Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/484 E. 2018/1048 K. 20.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/484
KARAR NO : 2018/1048

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/09/2014
KARAR TARİHİ : 20/11/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/12/2018
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili özetle; davacı müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 30.11.2012 tarihli sözleşme kapsamında ticari ilişki bulunduğunu, bahsi geçen sözleşme kapsamında müvekkili şirket tarafından, davalı şirkete… OTEL için ahşap dekorasyon ve tefriş hizmeti verildiğini, sözleşmede iş bedelinin 260.000,00 + KDV olarak kararlaştırıldığını, ödeme şeklinin de sözleşmede belirtildiğini, ancak müvekkili şirkete ödenmesi gereken iş bedelinin 149.583,88 TL tutarındaki bakiyesinin halen ödenmediği bakiye alacağın tahsili için müvekkili şirketin Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalı-borçlunun bu takipte kısmi ödeme yaptığını belirterek; borca kısmi itirazın kaldırılarak takibin devamına, davalı-borçlu aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, masraf ve ücreti vekâletin davalı-borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekilinin 16.05.2014 havale tarihli davaya cevap ve karşı dava dilekçesinde; Asıl davaya karşı cevaplarında: davacı-karşı davalı ile müvekkili şirket arasında müvekkili şirket tarafından Gebze Tosb Taysad Organize Sanayi Bölgesinde bulunan… Oteline ait oda kapılarının imalat ve teslimine dair 30.11.2012 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmenin imzalanmasını müteakiben, müvekkili şirket tarafından üzerinle düşen tüm yükümlülükler harfiyen yerine getirilmesine rağmen, davacı-karşı davalı tarafından sözleşmede belirtilen yükümlülüklere aykırı davranıldığını, üretime geç başlandığını, eksik teslimat yapıldığını, ayıplı hizmet verildiğini ve sözleşmeye göı hizmetin 8 ile 10 hafta gecikilerek yapıldığını, bunun neticesinde de sözleşmeye göre müvekkili şirketin hak etmiş olduğu cezai şartın altında (10 haftalık kesmesi gerekirken haftalık bir cezai şart faturası düzenleyerek davacı-karşı davalıya gönderdiğini, davacı karşı davalının bu faturayı iade etmesi üzerine, bu defa fatura aslının Bakırköy …. Noterliği’nin 17.02.2014 tarih ve ….. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacıya tebliğ edildiğini, dolayısıyla da davacının müvekkilinden herhangi bir alacağı bulunmadığı gibi müvekkiline borçlu olduğunu, bu nedenle açılan itirazın iptali davasının reddi gerektiğini, ayrıca tüm savunmaları saklı kalmak kaydı ile müvekkili şirketin kötü niyetli olmadığından kötü niyet tazminatının da reddi gerektiğini, davacı-karşı davalının kötü niyetli olması sebebiyle davacı-karşı davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini savunmuştur.
Karşı Davada Talep: davacının kapıları geç üretip, geç teslim etmesi neticeten de işi sözleşmeye aykırı olarak 10 hafta geç bitirmesi sebebiyle müvekkili şirketin davacı-karşı davalıdan sözleşmenin 9.maddesinde belirtilen ve davacı-karşı davalıya fatura edilen haftalık 5.000 Euro olmak üzere 8 hafta x 5.000 Euro = 40.000,00 Euro + KDV 149.583,88 TL tutarında faturaya dayalı cezai şart alacağı bulunduğunu, davacı-karşı davalının işi geç teslim etmesi sebebiyle Bakırköy ….. Noterliğinin 17.02.2014 tarih ve …. yevmiye numarası ile davacıya göndermiş oldukları ihtarnamede de belirtildiği üzere, cezai şarta ilaveten müvekkilinin oteli son derece geç işletmeye açabildiğini ve bunun neticesinde de çok büyük zarara uğradığını, müvekkilinin oteli geç işletmeye açmış olması sebebiyle uğramış olduğu zararlardan dolayı fazlaya ilişkin talep ve dava haklı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL tutarındaki kısmın da davacı – karşı davalıdan ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle beraber tahsilini, Haksız ve yersiz olarak açılan asıl davanın reddini, Kötü niyeti davacı-karşı davalının %20 kötüniyet tazminatına mahkûmiyetine, Davacı-karşı davalının inkâr tazminatı talebinin reddine, Karşı davalarının kabulü ile 149.583,88 TL tutarındaki faturaya dayalı cezai şart alacağı ile müvekkilinin oteli geç işletmeye açmış olması dolaysıyla uğramış olduğu zararlardan dolayı, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL toplamı olan 159.583,88 TL’nin Bakırköy …… Noterliğinin 17.02.2014 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber davacı/karşı davalıdan tahsili ile müvekkiline verilmesine, yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
Davacı/ karşı davalı karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; “Davaya konu 12.02.2014 tarihli Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… E. Sayılı dosyası ile 167.056,64_TL faturaya dayalı muavin defter alacağı talep edildiği, ancak davalı/karşı davacı tarafından borca kısmen itiraz edilmiş 17.472,76_TL’lik kısım müvekkile ödenmiştir. Davalı/karşı davacı tarafından dava değerimiz olan 149.583,88_TL lik kısma itiraz edilmiş ve ödenmemiştir. Davalı/karşı davacı tarafından da dilekçesinde açıkça belirttiği gibi işin tamamlandığı tüm ürünlerin eksiksiz olarak teslim edildiği ortadadır. Dolayısı ile müvekkilin faturaya konu hak ettiği tutarın kendisine ödenmemesi açıkça haksızlık olup, iyi niyetten uzaktır. Söz konusu tutarın müvekkile ödenmediği gibi aynı tutar cezai şart adı altında bir de karşı dava ile istenmektedir. Bu nedenle söz konusu talep için davalı/karşı davacının hukuki menfaati olmadığından; işin tam ve eksiksiz olarak yapılmış olmasına rağmen fatura bedelini ödemeyerek, cezai şart tutarını zaten tahsil etmiş olduğundan davalının karşı davası haksız olduğunu, Davalı/karşı davacı şirketin yaşanan gecikme dolayısı ile ile otelin işletmeye geç açıldığını bu nedenle zarara uğradıklarını iddia etmiştir. Ancak bunun kabulü mümkün değildir. Zira yukarıda zikrettiğimiz e-posta yazışmalarında da otelin zaten tamamlanmadığı, halen içerisinde tadilatın sürdüğü, pek çok yerin zeminin dahi tamamlanmadığı hatta bu nedenle müvekkilin de üzerine düşen işler için ölçü alamadığı bellidir. Buna rağmen davalı/karşı davacının otelin geç açıldığından bahisle zarar talep etmesi tarafımızca anlaşılamamıştır. Kaldı ki kesinlikle davayı ve iddiaları kabul anlamına gelmemek üzere; davalı/karşı davacı; karşı dava ile böyle bir talepte bulunmuşsa da buna ilişkin hiçbir delil sunmamıştır. Zararı var ise bile bunun nereden kaynaklandığı belli değildir. Bu nedenle haksız ve mesnetsiz karşı davanın reddini..” savunmuştur.
ASIL DAVA VE KARŞI DAVA İLE İLGİLİ TOPLANAN DELİLLER: Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası, sözleşme, sevk irsaliyeleri ve e-mail yazışmaları, ticaret sicil kayıtları, 17/05/2016 tarihli, 13/03/2017 ve 08/05/2018 tarihli bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı.

Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyasının tetkikinde, davacı şirket vekili tarafından 12.02.2014 tarihinde davalı/karşı davacı şirket aleyhime ilamsız icra takibi başlatıldığı, söz konusu icra takibinde 167.056,64 TL asıl alacağın talep edildiği, talep edilen alacağa dayanak olarak, faturaya dayalı muavin defter alacağı gösterilmiş olup, 20.12.2013 tarih ve ….. nolu 336.056,64 TL tutarındaki faturanın dayanak olarak takip dosyasına sunulduğu, davalı-borçluya 19.02.2014 tarihinde Örnek-7 ödeme emri tebliğ edilmiş olup, davalı borçlu vekili aracılığı ile 25.02.2014 tarihinde icra takibine kısmi olarak itiraz edildiği, bu itirazda, müvekkili şirketin dosya alacaklısı yalnızca 17.472,00 TL borcu bulunduğu beyan edilerek, takipte talep edilen borcun 17.472,00 TL tutarındaki kısmı kabul edilmiş olup, bu rakamı aşan borca ve tüm ferileri itiraz edilmiş itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce, taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının tespiti için 17/05/2016 , 13/03/2017 ve 08/05/2018 tarihli bilirkişi raporları aldırılmıştır.
