Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/359
KARAR NO : 2018/600
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/05/2013
KARAR TARİHİ : 19/06/2018
KARARIN YAZIM TARİHİ : 29/06/2018
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasındaki ticari ilişki ve anlaşma gereği fabrikasında ürettiği gıda ürünlerini davalı marketlerde satışa sunulmak üzere mutabık kalınan bedeller üzerinden mal temin etmeyi, davalı ise aldığı mal bedellerini taraflarca yazılı veya sözlü olarak belirlenen ve faturalandırılan bedellerini ödemeyi taahhüt ettiğini, davalının temin edilip teslim edilen ürünlerin bedelini ödemek yerine katılım bedeli.insert bedeli, mağaza yenileme bedeli, aylık ciro kesintisi, yıllık ciro kesintisi, yılsonu ciro kesintisi, açılış iskontosu, iskonto farkı ve benzeri adlar altında haksız ve keyfi sayılacak şekilde, kanunsuz TTK’ya ve ticari teamüllere aykırı karşı faturalar keşide etmek sureti ile çeşitli adlar altında faturalar düzenlediğini ve bu sebeple sattığı malın bedelini alamaz hale geldiğini, durumun şifahen iletildiğini ancak keyfi işlemlerin devam ettiğini ve borcunu ödememe yoluna gittiğini, ısrarla haksız düzenlenen faturalarını kabul ettirmeye çalıştığını, davalıya Bakırköy ….Noterliği 15.06.2007 tarihli …. yevmiye nolu ihtarname ile sözleşmeye aykırı faturaların kabul görmeyeceğini ve aralarındaki sözleşmenin haklı sebeplerle fesih edilmek zorunda kalındığını ve teslim edilmiş mallara ilişkin 91.123,74 TL alacağının faizi ile ödenmesi yönünde ihtarname yollandığını ancak davalının buna karşı ihtarname göndererek sözleşme hükümlerinin uygulanacağını ve aynı mahiyetli faturaların yine gönderilmesi üzerine tekrar Bakırköy ….Noterliği …. yevmiye nolu ihtanmame ile bu faturaların davalıya iade edildiğini ve borcun ödenmesi hususunun tekrar edildiğini, davalının borcunu ödememekte kararlı olduğunu, piyasadaki gücünden hareketle tek tip ve kendi menfaatini kollar sözleşmeler yaptığını, satılan ürünün bedelini ödemek yerine karşı faturalar keşide ederek borcunu alacağa çevirdiğini, şimdilik 5.000 TL alacağın ihtarname tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile beraber tahsilini talep ve dava etmiş, safahatta 13/01/2017 tarihli dilekçe ile ıslah dilekçesi ibraz etmiş, aynı tarihte ıslah harcını yatırmıştır.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların 01.04.2006 tarihli ve 1 yıl süreli satınalma sözleşmesine istinaden TTK 89-101 ve sair maddeleri çerçevesinde cari hesap İlişkisi çerçevesinde çalıştığını ,sözleşmede hangi şartlarda alım yapılacağının ve hangi faturaların düzenleneceğinin açıkça düzenlendiğini, davacı adına düzenlenen faturaların sözleşme dahilinde düzenlendiğini, düzenlenen sözleşmenin TTK ,BK ve diğer kanunlara uygun ve piyasa şartlarına uygulanabilirliği mümkün hükümler içerdiğini,sözleşmenin 1 yıl süreli olduğunu ve önce noter kanalı ile feshi ihbarda bulunulmadığı takdirde 1 yıl yenilendiğini, davacının 20.06.2007 tarihinde feshi ihbarda bulunması sebebiyle talebinin 01.04.2008 tarihinde hüküm ifade edeceğinden sözleşme sonuna kadar sözleşme hükümlerinin aynen uygulanacağını, 15.06.2007 tarihi itibariyle 5.547,86 TL alacaklı olduğunu davacıya bildirdiğini, davacıya herhangi bir borcu olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN TALEP: Davacı Bakırköy …Noterliğinin 15/06/2007 Tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile satın alma sözleşmesini feshettiklerini ve muaccel borcun 91.123,74 olduğunu beyan ederek karşı davalarının kabulü ile 7.990,31 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
DELİLLER: Bakırköy ….Noterliği’nin 15/06/2007 gün ve …, 11/07/2007 gün ve … ile aynı noterliğin 31/09/2006 gün ve … yevmiye sayısı ile Bakırköy …. Noterliği’nin 25/06/2007 gün ve … ile aynı Noterliğin 23/07/2007 gün ve .. yevmiye sayılı ihtarnameler, ticaret sicil kayıtları, satın alma sözleşmesi, irsaliyeli faturalar, tarafların ticari defterleri ile tüm dosya kapsımı.
