Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/310 E. 2018/415 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/310
KARAR NO : 2018/415

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/04/2015
KARAR TARİHİ : 26/04/2018
KARARIN YAZIM TARİHİ : 11/05/2018
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekili özetle; taraflar arasında yapılan 26/06/2010 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca müvekkili tarafından davalıdan … İli … İlçesi, …Mah. … Ada, … Parsel sayılı taşınmazda … ve … numaralı bağımsız bölümleri satın alıp tapu devirlerinin yapıldığını, söz konusu taşınmazların 31/12/2011 tarihinde teslimi gerekmesine rağmen teslim edilmediğini, davalının ilk teslim tarihine 30.12.2011 riayet edilmedildiğinden gecikme cezalarını ödeyerek teslim tarihini ek sözleşme ile tehir ettiğini, Ancak iş bu kerre; ödeme yaptığı dönemden bile önce, ek sözleşme tarihinden evvel 23.12.2011 de teslime hazır olduğu PTT adi posta marfifeyle teslime davet tebligatı gönderdiğini, sözleşmeye göre adi tebligat geçersiz bir ihbar olup, tebellüğ edilmediğini, ek sözleşme ile teslim tarihi tehir edilmişken, imza öncesi teslime davet mektununun ne denli çelişik kaldığı davalı tarafça fark edilemediğini, nitekim zikrolunan boş tarihli evrak, sözleşme imza anında ek olarak tüm satın alanlara imza ettirildiğini, sözleşmeye göre satıcı tarafından inşaatın, inşaat ruhsatı ve tasdikli projedeki hususlarının ve teknik şartnameye uygun olarak inşaatın ortak yerlerinin, dış cephesinin tamamlanması, ancak bağımsız bölümlerin içlerinin yapılmaması, elektrik, temiz ve pis su tesisatlarının ana hatlarının çekilmesi, iç dağıtım ve tesisatları ile diğer ince işlerinin yapılmaması, tapuda kat irtifaklarının kurulması ve bağımsız bölüm ve ortak yerlerin iskan ruhsatının alınması için ilgili resmi mercilere müracaatta bulunulması gerektiğini, taraflarca teslim tarihinin 30/01/2013 olarak yeniden belirlenmesine karşın yukarıda belirtilen bağımsız bölümleri ile yeni ilave edilen … nolu bağımsız bölümün tesliminin gerçekleşmediğini, taşınmazların çok eksiği ile birlikte 31/07/2014 tarihinde teslim edildiğinden bahisle 7 adet bağımsız bölümün 01/02/2013 -31/07/2014 tarihlerine ait akdi zararlara karşılık 301.000,00 TL’nin zararın doğduğu her bir ay sonunda işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … . A.Ş.vekilinin özetle; Müvekkili şirketin … adı ile maruf Otomobil Alışveriş Merkezi inşaatına başlamak için … Belediye Başkanlığına başvuruda bulunduğunu ve … Belediye Başkanlığından 30-04-2010 tarih ve 8146 sayılı yapı ruhsatını alarak inşai faaliyete başladığını, Müvekkilin yapı müteahhidi olduğu inşaat, onaylı ruhsatına ve projesine uygun olarak yapılmakta iken, … Büyükşehir Belediyesi, ruhsat verme yetkisinin … Belediye Başkanlığı’nda değil, kendisinde olduğu gerekçesi ile … Belediye Başkanlığınca verilen yapı ruhsatını haksız, hukuki dayanaktan yoksun ve keyfi olarak 06.10.2010 tarihinde iptal etmiş ve yapı hakkında 07.10.2010 tarihinde yapı tatil tutanağı tanzim etmiş, taraflar arasında yapılan 26/06/2010 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, akdedilen Mezkur Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinin, 5.1 maddesine göre, sözleşme konusu bağımsız bölümlerin teslim şekli, SHELL(Natamam)teslim şeklinde kararlaştırılmıştır. Müvekkil Şirket tarafından teslim şekline göre, bağımsız bölümler, sözleşme koşullarına ve projelerine uygun olarak bitirilmiş, içleri dekorasyona hazır, şapları dökülmüş ve tüm tesisatlar bağımsız bölümün içinde dağıtılmaya hazır hale getirildiğini,. Akabinde, bir kısım müşterilerin bağımsız bölümleri ile ilgili tapu devir ve fiili teslimler yapıldığını, Ancak, bildirimlere rağmen, Davacıların ve tapularını teslim almayan, tefrişe başlamayan bir kısım müşteriler yönünden ise, 23.12.2011 tarihinde, tapuya davet, bağımsız bölümlerin teslimi-tefrişi, OTM’nin açılışı ve kiralamalar hakkında bilgilendirme mektubu Davacı yana “RR03151797553” barkod numarasıyla (Sözleşmenin 16.1 maddesine göre) Davacı yanın tebligat adreslerine gönderildiğini, davaya konu taşınmazların bulunduğu inşaat projesi ile ilgili olarak İBB nin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun inşaat ruhsat iptali, inşaat faaliyetlerinin durdurulması, yapının mühürlenmesi, yıkım ve para cezası kararları gibi mücbir sebeplerden dolayı inşaatın belli bir süre faaliyette bulunamadığını tüm bu sürecin kendi kusurlarından kaynaklanmadığını, taraflar arasında yapılan sözleşmeye uygun olarak davacıya teslim edildiğini, fiili teslim tarihi olan 30/01/2013 tarihine kadar ki geçmiş günler tazminat haklarının ödendiğini, davanın kötü niyetle açıldığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen 13/01/2017 havale tarihli cevabi yazısında: davalı …. A.Ş.’nin son tescilini 30/06/2016 tarihinde yaptırdığı, şirketin tam bölünme yoluyla bölünmesine ilişkin bölünme planının kabulüne dair 11/04/2016 tarihli genel kurul kararı 30/06/2016 tarihinde tescil edildiği, bölünme planında bölünmeye katılan/devralan şirketlerin;
-1 nolu … Anonim Şirketi, ana sözleşmesinin tescil tarihinin 30/06/2016 olduğu, şirketin son tescilinin 30/06/2016 tarihinde yaptırdığı,
-2 nolu … Anonim Şirketi, ana sözleşmesinin tescil tarihinin 30/06/2016 olduğu, şirketin son tescilini 30/06/2016 tarihinde yaptırdığı,
-3 nolu … Anonim Şirketi, ana sözleşmesinin tescil tarihinin 30/06/2016 olduğu, şirketin son tescilini 30/06/2016 tarihinde yaptırdığı bildirilmiştir.
DELİLLER: Ticaret Sicil kaydı, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosya örneği, … Belediye Başkanlığının cevabı, … Beylikdüzü Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi’ne Ek Sözleşme, 29/04/2016 tarihli bilirkişi raporu ile 20/07/2016 tarihli ek rapor ve tüm dosya kapsamına binaen;
Mahkememizin 10/12/2015 tarihli celsesinde, tarafların anlaşmazlık konularında özellikle inşaatın teslim edilip edilmediği, geç teslim varsa bunu davalıdan kaynaklanan nedenlerle olup olmadığı, tarafların ortak kusuru veya davacının zararının artmasına neden olması durumu olup olmadığı ve sonuç itibariyle varsa davacının davalıdan alacağının ne olduğu hususlarında keşif yapılmasına karar verilmiş, 18/01/2016 tarihinde refakata alınan borçlar hukuku bilirkişisi, fen bilirkişisi, inşaat mühendisi, mülk bilirkişisi marifetiyle keşif yapılmış ve bilirkişiler 29/04/2016 tarihli bilirkişi raporunu sunmuştur. 29/04/2016 havale tarihli bilirkişi raporunda, “….dava konusu yerin, … ili, … ilçesi, … Mah. … Ada … Parsel sayılı 47.150,88 m2 miktarlı arsada inşaa edilmiş 4 bloklu bir binadan AVM oluşmaktadır. Birinci kat B bloktaki B58, B59, B60, B61, B66, B67 ve zemin kattaki …nolu taşınmazlar ve çevrelerindeki dükkanlar kısmen dolu kısmen boş durumdadır. Dava konusu dükkanlar ile … binasının E-5 ön cehpesinde birkaç dükkanda muhtelif marka otomobillerin teşhir edilmekte olduğu – ticari faaliyetin var olduğu görülmüştür. Ancak sitenin geneli boştur ve genel anlamda tam bir ticari faaliyet bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmazlar kısmen tefriş edilmiş asma kat yapılmış faal olarak kullanılmaktadır. Dava konusu taşınmazların taraflar arasındaki sözleşmeye (Madde 5.2) göre teslim tarihi 31.12.2011 dir. Ancak talep 01.02.2013-31.07.2014 tarihleri arası içindir. Buna göre; bütün taşınmazlar birlikte 01.02.2013-31.07.2014 tarihi arası 1 yıl 6 aylık kira kaybı değeri TOPLAM 447.938,40 TL olarak hesap tespit edilmiştir….” görüş ve kanaatiyle rapor tanzim ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili 23/05/2016 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinde, bilirkişilerce sunulan raporun taraflı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bilirkişilerin yaptıkları değerlendirme ve hesaplamalarda (hesaplamalar yapılırken, dükkanların alanı haricinde, bölgenin durumu, bölgede benzer nitelikli taşınmazların olup olmadığı, bunların mevcut satış bedelleri, emsal kira bedelleri vb. hiç bir veri kullanılmamıştır) teknik ve bilimsellikten uzak ve özellikle cevap dilekçelerimizin göz ardı edilerek rapor tanzim edildiğini, bu sebeplerle bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini, yeni bir heyetten yeni bir rapor alınmasını talep ettiği görüldü.
Davacı vekili 25/05/2016 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinde, bilirkişi raporunda dava konusu 7 adet taşınmazla ilgili her bir taşınmaza ait ayrı ayrı kira bedeli tespit ve takdir etmiş ancak takdir edilen bu kira bedellerinin hangi objektif kritere göre tespit edildiği açıklanmamıştır. Taşınmazlar için takdir edilen kira bedelleri aynı bölgedeki emsal dükkan kiralarının çok altında olduğu gibi tarafların kabulünün dahi çok altındadır. …-otomobil Alışveriş Merkezi Projesi’nin ilk teslim tarihi 31.12.2011 tarihidir. Davalı bu tarihte projeyi bitirip bağımsız bölümleri sahiplerine teslim edemeyince her bir malikle ayrı ayrı ek sözleşme imzalamıştır. Ek sözleşmenin 3.1.2. maddesinde “Satışa konu bağımsız bölümün yukarıda belirtilen alanının her bir m2si için satıcı, alıcıya aylık 10 USD (On Amerikan doları) ödeyecektir” şeklinde gecikme cezası öngörülmüş ve bu cezalar ek sözleşme çerçevesinde ödenmiştir. Müvekkille de aynı şekilde ek sözleşme yapılmış ve 486.49m2 lik taşınmaz müvekkile satılmış ancak ödenmesi gereken cezai şarta ait miktar fiyattan mahsup edilmiştir.Dava dilekçesinde talep edilen 01.02.2013-31.07.2014 tarihleri arası 1 yıl 6 aylık kira kaybı değerini hesaplamış, ancak son 6 aylık dönem için uygulanması gereken dönem sonu artış oranı maddi bir hata neticesinde 6,11 olarak uygulanması gerekirken yanlışlıkla 4,72 olarak uygulanmıştır. Nitekim hesaplama tablosunda dahi 6,11 oranı açıkça yazılıdır. Zaten dikkat edilecek olursa 4,72 oranı 2013 yılına ait oran olup; 6,11 ise 2014 yılına ait orandır. 2014 yılına ait hesaplama yapılırken de 6,11 esas alınmalıdır. Bu nedenlerle itirazlar dikkate alınacak şekilde dosyanın yeni bir bilirkişiye gönderilmesine veya ek bir rapor hazırlanmasını talep etmiştir.
Mahkememizin 09/06/2016 tarihli celsesinde, taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda dosyanın bilirkişiye tevdii ile ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyetinin mahkememize sunduğu 20/07/2016 tarihli ek raporda, kök raporda hazırlamış oldukları kanaatlerde bir değişiklik olmadığını, bütün taşınmazlar birlikte 01.02.2013- 31.07.2014 tarihi arası 1 yıl 6 aylık kira kaybı değeri toplam 447.938,40 TL olarak hesap tespit ve takdir edilebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır…” şeklinde ek rapor tanzim ettikleri görüldü.
Davacı vekili 29/09/2016 tarihli ıslah dilekçesinde, bilirkişi raporunda toplam kira kaybı değeri 447.938,40 TL olarak tespit edildiğini ancak 17.05.2016 tarihli mahkemeye sundukları dilekçede ve son duruşmada izah ettikleri son 6 aylık dönem için uygulanması gereken dönem sonu artış oranı maddi bir hata sonucu 6,11 yerine yanlışlıkla 4,72 alındığını, bu hata giderildiğinde asıl kira kaybı değerinin 449.981,70 TL olacağını, son duruşmada bu hatanın mahkemece değerlendirilebileceği anlaşılmış, anılan sebeple davayı 449.981,70 TL ye artırarak 148.981,70 TL üzerinden harç tamamlama talebinde bulunmuş olup davacı tarafça 04/10/2016 tarihinde ıslah harcını mahkeme veznesine yatırmış olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan … Beylikdüzü Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi’ne Ek Sözleşmede,(1) “…İş bu ek sözleşmenin konusu taraflar arasında daha önce akdedilen ve konusu …-OTOMOBİL ALIŞVERİŞ MERKEZİ PORJESİ” projesinde kain … Blok, … numaralı bağımsız bölümün satışı olan sözleşmeye ilişkin olarak,teslimin gecikmesinden dolayı münakit asıl sözleşme uyarınca alıcıya gecikme tazminatı kabilinden ödenecek kira bedelinin belirlenmesi ve ödeme şeklinin belirlenmesi işbu ek sözleşmenin konusudur. Taraflar arasında akdedilelen satış sözleşmesinde satışa konu bağımsız bölümlerin toplam alanı brüt 178,21m2 olarak belirtilmiş olup taraflar bu alan üzerinden 9 aylık gecikme cezası ödenmesinde mutabık kalmışlardır. Satışa konu bağımsız bölümün yukarıda belirtilen alanının her bir m2’si için satıcı, alıcı’ya aylık 10,00-USD (OnAmerikanDoları) ödeyecektir. Bu bağlamda alıcı’ya ödenecek aylık gecikme cezası 178,21m2*10,00-USD* 9 ay = 16.232,00-USD (OnaltıbinikiyüzotuzikiAmeriken Doları)dir. Alıcı, en fazla 9 (dokuz) aylık gecikme cezası talep edecek olup, buna mukabil satıcı 15.04.2013 tarihinde satışa konu bağımsız bölümü alıcı’ya sözleşmede belirtilen şartlarda teslim edecektir.(2) Ek Sözleşmenin Konusu:İş bu ek sözleşmenin konusu taraflar arasında daha önce akdedilen ve konusu …-OTOMOBİL ALIŞVERİŞ MERKEZİ PROJESİ” projesinde kain … Blok,… ve … numaralı bağımsız bölümlerin satışı olan sözleşmeye ilişkin olarak, teslimin gecikmesinden dolayı münakit asıl sözleşme uyarınca alıcı’ya gecikme tazminatı kabilinden ödenecek kira bedelinin belirlenmesi ve ödeme şeklilnin belirlenmesi işbu ek sözleşmenin konusudur. Tespit : Taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesinde satışa konu bağımsız bölümlerin toplam alanı brüt 426,78 m2 olarak belirtilmiş olup taraflar bu alan üzerinden 9 aylık gecikme cezası ödenmesinde mutabık kalmışlardır. Satışa konu bağımsız bölümün yukarıda belirtilen alanının her bir m2’si için satıcı, alıcı’ya aylık 10,00-USD (OnAmerikanDoları)ödeyecektir. Bu bağlamda alıcı’ya ödenecek aylık gecikme cezası 426,78m2*10,00-USD*9 ay = 38.410,00-USD (OtuzsekizbindörtyüzonAmerikan Doları)dır. Alıcı, en fazla 9 (dokuz) aylık gecikme cezası talep edecek olup, buna mukabil satıcı 15.01.2013 tarihinde satışa koun bağımsız bölümü alıcı ‘ ya sözleşmede belirtilen şartlarda teslim edecektir. (3)Ek Sözleşmenin Konusu : İş bu ek sözleşmenin konusu taraflar arasında daha önce akdedilen ve konusu …-OTOMOBİL ALIŞVERİŞ MERKEZİ PROJESİ” projesinde kain … blok , … ve … numaralı bağımsız bölümlerin satışı olan sözleşmeye ilişkin olarak, teslimin gecikmesinden dolayı münakit asıl sözleşme uyarınca alıcı’ ya gecikme tazminatı kabilinden ödenecek kira bedelinin belirlenmesi ve ödeme şeklinin belirlinmesi işbu ek sözleşmenin konusudur.Tespit: Taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesinde satışa konu bağımsız bölümlerin toplam alanı brüt 399,82m2 olarak belirtilmiş olup taraflar bu alan üzerinden 9 aylık gecikme cezası ödenmesinde mutabık kalmışlardır. Satışa konu bağımsız bölümün yukarıda belirtilen alanının her bir m2’si için satıcı, alıcı’ ya aylık 10,00 – USD (OnAmerikanDoları) ödeyecektir. Bu bağlamda alıcı’ ya ödenecek aylık gecikme cezası 399,82 m2*10,00-USD* 9 ay = 38.302,00 – USD’dir. Alıcı, en fazla 9 (dokuz) aylık gecikme cezası talep edecek olup, bun mukabil satıcı 15.01.2013 tarihinde satışa konu bağımsız bölümü alıcı’ ya sözleşmede belirtilen şartlarda teslim edecektir.(4) Ek Sözleşmenin Konusu: İş bu ek sözleşmenin konusu taraflar arasında daha önce akdedilen ve konusu …- Otomobil Alışveriş Merkezi Projesi…” projesinde kain … Blok, … numaralı bağımsız bölümlerin satışı olan sözleşmeye ilişkin olarak, teslimin gecikmesinden dolayı münakit asıl sözleşme uyarınca alıcı’ ya gecikme tazminatı kabilinden ödenecek kira bedelinin belirlinmesi ve ödeme şeklinin belirlinmesi işbu ek sözleşmenin konusudur.Tespit: Taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesinde satışa konu bağımsız bölümlerin toplam alanı brüt 209,28 m2 olarak belirtilmiş olup taraflar bu alan üzerinden 9 aylık gecikme cezası ödenmnesinde mutabık kalmışlardır. Satışa konu bağımsız bölümün yukarıda belirtilen alanının her bir m2’si için satıcı, alıcı’ya aylık 10,00-USD (OnAmerikanDoları) ödeyecektir. Bu bağlamda alıcı’ya ödenecek aylık gecikme cezası 209,28m2*10,00 USD 9 Ay=19.151,00-USD (OndokuzbinyüzellibirAmerikan Doları)’dir. Alıcı, en fazla 9 (dokuz) aylık gecikme cezası talep edecek olup, buna mukabil satıcı 15.01.2013 tarihinde satışa konu bağımsız bölümü alıcıya sözleşmede belirtilen şartlarda teslim edecektir…” şeklinde düzenlendiği incelenen sözleşme örneğinden anlaşılmıştır.
Ticari hayat içerisinde yer alan şirketler zaman içerisinde çeşitli ihtiyaçlar sebebiyle yapısal değişiklikler yapmak durumunda kalabilir. Örneğin mali açıdan zora düşen bir şirket, bu durumdan kurtulmak için başka bir şirketle birleşme yoluna gidebilir2. Bunun dışında bir şirket, kendisi için daha avantajlı olacağı ve yeni atılımlar yapacağı düşüncesiyle tür değiştirme yoluna da gidebilir. Son olarak, maddi hukukumuz açısından ilk defa 6102 sayılı TTK ile düzenlenen bölünme yoluyla yapısal değişikliğe gidilebilir.
TTK. madde 176 (1) Bölünme sözleşmesi veya bölünme planıyla kendisine borç tahsis edilen şirket, bu suretle birinci derecede sorumlu bulunan şirket, alacaklıların alacaklarını ifa etmezse, bölünmeye katılan diğer şirketler, ikinci derecede sorumlu şirketler, müteselsilen sorumlu olurlar. (2) İkinci derecede sorumlu olan şirketlerin takip edilebilmeleri için, alacağın teminat altına alınmamış ve birinci derecede sorumlu şirketin;
a) İflas ettiği,
b) Konkordato süresi aldığı,
c)Aleyhinde yapılan bir icra takibinde kesin aciz vesikası alınmasının şartları doğduğu,
d) Merkezi yurt dışına taşınmış ve artık Türkiye’de takip edilemez duruma gelmiş veya Yurt dışındaki merkezinin yeri değiştirilmiş ve bu sebeple hukuken takibi önemli derecede güçleşmiş, olması gerektiği,
TTK. Madde 159- (1) Bir şirket tam veya kısmi bölünebilir.
a) Tam bölünmede, şirketin tüm malvarlığı bölümlere ayrılır ve diğer şirketlere devrolunur. Bölünen şirketin ortakları, devralan şirketlerin paylarını ve haklarını iktisap ederler. Tam bölünüp devrolunan şirket sona erer ve unvanı ticaret sicilinden silinir.
b) Kısmi bölünmede, bir şirketin malvarlığının bir veya birden fazla bölümü diğer şirketlere devrolunur. Bölünen şirketin ortakları, devralan şirketlerin paylarını ve haklarını iktisap ederler veya bölünen şirket, devredilen malvarlığı bölümlerinin karşılığında devralan şirketlerdeki payları ve hakları elde ederek yavru şirketini oluşturur.
TTK.Madde 166- (1) Bir şirket, bölünme yoluyla, malvarlığının bölümlerini var olan şirketlere devredecekse, bölünmeye katılan şirketlerin yönetim organları tarafından bir bölünme sözleşmesi yapılır.
(2) Bir şirket, bölünme yoluyla, malvarlığının bölümlerini yeni kurulacak şirketlere devredecekse, yönetim organı bir bölünme planı düzenler.
(3) Hem bölünme sözleşmesinin hem de bölünme planının yazılı şekilde yapılması ve bunların genel kurul tarafından 173 üncü madde hükümlerine göre onaylanması gerektiği anlaşılmıştır.
TBK. Madde 114- Borçlu, genel olarak her türlü kusurdan sorumludur. Borçlunun sorumluluğunun kapsamı, işin özel niteliğine göre belirlenir. İş özellikle borçlu için bir yarar sağlamıyorsa, sorumluluk daha hafif olarak değerlendirilir. Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümler, kıyas yoluyla sözleşmeye aykırılık hâllerine de uygulanır.