GEREKÇE:

Sorun: Asıl dava bakımından davacının davalıya otel için ahşap dekorasyon ve tefriş hizmetinden doğan bakiye faturaya dayalı alacağın olup olmadığı, bu yönde yapılan takibe davalı-karşı davacının itirazlarının haklı olup olmadığı, karşı dava bakımından ise davacı-karşı davalı tarafından yapılan hizmetin kapıların geç üretilip geç teslim etmesi iddiasıyla taraflar arasında yapılan 30/11/2012 tarihli sözleşmenin 9.maddesi uyarınca karşı davacının cezai şart talep edip edemeyeceği, geç teslim nedeniyle otelin geç açılmasından dolayı uğranılan zarar olup olmadığı ve karşı davalıdan tahsil edilip edilmeyeceği, otel sahasının davacıya geç teslim edilip edilmediği, renk değişimlerinin ve onaylarının gecikip geçikmediği, varsa gecikmenin karşı davalıdan kaynaklanıp kaynaklanmadığına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Dava, faturalara dayalı alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı ile karşı davada, davacı/karşı davalının davaya konu işi sözleşmeye aykırı olarak 10 hafta geç bitirmesi sebebiyle davalı/karşı davacı şirketin davacı-karşı davalıdan sözleşmenin 9.maddesinde belirtilen ve davacı-karşı davalıya fatura edilen 149.583,88 TL tutarında faturaya dayalı cezai şart alacağının tahsili taleplerinden ibaret olup, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, ticaret sicil kayıtları, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; Asıl davada davacı, akdedilen 30.11.2012 tarihli sözleşmeye istinaden, sözleşme konusu otelin kapı işlerinin vb. yapıldığını, sözleşmeye istinaden davalı tarafından ödenmesi gereken iş bedelinin bakiye 149.583,88 TL’lik kısmının dava tarihi itibariyle halen ödenmediğini talep etmiş, davalı ise, davacının sözleşme konusu işleri, eksik, ayıplı ve gecikmeli olarak yaptığını; davacının işleri gecikmeli olarak yapması nedeniyle sözleşmenin ilgili hükmü istinaden 8 haftalık gecikme cezası tutarını içeren faturanın düzenlenip davacıya gönderildiğini, fakat davacının işbu faturayı iade ettiğini; davacının davalıdan söz konusu sözleşmeden kaynaklanan alacağının bulunmadığını, tam tersine davacının davalı borcu bulunduğunu talep etmiştir.
Davacı ile davalı arasında 30.11.2012 tarihli eser sözleşmesinin akdedildiği, sözleşme konusu kapı imalatı ve montajı işlerinin davacı/yüklenici tarafından yapıldığı hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Nitekim davalı/iş sahibi de, sözleşme konusu işlerin yapıldığını kabul etmekte fakat davacı/yüklenicinin sözleşme konusu işleri ayıplı, eksik ve gecikmeli olarak yaptığını iddia etmektedir. Mahkememizce taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında 08/05/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, taraflar arasındaki e-mail yazışmalarında kapı montajı işlerinin yapılacağı mekanlardaki diğer imalatların tamamlanıp davalı/işveren (karşı davacı) tarafından davacı/yüklenicinin (karşı davalının) kapı montajı işleri yapabilmesine hazır hale getirilemediği, davacı/yüklenicinin sözleşme konusu işleri yapabileceği şekilde yer tesliminin gerçekleştirilemediği, yer teslimine ilişkin yazışmalar taraflar arasında 02.11.2013 tarihinde dahi devam ettiği, dolayısıyla sözleşme konusu işlerin tamamlanmasındaki gecikmenin davacı/yüklenicinin (karşı davalının) kusurundan değil, davalı/işverenin (karşı davacının) sorumluluk alanına dahil olan işlerin zamanında bitirilememesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davacı/yüklenicinin (karşı davalının) davalı/isverene (karsı davacıya) gecikme cezası ödeme yükümlülüğü altına girmediği, 16.12.2013 tarihinde sözleşme konusu işlerin bitirilerek kesin hakedişin yapıldığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla sözleşme konusu işlerin tamamının en geç 16.12.2013 tarihinde tamamlandığı ve davalı/işveren (karşı davacı) tarafından teslim alındığı anlaşılmaktadır. Davalı/işverenin davacı/yükleniciyı keşide ettiği 17.02.2014 tarihli ihtarda, sözleşme konusu kapıların tamamının takılmasını 27.05.2013 tarihinde tamamlandığı beyan edilmiştir. Dolayısıyla davalı/işverenin (karşı davacının) beyanına göre sözleşme konusu işlerin tamamı 27.05.2013 tarihinde tamamlanmıştır. Bu duruma göre, davalı/işverenin, davacı/yükleniciden gecikme cezası talep etme hakkına sahip olması için, en geç 16.12.2013 tarihinde gecikme cezasını talep etme hakkını saklı tuttuğunu bildirmesi gerekirdi. (TBK.md.179/f.2)
Dava dosyası içeriği, taraflar arasında akdedilen sözleşme, bilirkişi raporunda tespit edilen hususlar değerlendirildiğinde, davacı/yüklenicinin sözleşme konusu işleri yapmasında gecikmeler olmuşsa da, gecikmeler, davacı/yüklenicinin kusurundan kaynaklanmamış olup, davacı/yüklenicinin sözleşme konusu işleri yapacağı yerin davalı/iş sahibi tarafının zamanında hazır hale getirilememesinden kaynaklanmıştır. İşlerin geciktiği ve imalatların hatalı olduğuna dair bir delile de rastlanmamıştır. Dolayısıyla da sözleşme konusu işlerin gecikmesi, davalı/iş sahibinden kaynaklanmıştır. Bu durum nedeniyle dava sahibi, davacı/yükleniciden gecikme cezası alacağına hak kazanamadığı gibi, herhangi tazminat alacağına da hak kazanamamıştır. Bu durumlar nedeniyle davalı/iş sahibi davacı/yüklenicinin bakiye iş bedeli alacağını ödememe hakkına sahip olmayıp, davacı/yüklenicinin bakiye iş bedeli alacağını ödeme borcu altında olduğu anlaşıldığından karşı dava bakımından, davacıdan (karşı davalıdan) gecikme cezası ve tazminat alacağının bulunmadığı, davalının (karşı davacının) karşı davadaki taleplerinin yerinde olmadığı, asıl dava bakımından, davacının davalıdan 149.583,88 TL alacağı bulunduğu anlaşılmış olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuş, alacağın likit olması karşısında ayrıca davacı karşı davalı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi uygun görülmüş, asıl dava değeri ve karşılık dava değeri dikkate alınarak vekalet ücretine hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı-karşı davalının davasının 149.583,88 TL bakımından kabulü ile Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki itirazın iptaline, takibin devamına, 149.583,88 TL bakımından %20 icra inkar tazminatının davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
2-Davalı-karşı davacının davasının reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 10.218,07 TL harçtan peşin alınan 2.554,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.663,52 TL harcın davalı/karşı davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı-karşı davalı tarafından yapılan 1.060,00 posta masrafı ile toplam harç gideri 2.583,55 TL ki toplam 3.643,55 TL. yargılama giderinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacı-karşı davalıya iadesine,
6-Davacı/karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 14.716,71 TL avukatlık ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalı-karşı davacıya iadesine,
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN;
1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 35,90 TL harçtan peşin alınan 2.725,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.689,40 TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakiben ve istem halinde davalı/karşı davacıya iadesine,
2-Davacı/karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 15.516,71 TL avukatlık ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
3-Davalı-karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair karar, davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/11/2018

Katip …

Hakim …