Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/279 E. 2019/612 K. 24.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/279
KARAR NO : 2019/612

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz)
DAVA TARİHİ : 10/09/2014
KARAR TARİHİ : 24/06/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/07/2019
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin işcilik alacakları için Bakırköy ….. İş Mahkemesinin…… esas – ……. karar no ile daha önceden davasının açıldığını ve davanın kabulüne karar verildiğini, kararın Yargıtay….. Hukuk Dairesinin…. E-….. K nolu kararı ile kesinleştiğini, müvekkilinin dava dilekçesinde ücret alacaklarını, kıdem tazminatı alacağını, ihbar tazminatı alacağını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile miktar belirterek fazla çalışma, ulusal ve genel tatil günlerine dair alacaklarını ise miktar belirtmeden talep ettiğini, bilirkişinin raporunda alacak kalemlerini fazla çalışma ve genel tatil alacakları da dahil olmak üzere tek tek hesapladığını, 22/06/2012 tarihinde tüm alacak kalemleri için harç yatırarak davayı ıslah etmelerine rağmen mahkemenin diğer taleplerini kabul ettiği halde harcını yatırmış olduğu fazla çalışma ve genel tatil alacağı yönünden karar verilmesine yer olmadığı kararı verildiğini, Yargıtay … Hukuk Dairesinin kısmi davada fazlaya dair haklar saklı tutulmuş olmakla ıslah dilekçesi verilerek daha önce talep edilmemiş olan izin ücretinin yargılamaya getirilmesinin olanaklı olduğu kararı gibi kararlarıyla mahkeme kararının çelişkili olduğunu bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 11.758,00 TL fazla çalışma, 972,00 TL genel tatil alacağı olmak üzere toplam 12.730,00 TL alacağın iş akdinin feshinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Bakırköy …. İş Mahkemesinin …. Esas -……. Karar sayılı dosyası ile 28/02/2014 de açılan davada iş mahkemesinde görülmekte olan işçilik alacaklarına yönelik dava sırasında işverenin iflası halinde İİK nın 194.maddesi uyarınca davaya iş mahkemesinde devam edilmesi gerektiği, işçilik alacaklarına ilişkin dava açılmadan önce iflasına karar verilmesi ve alacağın iflas masasına kaydedilmemesi halinde ise Asliye Ticaret Mahkemesinde kayıt kabul davası olarak açılması gerektiği bildirilerek somut olayda Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. Esas -…… Karar sayılı ilamı ile davalı şirket hakkında 04/10/2012 tarihinde ve mevcut davanın açılmasından önceki aşamada iflas kararı verildiğinin sabit olduğu anlaşılmakla davanın kayıt kabul davası niteliğinde bulunduğu göz önüne alınarak 24/06/2014 tarihinde görevsizlik kararı verilmiş, dosya mahkememize görevsizlik kararı ile tevzi edilmiştir.
Bakırköy ….. İcra ve İflas Müdürlüğünün…… İflas sayılı dosyasına yazılan cevabında; davacının alacak kaydının ……. kayıt nosu ile işleme alındığını, alacak hakkında iflas idaresince henüz bir karar verilmediğini, İflas kararı kesinleşmemiş olduğundan ikinci alacaklılar toplantısının yapılmadığını, müflis masasında tasfiye işlemlerinin devam etmekte olduğunu, iflas idaresinin münferiden yetkili olduğunu, işlemlerin adi tasfiye usulü ile yürütüldüğünü, müflis hakkında verilene iflas kararının 16/03/2017 tarihinde kesinleştiğini ikinci alacaklılar toplantısının 06/09/2017 tarihinde yapıldığını bildirmiştir.
Davacının iddialarının incelenebilmesi için Bakırköy …… İş Mahkemesinin ……Esas sayılı dosyası mahkeme dosyası içeriğine alınmış, mahkemece bilirkişi ….’den aldırılan bilirkişi raporunda davacının 11.758,00 TL fazla mesai net ve 972,00 TL genel tatil net alacağının olduğu hesaplanmış, rapora karşı davalı yanca herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmadığı, davacının davasını ıslah ettiği ancak mahkemece bu konuda dava açılmamış olması ve talep edilen alacak miktarının belirtilmeyerek harçta yatırılmamış olması nedeniyle belirtilen kalemler yönünden karar verilmesine yer olmasına dair karar verilmiş olduğu tespit edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, İİK’nın 235. maddesinden kaynaklanan iflas sıra cetveline itiraz davasıdır. Dava, yasada gösterilen 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmış, iflas idaresinin teşekkül etmemesi nedeni ile tasviyenin İİK.218. Maddesi gereğince tasviyenin iflas müdürlüğü’nce adi tasviye şeklinde yürütüldüğü görülmüştür. Davacı ile davalı müflis arasında iş akdi bulunduğu ve davacının iş sözleşmesinden kaynaklı alacağını talep ettiği anlaşılmaktadır.
İflasın açılması, maddi hukuka ilişkin ilişkileri ve hükümleri cebri şekilde etkilediği gibi medeni usul ve icra hukuku kuralları üzerinde de etki meydana getirir.