Mahkemece, öncelikle davaya konu sözleşmede belirtilen kat karşılığı inşaat sözleşmesinin mevcut olup olmadığının araştırılması, mevcut ise sözleşme ile imzalandığı tarihteki taşınmaza ait tapu kaydının tedavülleri ile birlikte getirtilerek dosyaya konulması, ayrıca davacı tarafça bildirilen ek sözleşme ile kira kaybı ödemelerine ilişkin belgelerin dosyaya sunulmasının istenmesi, sonrasında ise yukarıda yapılan açıklamalar ışığında toplanan delillerin değerlendirilmesi ve ulaşılacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında hüküm tesis edilmesi gerekir şeklinde Yargıtay …. Hukuk Dairesinin …E., … K. Sayılı ilamı karşısında taraflar arasındaki sözleşmenin mevcut olması ve taraflar arasında geçerli kabul edildiği, sözleşme gereğince haksız fiil şartı kira kaybı ödemelerine ilişkin hüküm konulduğu anlaşılmıştır.
Dava, inşaatın geç teslimi nedeniyle davacının kira kaybının tahsili isteminden ibaret olup, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, taraf arasında yapılan dava konusu bağımsız bölümün satışına ilişkin gayri menkul satış vaadi sözleşmesi, noter ihtarnamesi, dava konusu taşınmaza ait işlem dosyası, ticaret sicil kayıtları, mahallinde yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; davalı tarafından davaya konu bağımsız bölümün taraflar arasında yapılan gayri resmi gayrı menkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca davacıya satıldığı, taraflar arasında yapılan satış vaadi sözleşmesi uyarınca bağımsız bölümün teslim tarihi 31.12.2011 olarak belirlendiği, 01.02.2013-31.07.2014 tarihi arası 1 yıl 6 aylık kira kaybı değerinin toplam 447.938,40 TL olduğu, inşaatın tamamlanarak davacıya ait bağımsız bölümlerin kendisine tesisinin gecikmesinin tamamen davalıdan kaynaklandığı, TBK 114/II yollaması ile haksız fiile ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği ve tazminat miktarının bölünebilmeyi ve davalı … . A.Ş”nin temerrüde düştüğü, TBK 114/2 yollamasıyla sözleşme hükümlerinde kıyas yoluyla sözleşmeye aykırılık hallerinde uygulanması ile alacağın bütün halinde kabulünün gerektiği, diğer davalılar … A.Ş, … . A.Ş ve … . A.Ş. bakımından TTK’nun 176. Maddesinde belirtilen hiç bir yasal şartın gerçekleşmediği, sorumluluğun davalı … A.Ş’de olduğu anlaşılmakla temerrüd tarihi de dikkate alınarak davanın kabulü ile 449.981,70 TL’nin zararın doğduğu her bir ay sonundan itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı … . A.Ş’den tahsili ile davacıya ödenmesine, davalı … A.Ş, … A.Ş ve … A.Ş hakkında açılan davanın ise pasif husumetten reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE 449.981,70 TL’nin zararın doğduğu her bir ay sonundan itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı …A.Ş.’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davalı …A.Ş. ve …A.Ş., …A.Ş. hakkında açılan davanın ise pasif husumetten REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 30.738,24 TL harç, 2.545,00 TL tamamlama harcı ile peşin alınan 5.140,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 23.052,91 TL harcın davalı …A.Ş.’den tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 3.200,00 TL bilirkişi ücreti, 303,20 posta masrafı ile toplam harç gideri 7.923,43 TL ki toplam 11.426,63 TL. yargılama giderinin davalı … A.Ş.’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 31.949,27 TL avukatlık ücretinin davalı …A.Ş.’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
8-Kendilerini vekille temsil ettiren davalılar …A.Ş. ve … A.Ş. ve … A.Ş.yönünden dava açıldıktan sonra bölünme nedeniyle husumetten red kararı verildiğinden bu davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, davacı ve davalı … vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …