle şiddetli ki aracın geri savrulduğunu; önce orta refüje çarparak bu refüjü aştığını ve nihayet karşı şeride geçerek yan devrildiğini, olayın yolların tamamen boş ve açık olduğu saatte meydana geldiğini, görüşü engelleyecek hiçbir durumun olmadığını, bu hususun dahi ortada kaza değil bilinçli bir fiilin olduğunu belirttiğini, bu kasıtlı fill sonucunda ölüm olayının gerçekleşmemesinin bir mucize olduğunu, Nihayet olayda ölüm değilse de müvekkilde yaşam fonksiyonlarını etkileyecek (kaburga) kemiklerde kırık ve ezilme meydana geldiğini, Sornut olayda davalı şoförlerin, haksız, hukuka aykırı ve tam kusurlu fiilleri ile müvekkilinin maddi ve manevi zarar görmesine neden olduklarını, Trafik kazasında müvekkil yolcunun bedensel zarar uğraması nedeniyle, toplanacak delillere göre (6100 sayılı Yasa’nın 107. Maddesi uyarınca ve bakiye hartı tamamlanmak üzere) 1.000,00 TI. maddi tazminatın (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere), işleten ve sürücüler yönünden olay tarihinden; sigortacı yönünden sigorta limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme davalılara ödetilmesine; 60.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme işleten ve sürücüye ödetilmesine; …. ve …. plakalı araçlar başta olmak üzere işleteneler ve şoförlere ait taşınır, taşınmaz malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazaya karışan …. ve … plaka sayılı minibüsler müvekkili … nezdinde …. – ve …. numaralı Trafik Sigorta Poliçesi Karayolu Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçeleri ile 08.12.2013/2014 ve 05.10.2013/2014 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe Timiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, Poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumlulukları poliçe limitiyle sınırlı olmakla beraber; masraf, vekâlet ücreti sorumluluklarız da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, Poliçe limiti maktuen ödenecek rakam olmadığını, Poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının avans faizi talebi haksız olup reddi gerektiğini, arz edilen nedenlerle; aleyhimize açılan davanın reddine, Yargılama harç ve giderleri ile veköâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …-… Vekili cevap dilekçesinde özetle; Trafik Kazası Tespit Tutanağından açıkça anlaşılacağı üzere işbu kazanın oluşumunda müvekkillere kusur atfedilmesi mümkün olmadığını, kusurun diğer davalı araç sürücüsü …’da olduğunu, Davacı söz konusu kaza nedeniyle vücudunda kaburga kırıkları ve vücudunun değişik bölgelerinin çarpmaya bağlı zarar gördüğü ve tedavisinin devam etmekte olduğunu belirtmiş ise de söz konusu durumun kaza sonucu olmadığı kanaatinde olduklarını, kazanın oluşumundan sonra diğer yaralılar … ve … hastaneye götürüldüğünü ancak davacı olay yerinde bulunamadığını, Dava dilekçesinde de anlaşıldığı üzere davacı kendi imkanlarıyla hastaneye gittiğini ve ayakta tedavi gördüğünü, 12.09.2014 gününün ilk saatlerinde meydana gelen kazada davacı … kaza yerinden ayrılarak hastaneye gittiğini hastaneden çıktıktan sonra saat 01.55te …… Polis Merkezi Amirliği’nde ifade verdiğini, Kaza ile davacının ifade verdiği zaman dilimi yaklaşık 2 saat olması davacının tedavisinin ayakta yapıldığının en açık delili olduğunu, İşbu kazanın oluşumunda kusurlu diğer davalı … olduğunu, bu nedenle sürücü müvekkil … ve araç maliki …’a kusur yüklenemeyeceğini, Bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dilekçesinde talep ettiği maddi tazminata ilişkin dayanak belgeler olmadığından davacı asilin bahse konu kazadan ne gibi zarara uğradığı da dosya kapsamından anlaşılamadığını, Davacının istediği manevi tazminat tutarı ise yine iddia edildiği gibi dayanakları dosyada bulunmadığından cevap veremediklerini, Davacı 11.09.2014 tarihinde 22.00 sularında ….plakalı … sevk ve idaresindeki minibüse bindiğini ve müvekkil …’un sevk ve idaresinde ki … plakalı minibüsle kazaya karıştığını ve müvekkilinin yaralandığını iddia ettiğini, Kaza tutanağında da bahsedildiği üzere kazada müvekkil … idaresindeki minibüse … idaresinde ki minibüs çarptığını ve kaza oluştuğunu, bu kaza esnasında nedense … kaza mahallinden kendisinin ayrılıp gittiğini, Ayrıca dosyada mevcut tedavi evraklarından anlaşılan davacının hiçbir sağlık probleminin olmadığını, davacının manevi tazminat talebinin de haksız olduğunu, Manen zarar görme ihtimali olmadığını, ertesi gün hiçbirşey olmamış gibi normal hayatına devam ettiğini ve çalışmaya başladığını, Davacı dosya kapsamından maddi ve manevi zararını ispat edemediğini , Bu nedenlerle davanın maddive manevi tazminat yönünden reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 28/02/2022 havale tarihli raporunda; 12.09.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı sürücülerin toplam %100 kusuru ile yaralanan ve geçici iş göremezlik süresi 3 ay olan davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminatının 2.673.09 TL olduğuna, Bu tutarın; %75’i olan 2004.81 TL sinden …, … ve … %25’i olan 668.28 TL sinden …, … ve … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğuna, SGK tarafından rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının dosya kapsamından anlaşılmadığından hesaplanan tazminattan herhangi bir mahsup yapılmadığına, tedavi giderleri uzmanlık alanımız dışında olduğundan hesaplama yapılmadığını belirtmiştir.
Bilirkişi 12/05/2022 tarihli ek raporunda ; Davalı vekilinin itirazları hukuki konularda ve kusur konusunda olduğundan, aktüeryal tazminat hesaplama tekniğine ilişkin herhangi bir itiraz yapılmadığından kök raporda yapılacak herhangi bir değişiklik bulunmamaktadır.
Adli Tıp Kurumu’nun 17/04/2018 tarihli raporunda; Davalı sürücü …’un %75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, Davalı sürücü …’un %25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Adli Tıp Kurumu’nun 24/03/2021 tarihli raporunda; … oğlu 1969 doğumlu …’ın 11.09.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği, Kişinin bir başkasının bakımına geçici ve sürekli olarak muhtaç durumda olmadığı belirtilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanunun 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hakimin takdirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nun 91. maddesiyle de; işletenin Aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Hemen belirtmelidir ki, işletenin sorumluluğu hukuki nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91.maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir. Öyle ise, hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp, çözümlenmesi gerekmektedir.
Sürekli maluliyet tazminatı, kişinin maruz kaldığı sakatlıktan dolayı, eski hayat seviyesini sağlamak amacıyla fazladan harcayacağı çabanın karşılığı olarak verilen tazminat niteliğinde olup, kişinin bulunduğu yaştan itibaren yaşayacağı tüm sürede maluliyet oranında alacağı aylık iratların peşin değeridir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, araç trafik kayıtları, olay nedeniyle sigorta şirketinden alınan yazı cevapları, sigorta poliçesi, sağlık kuruluşlarından celp edilen tıbbi bilgi ve belgeler, ATK raporları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; 12.09.2014 tarihinde davalı sürücü … sevk ve idaresindeki ….. plakalı minibüs ile … caddesi üzerinden sağ şeridi takiben Şirinevler istikametinden İstoç istikametine seyri sırasında olay mahalline geldiğinde kontrolsüzce sola manevra yaparak sol şeride geçmek istediğinde idaresindeki aracın sol yan arka kısımlarıyla, kendisiyle aynı istikametten sol şeridi takiben geriden gelen ve idaresindeki aracı geçmekte olan davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı minibüsün sağ ön yan kısımlarıyla çarpışması ve çarpışmanın etkisiyle ….. plakalı minibüsün refüje de çarparak karşı istikamet şeridine girmesi ve devrilmesi sonucu bu araçta yolcu olarak bulunan davacı …’ın yaralandığı, Adli Tıp Kurumu …İhtisas Dairesi’nin 24/03/2021 tarihli raporunda, davacının söz konusu kaza sebebiyle maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği, Kişinin bir başkasının bakımına geçici ve sürekli olarak muhtaç durumda olmadığı rapor edildiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 17/04/2018 tarihli raporunda, davalı sürücü …’un %75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …’un %25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğunun rapor edildiği, alınan raporların tespit edilen maddi vaka ve kusur oranları ile uyumlu olduğu, somut davada, davacı tarafça talep edilebilecek maddi tazminat miktarının tespitine ilişkin rapora mahkememizce itibar edilmiş olup, rapor ile davacının kusur oranı ve yaralanma derecesine göre talep edebileceği geçici iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının, sürekli iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının tespit edildiği anlaşılmakla, davanın maddi tazminat talebi bakımından kabulüne, manevi tazminat talebi bakımından kısmen kabul kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Maddi Tazminat Bakımından, davanın KABULÜ ile, geçici iş göremezlik zararı 2.673,09-TL nin davalılar …, …, … ve …’dan kaza tarihi olan 12/09/2014 tarihinden, davalı …….. ve …yönünden dava tarihi olan 16/01/2015 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile (sigorta limitleri ile sınırlı olmak üzere) birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-) Manevi Tazminat Bakımından, davanın KISMEN KABULÜ ile, 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 12/09/2014 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalılar …, …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-)Alınması gerekli 524,14 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 208,35 TL peşin harcın mahsubuyla bakiye 315,79‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvurma harcı, 208,35 TL peşin harç olmak üzere toplam 236,05‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.488,20 TL yargılama giderinden davadaki haklılık oranına göre 183,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-)AAÜT gereğince kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesap edilen 2.673,09-TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,

7-)AAÜT gereğince kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesap edilen 5.000,00-TL ücreti vekaletin davalılar …, …, … ve …’dan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesap edilen 5.000,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılar …, …, … ve …’a ödenmesine,
8-)Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
9-)Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,

Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin ve davalı ……. ve … vekilinin yüzünde , diğer tarafların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/11/2022

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)