İflasın açılması ile müflisin taraf olduğu hukuk davalarının ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonrasına kadar duracağı genel kural ise de, yine bu hükmün müstacel haller, tazminatsız ceza davaları, şeref ve haysiyete tecavüzden ve cismani zararlardan doğan tazminat davaları ile evlenme, ahvali şahsiye veya nafaka davalarının uygulanamayacağı kabul edilmiştir. 2004 sayılı Kanun’un 194. maddesinde ayrık tutulan “….” den maksat, acele görülmesi gereken ve durduğu takdirde verilecek hükmün faydasız kalacağı gerçeğidir. Bu davalarda hakim takdir hakkını kullanarak müstaceliyet kararı vermek suretiyle yargılamaya devam eder. İşçinin alacaklı olduğu iş hukukuna ilişkin bir dava, işçinin sosyal durumu itibariyle 2004 sayılı Kanun’un 194. maddenin gayesine uygun görülerek acele işlerden sayılmalı ve ikinci alacaklılar toplantısı beklenmeksizin yargılamaya devam edilmelidir. Bunun yanında kanunun lafzına göre davacıların müflise karşı davaya devam edeceği izlenimi hasıl olmakta ise de masaya dahil mal ve haklar bakımından müflisin yetkisiz kalması keyfiyeti, kendisinin, müstacel de olsa bu davalara taraf olmaya devam etmesine manidir. Bu durum karşısında birinci alacaklılar toplantısı yapılmış ve iflas idaresi teşekkül etmişse, müstacel davalar ikinci alacaklılar toplantısı beklenmeden iflas idaresine karşı; birinci alacaklılar toplantısı henüz yapılmamış ve işin müstaceliyeti icabı iflas idaresinin seçimini dahi beklemeye durum müsait değilse, bu takdirde iflas idaresi müflisin yerini alarak davaya iflasın açılmasından önce davanın görüldüğü iş mahkemesinde devam olunur. Böylece işçinin alacağının tahsili amacıyla iş mahkemesinde açılan davadan sonra işverenin iflasına karar verilmesi mahkemenin görevini etkilemez ise de, işveren müflisin yerine geçecek olanı etkiler. İflas kararı verildikten sonra işçi işçilik haklarından doğan alacağının dayanağını ve miktarını iflas idaresine bildirir. Alacaklıların alacaklarını kaydettirmeleri için 2004 sayılı Kanun’un 219/2. maddesinde öngörülen bir aylık sürenin bitiminden sonra, iflas idaresi alacakların doğru olup olmadığını incelemeye başlar. Maddi yönden inceleme sonucu kabul edilen her alacak tespit edilen sıraya göre sıra cetveline kaydedilir. Kabul edilmeyen alacaklar da ret sebepleri ile birlikte sıra cetvelinde gösterilir. İflas idaresi 2004 sayılı Kanun’un 232. maddesinde öngörülen sürede düzenlediği sıra cetvelini iflas idaresine verir ve alacaklıları aynı Kanun’un 166/2. maddesindeki usule göre ilan yoluyla haberdar eder. Ayrıca iflas masasına müracaat sırasında tebligatı gösterir adres ve tebligat masrafları için avans yatıranlara sıra cetveli tebliğ edilir. Sıra cetveline itiraz davalarında dava açma süresi, görev ve yetki 2004 sayılı Kanun’un 235. maddesinde düzenlenmiştir. Bu hükme göre dava açma süresinin ilandan itibaren başlayacağı belirtildikten sonra, ayrıca 2004 sayılı Kanun’un 223/3. maddesi hükmünün saklı olduğu belirtilmiştir. Saklı tutulan hükme göre, iflas masasına müracaat eden alacaklılar tebligatı kabule elverişli adres gösterir, yazı ve tebligat masrafları için avans yatırmışlarsa sıra cetveline itiraz davası açma süresi bu alacaklılar hakkında sıra cetvelinin kendilerine tebliğinden itibaren başlar. Davanın on beş gün içinde açılması gerekmektedir. Bu süre hak düşürücü süre olup Mahkemece kendiliğinden dikkate alınır. 2004 sayılı Kanun’un 235/1. maddesine göre sıra cetveline itiraz davası iflas kararı veren ticaret mahkemesinin bulunduğu yerdeki herhangi bir ticaret mahkemesinde açılabilir. Görevin belirlenmesinde dava değerinin önemi olmadığı gibi, buradaki mahkemenin yetkisi de kamu düzenine ilişkindir.
Bu durum karşısında iş mahkemesinde görülmekte olan, işçi alacaklarına yönelik dava sırasında, işverenin iflası halinde dahi, 2004 sayılı Kanun’un 194. maddesi uyarınca, davaya iş mahkemesinde devam edileceği, işverenin işçi alacaklarına ilişkin dava açılmadan önce iflası halinde ise yukarıda belirtilen şekilde hareket ile alacağın iflas masasına kaydedilmemesi halinde, asliye ticaret mahkemesinde kayıt kabul davası olarak açılması gerekir.
Bakırköy ……. İş Mahkemesi tarafından yaptırılan bilirkişi incelemesi, bilirkişi raporuna karşı davalı müflisce herhangi bir beyanda bulunulmamış olması ve usul ekonomisi gereği tekrar bilirkişi raporu aldırılmasına gerek duyulmaması, talebin acele hallerden sayılması ve tüm dosya kapsamına göre davacının 12.730,00 TL olduğu anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı davasının KABULÜ ile;
Bakırköy ….. İcra ve İflas Müdürlüğünün……..İflas sayılı dosyasında iflas işlemleri yürütülen …. San. Tic. Ltd. Şti. bakımından 12.730,00 TL.nin alacak olarak iflas masasına kayıt ve kabulüne,

3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 44,40 TL harçtan peşin alınan 217,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 173,00 TL harcın hükmün kesinleşmesini müteakiben ve istem halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan 245,50 TL. posta masrafı ile toplam harç gideri 73,40 TL ki toplam 318,90 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/06/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır