Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/214 E. 2018/164 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/214 Esas
KARAR NO : 2018/164

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden
DAVA TARİHİ : 19/10/2016
KARAR TARİHİ : 20/02/2018
KARAR YAZILMA TARİHİ : 12/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline,takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkiline mal satışı ya da hizmet ifası olmadığını, taraflar arasında sözleşme bulunduğu iddasını davacının ispat etmesi gerektiğini, davacının tek taraflı olarak düzenlediği fatura ile kendisini alacaklandırılmasının mümkün olmadığını, malı müvekkile teslim ettiğini, irsaliye ile ispatlaması gerektiğini, müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, alacak yargılamayı gerektirdiğinden likit olmadığından beyanla davanın reddini istemiştir.
Birleşen dosyanın dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin inşaat sektöründe faaliyette bulunduğunu, davalının ise inşaat projeleri üzerine faaliyet gösterdiğini, davalının müvekkil şirkete fatura keşide ettiğini ve Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibe konu borçtan dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, davacının, faturaya dayalı alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir. Birleşen dava ise İİK 72. Maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davasıdır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacının davalı aleyhinde dayanak 223.020,00 TL asıl alacak ile 21.556,56 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 244.576,56 TL’den asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 03/07/2015 havale tarihli raporunda; takibe konu irsaliyeli faturanın davacı tarafın yasal defterlerinde kayıtlı olduğu, faturanın teslim alan bölümünde isimsiz bir imzanın bulunduğunu, davacı tarafın davalıdan 223.020,00 TL tutarında ana para alacağının bulunduğunu bildirmiştir.
Tarafların uyuşmazlık dönemine ilişkin BA – BS formları istetilmiş ve bilirkişiden 14/06/2016 tarihli ek rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; davalının 2013 yılı BA formunda, 31/01/2014 onay tarihli formda davacı …’den KDV hariç 191.392,00 TL’lik mal ve hizmet alımını bildirdiği, 29/01/2016 tarihinde 2013 yılının ikinci ayına ilişkin BA formunun sehven yanlış verildiğini bildirerek düzeltme beyannamesi verdiğini rapor etmiştir.
Takibe konu irsaliyeli faturadaki imza gereğince şirket yetkilisi isticvab edilmiş, tanıklar dinlenmiş, şirket yetkilisi tarafından irsaliyeli faturadaki imza kabul edilmediği halde davalı birleşen dosya davacı yanca defter ve belgeler bilirkişi incelemesine sunulmamış ise de davalı vekilinin 06/12/2017 tarihli beyan dilekçesinin 6 no’lu bendinde dava konusu faturanın ticari defterlere sehven kaydedilmiş olmasının ve daha sonra düzeltme hakkının kullanılmış olmasının davacı tarafı alacaklı adletmek için yeterli olmadığı yönündeki beyanından alacağın defterlere kaydedilmiş olduğunun tevil yollu ikrardan anlaşılmış, ayrıca davalı tarafça faturanın ait olduğu döneme ilişkin BA formunda hizmet alımı bildirim yapılmış olup, aradan yaklaşık 2 yıl geçtikten ve hakkında BA formuna konu alacak nedeniyle takip yapılıp eldeki dava açıldıktan dahi çok sonra verilen düzeltme beyannamesi samimi bulunmamış, borçtan kurtulmaya yönelik bir yol olarak düzeltme beyannamesi verildiği kanaati hasıl olmuştur. Birleşen dosya takibe konu borçtan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, ispat yükü birleşen dosya davacısında olduğundan davacıya yemin teklifi hatırlatılmış, birleşen dosya davacısının yemin teklifi birleşen dosya davalısı tarafından 24/01/2018 tarihli celsede yerine getirilmiş ve davalı … davacıdan alan işi için proje aldığını, burada taslak çalışması yaptığını, bunun için düzenlemiş olduğu faturayı da davacıya teslim ettiğini, projenin resmi olarak işlemlerini tamamlamadıklarını, çünkü bunun bir taslak çalışması olduğunu, resmi işlemleri tamamlamak projenin önce belediyeden onaylanarak geçtiğini, daha sonra ruhsat aşamasına gelindiğini, ancak kendisinin davacıya yapmış olduğu işin proje ile ilgili değil taslak çalışması ile ilgili olduğunu, bu hususta proje hizmetini sunduğuna yemin etmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu, isticvab davetiyesi içeriğine göre; taraflar arasında takibe konu irsaliyeli faturada belirtilen hizmet alımının gerçekleştiği ve davalı tarafça bu alımında zamanında usulüne uygun olarak vergi dairesine BA formu ile bildirildiği hususları yukarıda açıklanan gerekçelerde göz önünde bulundurulmak suretiyle davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan takibe konu faturaya dayalı hesap alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu,bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine; birleşen dosya yönünden ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 223.020,00 TL asıl alacak ile 21.556,56 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 244.576,56 TL yönünden davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz oranı uygulanmasına,
Hükmedilen alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 48.915,31TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Mahkememiz dosyası ile birleşen Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyası yönünden;
Davanın reddine,
Takip durdurulmadığından kötü niyet tazminatı takdirine yer olmadığına,
Alınması gerekli 16.707,02 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 2.953,88 TL harcın mahsubuyla bakiye 13.753,14 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan 2.994,88 TL harç, 675,00 TL posta / tebligat / bilirkişi gideri (ayrıntısı uyapta kayıtlı) olmak üzere toplam 3.673,88 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 20.624,56 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Birleşen dosya yönünden alınması gerekli 35,90 TL harcın, başlangıçta alınan 3.808,63 TL harçtan mahsubu ile 3.772,73 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde birleşen dosya davacısına iadesine,
Birleşen dosya yönünden yapılan yargılama giderlerinin birleşen dosya davacısı üzerine bırakılmasına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/02/2018

Katip …

Hakim …