Dava, fatura ve cari hesaba dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK.’nun 83 ilâ 85 ve HMK.’nun 222.’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, Mahkememizce Mali Müşavir … tarafından tanzim edilen 04/04/2014 tarihli rapor ile 06/04/2015 tarihli ek rapor ve 22/05/2014 tarihli celse ara kararı ile Karaman Asliye Ticaret Mahkemesinden mali müşavir tarafından tanzim edilen 11/09/2014 havale tarihli rapor alınmıştır.
05/05/2015 tarihli celse ara kararı gereği mali bilirkişi, sektör bilirkişisi ve borçlar hukukçusundan 24/11/2015 tarihli rapor alınmış, raporda; asıl dava yönünden, Davacının davalıdan, dava tarihi itibariyle 59.649,77 TL asıl alacağının olduğu, Bu alacağın davacının talebi gibi, 15.06.2007 tarihli davacı ihtarnamesinin davalıya tebliği tarihinden 3 gün sonraki tarihten itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsili gerektiği, davacı ihtarnamesinin tebliğ şerhi sunulmamış olduğundan, davalının 25.06.2007 tarihli cevabi ihtarnamesinin keşide tarihinin (yani 25.06.2007 tarihinin) davacı ihtarnamesinin davalıya tebliği tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, karşı dava yönünden ise, davalı-karşı davacının, davacı/karşı davalıdan, karşı dava tarihi itibariyle alacağının bulunmadığı görüş ve kanaatiyle rapor tanzime edilmiştir. Davacı vekili rapora itiraz dilekçesinde; raporda yapılan tespitlerin çeliştiğini, “faturalar” başlıklı tabloda gösterilen 1.042,15TL primi-mart, 312,64 TL ciro primi mart, 814,61 TL fiyat farkı açıklamalı faturaların, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı bir şekilde keşide edildiği, bu nedenle davalı tarafa bir alacak hakkı bahşetmeyeceği, Raporun 4. Sayfasının son paragrafında “Kuruluş kampanya bedeli” adı altında kesilen faturalara ilişkin gerçekleşen kampanyanın ne olduğu hakkında bilgi ve evrak bulunmadığı, bu sebeple bu bedellerin yersiz ve haksız kesildiğinin belirtildiği, Ancak aynı raporun 11.sayfasının 2.7 nolu paragrafında ise bu adlar altında kesilen faturalardan dolayı davacıyı 31.473,97 TL borçlandırarak çelişkiye düştüğünü beyan ederek rapora itiraz etmiş, davalı şirket vekili ise; “… Alışveriş’e Ait Cari Hareket Raporu” başlıklı tabloda …’in Kabul ettiği faturalar” listesinde yer alan faturaların neden bilirkişi heyetince kabul edilmediği, …’in davacı şirketi temsilen imzalayan kişiler olduklarını beyan ederek ek rapor alınmasına talep etmiştir. Tarafların itirazları doğrultusunda aynı heyetten 13/10/2016 havale tarihli 1.ek rapor alınmıştır. Alınan raporda, mahkemece takdir edilecek alacak miktarının davacının talebi gibi, 15.06.2007 tarihli davacı ihtarnamesinin davalıya tebliği tarihinden 3 gün sonraki tarihten itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsili gerektiği; davacı ihtarnamesinin tebliğ şerhi sunulmamış olduğundan, davalının 25.06.2007 tarihli cevabi ihtarnamesinin keşide tarihinin davacı ihtarnamesinin davalıya tebliği tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği görüş ve kanaatiyle rapor tanzim ettikleri görüldü.
Davacı vekili 07/11/2016 havale tarihli dilekçesi ile ek rapora itiraz etmiş, itiraz dilekçesinde; bilirkişilerin, davacı tarafından sunulduğu belirtilen “…. Alışverişe ait Cari Hartk Raporu” başlıklı belgenin delil niteliğini HMK’ya aykırı bir şekilde değerlendirerek ek bilirkişi raporu tanzim ettiklerini, söz konusu belge incelendiğinde belge üzerinde herhangi bir imzanın yer almadığının anlaşılacağı, söz konusu belge, davacı şirketin alt muhasebe çalışanlarının, davalı şirket muhasebe çalışanları ile yapmış oldukları görüşmenin özeti olan ve davacı şirket yetkilisine inceleme kolaylığı sağlaması açısından hazırlanan bir tablodan ibaret olduğunu, davacı şirket yetkilisi, alt çalışanların kendisine sunduğu bu tablonun sözleşmeye uygunluğunu inceleyerek sonuca ulaşmış ve tabloda belirtilen borçları kabul etmemiştir. Bu nedenle, davacı şirketin imzaya yetkili kişisi tarafından imzalanmayan ve hatta hiç bir imzanın yer almadığı “…. Alışveriş’e Ait Cari Hareket Raporu” başlıklı tablo ile, bu tabloda yer alan “sözleşmeye uygun faturalar”, “…. kabul ettiği faturalar” ibarelerin hukuki değeri bulunmadığı için uyuşmazlığın bu tabloya göre çözümü mümkün olmadığını, ek rapor tanzimi için sunulan belgelerin delillerin hasredilmesinden sonra sunulmuş olduğunu bu nedenle süresinden sonra sunulan belgelere itiraz ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili 31/10/2016 havale tarihli dilekçesi ile ek rapora itiraz etmiştir. İtiraz dilekçesinde, bilirkişilerin, 30.122,16 TL bedelli faturayı kabul eden kişilerin sözleşme imzalayan şirket yetkilisi ….olduğunu tespit ettiklerini, bu kişilere 30.122,16 TL bedelli faturaların tebliğ edildiğini herhangi bir itirazın olmadığını, Buna rağme bilirkişi heyetinin 30.122,16 TL bedelli faturaları değerlendirme dışına almasının TTK ve sair mevzuata aykırı olduğunu, davacı tarafından kabul edilen 30.122,16 TL bedelli faturaların davacı alacağından mahsup edilmesi gerekirken hatalı değerlendirme yapıldığını, bilirkişilerce heseplanan 2. alternatif hesaplamanın yerinde olmadığını beyan ederek rapora itiraz etmiştir. İtirazlar doğrultusunda dosya yeniden bilirkişilere tevdii edilmiş, 12/10/2017 tarihli 2. Ek raporda; Davacı şirketin 14/05/2013 Dava tarihi itibari ile Davalı şirketten, birinci ihtimal olarak; Davacı Ticari defterlerdeki alacak bakiyesinden çekişme konusu tüm faturaların tek irdelenmesi sonucu 57.660,27 TL alacaklı olduğu, ikinci ihtimal olarak; Davacı Ticari defterlerdeki alacak bakiyesinden, Davacı şirketin delil listesinde ekli “…. Alışverişe Ait Cari Hareket Raporu’nun Sözleşmeye Uygun Faturalar” bölümünde yer alan ve bu evrakın bu bölümünün açık ikrar kabul edilmesi halinde 43.782,00 TL, üçüncü ihtimal olarak ise; Davacı Ticari defterlerdeki alacak bakiyesinden; Davacı şirketin delil listesinde ekli “… Alışverişe Ait Carı Hareket Raporu’nun Sözleşmeye Uygun Faturalar” bölümünde ve “…. Kabul Ettiği Faturalar” kısmında yer alan ve bu evrakın bu bölümlerinin açık ikrar kabul edilmesi halinde 13.659,84 TL davalı şirketten alacaklı olduğu, karşı dava yönünden ise, davalı/karşı davacının, davacı/karşı davalıdan alacağının bulunmadığı görüş ve kanaatiyle rapor sundukları anlaşıldı.
GEREKÇE:
Dava, davacının, davalıya sattığı malın bedelini alamadığı, davalının satılan ürünün bedelini ödemek yerine karşı faturalar keşide ederek borcunu alacağa çevirdiği bu sebeple 5.000 TL (ıslah edilen miktarla toplamda 57.660,27 TL) alacağın ihtarname tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile beraber tahsili isteminden ibaret olup, incelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları ve bilirkişi raporu içeriklerine göre; taraflar arasında ticari ilişki neticesinde 01/04/2006 tarihli …. Satın Alma Sözleşmesinin olduğu, denetime elverişli ve itibar edilen 24/11/2015 ile 13/10/2016 tarihli bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, davacının ticari defterlerdeki alacak bakiyesinden, davacı şirketin, delil listesindeki “…. Alışverişe Ait Cari Hareket Raporunun Sözleşmeye Uygun Faturalar” bölümünde ve “….’in Kabul Ettiği Faturalar” kısmında ikrar edildiği anlaşıldığından 13.659,84 TL alacağı olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin davacı adına ….’ın imzaladığı, davacı ve karşı davalı vekilinin sunduğu delillerle …’in kabul ettiği faturaları da beyan ettiklerinden, sözleşmede yer alan hükümler, teamüllere aykırı düşen şaşırtıcı veya haksız hüküm niteliğinde olmadıklarından, sözleşme bütün hükümleri ile birlikte geçerlidir. HMK md.193/f.2 hükmü nedeniyle, sözleşme hükümlerine aykırı olarak kesilmiş olan ya da davacının haklı olarak kesilip kesilmediğine denetleyebileceği belgeleri sunulmaksızın kesilmiş olan faturalardan dolayı davalı davacıdan alacaklı olamayacağı anlaşıldığından, karşı dava yönünden, dava tarihi itibariyle davalı/karşı davacının bir alacağının olmadığı anlaşılmış, asıl dava yönünden ise davacının 13/01/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile talebin 57.660,27 TL’ye çıkardığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulune karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Asıl dava ile ilgili olarak:
1-Davacı-karşı davalının davasının kısmen kabulü ile 5.000.00 TL’nin 23/06/2007 tarihinden itibaren işleyen reeskont faiziyle, ıslah talebi de dikkate alınarak bakiye 8.659,84 TL’nin de ıslah tarihi olan 13/01/2017 tarihinden itibaren işleyen reeskont faiziyle birlikte davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 933,10 TL harç peşin alınan 85,40 TL, ile 899,31 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 51,61 TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip davacı-karşı davalıya iadesine,
4-Davacı-karşı davalı tarafından yapılan 3.209,55 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul edilen kısımları dikkate alınarak takdiren 760,34 TL. yargılama gideri ile 1.017,06 TL. toplam harç masrafı ki toplam 1.777,40 TL.yargılama giderinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalı tarafa ödenmesine, kabul oranı dikkate alınarak bakiye yargılama giderinin davacı-karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacı-karşı davalıya iadesine,
6-Davacı-karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
7-Davalı-karşı davacı tarafından yapılan 1.930,00 TL. yargılama giderinden davanın red ve kabul edilen kısımları dikkate alınarak takdiren 1.472,78 TL. yargılama giderinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacı tarafa ödenmesine, red oranı dikkate alınarak bakiye yargılama giderinin davalı-karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı-karşı davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 5.190,05 TL avukatlık ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
Karşı dava ile ilgili olarak:
1-Davalı-karşı davacının davasının reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 35,90 TL harç peşin alınan 85,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 49,50 TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip davalı-karşı davacıya iadesine,
3-Davalı-karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davalı-karşı davacıya iadesine,
5-Davacı-karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davacıya ödenmesine,
Dair, davacı-karşı davalı vekili ile davalı-karşı davacı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/06/2018
Katip …
Hakim …